Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Son romantiklerin sonu..

  • *
  • İleti: 1631
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#60: 21 Eylül 2017, 12:39:14
Rica ederim. Şu an üzerinde çalıştığımız, mühendisliğini yaptığımız projenin 2011 senesindeki harita mühendisliği çalışmalarından alıntılar. Bildiğim yerden gelince de kafada canlandırmaya çalışmak yerine görsellerini paylaştım :)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#61: 21 Eylül 2017, 13:19:25
Öcal abim benim..

Şimdi efendim önce şunun altını çizelim.. Benim durumum döner istiyorum ama dönmesin şstiyorum durumu.. Ben bunları yazınca kimse fiber teknesini satacak değil. Herkes harıl harıl ahşap tekne yapan usta filan da aramayacak.

Fiberglass sanırım endüstrünün çok başka alanlarında çok başka şekillerde kullanılıyor.

1  fiberglass yüzmüyor..

2 artık tekneler daha hafif olsunlar diye sandwich panel şeklinde üretiliyor. Arada sert bir köpük ve iç ve dışta da fiberglass var.

3 fiberglass birim yoğunluk olarak ahşaptan yüksek bir değerde. O yüzden batıyor zaten.

4 kimi durumlarda ve çoğunlukşa ahşap teknelerden hafif olması , daha mukavim olması ve daha geniş yüzeyleri daha ince geçebiliyor olması. Yani fiber teknenin hafif olmasının nedeni daha mukavim bir malzeme olmasından ve daha ince kullanılabilmesinden kaynaklı. Yarış tekneleri ve üretim maliyeti ve kolaylıkları dışında hafif teknenin deniE uygunluğu ayrıca tartışılmalı.

5 fiber ilk kullanılmaya başlandığında , daha sağlam ancak daha kalın ve ağırdı. O dönem eldeki tek örnek , ahşap tekne formları olduğundan bu formlar kullanıldı. Ancak bu form, yüzen bir malzeme olan ahşap için uygundu. Yüzmeyen fiber için değil.

6 o yüzden tekne tasarımları kolay ve ucuz olan fiber malzemeye uygun olarak evrildi. Torpil salmaya kadar geldi. Fiber ve efsane olmuş teknelere bakınız hepsinin formu ahşap formundan esnetilmiş formlardır.

7 ahşap teknelerde torpil salma olmaz diye bir şey yok.. Dolu örnek var. Hatta daha ağır yapıda olanını Aali Sanella da kullanmış.

8 fiber dönüşmüyor.. Ne güzel kendi dilinle yakalanmışsın. Dönüşmekten kasıt, ahşap tekneyi atıyorsun çürüyor. Fabrikada filan öğütmüyorsun yani. Senin dediğin, öğütülüp, bir başka yapıda kullanılıyor olması. Belki PVC pencerelerde dolgu malzemesi, belki shingile yapıyorlardır. Doğada kendiliğinden yok olmuyor yani.. Gübre de olmuyor. Doğaya katkısı olmuyor. Zararı oluyor.

Cevapları verdikten sonra şunun altını çizelim..

Fiber, üretim ve maliyetler açısından üretici için vazgeçilmez bir malzeme. Ancak bu malzemeye uygun formlar , geleneksel, dolayısı ile ahşap tekne formlarına göre daha az denizciler. Denizci değiller demiyorum. Daha az denizciler diyorum. Dikkat.

Efsane olmuş fiber teknelerin formları , geleneksel formlara yakın olduklarından..

Ancak bu durmda da ahşap tekneye göre denize daha fazla batıyorlar ve yavaşlıyorlar.

Burada kada karıştıran nokta şu. Beş ton ahşap, beş ton olduğu halde yüzüyor. Beş ton fiber ise denize daha çok batıyor eğer form klasik form ise.

O yüzden batılı yelkenciler meşhur westsail e worstsail diye isim takmışlar mesela.

şimdi ben bunları yazınca , millet beni ahşap hastası takıntılı, filan sanıyor ya ben en çok ona şaşırıyorum.

Yahu ben bunları okuduğum yabancı kaynaklardan öğreniyorum. Ben demiyorum yani.. Adamlar diyor..

Şimdi sorun şu.. Hani diğer konularda felsefik tartışmalar yapıyoruz ya.. Bu konu ile bağlantılı aslında.

