Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Tekne yaptırmak gerçekten de o kadar zor mu ?

  • *
  • İleti: 1631
HR boşuna öyle tasarlamamıştır o kayığı.. Geçen yıl Düsseldorf ta 2 saat kadığım tek stand idi.. Geçen sene çekek alanında birisini renove ediyorlardı Tuzlada.. Bir de sahibinden de satılığı var.. Sanırım seninkinden biraz büyük.. 
HR yi bence denizde değil de karada görmeli insan.. sanat eseri gibi duruyor..
Aynı yaşta 42 feet için 120.000 Euro istenen hurdadan mı bahsediyorsun? 30.000 tl veririm. Piyasa yükseltme lütfen


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
  • IP logged

B

Burak Doneray

Aluminyum Koopmans alayım sana 30 a veririm benimkini.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 629
Hem haklısın ; hem haksızsın ( ama genelde şiddetli geçimsizsin Ersin yav  ;D ).

Öncelikle hız kötü bir şey değil...Otur kafanda bi ufak hesap yap, teknen % 30 veya % 50 daha hızlı yol alabilseydi bulunduğun yer merkez olmak üzere ; seyre çıktığın bir gün veya bir hafta sonu gezi bölgen ne kadar büyür, nerelere kadar uzanabilirdi ?

Haydi bu işin keyif yanı, bunun ciddi durumlarda da faydası var. Kötü havadan kaçarken veya teknede biri hastalansa, yaralansa vs ?

Tarihleri boyunca hızlandırılmaya çalışılan tek taşıt da tekneler değil. Bugünün bir orta sınıf aile otomobili 80-90 sene öncesine göre 3,5- 4 kat daha hızlı. Uçaklar da öyle ; hatta büyük ticari gemiler de...Yolda kalan bir tek " tenezzüh tekneleri " olmuş anlaşilan. 2005 yapımı teknem herhalde 1905 yapımı aynı boyda bir tekneye göre ortalamada 1 knot daha hızlıdır, yani bir asırlık gelişme hızda % 15 kazandırmıştır ancak ?

Hızlı gitmek ve yarış kazanmak için geliştirilmiş...diyerek yerdiğin tasarımların da aslında suçu yok. Onlar pekala doğru tasarımlar. Fizik kondisyonu yüksek, bilgisi fazla tecrübeli ekipler elinde hızlı seyir için yaratılıyorlar...O  sert adam ve kadınlar da  ot yok, ocak yok, depolar yok teknelerde şahsi eşya olarak sadece sapı kesilmiş birer diş fırçası bulundurarak, hızlı olabiliyorlar.

Mesele bu tasarımları alıp içine 3er kabin, ikişer buz dolabı, 2 WC, dört depo, bilmem kaç akü doldurup konforlu gezi teknesi diye pazarlayan üreticilerin pazarlama alışkanlıkları. Her tasarımcı ( ve her imalatçı ) bilir ki ağırlaşan ve suya daha fazla batan bir teknenin hidrodinamiği tamamen değişmiştir ve orjinal tasarımıyla kıyas kabul etmez. Tekne hızını kaybetmişken yarış teknesine özgü kapris ve zorluklarını kaybetmez, hatta belki arttırır da.

Ama bu pazarlama yöntemini insanoğlu belki yüz yıldır yutuyor...Eski amerikan oto üreticilerinin bir meşhur sloganı varmış : " Pazar yarış kazan : Pazartesi sat ! ". Muhtemeldir ki 60, 70 sene evvel o arabalardan birini bayiinden alan biri arabanın kaporta şekliyle üzerindeki amblem dışında hiç şeyinin pistte gördüğü yarış arabasıyla eş olmadığını biliyordu...Ama reklamın ve pazarlamanın gücüne karşı duramıyordu.
Tekneciler de 1970lerde aynı tezgahı akıl ettiler. Ünlü bir tasarımcının elinden çıkma ilk prototip tekneyi , içi boş bir kabukla, profesyonel ekiplerle yarışlara sokup kazandılar. Sonra içine mobilyasını ,tüm donanımıni yerleştirip gezi tekneleri olarak piyasaya sürdüler. O kadar tutturdular ki, artık bunu dahi yapmalarına da ihtiyaç kalmadı. Her çıkardıkları model gidiyor.

