Heyamola Hey

Havuzluk => Genel => Konuyu başlatan: Doğan Erbahar - 19 Mart 2020, 02:46:46

Başlık: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 19 Mart 2020, 02:46:46
Konu ile alakalı watsapp grupları, sosyal medya vs. tam bir çöplük...

Durum hiç iç açıcı değil. Bir yandan zaman kazanılmaya çalışılıyor, bir yandan deli gibi bilimsel araştırma makalesi basılıyor. Bu başlık altında bilimsel bulguları toplamaya çalışacağım. Derli toplu dursun bir yerde...

Herşeyden önce EN ÖNEMLİ MAKALE bu:
- Substantial undocumented infection facilitates the rapid dissemination of novel coronavirus (SARS-CoV2)
(Linki çok uzun direkt google'da aratın çıkıyor.)

Science'da yayımlandı, az buz dergi değil bu... Diyor ki çoğu insanda hafif seyrediyor. Bu bireysel anlamda belki iyi bir haber, ama toplum ve sağlık sektörü açısından ÇOK KÖTÜ bir haber. Çünkü şikayetiniz olmadan dahi bulaştırabiliyorsunuz. Evde kalmanın önemi bu işte... Bu açıdan bakıldığında en kötü tipten virüslerden bir tanesi esasında. Öldürücülüğü yüksek olsa idi bu kadar yayılma fırsatı bulamazdı. (bkz. 2002 SARS vakası - pek öyle gözden kaçacak gibi değildi hastalar hemen izole edildi ve durduruldu.)

--------------

Bir diğer tuhaf hususiyet çocukların hemen hemen hiç etkilenmemesi gibi birşey. Eğer bu olmasaydı panik en az 10 kat daha fazla olurdu (ve daha sıkı tutulurdu diye düşünüyorum.)

--------------
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 19 Mart 2020, 02:48:51
Dünya sağlık örgütünden çok önemli bir duyuru:

https://www.ema.europa.eu/en/news/ema-gives-advice-use-non-steroidal-anti-inflammatories-covid-19

Bu tip hastalıklarda hemen kullanılan alıştığımız IBUPROFEN'i kullanmayınız diyor. Seyrini hafifleteceğine ağırlaştırıyormuş. Yine ters köşe yapan birşey bu da insanı...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 19 Mart 2020, 02:51:29
Bir diğer çalışma kan gruplarının hassasiyetini gösteriyor:

https://www.medrxiv.org/content/10.1101/2020.03.11.20031096v1?__cf_chl_jschl_tk__=ac1ac29f6abd5f2c43fce706843b5bab94c58bbe-1584460753-0-Adf5oisi7rwXkkTo-WdO5E3om2D2v8mjfBtQj4QxU7R_JrPBXwJOe1BcuLDDstugxi44UoEnWaKoteyOSsLHDUrEFdA0E8m9JhN8AepdbdJ_eiwSLoe5hdDyVq2FWq2pffAEsTVyhGbB6nFOn-gaqUA7b24F8G_XgEqlbkA8xfytDLtnmi2t9Gh6IDX3G8kuChrFjEgTCKGtyUVfgEuBkOikgKgC2u6wN9lBP2bORnK1alTkwmFUdq1ezKQecMjdFDpQ_TBHCanF0BWq_DqJ0S6uRN-cYgwCfE-N4nuqqA-vdhrHqr1BGBB0-0s8HQekW84nmKuKDW8s33WjGutZgHg

Diyor ki A grubunda görülme sıklığı bariz şekilde daha yüksek, 0 grubu ise bariz şekilde daha az hastalar arasında...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 19 Mart 2020, 02:55:38
Bir diğer çalışma:

https://www.thelancet.com/journals/lanres/article/PIIS2213-2600(20)30116-8/fulltext

Bu da önemli zira hipertansiyon ve diyabetin daha büyük risk altında olduğunu söylüyor. Sadece bununla da kalmıyor özellikle belli bir tip ilaç kullanımını uyarıyor. (Tıpçıların daha iyi anlayacağı ve göz önünde bulundurması gereken teknik bir konu)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 19 Mart 2020, 02:59:14
Washingtonpost'ta yayımlanan meşhur simülasyon, muhakkak bir göz atın:

https://www.washingtonpost.com/graphics/2020/world/corona-simulator/

Çok güzel bir simülasyon... yine evde kalmanın önemi... ÇOK AMA ÇOK ÖNEMLİ zaman kazandırma açısından sağlık sektörüne...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Eyüp Oğan - 19 Mart 2020, 12:07:02
Doğan, gündemimizdeki en ciddi soruna dikkat çektiğin için teşekkür ederim..

Aşağıdaki gerçek zamanlı ileti ilgi çekebilir..

https://interaktiv.morgenpost.de/corona-virus-karte-infektionen-deutschland-weltweit/ (ftp://interaktiv.morgenpost.de/corona-virus-karte-infektionen-deutschland-weltweit/)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 19 Mart 2020, 12:18:41
Teşekkürler , bilgilendirme için.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 19 Mart 2020, 14:42:19
Bu da önemli zira hipertansiyon ve diyabetin daha büyük risk altında olduğunu söylüyor.

Bu değerlendirmeler istatistiki olarak yapılıyor, henüz bu bağlantının sebebi/mekanizması çözülmemiştir sanırım?

Zira tvde bir doktorun Çin'den gelen istatistiklerde bu virüsün erkeklere daha çok bulaştığının tespit edildiği ama bunun Çin'de erkeklerin kadınlardan 8 kat daha fazla sigara tükettiği bilgisi olmadan hatalı bir sonuç olacağını söylediğini dinledim.

Korelasyon tek başına bir sonuca varmak için yeterli/doğru yöntem değil sanırım.

öZgür (mobil)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 19 Mart 2020, 16:29:01
Bu da önemli zira hipertansiyon ve diyabetin daha büyük risk altında olduğunu söylüyor.

Bu değerlendirmeler istatistiki olarak yapılıyor, henüz bu bağlantının sebebi/mekanizması çözülmemiştir sanırım?

Zira tvde bir doktorun Çin'den gelen istatistiklerde bu virüsün erkeklere daha çok bulaştığının tespit edildiği ama bunun Çin'de erkeklerin kadınlardan 8 kat daha fazla sigara tükettiği bilgisi olmadan hatalı bir sonuç olacağını söylediğini dinledim.

Korelasyon tek başına bir sonuca varmak için yeterli/doğru yöntem değil sanırım.

