Hep tartışmalarımız, muhtemelen en çok kullanılan ve bilgi sahibi olduğumuz, ahşap-fiber üzerine devam ediyor. Oysa sac ve alüminyum teknelerin sayısı hiçte az değil ve yine muhtemelen, alüminyum teknelerin ulaşılabilirliği daha kolay olsaydı, çok daha fazla tercih edilebilirdi.
Geçen gün konusu şöyle bir geçti ama aklımıza gelmişken devam ettirmezsek, unutulup gidecek ve yine konuşmamış olacağız.
Bu konu başlığı altında Alüminyum tekneler hakkında aklımıza gelenleri paylaşsak ve az bildimiz bir konu hakkında biraz bilgilensek iyi olur diye düşündüm.
Hep ahşap-fiber diyecek değiliz ya... Muhtemelen kabaca bilgimizin olduğu yada duyduklarımızı, temel noktalar olarak şöyle sayabiliriz.
Alüminyumun, fiberler ile karşılaştırıldığında daha dayanıklı ve uzun ömürlü olabileceği söyleniyor. Tamiratının çok daha kolay olması ise büyük bir avantaj.
Hafifliğinden dolayı 6 metreden başlayıp, 20-25 metrelere kadar tercih edilmesinin iyi bir seçim olduğunu söylüyorlar. Bazı balıkcı ve iş botları için olduğu gibi RIB'ler için de en uygun malzeme imiş.
Bu tekneler 1mm ve daha kalın plakalar MIG kaynağı denen bir sistemle kaynatılıyormuş. Diğer malzemelerele karşılaştırıldığında "ağırlığına" göre çok daha mukavim bir yapıya sahipmiş.
Fiberglass'a göre %30-40, sac teknelerde göre %45-55 arası daha hafifmiş. Düşük ağırlığından kaynaklı performans en iyi noktalara çıkabiliyormuş. Buda aynı boyutlu diğer malzemeden yapılmış teknelerde daha fazla hız ve daha az yakıt maliyeti demekmiş. Diğer avantajıda kendi ağırlığı düşük olduğundan dolayı daha fazla malzeme yüklenebiliyor olmasıymış.
Alümünyum yüksek tokluğa sahip ve fiberglass ve çeliğe göre çarpışmaları çok daha iyi sönümlermiş. Fiber'de saçta yada ahşapda, kırılma yırtılma olabilirken, şiddetine göre değişsede sadee göçme meydana gelme ihtimali daha yüksekmiş. Çelik gibi alüminyum yüksek sünekliğe sahip olmasıyla birlikte, kopma veya yırtılma olmadan kalıcı deformasyonlara karşı dayanıklı imiş. Alüminyum çeliğin üçte biri elastite modülüne sahiptir ve çarpışmalara karşı çeliğe göre daha uzun mesafede enerjiyi abzorbe ediyormuş. Bu nedenle stres seviyeleri çeliğe göre daha düşük olurmuş.
Bunun yanında fiberglas tekneler darbelere karşı çatlamaya kırılmaya meyilli iken, alüminyum tekneler fiberglas teknelere göre çok daha kolay ve hızlı tamir edilebilirlikleri ve çöküntülerin çekiç ile düzeltilebilir veya gerekliyse çökük olan sac yerinden kesilerek yenisi ile değiştirilebilir olması büyük avantajmış.
Alüminyum yanmaz özeliğide öne çıkıyor elbet. Fiber tekneler göre petrol bazlı reçineler olmaması nedeni ile daha fazla avantaja sahip.
Kullanıcı dostu avantajlarından biri ise kalıpla üretilmediğinden istenilen değişikliklerin yapılabilir olması imiş. Kabin boyutları, perdeleme sistemlerini değiştirme imkanı verirmiş.
Yapılan 30 yıllık testlerin sonucun da tuzlu su ile oluşabilecek korozyon'a karşı testler yapılmış ve uygun alaşımlı malzeme ile korozyonu engellebildiği görülmüş.
Peki zorlukları hiç mi yok ? Bildiğimiz, belki de önyargılarımızdır, tamiratı kolay olsada kaynak yapabilecek kişi sayısını az olması ve her noktada yaygın olmaması, elektriksel korozyon, yalıtım, görece pahalı olması, çok yaygın üretiminin ülkemizde olmaması gibi şeyler alüminyum tekneler hakkında ki bilgimize de kullanımını da kısıtlıyor.