Bir tekne reisinin gezi için isteyeceği tüm donanıma da sahip olarak hızlı ve konforlu tasarlanmak istense tasarlanır. Ünlü ama küçük , senede belki 50- 100 tekne yapan üreticilere veya dergilerde şurda burda tanıtılan one-off özel yapım teknelere bak ; göreceksin.







  • IP logged
« Son Düzenleme: 26 Şubat 2018, 01:04:45 Gönderen: Ali San »

  • *
  • İleti: 3573
şimdi efendim.. şu otopilot başlığı bile dönüp dolaşıp benim Tayo MAr daki tercihlerime dönmüş.. Hay benim kadar taş düşsün tepenize diyeceğim yazık olacak size.. :)

Şimdi efendim.. Şöyle bir kalıp içine sokulmaya çalışılıyor hissettim kendimi.. Ne demek istiyorum ?

Mesela Ahşap tekne derken..

Endüstriyel ahşap ürünlerinden bahsediyoruz aslında.. Teknoloji ürünü ahşap ürünlerin tekne yapımında ciddi avantajları olduğunu söylüyoruz.. Hem imalat sırasında hem sonrasında servis bakım yaparken..

Modern olarak tanımlanan kimi marka teknelerin aslında arma ve gövde olarak hiç te modern olmadığını, ticari nedenler ile fiberglass kullanımının yaygınlaştığını, fiberin sorunsuz olduğunun bir şehir efsanesi olduğunu söylüyoruz.

Denizde bari ihtiyacımız kadar tüketelim diyoruz.. Ne kadar büyük bir tekneye değil , ne kadar küçük bir teknenin ihtiyaçlarımıza cevap vereceğine bakmamız gerekiyor.. İhtiyaçlarımız her ne ise mümkün olan en küçük tekne diye aramamız gerektiğini söylüyoruz..

Gereksiz bir işe yaramayan pahalı lüksler size zarar veriyor , kimileri daha da ileri gidip, denizciliğimizi köreltir diyoruz.. Bi zahmet tuvalette kolunuzu bir iki kere aşağı yukarı kaldırıverin diyoruz mesela..

Ancak seyir güvenliği ile ilgili her türlü yeni gelişmenin arkasında olduğumuzu, gps , otopilot, akıllı telefon uygulamaları , deyir güvenliği ile ilgili her teknolojinin gerekli olduğunu söylüyoruz..

İhtiyaca göre farklı arma tipleri olduğunu, markoni armanın da olumlu olumsuz yanları olduğunu söylüyoruz..

Kimiz ki biz.. ? niye diyorsak bunları..

dememek gerek.. Tecrübe tecrübedir.. katılınmasa da bir fikir verir, olmadık bir yerde işe yarar belki..
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4254
Yan sayfada bir tekne imalatı banttan naklen var.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • İleti: 1649
    • instagram
Cem Gür reis, Can hocam, Mersin'den Ahmet bey, Kaan hoca ve Mehmet Köstekçi reis, ee Öcal abi de neredeyse baştan yaptı sayılır. (Mersin'de de kendi teknesini yapan ne kadar da çok var )
Haydi Ersin reisim az laf çok iş... ;)

SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  • IP logged
Akdenizli, Balıkçı

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Yazmaya başlamadan önce yanlış olmasın diye kontrol ettim. Gün itibariyle toplam 368 donatanız HeyamolaHey forumunda.

Kuruluşundan beri ve tabii bugün itibariyle 366 da 2 olduğumuzu üzülerek görüyorum. Sadece Ersin son bir kaç yıldır kullandığı Tayo-Mar'dan yola çıkarak ve zaman zaman da gerek kiralık gerek se arkadaşlarının "güncel" teknelerine de binerek, seyir yaparak edindiği deneyimlerle  akıntıya karşı yüzmeye çabalıyor. Olabildiğince minimalist, seyir güvenliğinden de vazgeçmeden, ana akımın dışında da bir yol olduğunu, askı dümenin, randa ve bölünmüş armanın, bana göre de, sloop bermuda armadan daha "denizci", güvenli, zevkli, MANTIKLI ve ucuz olduğunu "bağrınıyor".

Âli'nin de tespit ettiği gibi günümüzde "hız" olmazsa olmaz aranan faktörlerden biri. Son 40 yılda gezi tekneleri sanayii artık otomobil sanayii kavramları ile üretim yapıyor. Bu aynı zamanda şu da demek: " 21. yüzyılın Zeitgeist'inde romantizm de neymiş?"