Adam , üretim yapmak için son derece uygun bir malzeme bulmuş. Cayır cayır tekne üretiyor. Malzemesine göre de tekne tasarlatmış. Buraya kadar tamam. Sorun bunu pazarlama şeklinde..

Adam , geleneksel ve denenmiş hiç bir forma uymayan, denizde sert havalarda ciddi konfor kaybına neden olan tekneleri bir güzel " modern " diye satıyor. Hem de inanılmaz bedeller ile.. Neredeyse ev fiyatına. Üstelik arsa payı olmadan..

Geçenlerde whats up guruplarında vardı , bir yelkenci dostumuz koca fiber teknesi ile bozcaadaya yanaşamadı. Rüzgar 22 knot esiyormuş.

22 knot hava herhangi bir geleneksel tekne için , hava süper hadi yelken yapalım havası oysa..

O kadar büyük cenovan olursa 22 knot hava da zorlanırsın işte.. Biz de bunu diyoruz..

Hazır konu açılmışken size okuduğum bir makaleden alıntı yapmak istiyorum.

Büyük cenova ve buna uygun ana yelkenden oluşan markoni arma yarış armasıdır. Nitekim ilk kez America's Cup ta İtalyan takımı tarafından kullanılmış.

Büyük cenovanın yarış için olmasının tek nedeni büyüklüğü ve orsa performansı değil. Sık yön değiştiren yarış teknelerinde tramola atarken zaman kazandırıyormuş kotra armaya göre..





  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#62: 21 Eylül 2017, 13:51:31
Şimdi bu konuda kişisel tercihleri dışarıda tutarak yazıyorum.

Ahşap harika, bu konuda tekne denildiğinde zaten herkes hem fikirdir.
Fiber çok mu kötü, az mı denizci ? Tamamen nasıl yapıldığı ile alakalı. Gözümüze Charter için yapılan ve sadece amacına hizmet eden teknelerin çokluğundan, pahalı olsa dahi, daha ulaşılabilir ve satılabilir olduğu için alındığı için ve gözümüz daha bir "yelkenli" zevki ve güvenliği aradığı için kötü geliyor. O tür tekneleri sevmiyorum, ama bütçem ona elveriyor ve fazlasına, daha doğrusu, daha "denizcisine" ulaşamıyorsam, elbette alır ve cartır, cartır kullanırım. Ki kişiler de bunu yapıyorlar.

Şu konuda haklısın bazen Facebook'da görüyorum. Geçenlerde birisi Ahşabı yerin dibine batırıp, teknelerde uzak durulması gerektiğini söylerken, bir diğeri fiberin ömrünün 10-15 yıl olduğunu büüüyüük bir öz güvenle söylüyordu. Yeni bu işlere başlayanlar için çok daha bilgilendirici ve her birinin birbirine avantaj ve dezavantajları söylenebilir. Kötülemek kesinlikle doğru değil. Her bir malzeme için diyorum. Hepsinin artıları ve eksileri var. Hiç bir mükemmel değil.

Ahşap ve "yelkenli" hazır alınabilecek pek yok, olanlar ya planlı değil ya çok pahalı ve yaptırmak, daha önce de yazmıştım herkesin harcı değil.
Ama fiber ? Çok. Her tip var, görece ulaşabilmek kolay ve yeter ki doğru yapılsın.

Örneğin, diyelim ki Tuzla'da bir tekne yapım atölyesi olsun, şu aşağıda ki video da orada çekilmiş olsun. Ne düşünürdün ?

https://www.youtube.com/watch?v=51Yeb33Q7o8 

Bu da BCC

https://www.youtube.com/watch?v=YXdcIEoKNuI
  • IP logged
« Son Düzenleme: 21 Eylül 2017, 13:54:12 Gönderen: Tan Kaan Özkan »

  • *
  • İleti: 3573
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#63: 21 Eylül 2017, 14:08:48
Oh be.. Ben niye böyle yazamıyorum.. Örnek, seneye bir dostarla ailecek tekne kiralayacağız. Fovorim duffor grand large mesela. Adam 32 feet tekneye 41 feet konforu sığdırmış. 41 feet konforunu 32 feet te yaşayacağızve bedeli 32 feet olacak.