öZgür (mobil)

Elbette... O makaleyi paylaşmamın esas sebebi esasında belli bir tür ilaç kullananların daha duyarlı olabileceğini iddia etmesi. Moleküler biyolog olan kızkardeşim buldu yolladı, sonra babamın kullandığı ilaçlardan bir tanesinde de o maddenin olduğunu gördük. Evden çıkmaları yasak, biz yapıyoruz alışverişlerini...  :-\
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Cem Gür - 19 Mart 2020, 22:10:04
Ates Kara
@AtesAtesKara

19 Mart
COVID-19 hastalığı şüphesinde, ya da ateşiniz ve öksürüğünüz varlığında nasıl hareket edebileceğimiz bilgisi için 184 veya http: // koronaonlem.saglik.gov.tr (http://http: // koronaonlem.saglik.gov.tr)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 20 Mart 2020, 00:17:15
Çin'deki doktorların yazdığı ve Türkçe'ye çevrilmiş bir el kitabı, çok derli toplu ve güzel bir kaynak:

https://www.medimagazin.com.tr/templates/default/ckfinder/userfiles/files/pdf/covidelkitabi.pdf
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Eyüp Oğan - 20 Mart 2020, 14:41:29
Dünya sağlık örgütünden çok önemli bir duyuru:

https://www.ema.europa.eu/en/news/ema-gives-advice-use-non-steroidal-anti-inflammatories-covid-19

Bu tip hastalıklarda hemen kullanılan alıştığımız IBUPROFEN'i kullanmayınız diyor. Seyrini hafifleteceğine ağırlaştırıyormuş. Yine ters köşe yapan birşey bu da insanı...

DSÖ dün ibuprofen kullanımına karşı olmadığını açıkladı.

https://twitter.com/WHO/status/1240409217997189128?s=20 (https://twitter.com/WHO/status/1240409217997189128?s=20)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mehmet Cömert - 20 Mart 2020, 19:41:41

Böyle bir bilgide geldi.
doğru sanırım bugün gelen bir talimatla eczanelerde satışı yasaklanmış.adet tespiti yapılmış

Sonunda bugün Fransız laboratuarları * SANOFİ * TEST sonuçlarını açıkladı ve önerilen *PLAQUENİL* Anti-Corona. Tüm dünyada 300.000'den fazla hasta için bu ilacı tavsiye etti. Laboratuvar, Korona kontamine olmuş hastalar üzerinde test etti ve %100 tatmin edici sonuçlar elde etti. Plaquenil bir anti-sıtmadır ve Koronayı etkili bir şekilde öldürür.
https://www.connexionfrance.com/French-news/French-researcher-in-Marseille-posts-successful-Covid-19-coronavirus-drug-trial-results


Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 21 Mart 2020, 12:52:42
Yalnız ben burada bu sıtma ilacının olduğunu zamnetmem. Birkaç yıl önce iş için Ruanda’ya gitmem gerekti ve sarıhumma aşısı oldum. Doktordan ilaveten sıtmaya karşı kinin hapı istemiştim. Oda bana artık Türkiye’de sıtma olmadığı için üretimi yok, çok az miktarda ithalatı var deyip ithal bir kutu vermişti. Seyahatte alkol aldığımı duyan bir doktor atkadaşım; alkolle aynı anda kinin alırsan, karaciğerinide eline alırsın deyince panikle tüm kininleri çöpe atmıştım


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mehmet Cömert - 21 Mart 2020, 13:24:23
Yalnız ben burada bu sıtma ilacının olduğunu zamnetmem. Birkaç yıl önce iş için Ruanda’ya gitmem gerekti ve sarıhumma aşısı oldum. Doktordan ilaveten sıtmaya karşı kinin hapı istemiştim. Oda bana artık Türkiye’de sıtma olmadığı için üretimi yok, çok az miktarda ithalatı var deyip ithal bir kutu vermişti. Seyahatte alkol aldığımı duyan bir doktor atkadaşım; alkolle aynı anda kinin alırsan, karaciğerinide eline alırsın deyince panikle tüm kininleri çöpe atmıştım


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Doğrudur.İthaldi, ve mevcut ilacı tespit edip satışı durdurmuşlar .teminde sıkıntı olacağı aşikar.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 21 Mart 2020, 13:29:14
 Bu arada benim farkına varmadan bu hastalığa yakalanan ve yine doktorlarında corona olarak tanı koymayıp tedavi ettikleri ve şimdi iyi olan arkadaşlarım var. Çokta panik yapmamak lazım


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 21 Mart 2020, 20:03:22


Bu arada benim farkına varmadan bu hastalığa yakalanan ve yine doktorlarında corona olarak tanı koymayıp tedavi ettikleri ve şimdi iyi olan arkadaşlarım var. Çokta panik yapmamak lazım


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Belirtileri gribe çok benziyor, kesin tanı konulmadan corona olduğunu nasıl/neden düşünüyorsunuz?

Bir de tüm dünyada salgının "çok da şeetmemek lazım" diyen insanlar yüzünden kontrolsüzce yayıldığı birbirinden ve hükümetlerden bağımsız onca kurum ve doktorlar tarafından söylendiği halde bu yönde insanların cesaretlendirilmesini çok tehlikeli buluyorum.

Sizin iyi niyetle yaptığınız bir tespit/tavsiye bir başkası tarafından yanlış anlaşılıp yanlış uygulanabilir ve kulaktan kulağa hepten tehlikeli bir hale dönüşebilir.

Benim 87 yaşında her gün boğazını rakıyla dezenfekte eden bir babam var, bunun uzun yıllar aynı şekilde devam etmesine engel olma ihtimali/kıvılcımı gördüğüm herşey beni çok çok korkutuyor.

Lütfen... :'(

öZgür (mobil)

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 21 Mart 2020, 21:01:19
Arkadaşım Kuzey İtalya gezisinden dönmüştü, uzun sayılabilecek bir süre şikayet etmesine rağmen doktora gitmeyi ihmal etti. Gittiğinde kendisine zatürre tanısı kondu. Klasik yöntemle tedavi oldu. O arada hep birlikte olduk işin enteresan tarafı. Şimdi bir sıkıntısı yok ama çok muhtemel bu merede yakalandı. Bir eczacı kuzenimin dediğine göre; son bir iki ay içinde gribal şikayette bulunanların azımsanmayacak bir kısmı corona mağduru, ama kronik bir rahatsızlık yoksa, ve kritik yaşlarda değilseniz bir şekilde geçip gidiyor. Tabi ciddiye almak lazım. Bugün öğle sonrası Suadiye sahil yolunda köpeğimi dolaştırıyordum. Çok fazla sayıda 60 yaş üzeri insan dışarıda idi. Şimdi onlara kısıtlama getirdiler. İyi de oldu, ama ben ne yapıp edip, açık havada mğmkün olduğu kadar dikkat ederek vakit geçirmeyi tercih ediyorum. Aksi halde sıkıntıdan hasta olacağız. Bir başka durumda şu. Benim oğlum Erasmus programı ile Madrid’te üniversite son dönemi okuyordu. Geçen cuma şans eseri onu döndürebildik İstanbul’a. Karantinanın ilk haftası gayet iyi, çok muhtemel ikinci haftada iyi geçecek.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 21 Mart 2020, 21:21:40
İşte o bulaşıcı hastalık belirtileri gösterip doktora gitmeyen ve/veya gerekli önlemleri önemsemeyip mikroplarını etrafa aksırıp tıksırıp tüm kapı kollarını asansör düğmelerini elleyip herkesle el sıkışıp öpüşen arkadaşlar yüzünden kendileri değil ama birilerinin anaları babaları ölüyor!!