Kendi adıma Ersin'in canhıraş çabasını çokça sempati ve saygıyla karşılıyorum. Onun da tıpkı benim gibi dost sohbetlerinde bıyık altından sevimli bir gülümseme ile anıldığından adım gibi eminim. Varsın bizleri opsesif kompülsif, iflah olmaz gelenekselciler olarak aranıza kabul edin.

Ama şu örneği belleğinizin bir köşesinde kenarda tutun: Her ne boy olursa olsun alüminyum direk, sıvama veya sıkma bağlantı parçaları, döngerler, paslanmaz 9x17 teller ile donatılan sabit arma mı daha hesaplıdır yoksa bizim önerip uyguladığımız ahşap direk, ahşap bumba seren, direk üzerinde tutucu tırnaklar ve en ucuzundan galvaniz teller ile dönger yerine palanga edilmiş el incesi sistem mi? Hareketli donamda marka makaralar, vinçler, raylar, piyanolar, clem kilitler, yönlendirmeler mi daha ucuzdur yoksa bütün hareketli donamın sadece ahşap makaralar olarak hazırlanması mı?

Şahsi çabam gelenekselin de var olduğunu anlatmak ve kaybolmasını engellemek, güncele not düşmek, denizciliğin bir disiplin, bir kültür, bir yaşam tarzı olup yaşatmaya devam etmek. "Balıkçı"nın da vasiyeti benden sonrakilere anlatmak.

2/366 olunca doğal olarak zaman zaman "şiddetli geçimsiz" olabiliyoruz.  ;) ;D ;D
  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

  • *
  • İleti: 629
Hiç öyle şey olur mu ? Niye iflah olmaz gelenekselciler olasınız ?

Yarın bu ülkede güneş ters yönden doğsa, devletimizin devletlularının aklına bir okul gemisi yaptırmak gelse ve yav, hele denizcilerimize de soralım, halkımıza soralım ne mene bir tekne yaptırılmalı acaba diye  ; o Rus oligark'ın hilkat garibesinden mi ister bu kitle yoksa mesela Hollandaliların  Stadt Amsterdam'i gibi bir boylu soylu geleneksel tekne mi ?

Hala çeşit çok olmasına rağmen ( belki 20 sene sonra dünyada sadece 6-7 büyük üretici kalır otomotivdeki gibi, o zaman durum hele iyice felaket ! ) marinalarda hep aynı tarzda tekneler görüyoruz diye şikayet etmiyor muyuz ? O nedenle gelenekseli de olmalı, moderni de, hatta uçar/kaçar kanatlı kuyruklusu da...
  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Şimdi efendim.. Bombayı patlatıyorum.. Bu kadar vıyaklayınca , Aali bir yandan , Cem gür bir yandan bir sürü tasarımcı ve model gönderdiler.. En son dün Cem Gür ,George Buehler den 4 tekne göndermiş.. Linkleri aşağıda.. Armaları randa arma kotra yol değil ancak her biri ayrı ayrı  incelenmesi gereken tasarımlar.. Son derece akıllıca tasarlanmışlar .. Hem kabuk hem de armalar..

Cem Gür , seçtiği teknelerin randaya dönebileceğini ve armanın yol olabileceğini , tasarımcı ile görüşmemi önerdi.. Dikkat ederseniz dünden beri sesim soluğum çıkmıyor pek.. Özellikle 30 feetlik başı kıçı bir tekneden çok etkilendim.. Hem armadan , hem kabuktan..

Malum iş tekne yaptırmaya gelince her türlü seçeneği düşünüyor insan.. Çelik tekneye kadar konuştuk .. Çelik teknenin kumlanıp, epoksi yapılacak olması, sonra ayrıca iç izolasyonu ve soğukluğunu gidermek için ilave bir ahşap kaplama yapılacak olması çelikten vaz geçirmişti..

Şimdi efendim , ben bu Buehler den çok etkilendim.. Nedeni şu.. Şöyle bir yorumu var..

Atkins in Ingrid'e atıfta bulunuyor ve bir tasarımcı olarak bu teknenin mükemmelliğini anlatıyor.. Ancak o dönemin şartları ve malzemelerinin farklılığından, benzer performansı ve keyfi daha kolay yapılabilir bir hale getirebilmenin mümkün olabildiğini , kendi felsefesinin de bu olduğunu anlatıyor..