Arka kapağı açılınca iskele oluyor hem.. İçeride çift tuvalet var. Kabinler geniş. Ahşap işçiliğide diğerlerine göre daha hoş. Kocaman da buz dolabı var..  :)

Yelken mi.. Harırlamıyorum valla. Bakmadım bile..  :)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#64: 21 Eylül 2017, 14:28:41
Bu kadar fiberi ve uygun formu gömdük ama , omurga salmanın da dezavantajlarını bilelim. Bu sene yaşadık, direk bordadan gelen denizlerde omurga sakma teknelerde dalganın alttan akıp girmesi daha sıkıntılı oluyor mesela.

Bu tornistanda dümen dinlemüyordan çok daha önemli bir detay aslında. Omurga salma teknelerde tornistanda görece olarak dahaz zor dümen dinlediği doğru. Ancak pervanenin çekme yönünü bilmemekle de çok alakası var konunun. Ben tornistanda sadece bu gücü kullanarak, rahatlıkla döndürüyorum teknemi.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 2553
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#65: 21 Eylül 2017, 14:35:00
Ersin cim ,Hem okuyayım , hen de aklımın yettiği kadarı ile sırasıyla yanıtlayayım yine , bakalım nereye varacağız. :)

Öcal abim benim..

Şimdi efendim önce şunun altını çizelim.. Benim durumum döner istiyorum ama dönmesin şstiyorum durumu.. Ben bunları yazınca kimse fiber teknesini satacak değil. Herkes harıl harıl ahşap tekne yapan usta filan da aramayacak.

Fiberglass sanırım endüstrünün çok başka alanlarında çok başka şekillerde kullanılıyor.

1  fiberglass yüzmüyor..

Aluminyum ,Sac ya da Çelik de yüzmüyor ama yüzecek şekile geliyor. (Bknz Arşimet in hamam tası. :) .


2 artık tekneler daha hafif olsunlar diye sandwich panel şeklinde üretiliyor. Arada sert bir köpük ve iç ve dışta da fiberglass var.

Evet ama su hattı yukarısının çarmıh ayaklarına denk gelmeyen bazı bölgeleri  ve güverte için o iş. Su hattı ve ana yapıda tehlikeli o Sandviç sistem.
Maksat ağırlık merkezini aşağı alıp teknenin performansını yükseltmek aynı zamanda.


3 fiberglass birim yoğunluk olarak ahşaptan yüksek bir değerde. O yüzden batıyor zaten.

O zaman en iyi malzeme balsa ağacı. :)


4 kimi durumlarda ve çoğunlukşa ahşap teknelerden hafif olması , daha mukavim olması ve daha geniş yüzeyleri daha ince geçebiliyor olması. Yani fiber teknenin hafif olmasının nedeni daha mukavim bir malzeme olmasından ve daha ince kullanılabilmesinden kaynaklı. Yarış tekneleri ve üretim maliyeti ve kolaylıkları dışında hafif teknenin deniE uygunluğu ayrıca tartışılmalı.

Çok haklısın . :)

5 fiber ilk kullanılmaya başlandığında , daha sağlam ancak daha kalın ve ağırdı. O dönem eldeki tek örnek , ahşap tekne formları olduğundan bu formlar kullanıldı. Ancak bu form, yüzen bir malzeme olan ahşap için uygundu. Yüzmeyen fiber için değil.

Tekne formu var , malzeme farketmez. genelde 1 e 3 en-boy oranında yuvarlak hatlıdırlar. 

6 o yüzden tekne tasarımları kolay ve ucuz olan fiber malzemeye uygun olarak evrildi. Torpil salmaya kadar geldi. Fiber ve efsane olmuş teknelere bakınız hepsinin formu ahşap formundan esnetilmiş formlardır.

Bknz. Cevap madde 5

7 ahşap teknelerde torpil salma olmaz diye bir şey yok.. Dolu örnek var. Hatta daha ağır yapıda olanını Aali Sanella da kullanmış.

Kompozit dir. Kompozit ahşap sayılmaz.

8 fiber dönüşmüyor.. Ne güzel kendi dilinle yakalanmışsın. Dönüşmekten kasıt, ahşap tekneyi atıyorsun çürüyor. Fabrikada filan öğütmüyorsun yani. Senin dediğin, öğütülüp, bir başka yapıda kullanılıyor olması. Belki PVC pencerelerde dolgu malzemesi, belki shingile yapıyorlardır. Doğada kendiliğinden yok olmuyor yani.. Gübre de olmuyor. Doğaya katkısı olmuyor. Zararı oluyor.

