Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Eski Tekne-Yeni tekne / İyi ve daha iyi mi ? İyi ve daha az iyi mi ?

N

Niyazi Ağaçdiken

Ne reklam oldu bee...  ?0-?
IKEA, FATİH KIRAL, JAGUAR, Rolls Royce, Mercedes, BMW...  :P
Hepsinden alasım geldi.

Ersin reis benim tekneyi söylemiş Dufour 335 Grand Large...  C:-)
Opps yine reklam oldu... !O__

 ;D ;D ;D ;D
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4253
BENCE ile başlamak doğru ama genel geçer bir doğru. Öte yanda kimi kategorik doğrular var.

Burada üstatların anlattığı tekne formu, Oktay'ın dediği gibi tüketici eğilimleri nedeni ile değişse de, bu değişime uğramış tekneler, eski üslupla yapılan tekneler kadar açık denizlerde seyir konforu vermiyor. Muhtemel daha yavaş oluyorlar, muhtemel iç mekan-kıç mekan tasarımları daha dar. MUhtemel koyda tıkış tepişsiniz. Ama işte  denize daha uygunlar.

Evet, fiber incelse de mukavemetinden bir şey kaybetmedi. Ama öte yandan ağır denizlerde çamaşır makinesine dönmeye yüz tuttu tekneler.

Bu çağın bu güne kadar hiç görülmedik bir hızla günleri/birikimleri/kültürü öğüttüğü gerçeği karşısında yapacak pek az şey var. Yapılabileceklerin en önde geleni, bu çağa ayak uydursak da, çağın bize sunduklarının bu güne kadar sunulanların en iyisi olmadığını bilmektir, diye düşünüyorum.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
https://goo.gl/images/izqUBK

Taraf tutuyorum galiba. :)

kesinlikle taraf tutmalısın abi, yalnız değilsin. Bu yüzden konuya yorum bile yapamıyorum.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

O

Oktay Eryılmaz

BENCE ile başlamak doğru ama genel geçer bir doğru. Öte yanda kimi kategorik doğrular var.

Burada üstatların anlattığı tekne formu, Oktay'ın dediği gibi tüketici eğilimleri nedeni ile değişse de, bu değişime uğramış tekneler, eski üslupla yapılan tekneler kadar açık denizlerde seyir konforu vermiyor. Muhtemel daha yavaş oluyorlar, muhtemel iç mekan-kıç mekan tasarımları daha dar. MUhtemel koyda tıkış tepişsiniz. Ama işte  denize daha uygunlar.

Evet, fiber incelse de mukavemetinden bir şey kaybetmedi. Ama öte yandan ağır denizlerde çamaşır makinesine dönmeye yüz tuttu tekneler.

Bu çağın bu güne kadar hiç görülmedik bir hızla günleri/birikimleri/kültürü öğüttüğü gerçeği karşısında yapacak pek az şey var. Yapılabileceklerin en önde geleni, bu çağa ayak uydursak da, çağın bize sunduklarının bu güne kadar sunulanların en iyisi olmadığını bilmektir, diye düşünüyorum.

Hep tercih Bülentciğim
Adam bir tek hafta sonu teknesinde olabiliyorsa o koy senin bu koy benim dolaşıyor ise,Dünyayı dolaşacağım, Atlantiği geçicem diye iddiası yok ise , Göcekten Rodos'a gitmek için bile Kuş gibi Arkadaşlarının bir organize olabilmesini bekliyor ise fabrikasyon kıçı Ütü gibi tekne alır.(Gerçi benim teknenin kıçı ütü gibi değil )
Bakar hava raporuna boyunu aşan bir durum varsa oturur oturduğu yerde.

Ama milyar kere geçilmiş Atlantiği milyar +1 geçen olacağım , her denizde her koşulda gidecem, 9 Bofourda direkte parende atacağım ,Alex Thomson gibi olacağım diyorsa  bir başka tekne tercih eder.

Her ikiside tercihtir ve sahibi için muteberdir.
Tartışılmamalıdır

Bu arada bu denizcilik tarihinin en densiz sorusu , Ukalalığı  ve akıl öğretme rekoru herhalde bana aittir.
 Bizim marinada  40 metrelik motor yat sahibine abi bu çok yakıyor mu , keşke yelkenli alsaydınız  dedim.