Geçtim coronayı, kimse gribi nezleyi önemsemiyor, ama bu vurdum duymazlık yüzünden her yıl binlerce (çoğu bağışıklığı düşük veya başka hastalığı da olan) insan ölüyor dünyada ve kendi yakını değilse kimse önemsemiyor bile!

Eyy pis insan! Ey etrafa hapşıran insan! Ey bana bişey olmaz diyen sorumsuz pislik!
Birileri SENİN yüzünden ölüyor! ÖLÜYOR!



öZgür (mobil)

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 21 Mart 2020, 21:23:01
Dediğiniz gibi değil. Hiçte vurdumduymaz biri değil. Bir çoğumuz basit bir soğuk algınlığı deyip geçiyoruz


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 21 Mart 2020, 21:44:08
Ney değil?!
Gripten insanlar ölmüyor mu?
Nasıl bulaşıyor, yayılıyor bu grip?

öZgür (mobil)

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 21 Mart 2020, 21:46:02
Hocam o arkadaşım göreceğiniz nadir duyarlı insanlardan biridir. 10 gündür kendini evine kapadı. Onun için tanımadığınız kişilere çemkirmemenizi hasseten tavsiye ederim


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 21 Mart 2020, 23:04:31
Arkadaşınızdan bana ne?
Hasta olduğunu bile bile bana bişey olmaz deyip mikrobunu dünyaya saçan sorumsuzlardan bahsediyorum.

öZgür (mobil)

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mücahit Karabaş - 22 Mart 2020, 00:06:31
Çin'deki doktorların yazdığı ve Türkçe'ye çevrilmiş bir el kitabı, çok derli toplu ve güzel bir kaynak:

https://www.medimagazin.com.tr/templates/default/ckfinder/userfiles/files/pdf/covidelkitabi.pdf

Bu başlıkta bizimle çok değerli bilgiler paylaşan tüm reislerimize çok teşekkür ederim.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: O.Utku Uçkan - 22 Mart 2020, 10:18:23
Özgür kardeşim, endişeni çok iyi anlıyor ve tepkilerini de çok haklı buluyorum.
Amaaa burada yazan arkadaşlarımızın hiç ama hiç birinin senin de benim de kızdığım duyarsız insanımsılarla bir alakası olduğunu düşünmüyorum.
Tekne ve deniz kültürü hiç abartmıyorum bizleri istesek de istemesek de bayağı bir farklı kılıyor ve maalesef ayrımcılık diyenler çıkabilir ama bizler evrimimizin bayağı bir üst sınırlarındayız.
Sokağa tükürmek hatta hatta burnunu  sanki lavaboda temizler gibi hönkürüp elini de en yakın ağaca veya direğe silen piramat türevleri ile bizler arasında bayağı bir bin yıllar var.
Teknemi sattıktan sonra marinada tekne ile ilgilenme gerekliliği de kalmadığı için sadece arada bir yürüyüşe çıkıyordum. Salgın ortaya çıktığından beri çok azalttığımız bu etkinlik dışında ve öğleden sonra torunlara gitmek dışında da evden zaten çıkmıyordum.Kızım bizler için endişe duyarak damadım ile dönüşümlü izin programına geçti ve bizi evden çıkmamamız için sürekli uyararak bu mutluluğumuzu da istemiyerek engellemiş oldu. Kaldı tek gidilecek yer günü birlik yazlık derken onu da dün sokağa çıkma yasağı ile elimizden aldılar.Zaten alış veriş dışında çıkmıyorduk. :-\
Öyle veya böyle vakti gelecektir demir almanın zamanı kasmayalım kimseye küsmeyelim. :)
Sığacığa geldiğimizin 2. kışı marinanın o buz gibi esen kuzeyli rüzgarlarında , kışın hiç kimsenin çıkmadığı
 soğuk bir gün abim istiyor diye ile denize çıktım. Uzun süredir öksürüyorum ama sonuçta denizciyiz ve ağa damadı ve kızı misafir getirmiş dedik yelken yaptık.Benden başka yelken bilen yok ve abim dümen tutup denize çıkmayı çok seviyor. Güzel bir günün sonunda marina ağzında yelkenleri toplamak için motoru çalıştırdım ve dümendeki ağam gaza yüklendi birden. Bizim yaşlı kız öyle hart diye gaz istemez yavaş yavaş olmalı. Motor gaz yiyor ama teknede yol yok. Ben zaten devamlı bir süpriz beklentisi içindeyim ve başladık işte diyerek söyleniyorum ve süratle direk dibine giderek ana yalkeni topluyorum. Buz gibi rüzgar terli bedeni serinleterek yardımcı oluyor.Marina haberdar ediliyor girişte palamar bota aborda olurken cenoada toplanıyor.Halat ver al, usturmaçaları sal falan derken arkadaşlar ''abi kimse yok bu havada ne yapmaya çıktın''diye hem geçmiş olsun hem de hafiften ''bizi bu havada ne çıkarıyorsun'' dercesine sitem ediyorlar.
Bağlanınca ağam çocukları Seferihisar'a garaja götürüyor.Ben hemen kaputu açıp arıza tespitine başlıyorum. Şanzumanın hidrolik basınç regülatörü ayarı gelişi güzel yapıldı ve aşırı ani yüklenme sonucu basınç hidrolik filitrenin dibindeki contayı sıyırmış yağ olduğu gibi akmış. Motor dairesi sıcak ve ben hemen tulumu giyip kağıt havlular ile yağ salonun altına gitmeden makina dairesinde iken temizliyorum. Terden sırıl sıklam olan tüm çamaşırlar değiştiriliyor ve 2. darbe alınıyor. Ağa geldiğinde tekne neta edilip kapatılıyor ve herkes evine.
Şimdi geldik ne alaka dede korona ile bu olayların ilişkisi diyenlerin dikkatle okuyacağı yere.
Artan öksürük artık doktora gitmeyi farz edince pazartesi sabah aile hekimine gidiliyor sırt ve göğüs dinleniliyor ateş var mı falan muhabbetleri(bu arada ben denizin bir kaç yıldır ateşi ne olursa olsun yükselmiyor)ve klasik ateş düşürücü,ağrı kesici,öksürük şurubu reçetesi ile eve geliniyor.Ertesi pazartesi durum artarak devam edince yine gidiliyor ve aynı muhabbet tekrarlanıyor.
Bunun üzerine pazartesi artık durum ciddi diyorum ve Başkent hastahanesi göğüs uzmanına gidiyorum.Doktor hanım dinliyor ve yüzü düşüyor rontgen ve tahlilleri görelim diyor ve .Öğleden sonra sonuçlar alınınca zatürre teşhisi ile rontgen üzerinde durum açıklanıyor, kuvvetli bir antibiyotik uygulaması  bir parti  iğne olunuyor .Ertesi hafta tahlil ve tomgrafi ile bir parti daha iğne olunuyor ve bu arada ateş yok.Sonuç ta iğne uygulaması bitiyor yatak istirahati devam.O sene sonbaharda her yıl olduğu gibi grip aşısı olmuştum.Üstüne üstlük rahmetli anneme yazılan zatürre aşısını da zatürre aşısı zatürre geçirenlerde olunmaz denince elimizde kaldığı için boşa gitmesin diye ben olmuştum. ;D
Uzun lafın kısası bir şeyler kısmetten çıkınca çıkıyor derler ya o hesap fazlaca kasıp çok düşünmeye de gerek yok her şey olacağı varsa oluyor. ?0-?
Kalpler kırılmasın yeter.
Sağlıkla ve sevgi ile kalın ve hiç unutmayın biz denizciler özel insanlarız,yelkenciler bir tık daha özel. ;)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 22 Mart 2020, 13:52:01
https://www.youtube.com/watch?feature=youtu.be&v=BtN-goy9VOY&app=desktop#
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: O.Utku Uçkan - 23 Mart 2020, 11:08:34
Maalesef bu cahillik ile böyle bir olayı aşmak çok zor olacak. ???
Başka bir başlık açmak istemedim ve konu ile alakalı diye burada paylaşıyorum.
İzmir Bostanlıda markete et almaya giden yeğenime (60 üstü gri saçları olan bir bayan) genç bir primat ''oturun evinizde,ne işiniz var buralarda,siz yaşlılar yüzünüzden hastalık yayılıyor.''diyerek  çemkirmiş.
Yaşlı anneciğine alış veriş için markete giden garibim eli ayağı titreyerek ve ağlayarak evine dönmüş.
Bu hastalığı sokağa çıkan yaşlıların yaydığını düşünen bu ve benzeri kişiler toplumumuzda ne kadar? >:(
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 23 Mart 2020, 18:30:12
Bu başlık altında COVID-19 hastalığı hakkında bilimsel bilgileri paylaşmaya özen gösterelim reisler. "Anektodal" bilgileri başka başlık altında tartışalım. Bunun hem konuyu başlatan hem de bir DT olarak rica ediyorum.