Parçalanan ,kazaya uğrayan ya da merdiven altında yanlış yapılanlar hariç , ilk fiber tekneler daha ömrünü doldurmadığı için çok düşünülmüyor  geri dönüşümün nasıl olacağı. Çok dayanıklı bir malzeme , batırılıp balıklara yuva da yapılabilir. Ya da zaman içinde bir yolu bulunur diyorum ben. Bir elli sene daha var önümüzde düşünmek için ,
 acele etme. :)


Cevapları verdikten sonra şunun altını çizelim..

Fiber, üretim ve maliyetler açısından üretici için vazgeçilmez bir malzeme. Ancak bu malzemeye uygun formlar , geleneksel, dolayısı ile ahşap tekne formlarına göre daha az denizciler. Denizci değiller demiyorum. Daha az denizciler diyorum. Dikkat.

Adam sürat istiyor , o yüzden oynuyor teknenin formu ile , ahşapta tekneye kanat ,oynar salma vs. Takamazsın . 16 m. Tekne ile  ortalama 25 Knot süratlere çıkıp dünyayı dolaşıyorlar. Ahşapta yapamazsın bunu.

Efsane olmuş fiber teknelerin formları , geleneksel formlara yakın olduklarından..

Dedim ya teknenin formu olur amaca göre , mesela yarış ,açık deniz,trawler,balıkçı vs.
Malzemenin formu olmaz (kontraplak ve çeneli metal tekneler hariç) . Netice de tekne formu birbirine benzer.


Ancak bu durmda da ahşap tekneye göre denize daha fazla batıyorlar ve yavaşlıyorlar.

Taşırdığı suya bak sen.Yanlış bu görüş.

Burada kada karıştıran nokta şu. Beş ton ahşap, beş ton olduğu halde yüzüyor. Beş ton fiber ise denize daha çok batıyor eğer form klasik form ise.

Beş tonluk bir fiber tekne ,beş tonluk bir ahşap tekneden çok daha büyüktür ve suya batırılan bir cisim taşırdığı suyun ağırlığı kadar kendi ağırlığından kaybeder kuralı gereği daha hafiftir. Yanlış bu fikrin. :).


O yüzden batılı yelkenciler meşhur westsail e worstsail diye isim takmışlar mesela.

West sail veya onun gibi tekneler yapılış amacına (Pasaj maker , Ocean going) uygun olarak dizayn edildiklerinden hafif havalarda çok iyi bir yelken performansı beklenmez ama hep giderler. O adı takanlar aynı denizlere gidemezler onunla. Elma ve armudu karıştırmamak lazım.

şimdi ben bunları yazınca , millet beni ahşap hastası takıntılı, filan sanıyor ya ben en çok ona şaşırıyorum.

Fanatik ahşap hastasısın. :)

Yahu ben bunları okuduğum yabancı kaynaklardan öğreniyorum. Ben demiyorum yani.. Adamlar diyor..

Adamları dinleme , bizi dinle. Daha yakınınızdayız.
Sonra bizde okuyoruz merak etme. :)

Şimdi sorun şu.. Hani diğer konularda felsefik tartışmalar yapıyoruz ya.. Bu konu ile bağlantılı aslında.

Adam , üretim yapmak için son derece uygun bir malzeme bulmuş. Cayır cayır tekne üretiyor. Malzemesine göre de tekne tasarlatmış. Buraya kadar tamam. Sorun bunu pazarlama şeklinde..

Adam , geleneksel ve denenmiş hiç bir forma uymayan, denizde sert havalarda ciddi konfor kaybına neden olan tekneleri bir güzel " modern " diye satıyor. Hem de inanılmaz bedeller ile.. Neredeyse ev fiyatına. Üstelik arsa payı olmadan..

Ama onu alanlar da sert havada gezmiyor ,yazlık niyetine kullanıyor ,öyle tekne istiyorlar , adam da ona göre yapıyor ,onlarda (yapan,alan)haklı. Takma kafana. :)

Geçenlerde whats up guruplarında vardı , bir yelkenci dostumuz koca fiber teknesi ile bozcaadaya yanaşamadı. Rüzgar 22 knot esiyormuş.

Öğrenir zamanla, acemidir.Zaman ver biraz.

22 knot hava herhangi bir geleneksel tekne için , hava süper hadi yelken yapalım havası oysa..

Haklısın , ahşap tekne ağır olduğu için biraz sert havayı sever. :)

O kadar büyük cenovan olursa 22 knot hava da zorlanırsın işte.. Biz de bunu diyoruz..