Dondu kaldı adam
Gülsün mü ,Ağlasın mı şaşırdı...

dahasıda var yüzyüze anlatırım ....
  • IP logged
« Son Düzenleme: 03 Nisan 2018, 15:50:20 Gönderen: Oktay Eryılmaz »

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4253
 :)

Tabii ki tercih. Tercihlere saygı göstermek zorundayız elbette.


Yalnız şahaneymişsin.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

O

Oktay Eryılmaz

Ne reklam oldu bee...  ?0-?
IKEA, FATİH KIRAL, JAGUAR, Rolls Royce, Mercedes, BMW...  :P
Hepsinden alasım geldi.

Ersin reis benim tekneyi söylemiş Dufour 335 Grand Large...  C:-)
Opps yine reklam oldu... !O__

 ;D ;D ;D ;D

Evet reklam oldu Niyazi Reis  :) :)
Bu arada bilmediğimden soruyorum
Bu forumlarda şöyle komik bir olay oluyor...
Reklam olmasın diye bazı insanlar aşağıdaki kodlarla veya benzer şekilde yazıyorlar.

Malum sitede ilan var (Sahibinden Com)
Üç harfli araba
Çift V li araba (herhalde buda BMW )
Yıldızlı araba markası (Buda mercedes olmalı)
Malum Fransız tekne  markası (bu muğlak hepsi olabilir)

Benim şahsi düşüncem hiçbir şekilde reklam'a girmez.
zaten bu markaların burada yapılan reklama ihtiyacı olmaz.
Burada doğru olmak kaydı ile herhangi bir markanın bir mamulunun kötü bir tecrübesi var ise onunda yazılmasının herhangi bir sıkıntısı olmaz.
Ancak bunlar benim fikirlerim eğer bu konuda Forumun genel bir kuralı var ise bilelim ona uyalım.
Bu forumun idarecilerinin taktirinde olan bir konudur.
Yazmayın marka kardeşim derler ise uymak bizim borcumuzdur elbette

Bu forum yönetimi tarafından açıklanırsa bizde bilir kendimizi ayarlarız

 
  • IP logged
« Son Düzenleme: 03 Nisan 2018, 16:28:16 Gönderen: Oktay Eryılmaz »

Z

Ziya Gunes

.....
Ama ilk teknemi aldım bir sene oldu  bir saniye bile pişman olmadım, olmayacağımdanda eminim.
.....

Aldığım her şeyde ne gerek vardı dediğim oldu benim de
Ama, en kazık (kelimenin gerçek anlamıyla) yediğim teknelerimde bile bunu demedim nedense
  • IP logged

  • *
  • İleti: 394
Çift V li araba volkswagen bence.

 :D :D :D
  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Malum Oktay reisle başka bir başık altında bir şey konuşulurken ayrı bir başlık için devam edelim ve sohbeti genişletelim diye bu başlığı açtım.

Eski yapım ve yeni yapım tekneler konuşulurken bir yandan da sürekli aklımı kurcalayan ve her fırsatta tabiri caizse, gıdım gıdım her sohbetten birşeyler koparıp toplamaya çalışıyorum.
Amacım küçük sektör topluluklarında tercihlerin temelleri ve getirileri, götürüleri. Bunları anlamaya, anlamlandırmaya çalışıyorum.

Öncelikle bunca sohbete hiç üşenmeden laf yetiştiren herkese teşekkür ederim.
Bir de zaten her seferinde belirtmeye gerek olmadığını düşündüğüm, "bence" kısmı. Çünkü zaten en baştan belirttiğimiz üzere "bencelerimizi" konuşuyoruz. Tercihlerimizi ve sebeplerini konuşuyoruz, kimseye akıl vermeye çalışmıyoruz, diğerlerinin tercihlerinin altında yatan sebebleri değerlendiriyoruz sadece.