Herşeyden önce EN ÖNEMLİ MAKALE bu:
- Substantial undocumented infection facilitates the rapid dissemination of novel coronavirus (SARS-CoV2)
(Linki çok uzun direkt google'da aratın çıkıyor.)

Science'da yayımlandı, az buz dergi değil bu... Diyor ki çoğu insanda hafif seyrediyor. Bu bireysel anlamda belki iyi bir haber, ama toplum ve sağlık sektörü açısından ÇOK KÖTÜ bir haber. Çünkü şikayetiniz olmadan dahi bulaştırabiliyorsunuz. Evde kalmanın önemi bu işte... Bu açıdan bakıldığında en kötü tipten virüslerden bir tanesi esasında. Öldürücülüğü yüksek olsa idi bu kadar yayılma fırsatı bulamazdı. (bkz. 2002 SARS vakası - pek öyle gözden kaçacak gibi değildi hastalar hemen izole edildi ve durduruldu.)


İlk mesajda bahsettiğim makaleye önemli bir kanıt İzlanda'dan geldi. Sakin kafyla okunması gereken bir yazı:
https://www.buzzfeed.com/albertonardelli/coronavirus-testing-iceland

İzlanda nüfusu çok az olan bir ülke o yüzden büyük oranda test yapma stratejisine girişmişler. Çıkan sonuçların virüsü anlamamız üzerine etkisi büyük olabilr. Pozitif çıkanların neredeyse yarısı semptomsuz diğer yarısı da çok hafif geçiriyor. Ama tamamı bulaştırabiliyor.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: O.Utku Uçkan - 23 Mart 2020, 18:43:17
Bilimsel düzeyinizi düşürdüğüm için özür dilerim.
İlgili arkadaşlardan yazılarımın silinmesini rica ederim.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 23 Mart 2020, 18:51:55
Bende geçmiş polemik sayılabilecek yazılarımın silinmesini rica ediyorum


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Öcal Turan - 23 Mart 2020, 19:18:11
Birbirimizi hiç üzmeyelim arkadaşlar.

Anlı şanlı bilim adamı ve yöneticilerimiz , hastalığın  geldiğini gördükleri ilk günden ''sokağa çıkan herkes maske ve eldiven taksın'' dese bu iş sıkıntısız sürecek idi.. 
Maske kaç kuruş idi yahu. ? Versene vatandaşına bir çift.
Maske ve eldivenle ; Sen bana satamazsın bu virüsü ben de sana , üstelik tatil olmak zorunda da değilsin iş yerlerinde , sadece okulları tatil edip uzaktan eğitim ile kurtarırsın.
Bir de ''maske karşındakini korur seni değil !'' demiyorlar mı deliriyorum  >:( , karşımdaki de taksın kardeşim beni korusun , bu ne mantık diyeceğim ama ansız şansız olduğum için beni duyan yok. 8-)

İşi bu kadar gevşek tutarak ve laf kalabalığı ile ; Çalışmadan üç kuruş maaş alanlar ve  yaşlıların ilaç masrafları gibi bir yükten (''Ekonomideki Karadelik'') kurtulunmak mı isteniyor acaba diye huylanıyorum ben.

Sakın adrese teslim bir SGK Virüsü olduğu keşif olunup fırsat sayılmasın.?