Camadan vurmayı öğrensin, cenovayı sarsın , bir musibet bin nasihatten iyidir.:)


Hazır konu açılmışken size okuduğum bir makaleden alıntı yapmak istiyorum.

Büyük cenova ve buna uygun ana yelkenden oluşan markoni arma yarış armasıdır. Nitekim ilk kez America's Cup ta İtalyan takımı tarafından kullanılmış.

Büyük cenovanın yarış için olmasının tek nedeni büyüklüğü ve orsa performansı değil. Sık yön değiştiren yarış teknelerinde tramola atarken zaman kazandırıyormuş kotra armaya göre..

Kullanım kolaylığı da var.


Son söz , ahşap tekne candır  ;D
  • IP logged

  • *
  • İleti: 2553
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#66: 21 Eylül 2017, 14:41:25
Şimdi bu konuda kişisel tercihleri dışarıda tutarak yazıyorum.

Ahşap harika, bu konuda tekne denildiğinde zaten herkes hem fikirdir.
Fiber çok mu kötü, az mı denizci ? Tamamen nasıl yapıldığı ile alakalı. Gözümüze Charter için yapılan ve sadece amacına hizmet eden teknelerin çokluğundan, pahalı olsa dahi, daha ulaşılabilir ve satılabilir olduğu için alındığı için ve gözümüz daha bir "yelkenli" zevki ve güvenliği aradığı için kötü geliyor. O tür tekneleri sevmiyorum, ama bütçem ona elveriyor ve fazlasına, daha doğrusu, daha "denizcisine" ulaşamıyorsam, elbette alır ve cartır, cartır kullanırım. Ki kişiler de bunu yapıyorlar.

Şu konuda haklısın bazen Facebook'da görüyorum. Geçenlerde birisi Ahşabı yerin dibine batırıp, teknelerde uzak durulması gerektiğini söylerken, bir diğeri fiberin ömrünün 10-15 yıl olduğunu büüüyüük bir öz güvenle söylüyordu. Yeni bu işlere başlayanlar için çok daha bilgilendirici ve her birinin birbirine avantaj ve dezavantajları söylenebilir. Kötülemek kesinlikle doğru değil. Her bir malzeme için diyorum. Hepsinin artıları ve eksileri var. Hiç bir mükemmel değil.

Ahşap ve "yelkenli" hazır alınabilecek pek yok, olanlar ya planlı değil ya çok pahalı ve yaptırmak, daha önce de yazmıştım herkesin harcı değil.
Ama fiber ? Çok. Her tip var, görece ulaşabilmek kolay ve yeter ki doğru yapılsın.

Örneğin, diyelim ki Tuzla'da bir tekne yapım atölyesi olsun, şu aşağıda ki video da orada çekilmiş olsun. Ne düşünürdün ?

https://www.youtube.com/watch?v=51Yeb33Q7o8 

Bu da BCC

https://www.youtube.com/watch?v=YXdcIEoKNuI

Ben çok iyi düşünürdüm ama param yetmez. :)
  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#67: 21 Eylül 2017, 14:43:00
Abi, problem de orada ya... Bir çoğumuzun yetmiyor.
Ah bir yetse zaten  ;D
  • IP logged

  • *
  • İleti: 2553
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#68: 21 Eylül 2017, 14:43:44
Oh be.. Ben niye böyle yazamıyorum.. Örnek, seneye bir dostarla ailecek tekne kiralayacağız. Fovorim duffor grand large mesela. Adam 32 feet tekneye 41 feet konforu sığdırmış. 41 feet konforunu 32 feet te yaşayacağızve bedeli 32 feet olacak.

Arka kapağı açılınca iskele oluyor hem.. İçeride çift tuvalet var. Kabinler geniş. Ahşap işçiliğide diğerlerine göre daha hoş. Kocaman da buz dolabı var..  :)

Yelken mi.. Harırlamıyorum valla. Bakmadım bile..  :)

Gökova ,Göcek ,Heybeliada gezeceksen şiddetle tavsiye ederim. :)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 2553
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#69: 21 Eylül 2017, 14:49:22
Bu kadar fiberi ve uygun formu gömdük ama , omurga salmanın da dezavantajlarını bilelim. Bu sene yaşadık, direk bordadan gelen denizlerde omurga sakma teknelerde dalganın alttan akıp girmesi daha sıkıntılı oluyor mesela.