Ayrıca bir konunun altını özellikle çizmek istiyorum. Verdiğim örnekler hep belli markalar, çünkü kendini kanıtlamış tekneler olduğunu düşünüyorum. Lakin bunları örneklerken zannetmeyin ki milyon dolarlık modellerinden bahsediyorum. Konuyla paralel olarak eskilerinden bahsediyorum sebebini ise aşağıda anlatacağım.

Hani bir aralar internette çok dolaşırdı, "A4 dendiğinde aklına kağıt geliyorsa fakirsin kardeşim, aklına Audi gelenlerle aşık atma" diye...Heh işte ben kağıtçılardanım yani.  ;D
HR örnek verirken 500,00€ luk olan değil HR 35 1985 geliyor mesela yada Amel derken Maramu 46 1983, Santorin 1995 geliyor. Yani fabrikasyon teknelerden daha ucuz ama konu başlığında sorulan, "daha mı iyi" kısmı yani  ;)

Efendim gelelim özüne, eski yapım tekne yeni yapım tekne tercihlerinin, bir alt başılığında yatan sebep.
Bu da bizi konunun farklı bir alanına götürüyor, yine işi tercihlere getiriyor. Diğer ana başlık hakkında tercihler doğrultusunda bir çok şey söyledik, birazda işin bu tarafı hakkında tercihlerimizi, düüşüncelerimizi, fikirlerimizi belirtelim istedim müsadenizle.

Örneklendirme yaparak anlatayım ;
Denize ve teknelere aşık  neredeyse herkesin hayalidir, uzaklara gitmek, bütün Akdenizi dolaşmak, mümkünse dünya turu atmak. Lakin şartlar el vermez. İşte bu şartlar hakkında bugüne kadar konuştuğum, hani gıdım gıdım topladığım dedim ya, işte onlardan aldığım bilgilerin en temel olanları genellikle şöyle,

Emeklilik bekleniyor,
Seyahate uygun tekne için birikim yapılıyor,

Diğer kısımları hiç karıştırmadan sırf bu ikisi üzerinden gideceğim.

Seyahate uygun bir tekne denildiğinde akıllara ilk gelen yüzbinlerce euro dğerinde ki tekneler. Biriktirmek ve sahip olabilmek için resmen bir ömür harcanıyor.
Emeklilik deseniz, kişi emekli oluyor, cebinde 5 kutu ilaç, tansiyon, kalp vs..yaşın getirdiği rahatsızlıklar. 

Şöyle düşünelim, kişi dünya turuna çıkacak. Standart rota ve zaman. Yani 2,5 yıl gibi bir süre. Bu süre içinde en az iki kez kasırga sezonu geçirecek, 6 aydan bir yılı gitti. Yani toplamda tekneyle deniz üzerinde 1,5 yıl kalacak.

1,5 yıl. Bunun için bir ömür harcanıyor. Yüzbinlerce euro sırf yeni olsun diye mi ? O tekneye verilecek paranın çok çok daha azı ile kendini kanıtlamış ama eski yapım bir tekneyi oysa hemen alabilirsiniz. Üstelik yeni ama fabrikasyon teknesi olanlar bile çooook memnunken seyahet söz konusu olduğunda ilk düşündüğü şey, "uygun" bir tekne almak oluyor. Bir de zaten bütçem yetmiyor denilir ya, hah işte burada yine aynı şey, çok daha "iyi"? ve "sağlam"? olanlar aynı bütçe ile alınabiliyor.

Emeklilik ? neden? Zaten bu işe kalkışanların büyük çoğunluğu işçi, memur değil ki. Sadece 1,5 yıl ara verebilirsin işine, mesleğine. İş sahibi isen, kimseye, sadece 1,5 yııllığına emanet edemiyor musun yada uzaktan takip edemiyor musun ? Hastalıklar gelmeden, sabah kalktığında tansiyon ilacını içmeden kahveni yudumlayabilirken gidememenin nedeni, illa ki yeni yapım tekne giderleri toplamak için mi ? Biliyorum yapanlar var. Kimse kusura bakmasın, tanıdıklarım var, birikimleri 10 aileyi bir ömür krallar gibi yaşatabilecek güçteyken, tercihleri daha fazlası oluyor.