Bir de ''krizden daha da güçlenerek çıkacağız lafları '' var yukarıdaki nedenle olmasın .. ?0-?

Neyse , dayanamadım yazdım ama zülfiyara daha fazla dokunup başımızı derde sokmayayım ve kaderimiz böyle imiş deyip kapatayım.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mehmet Erem - 24 Mart 2020, 11:30:46
Kocaman bir fil ile karşılaşmış 5 köre benziyoruz hepimiz.
Kimisi kuyruğunu yakalamış, kimisi kulağını...
Herkes kendi yaşamı sebebiyle bir algıya sahip, resmi oradan okuyor.

Ben sağlıkçı olarak dişini tuttum, ki bilenler bilir çok endişeli bir yapım yoktur aslında...
Ama sert bayağı, bilin istedim!
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 25 Mart 2020, 01:14:11
Şunu arıyordum kaç gündür paylaşmak için de bulamamıştım. Bugün tekrar denk geldi twitterda. Kaybolmasın diye ekliyorum:

Imperial College'in 16 Mart tarihli 9 numaralı raporu:

https://www.imperial.ac.uk/media/imperial-college/medicine/sph/ide/gida-fellowships/Imperial-College-COVID19-NPI-modelling-16-03-2020.pdf

Ingiliz hükümetinin başta takındığı yumuşatma stratejisini değiştirmesine ve bizimkine benzer ölçekte önlem almasına bu raporda çizilen tablo yol açtı deniyor.

İngiltere'de en iyi ihtimalle sert bir baskılama stratejisi sonucu salgının önümüzdeki sene Ekim- Kasım gibi tekrar hortlayabileceği senaryosu da bu raporda var...

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 25 Mart 2020, 02:12:44
Bu da çok taze bir çalışma, henüz hakem kontrolünde anladığım kadarıyla preprint hallini yayınlamışlar. Virüs antikorları incelenmiş ve hastalığı farketmeden geçirmiş insanların tesbitinde kullanılabileceği söyleniyor. Bu sayede kimin bağışıklık kazanmış olup olmadığı tesbit edilebiliyor, onlardan alınan serum başkasının tedavisinde kullanılabiliyor, vs...

https://www.medrxiv.org/content/10.1101/2020.03.17.20037713v1

Daha anlaşılabilir bir dil ile ifadesini ekibin başındaki profesörün twitterında okuyabilirsiniz:

https://twitter.com/florian_krammer/status/1240437786097922049?s=19

Bu da Türkçesi:
https://twitter.com/CamusYarari/status/1242562262579261440?s=19

Ne biliyim içimiz şişti, bir parça iyi haber gibi işte...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 29 Mart 2020, 19:37:57
Virüsün şimdiye kadar uğradığı mutasyonları gösteren güzel bir twit zinciri. İşin uzmanı bir hoca tarafından yazılmış:

https://twitter.com/CaKizil/status/1244195533390065664

İlgili referanslar zincirin içinde var.

İyi veya kötü bir haber değil. Bu doğal bir seyir... Hastalığı geçirmiş adam bir daha geçirir mi biraz da bununa alakalı.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 07 Temmuz 2020, 01:51:45
Evet, en son Mart sonunda yazmışız buraya, biraz önce bir akşam yürüyüşüne çıkayım dedim, yürürken de New York Times'daki bir podcasti dinledim. Koronavirüs hakkındaki 4 yeni kavrayışımız konulu bir derleme. Dinlediklerimin çoğu bilimsel kaynaklardan da bu geçen zamanda duyduğumuz okuduğumuz şeyler olduğundan paylaşmakta bir sakınca görmüyorum:

1. Kovid-19 başta zannedildiğinin aksine SADECE bir solunum yolu enfeksiyonu değil. Kardiyovasküler bir karaktere sahip. Doktorlar ilk zamanlarda otopsileri yapmaya korkuyordu bulaş tehlikesinden dolayı ama zaman içinde otopsiler dikkatlice yapılmaya başlayınca ağır vakalarda vücudun hemen her yerinde kan pıhtıları tespit edildi. Kan damarlarını etkiliyor, bu da akciğerden böbreğe ve beyine kadar kılcal damarların yoğun olduğu hemen hemen bütün organlarda görülebilen farklı semptomları ve hasarları açıklayabiliyor. Bu önemli bir kavrayış zira hem tanıda hem tedavide daha etkin mücadele olanağı sağlıyor. Doktorlar bu sayede alakasız gibi görünen semptomlarla gelenlere bile Covid-19 testi yapabiliyor. Ayrıca insanları paldır küldür entübe etmeden basit kan sulandırıcıların bile işe yaradığını söylenen vakalar var. Tedavi açısından da önemli yani...

2. Mutasyon meselesi. Kovid-19 ortalamada 2 haftada bir yeni mutasyon ortaya çıkarıyor. Ama şu anda iki ana koldan söz etmek mümkün, birincisi orjinal Wuhan varyasyonu ikincisi de İtalyan varyasyonu. İtalyan varyasyonu 5 kat daha bulaşıcı deniyor. Şimdi burada genel bir kaideden söz etmek lazım ama bu söyleyeceğimi yanlış da anlamamak lazım. Böyle büyük ölçekte salgın yaratan her virüs eninde sonunda DAHA BULAŞICI ama DAHA AZ ÖLDÜRÜCÜ olacak şekilde evrimleşir. Bunun sebebini anlamak kolay, basit bir evrimsel prensip çünkü. Daha çok kopya üretenin soyu yürür, diğeri tükenir gider... 1918'deki korkunç İspanyol gribi 100 yıl sonra bugünkü basit grip olarak hayatını idame ettiriyor mesela... Kaplan kediye dönüşmüş bir nevi. Aynı şeyi Kovid - 19 için söylemek ÇOK ERKEN olmakla birlikte bu yönde bazı işaretler var. Ama birinci maddede dediğimiz gibi hastalığı daha iyi anlayıp tedavi ettiğimizden mi yoksa virüs yumuşadığından mı henüz çok da net değil ama ilk işaretleri var gibi deniyor... Tekrar etmek gerekirse Kovid-19 HALA çok BULAŞICI ve TEHLİKELİ olabilecek bir hastalık bunu bilmek lazım. Ne kadar zaman kazanırsak ve ne kadar geç yakalanırsak o kadar iyi, bunu herkes için söylemek lazım. Özellikle gençlerin artık sıkılıp bir araya geldiklerini, atlatır geçeriz düşüncesiyle sadece kendilerini düşünen sorumsuz hareketlerini sosyal medyadan maalesef görüyoruz. Bunun sadece kendilerini etkilemediği hususunda uyarmak lazım...