Cem Gür'ün seçtiği teknelerin linkleri .. birazdan.. :)

  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
http://georgebuehler.com/Button%20number%202.html

Benim ilgilendiğim ise bu ;

http://georgebuehler.com/Grizzly%20Bear.html


Bu arada Geçenlerde Kaan Özkan ın paylaştığı tekne videosu da yine bu tasarımcınınmış..

Bu teknenin aynı boyda ancak daha az deplasmanı olan bir modeli ve yapılışı var..

Bloğun linki aşağıda..
 
http://buildingluna.blogspot.com.tr/

Şimdi biz gelelim 30 feet (double ender cutter markoni ) başı kıçı bir, kotra arma ve markoni yelkenleri olan Grızzly Bear 'a..

Şimdi efendim.. Bu tekne üzerinde çalışacağız.. benim için tek göze hoş gelmeyen yanı çeneli olması..

 

BUyrun salma



Ancak Çene su hattının altında kalıyor ve gözü rahatsız etmiyor.. Kaldı ki ben onu imalat sırasında yumuşatırım diye düşünüyorum..

Şimdi gelelim teknenin avantajlarına..

Kabuktan başlayalım..

tekne bir kere 30 feet .. Hem İstanbul 'da hem de Ege de çok rahat kullanılır.. Başı kıçı bir .. Bu tür teknelerin kıç denizlerindeki avantajlarını çok yazdık.. Ancak malum küçük havuzluk dezavantaj.. Tasarımcı bunu ön güverteyi sanki düz güverte (flush deck ) olarak tasarlamış.. Buraya rahat rahat dingiyi, içine iki katlanır bisikleti yerleştirmek mümkün..

Koya demirlediğinde dingiyi denize atınca , bu güverteye tente gerip, şezlong açıp oturmak mümkün.. Kamara üstü ise güneş panelleri için ideal..

İç tasarımı çok farklı düşünüyorum.. Ayrıca anlatırım.. Ancak ayakta durulabiliyor olması yeterli ilk etapta..

Gelelim karinaya.. Dediğim gibi çeneli olması çok hoş görünmüyorsa da su kesiminin altında kalıyor.. Form yine şarap kadehi formu..

Göreceğiniz üzere salma neredeyse Tayo MAr 'ın aynısı.. Tayo Mar dan tek farkı , şu bahsettiğim geriye doğru derinleşen salma..  Ancak bunun görebildiğim kadarı ile farklı bir avantajı var..

Salmayı betondan döküyorlar.. Beton görece olarak , kurşun ve pikten hafif olduğundan daha kalın bir safra.. Şarap kadehinin sapı yani.. Bu yüzden burada daha geniş bir alan var.. Bu muhtemel orsa performansını ciddi şekilde artıracak bir etki bırakıyor..

İngiliz iş teknelerindeki arkaya doğru derinleşen salma yapısı bu yolla daha kolay imal edilebilecek şekilde çözülmüş.

Benim salma ile ilgili benzer ancak daha şık bir düşüncem var.. Ayrıca yazarım..

Tabiki pala dışarıda, yeke dümen ve pervane gözüküyor.. Palanın hatları çok sivri.. Muhtemel uçları yumuşatırım biraz.. Baş tarafı ise Aynı Atkin's in İngrid gibi arkaya doğru .. BU da hız konusunda Tayo Mar dan aşağı kalmayacağını gösteriyor..

Gelelim Armaya.. Cutter.. ancak modern tekneler ile ilginç bir benzerlik gösteriyor.. İki gündür bu armayı inceliyorum ve çok ilgimi çekiyor.. Bu modern teknelerde de kullanılabilecek çok iyi düşünülmüş bir arma..

Civadra üzerinde büyükçe bir flok ve hemen arkasında flok kadar büyük bir bumbalı trinket var.. güverte müsait olduğundan trinket kendi kendine kontra değiştirebiliyor.. Yelken küçültmek gerektiğinde floğu tamamen kapatarak büyük trinket ve ana yelken ile seyir söz konusu..

Bu yüzden belki de mizana direği gerekmez. Ancak  eğer tasarımcı buna bir de kısa bir mizana direği eklerse, bu Flok ve Trinketin bir miktar küçülmesine , böylece direk boyunun kısalmasına ve randa arma kullanmaya imkan verir.