Konuştuğum kişilerden, bu hayalinden vazgeçenlerin en büyük sebepleri bunlardı. Yeni bir tekne ve emekliliği bekleme/ yaşlanma.

Anlatmaya çalıştığım, hayallerimize bizi ulaştırabilecek yollar mevcutken, tercihlerimizin hep daha iyisi ile olma zorunluluğu. 
Kişilerin tercihleri, hayali olduğunu söylediği şeyi yaparken nelerden vazgeçebildiği ve neler yapabildiği ?
İnsanlar hayallerine gerçekten ulaşmak istiyor mu ? Yoksa sadece hayal olarak kalması onları daha mı mutlu ediyor ?
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4253
 
Hayal kurmanın içinde düş vardır, imksansız şeyler vardır. Bunlar iyidir, insanı besler, dinç tutar, yaşama bağlar. O nedenle yakında gerçekleştirebileceğimiz bir şeyi hayal etmezsek iyi olur.

Hemen, bir- iki yıl içinde gerçekleştireceğimiz şey, daha çok kararlarımızdır sanki.
"58 yaşındayım ve seneye emekli olup Bodrum'a yerleşeceğim, bütün yazımı teknede geçireceğim". Çok işe yarıyor mu, yeni boyut kazandırıyor mu insana, bilmiyorum.

Bu gün de gıcığım sanki, hep ters cevap veresim mi var ne?

Kusura bakma Kaan, denk geldin işte :)
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

O

Oktay Eryılmaz

Malum Oktay reisle başka bir başık altında bir şey konuşulurken ayrı bir başlık için devam edelim ve sohbeti genişletelim diye bu başlığı açtım.

Eski yapım ve yeni yapım tekneler konuşulurken bir yandan da sürekli aklımı kurcalayan ve her fırsatta tabiri caizse, gıdım gıdım her sohbetten birşeyler koparıp toplamaya çalışıyorum.
Amacım küçük sektör topluluklarında tercihlerin temelleri ve getirileri, götürüleri. Bunları anlamaya, anlamlandırmaya çalışıyorum.

Öncelikle bunca sohbete hiç üşenmeden laf yetiştiren herkese teşekkür ederim.
Bir de zaten her seferinde belirtmeye gerek olmadığını düşündüğüm, "bence" kısmı. Çünkü zaten en baştan belirttiğimiz üzere "bencelerimizi" konuşuyoruz. Tercihlerimizi ve sebeplerini konuşuyoruz, kimseye akıl vermeye çalışmıyoruz, diğerlerinin tercihlerinin altında yatan sebebleri değerlendiriyoruz sadece.

Ayrıca bir konunun altını özellikle çizmek istiyorum. Verdiğim örnekler hep belli markalar, çünkü kendini kanıtlamış tekneler olduğunu düşünüyorum. Lakin bunları örneklerken zannetmeyin ki milyon dolarlık modellerinden bahsediyorum. Konuyla paralel olarak eskilerinden bahsediyorum sebebini ise aşağıda anlatacağım.

Hani bir aralar internette çok dolaşırdı, "A4 dendiğinde aklına kağıt geliyorsa fakirsin kardeşim, aklına Audi gelenlerle aşık atma" diye...Heh işte ben kağıtçılardanım yani.  ;D
HR örnek verirken 500,00€ luk olan değil HR 35 1985 geliyor mesela yada Amel derken Maramu 46 1983, Santorin 1995 geliyor. Yani fabrikasyon teknelerden daha ucuz ama konu başlığında sorulan, "daha mı iyi" kısmı yani  ;)

Efendim gelelim özüne, eski yapım tekne yeni yapım tekne tercihlerinin, bir alt başılığında yatan sebep.
Bu da bizi konunun farklı bir alanına götürüyor, yine işi tercihlere getiriyor. Diğer ana başlık hakkında tercihler doğrultusunda bir çok şey söyledik, birazda işin bu tarafı hakkında tercihlerimizi, düüşüncelerimizi, fikirlerimizi belirtelim istedim müsadenizle.