3. Açık alan - Kapalı alan meselesi. Çin'de yapılan 318 KÜME analizinde sadece 1 tane vakada açık alanda bulaş görülmüş, onda da iki komşu uzuuun bir sohbet etmişler. Japonya'daki bir diğer çalışmada kapalı alanda riskin 20 kat arttığı rapor edilmiş. Bu bilgi mücadele için şu andaki en büyük silahlarımızdan bir tanesi. Vaka sayısının çok yüksek olduğu ABD'de geçtiğimiz günlerde genelde açık alanlarda yapılan büyük gösteriler sonucunda vakalarda iyice büyük sıçramalar olacağından korkuldu ama beklendiği kadar bir etki olmadı deniyor ve buna bağlanıyor. Bar, restoran, kafe, düğün salonu, kuaför kesinlikle pas geçilebilecek etkinlikler kendimizi korumak adına. Bu elbette ki havalar soğumaya başladığında bizi tekrar sıkıntılı zamanların beklediğine de işaret ediyor. Açık alanda bile olsak aman mesafeye dikkat. Uzak oturmak, bundan dolayı birbirimize gücenmemek lazım...

4. Çocuklar meselesi. Normalde grip-nezle türü hastalıklarda çocuklar bir mikrop üreteci gibidir. Okuldan, kreşten alır gelir anayı babayı da hasta eder, çocuğu olan herkesin bildiği birşeydir bu. Ama Kovid-19'da enteresan şekilde olay değişik seyrediyor. Bir kere çocuklar açık ara çok daha az etklieniyor hastalıktan (aman öyle olsun zaten). Sebebi iyi anlaşılmış değil... Ayrıca çocuklarda görülen vakaların %90'ında anne babadan çocuğa bulaşma söz konusu. 1. maddede dediğimiz hususiyet ile ilgili biraz bu. Çocuklarda semptomlar aksırma tıksırma şeklinde değil deniyor genel olarak, vücudun çeşitli yerlerinde kendini gösteriyormuş bu da hem büyüklere hem birbirlerine bulaşmayı azaltan birşey. Yani çocuklar bu hastalığın büyük taşıyıcıları ve bulaştırıcıları değil gibi görünüyor... Hal böyle olunca okul meselesi gündeme geliyor elbette ki. Okulların açılabilmesi restoranlardan, sinemalardan, kafelerden filan çok daha önemli ekonomi açısından. Anne-babaların da elini kolunu bağlayan birşey çünkü esas onları etkiliyor çocukların psikolojisini ve gelişimini etkilediği kadar. Kontrollü şekilde küçük yaştaki çocukların okullarının açılmasının büyük bir risk teşkil etmeyeceği düşünülebilir bu bağlamda, dinlediğim podcastte böyle deniyordu. Elbette ki sıfır risk değil çünkü okul denince öğretmeninden, personeline, velisine kadar bir araya gelinen bir ortam sonuçta, iyi düşünülüp tartılması gereken bir mesele...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 16 Temmuz 2020, 01:18:10
Şahane bir makale...

https://www.nytimes.com/2020/06/27/world/europe/coronavirus-spread-asymptomatic.html

Dünya Sağlık Örgütü semptomsuz bulaşmayı inkar etmede nasıl aptalca diretti onun hikayesi. Ve Almanya bunu erken kavrayarak niye çok daha başarılı oldu, gün gün, vaka vaka anlatıyor...

Bu konu başlığını açtığımda 14 Mart idi ve daha o zaman önemini anlayıp EN ÖNEMLİ çalışma diye paylaştığım şeyi bu geri zekalılar zamanında önemseyip tüm dünyayı uyarsalardı kaç can kurtulabilirdi bilmiyorum.

Ama yüksek sesle ve bağırarak söylemek lazım: BU HASTALIĞIN BÜYÜK BULAŞTIRICILARI BELİRTİ GÖSTERMEDEN BULAŞTIRIYOR. O yüzden aylarca evlere kapanmak zorunda kaldık ve eski hayatlarımıza geri dönmeyi en az 1 sene daha unutmak zorundayız.

Nereye kadar? Diyelim ki aşı yok, tedavi yok nereye kadar? Onu da söyleyelim: Sürü bağışıklığı kavramı öyle ezbere söylendiği gibi %60 filan değil. Tamamıyla R değerine bağlı. (Ve hiç hesaba katılmayan heterojenlik unsuruna, detaylar için aşağıdaki makaleye bakınız) Siz çok sıkı tedbirlerle R'yi 1.05 de tutuyorsunuz mesela, o zaman sürü bağışıklığı eşiği de %5 oluyor. Sonra kendiliğinden sönmeye başlıyor salgın. Bu işin matematiğinin ne kadar çetrefilli olabildiğini gösteren güzel bir yazı da şu:

https://www.quantamagazine.org/the-tricky-math-of-covid-19-herd-immunity-20200630/
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 01 Ekim 2020, 01:22:06
Zeynep Tüfekçi inanılmaz bir entellektüel ve araştırmacı... Geçenlerde New York Times'da onun hakkında bir yazı çıktı, nasıl büyük mevzular hakkında sürekli bu kadar haklı çıkabiliyor diye. Işte biraz önce son makalesini okudum taze taze, ve köklü olarak değiştirdi tüm bu COVID-19 salgınına bakış açımı.

https://www.theatlantic.com/health/archive/2020/09/k-overlooked-variable-driving-pandemic/616548/

R0 değerine kafayı takmışız bu bizi yanlış kararlar almaya sürüklüyor diyor özetle. Bu hastalık "aşırı-dağınık" tabir edilen bir bulaşma karakteristiği gösteriyor ve bulaşların büyük çoğunluğundan vakaların azınlığı sorumlu olduğunu gösteriyor birçok çalışmayı derleyerek. Dolayısı ile etkin mücadelenin anahtarlarından bir tanesi ileriye dönük değil geriye dönük filyasyon çalışmaları diyor başarılı olan ülkeleri örnek göstererek. Çünkü bireyleri değil süper bulaşma olaylarını ve öbeklerini hedef alıyor bu yöntem. Atık su analizinden, düşük doğruluk yüzdesi olsa bile hızlı sonuç veren testlere birçok konuya değiniliyor.
Kesinlikle sonuna kadar okumanızı tavsiye ederim. Dediğim gibi ufuk açıcı bir makale olmuş.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 02 Ekim 2020, 21:19:42
Beni korkutan Turizm gelirlerini kaybetmemek adına yabancılara karantina uygulanmadan ülkemize alınması. Size basit bir örnek Ülkemizde günlük vaka sayısı 1400 lerde Türkiyeden İngiltereye ,Kanadaya ,Hollandaya gidersen 14 gün karantinaya alınıyorsun aynı şekilde o ülkelerden buraya gelen turistler karantinaya alınmıyorlar bu ülkelerdeki (ingiltere) günlük vaka sayısı 6-7 bin kişi kendi ülkleeine döndüklerinde karantinaya alınıyorlar . Göcek İngiliz dolu şu an .maske yok tatil var .