Bu tornistanda dümen dinlemüyordan çok daha önemli bir detay aslında. Omurga salma teknelerde tornistanda görece olarak dahaz zor dümen dinlediği doğru. Ancak pervanenin çekme yönünü bilmemekle de çok alakası var konunun. Ben tornistanda sadece bu gücü kullanarak, rahatlıkla döndürüyorum teknemi.

İyidir uzun salma , tekne aykırılamadan denizaltı gibi gidersin yerine göre.
Tornistan da dümen dinlememeye gelince ,cevabı vermişin zaten . Bir de baştan yanaşmaya alış , kıçtan yanaşma Akdeniz usulüdür bu tekelerin dizayn edildiği memleketlerde kolay kolay kıçtan yanaşmazlar , hem baştan yanaşmak havuzluk mahremiyeti de sağlar ailece gezerken.
  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#70: 21 Eylül 2017, 16:03:55
Tuğla'ya ne dersiniz ? O batar mı ki ?   ;D ;D ;D

  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4253
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#71: 21 Eylül 2017, 17:59:47
Teorik olarak 32 feet tekneye hiç bir zaman 41 feet tekne konforu sığmaz. Orada olan, 41 feet teknenin konforsuz yapılmasıdır.
Bir arkadaşımın 43 feet teknesi var ve ona göre Masal'ın salonu, kendi teknesinden daha konforlu. Masal mı iyi, 43 feet tekne mi farklı planlanmış? Muhtemel orada kamaraların daha geniş olması istendiğinden (hiç kötü bir fikir değil) salon daraltılmıştır.



Fiber teknelerin kıçlarının genişlemesi neredeyse son 10-15 yılın işi. Geniş kıç, günümüz insanın konfor isteğinden kaynakanıyor.
Sana şunu söyleyeyim Ersincim, 5-6 günlük Akdeniz gezileri, gezgin bir aile için nasıl bir tekneye gereksinim duyulduğu konusunda yeterli fikir vermez bana kalırsa.

Hele eğer, Akdeniz'de, kayığınızda 5-6 ay geçirecekseniz, planlamanız, talepleriniz çok farklı yöne evrilir ve çoğu kere  uzun yolda isteyeceğiniz şeylerle örtüşmez.
Uzun yolda depolamak isteyeceğiniz şeylere Akdeniz gezgini olarak depolayacağınız şeyler aynı değildir.
En açık deniz seyri yapanlardan biri olarak söyleyeyim, aradığınız seyir konforu en konforsuz fiber teknede bile sizi perişan etmez ne lan bu dedirtmez.
Bence fiber tekneler hakkında bu kadar iddialı hükümlerde bulunmadan önce daha çok fiber tekne incelemelisin.
Bu arada kendi kendine ahşabın bütün olumsuzluklarını ifşa ettiğin için teşekkür ederim.

  • IP logged
« Son Düzenleme: 21 Eylül 2017, 18:06:08 Gönderen: Bülent Büyükdağ »
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#72: 21 Eylül 2017, 18:22:57
Yengeç karadayken beni en çok deli eden o laylom deyyu takıldığımız kayıkların 3 bilemedin 4 günde zımpara, astar, zehirli atıp suya dönmesiydi. Her çıkışım tabi ki bu kadar sürmeyecek ama hiç biri sadece üç gün de olmayacak. 70. gün, iskelenin üzerinde zımpara yaparken zımpara kağıdı düştüğünde oturup iskelenin üzerinde birileri geçsin diye beklediğimi biliyorum. Bitmiştim artık; ne moral, ne motivasyon, ne enerji... Bir görevli kızcağız uzaktan geçiyordu, ona seslendim. Geldi, rica ettim, verdi. Gülemedi bile halime.

Ne layloma bok atarım, ne ahşabı kutsarım. Hatta param olsa Alüminyumla emekli ederim kendimi...
  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 2553
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#73: 21 Eylül 2017, 18:29:59
Tuğla'ya ne dersiniz ? O batar mı ki ?   ;D ;D ;D



Kuşadasında vaktiyle bir arkadaş cam tuğladan yapmıştı şekli de aynen Nuhun Gemisi , belki gören olmuştur. Yüzüyordu valla. :)
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4253
Ynt: Son romantiklerin sonu..
#74: 21 Eylül 2017, 19:03:11
Aslında pek azımızın ayrıntılı bilgisi olduğu bir konu Alüminyum tekne. Soyle bilen biri uzun uzun yazsa.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

 
Yukarı git