Örneklendirme yaparak anlatayım ;
Denize ve teknelere aşık  neredeyse herkesin hayalidir, uzaklara gitmek, bütün Akdenizi dolaşmak, mümkünse dünya turu atmak. Lakin şartlar el vermez. İşte bu şartlar hakkında bugüne kadar konuştuğum, hani gıdım gıdım topladığım dedim ya, işte onlardan aldığım bilgilerin en temel olanları genellikle şöyle,

Emeklilik bekleniyor,
Seyahate uygun tekne için birikim yapılıyor,

Diğer kısımları hiç karıştırmadan sırf bu ikisi üzerinden gideceğim.

Seyahate uygun bir tekne denildiğinde akıllara ilk gelen yüzbinlerce euro dğerinde ki tekneler. Biriktirmek ve sahip olabilmek için resmen bir ömür harcanıyor.
Emeklilik deseniz, kişi emekli oluyor, cebinde 5 kutu ilaç, tansiyon, kalp vs..yaşın getirdiği rahatsızlıklar. 

Şöyle düşünelim, kişi dünya turuna çıkacak. Standart rota ve zaman. Yani 2,5 yıl gibi bir süre. Bu süre içinde en az iki kez kasırga sezonu geçirecek, 6 aydan bir yılı gitti. Yani toplamda tekneyle deniz üzerinde 1,5 yıl kalacak.

1,5 yıl. Bunun için bir ömür harcanıyor. Yüzbinlerce euro sırf yeni olsun diye mi ? O tekneye verilecek paranın çok çok daha azı ile kendini kanıtlamış ama eski yapım bir tekneyi oysa hemen alabilirsiniz. Üstelik yeni ama fabrikasyon teknesi olanlar bile çooook memnunken seyahet söz konusu olduğunda ilk düşündüğü şey, "uygun" bir tekne almak oluyor. Bir de zaten bütçem yetmiyor denilir ya, hah işte burada yine aynı şey, çok daha "iyi"? ve "sağlam"? olanlar aynı bütçe ile alınabiliyor.

Emeklilik ? neden? Zaten bu işe kalkışanların büyük çoğunluğu işçi, memur değil ki. Sadece 1,5 yıl ara verebilirsin işine, mesleğine. İş sahibi isen, kimseye, sadece 1,5 yııllığına emanet edemiyor musun yada uzaktan takip edemiyor musun ? Hastalıklar gelmeden, sabah kalktığında tansiyon ilacını içmeden kahveni yudumlayabilirken gidememenin nedeni, illa ki yeni yapım tekne giderleri toplamak için mi ? Biliyorum yapanlar var. Kimse kusura bakmasın, tanıdıklarım var, birikimleri 10 aileyi bir ömür krallar gibi yaşatabilecek güçteyken, tercihleri daha fazlası oluyor.

Konuştuğum kişilerden, bu hayalinden vazgeçenlerin en büyük sebepleri bunlardı. Yeni bir tekne ve emekliliği bekleme/ yaşlanma.

Anlatmaya çalıştığım, hayallerimize bizi ulaştırabilecek yollar mevcutken, tercihlerimizin hep daha iyisi ile olma zorunluluğu. 
Kişilerin tercihleri, hayali olduğunu söylediği şeyi yaparken nelerden vazgeçebildiği ve neler yapabildiği ?
İnsanlar hayallerine gerçekten ulaşmak istiyor mu ? Yoksa sadece hayal olarak kalması onları daha mı mutlu ediyor ?




Gönülden katılıyorum çok doğru tespit
İnsanlar hayallerine gerçekten ulaşmak istiyor mu ? Yoksa sadece hayal olarak kalması onları daha mı mutlu ediyor ?

Bu cümle hayatımızın KİLİT noktası benim çevremde her iki türden adam var. Hepimizin vardır zaten çevresinde .....
Bazıları fantezi olsun diye hayal kuruyor....
O hayal için hiç bir şey yapmıyor .....
Olmadı diye hayata küsüyor.....