Enterasan olan şey ise  burada vaka yok nasıl olmuyor bilmiyorum Fethiyede az diyorlar Kendim gitmedim ama Fethiye de  hastane dolu dedi bir arkadaşım doğruluğunu teyid edemem.

Bizim ülkemiz Mevlana usulü kim olursan ol gel diyor herhalde . Ben bu kıştan çok ümitsizim.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mehmet Erem - 02 Ekim 2020, 21:57:57
Ümitsiz olmayın...
Hastalığın kendisi, yarattığı sosyolojik, ekonomik ve daha önemlisi psikolojik sonuçlarına göre çok daha AZ tehlikeli.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 02 Ekim 2020, 22:16:43
Ümitsiz olmayın...
Hastalığın kendisi, yarattığı sosyolojik, ekonomik ve daha önemlisi psikolojik sonuçlarına göre çok daha AZ tehlikeli.

Umarım haklısındır Merem. Diğer sonuçlar gelir geçer ölenler geri gelmiyor. (8325 kişi )
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 02 Ekim 2020, 22:57:33
Türkiyedeki ölüm sayıları yıllara göre 2020 açıklandığında rakamlara tekrar bakmak lazım .

(https://i.hizliresim.com/c9Pwfz.jpg) (https://hizliresim.com/c9Pwfz)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mehmet Erem - 02 Ekim 2020, 23:24:58
Şüphesiz ki hayatın olduğu yerde en tartışmasız kavram ölüm. Bunu konuşuyor olmak bile abesle iştigal. Ben doktorum, istatistik bilirim ama işim sadece rakam değildir maalesef.
Gecenin bu saatinde "ben daha haklıyım sen bilmezsin"  konularına girmeyeceğim. İşin içinde biri olarak, üstelik konunun tam ortasında yani bir KBB uzmanı olarak gördüğümü yazdım. Üstelik iyi bir şey dedim. İyileşiyor hastalar, ama kendisi bağışıklık sistemi ile ama ileri YBÜ tedavileri ile... Çoğunu normal bir grip vakasından daha kolay atlatıyor. Keyfini çıkartın bunun. Çünkü hiçbir toplum sağlıkçısı bunu bir süre daha itiraf etmeyecek maalesef. O da haklı ama..
İsteyen istediği rakama, istatistiğe veya köşe yazısına itibar eder. Benim dediğim de zaten tek hakikat değildir, tek hakiki olan şey zamanın en son olarak söylediğidir.
Umarım meramımı anlatmışımdır.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 03 Ekim 2020, 00:10:21
Çok basit bir şey yazdım adamlar ülkelerine dışarıdan gelen kişileri 14 gün karantinada tutuyor  Türkiye vatandaşları hala Avrupa vizesi alamıyor turist olarak gidemiyor gidebildiği yerlerdede karantinada kalıyorken Günlük bizden 4 kat fazla hasta sayısına sahip bir ülkenin vatandaşlarını Karantinasız yada test yapmadan neden ülkemize kabul ediyoruz.

Umarım haklısındır .
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mehmet Erem - 03 Ekim 2020, 00:52:21
"Haklı olmak değil ama mutlu olmak öndmlidir" derdi rahmetli...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 03 Ekim 2020, 00:53:10
Sevdiğim insanların ölmesinden o kadar çok korkuyorumki Bizim uygulamalarımızla diğer ülkelerin uygulamaları örtüşmeyince şüphe duyuyorum.Yazdıkların içimi rahatlattı teşekkür ederim Merem  ama hala neden diye soruyor mantığım. Hiç haklı olmak gibi derdim olmadı. İnsan kendisi bilir zaten doğrumu yanlışmı.

Merem sende söylemişsin doğru bildiğini bende temenni ediyorum doğru olsun diye Mutlu olmak ayrı konu yeri gelir mutlu olursun yeri gelir mutsuz olursun.Hayat işte.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 03 Ekim 2020, 02:33:51
İnsanın kendisini yazarak ifade etmesi çok zor bir şey .Ben kendi adıma kendi bakış açımla 5-10 tane sevdiğim insan için endişeleniyorum.Neden diye soruyorum .Yazdıklarım endişelerim sosyal bir endişe değil .Buz gibi gerçek fakat kendim ve benim çevrem için . Merem'in anlattığı ise oda buz gibi gerçek hemde herkesin gerçeği.

Merem bir doktor olarak daha farklı daha geniş bir açıdan bakıyor bu hastalığın tüm etkilerine .Yazdıklarımla onun yanlış anlaşılmasına neden olmak istemem .

Hayatta kesin olan 2 şey vardır der Amerikalılar Ölüm ve vergiler

Ben ne demek istediğini anladım ama kabul edeyim zor anladım  Merem. Kusura bakma .
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 03 Ekim 2020, 06:57:50
Bakan itiraf etti, ülkenin menfaatleri diye. Bahar aylarına göre vaka sayıları daha fazla görülüyor, ama sanki öldürücülüğü biraz azaldı gibi


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 03 Ekim 2020, 09:27:21
Çünkü hiçbir toplum sağlıkçısı bunu bir süre daha itiraf etmeyecek maalesef. O da haklı ama..


Bu cümle ilgimi çekti, niye böyle düşünüyorsunuz?
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 03 Ekim 2020, 10:28:36
Şunu gördüm yakın zamanda;
https://www.thelancet.com/journals/laninf/article/PIIS1473-3099(20)30678-2/fulltext (https://www.thelancet.com/journals/laninf/article/PIIS1473-3099(20)30678-2/fulltext)

Çok da şeetmemek lazım sanırım.
Merem'in dediği gibi işin virüs dışındaki kısımları daha çok zarar (hem fiziksel hem psikolojik) veriyor hayatımıza.

Evet, ölüm, hem de sevdiklerimizin ölümü çok büyük bir korku, ben de 86 yaşındaki babam için büyük edişe duyuyorum, ama hayatın doğal akışı da bu, bir yerde bitecek, öyle veya böyle, sonuç açısından çok büyük farkı yok.