Ancak bu büyük trinket ve geniş ön güverte, ön direği olmadığı halde sanki bir uskuna özellikleri sağlayan bir armaymış gibi duruyor.. O yüzden , yawl olmayabilir diyorum..

Gelelim imalat yönüne.. Tasarımcıdan kaç adam saate ihtiyaç olduğunu da sordum.. Cevap bekliyorum.. İmalat malzemesi olarak muhtemel su kontrası kullanacağım.. Üzeri elyaf epoksi .. Öcal abinin dediği kompozit olacak yani..

Direk için ithalatçıya ladin araştırmasını rica ettim.. daha vaktim var..

Dün , Cem Gür den çok önemli bir bilgi edindim.. Su kontrası yapılan teknelerde stabilite sağlamak için tekneler klasik ahiap tekneye göre daha dar tasarlanıp, teknenin suyun içine batması sağlanırmış.. Yani hani şu al bu planı ister çelik ister ahşap, ister alüminyum ister su kontrası yap demek çok mantıklı değilmiş yani.. Malzeme özellikleri formu çok etkiliyor görüleceği üzere..

Bu açıdan bakıldığında , su kontrası omurga salma tekne formu için biçilmiş kaftan.. Su kontrasından yapılmış modern görünümlü torpil salma yelkenlilere göre bence stabilite anlamında önemli bir avantaj.

Teknenin bir miktar darlaşması da yine seyir hızı ve orsa açısı dikkate alındığında önemli bir avantaj diye düşünüyorum..

Çok iyi tasarlanmış bir yelkenli .. çok etkilendim gerçekten..

Ben bu tekneyi yaparım arkadaş..






  • IP logged

  • *
  • İleti: 562
    • Yat Tekne Sörveyi, ekspertizi, ozmoz muayenesi
"Ancak Çene su hattının altında kalıyor ve gözü rahatsız etmiyor.. Kaldı ki ben onu imalat sırasında yumuşatırım diye düşünüyorum.."

Tekne tasarımı ile oynama işi sadece tasarımcınındır. Çeneli bir tekne nasıl yumuşatılır? Eğer kontraplak kullanılacaksa  zaten çeneye dokunulamaz. Çeneyi yumuşatıp, armayı değiştridiğinde, hele yawl gibi ikinci direk diktiğinde bir de yelken şekilin değiştirdiğinde o tekne baçka bir model olur. Aklınızda bir tekne varsa kendiniz çizin. Çizilmiş bir tekne üzerinde kendiniz bir oynamaz yapmayın, fikirlerinizi mimara iletin, olacak bir şeyse o yapsın.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Bu kadar laf kalabalığında gözünüzden kaçmış sanırım.. Bunları tasarımcıdan istedim zaten.. Yumuşatmak derken  elyafın iyi yapışması için yuvarlamaktan bahsediyordum.. Zaten tam o birleşim yerine masif ahşap geliyor.. o parçayı kçşeli değil de yuvarlayayım demeye çalışmıştım..

Bizde plansız projesiz iş olmaz Ahmet reis.. :)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 629
Ustalıkla tasarlanmış çeneli teknelerde tasarımcılar çeneleri su hattının altında kaybedebiliyor.
Ayrıca hiç birimiz centerbord teknelerde çeneli hatları yadırgamazken ( muhtemelen farkına bile varmazken ) konu yat olunca birdenbire çeneli tekne düşmanı oluveriyoruz...Ben bunu hiç bir zaman anlamadım, ama ( Ersin bu argümana şiddetle karşı çıkıyor : biliyorum ) ola ki bir gün tekneyi satmak zorunda kalırsam diye daha da çeneli tekne yapmam kendime yapıyor olsam
  • IP logged

  • *
  • İleti: 629
Ayrıca " her zaman herkeslerin makbulu " olan malum markalar da en azından kıç tarafta çeneli hatları moda ettiler...
  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
İyi bari seyretmişsin.

Her ne kadar baş kıç olmasa da 35' Gaff Ketch istediğin tarzda diye düşünmüştüm   :)



Hadi bakalım hayırlısı.
Belki de yaz tatilleri, aile filan derken, baş kıç mı yoksa havuzluk mu ikilemine düşersin belli mi olur   ;)
  • IP logged

 
Yukarı git