Adama sormazlar mı Hayalin için ne yaptın hayatta
Daha geçen gün Çocukluk arkadaşımla konuştuk .....
Hayali Doktor olmaktı adamın .....
o da bizim gibi orta zeka bir adamdı (mahalledekileri ve kendimi kast ediyorum aman ha kimseye orta zeka falan demiyorum malum adım çıkmış, aman ha )
Lisede kıçını yırtı Tıp fakültesini kazandı....
Biz hepimiz vayyy be demiştik kıskançlıktan çatladık hepimiz....
Okumadı adam 2. sınıftan bıraktı bir kız yüzünden çekti gitti Amerika'ya
Şimdi mutsuz ben Doktor olmalıymışım deyip duruyor

Eeeee Olsaydın bu evren sana bu şansı vermiş , sen ne yaptın arkadaş ...

  • IP logged
« Son Düzenleme: 03 Nisan 2018, 17:04:42 Gönderen: Oktay Eryılmaz »

O

Oktay Eryılmaz


Hayal kurmanın içinde düş vardır, imksansız şeyler vardır. Bunlar iyidir, insanı besler, dinç tutar, yaşama bağlar. O nedenle yakında gerçekleştirebileceğimiz bir şeyi hayal etmezsek iyi olur.

Hemen, bir- iki yıl içinde gerçekleştireceğimiz şey, daha çok kararlarımızdır sanki.
"58 yaşındayım ve seneye emekli olup Bodrum'a yerleşeceğim, bütün yazımı teknede geçireceğim". Çok işe yarıyor mu, yeni boyut kazandırıyor mu insana, bilmiyorum.

Bu gün de gıcığım sanki, hep ters cevap veresim mi var ne?

Kusura bakma Kaan, denk geldin işte :)

Malum Bahar geldi ya ondandır.... :) :) :) :)
  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Her cevap değerli, her cevap bir tercih ve düşüncenin ürünü.

Üstelik benim hayallerimin içine de imkansız olabilecek şeyler katarım.
Mesela, dünya gezine çıkabilirim bir şekilde ama Meksika körfezinde yada Alaska'da demirdeyken, sabah kalkıp elimde kahvem, havuzluğu çıktığımda silme yanaşmış bir balinayı uyurken görmek istiyorum.
Kararlarım, hayallerime ulaşmak için var yani.  ;D
  • IP logged

O

Oktay Eryılmaz

Çift V li araba volkswagen bence.

 :D :D :D

 
Ali
:) :) :)
Doğrudur VV için Wolksvagen daha mantıklı ....
  • IP logged

N

Niyazi Ağaçdiken

Ne reklam oldu bee...  ?0-?
IKEA, FATİH KIRAL, JAGUAR, Rolls Royce, Mercedes, BMW...  :P
Hepsinden alasım geldi.

Ersin reis benim tekneyi söylemiş Dufour 335 Grand Large...  C:-)
Opps yine reklam oldu... !O__

 ;D ;D ;D ;D

Evet reklam oldu Niyazi Reis  :) :)
Bu arada bilmediğimden soruyorum
Bu forumlarda şöyle komik bir olay oluyor...
Reklam olmasın diye bazı insanlar aşağıdaki kodlarla veya benzer şekilde yazıyorlar.

Malum sitede ilan var (Sahibinden Com)
Üç harfli araba
Çift V li araba (herhalde buda BMW )
Yıldızlı araba markası (Buda mercedes olmalı)
Malum Fransız tekne  markası (bu muğlak hepsi olabilir)

Benim şahsi düşüncem hiçbir şekilde reklam'a girmez.
zaten bu markaların burada yapılan reklama ihtiyacı olmaz.
Burada doğru olmak kaydı ile herhangi bir markanın bir mamulunun kötü bir tecrübesi var ise onunda yazılmasının herhangi bir sıkıntısı olmaz.
Ancak bunlar benim fikirlerim eğer bu konuda Forumun genel bir kuralı var ise bilelim ona uyalım.
Bu forumun idarecilerinin taktirinde olan bir konudur.
Yazmayın marka kardeşim derler ise uymak bizim borcumuzdur elbette

Bu forum yönetimi tarafından açıklanırsa bizde bilir kendimizi ayarlarız

Bence de reklama girmez Oktay Reisim...
Soluklanalım diye yazdım...   ;)
Viya böyle...

  • IP logged

 
Yukarı git