Bu virüs de araba kazası, yıldırım düşmesi, denizde boğulma gibi bir ihtimal olarak hayatımıza girdi.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Hasan Toparlak - 03 Ekim 2020, 11:02:40
Kanserden hayatını kaybedenleri de günlük yayınlasalar bu virüsü kimse konuşmaz sanki.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mehmet Erem - 03 Ekim 2020, 22:20:53
Tüberküloz dan tüm dünyada senede kaybedilen hasta sayılarını incelemenizi tavsiye derim. Eğer daha önce yapmadıysanız.
Ama malum TBC amerikan başkanını bir gecede Karantinaya aldırmıyor, çok uzun zamandır.
Onun için bu rakamlar o kadar ilginç değil.
Dedim ya doktorum ben, rakamlar işimizin bir parçası. Ama sadece bir parçası işte.
Çok da şeyettmeyin.
Daha çok virüs salgını olacak gelecekte.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 06 Ekim 2020, 00:45:54
Tam olarak kavrayamadığım mantıksal önermeler üzerinden tartışmaya girmeye çekiniyorum, ben belki yanlış anlıyorumdur diye. O yüzden kendi kafamı netleştirmek adına birşeyler karalayayım:

Ben bir tıp doktoru değilim, ama diferansiyel denklemlerle aram iyidir. Eksponansiyel büyüme nedir bilirim ve bunun insan sezgisi için nasıl aldatıcı olabileceğini anlayabilirim. Dünya nüfusunun külli ekserisinin bağışıklığının olmadığı yeni bir hastalık mı bu? Cevap evet. Bilinen tedavisi var mı? Yok. Aşı? Yok. Geçirip atlatanların bağışıklığı ne kadar sürüyor? Genel prensip olarak hangi şiddette geçirdiğine bağlı bunun cevabı ama 4-5 ay gibi gözüküyor ortalamada. Şimdiye kadar dünyada kaç can aldı? 10 ay gibi bir sürede 1 milyondan fazla can aldı ! O da sadece tanı ile kayıtlı olanlar...

Tüberkülozu merak ettim baktım, 2018'de 1,5 milyon can almış. Tüm zamanların en ölümcül ve tehlikeli hastalıklarından birisi tüberküloz, sebebi mekanizması iyi biliniyor, dünya nüfusunun 1/4'ünde pasif olarak mevcut bir bakteriden kaynaklanıyor, aşısı var ama maalesef son 10 yılda antibiyotik direncinden tekrar risk oluşturmaya başladığını duyuyoruz.

Tamam da bu kıyaslama ne diyor bize? Niye kıyaslıyoruz bir kere? Benim bu verilere bakarak çıkardığım şey "nurtopu gibi yeni bir tüberkülozumuz daha oldu hayırlı olsun" gibi birşey mesela... Olumlu veya olumsuz bir bakış yok burada... Buz gibi bir hakikat sadece.

Ve sevdiğiniz birine dokunduğu zaman da bütün bu verilerin bir önemi kalmıyor açıkcası. Çok da ne etmeyelim? Bildiklerimizi arttırmaktan, doğru bilgiyi paylaşmaktan başka yol yok gibi geliyor yine. Yaklaşan kışın çetin geçeceği belli olduğundan ulan yakalanırsam obezite gibi bir komorbidite ile yakalanmayayım bari diye 14 kilo verdim sıkı bir diyet ile 3 ayda. Annemi babamı çocuğumu nasıl koruyacağım? Bunların cevabı net değil, hele şu son "vaka-hasta" skandalının şokunu yaşıyorum hala. %1,5 olarak bildiğimiz dolayısı ile "kontrol altında" gibi görünen vaka/test oranının %10 gibi korkunç ve kontrolden çıkmışlığı gösteren bir rakam olduğunu öğrendik hakikatte. Bundan sonra ne olacağı çok net artık, aşı filan yetişmeden kendiliğinden sönümlenecek ama bu olana kadar %50 gibi bir şansınız var size dokunmayacak olmasının, %50 dokunacak... Olayın böyle bir yazı turaya mı gelmesi gerekiyordu günün sonunda... 

Ekonomik etkileri hususunda ise ben farklı düşünüyorum. Dünyadaki tüm ülkeler farklı şeyler denediler, başarılı olanlar oldu, olamayanlar oldu. 15 gün daha çok sıkı tedbirlerle dişini sıkmanın mı ekonomik etkisi daha ağır olurdu yoksa ne tam öyle ne tam böyle diyerek idare etmenin ve çığ gibi büyüyen krizin uzun süreli etkisi mi? Sorulması gereken iyi hesaplanması gereken soru bu bence...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 06 Ekim 2020, 04:43:06
 :)

Kovid 19 dan ciddi şekilde şüpelendiklerinde test yapıyorlar. Yani her isteyene test yapılmıyor. Belirti göstermeyenlere test yapılmıyor. Bu durumda 100 bin üzerinde test yapıldığında bunun sonucunun binli rakamlar olarak çıktığına gerçekten inanıyormuydunuz? O yüzden gülen surat ile başladım yanlış anlaşılmasın.

Bu salgın ilan edildikten çok önce yayılmıştı zaten. Geçen Şubat ayında bu belirtiler ile hastalanmış insanlar biliyorum Alanya 'da. İran 'dan Gazipaşa'ya direk uçuşlar vardı o zaman. Gördüğüm çoğu İranlı hastaydı neredeyse.

Son açıklamalar sonrası İngilizler de bizim bakana çık kızıyorlar mesela. Komik ama gerçek. Orada kamuoyu baskısı çok daha yüksek olduğundan böyle bir karar almak zorunda kaldılar. Daha yeni bir müşterim Almanya'dan geldi. Düsseldorf havalimanından kalkan uçakların neredeyse tamamı Türkiye 'ye Antalya 'ya imiş. Almanlar iyi ki Türkiye'ye sefer var yoksa kapanacak havaalanı diye şükrediyorlarmış. İngilizler de buna çıldırıyorlar işte.

Keza Tüm dünyada Antalya uçuşları ilk 10 destinasyonda. Şu anda Alanya turist kaynıyor.  Oteller sudan ucuz. İngiltere'ye çalışlan oteller bu karar ile ciddi müşteri kaybına uğradı.Şimdi tekrar fiyat kırıyorlar.

Bu İngilizlere çalışmayan otallerin de fiyatlarının düşmesine yol açacak. Geçen yıl Ekim sonunda oteller kapanıyordu. Bu yıl Kasım bile dolu. Kışın kapanmayacak oteller var.

Bizim hükümet Almanlar ile anlaşamadı. Alman emekliler Antalya 'ya gelmek için can atıyor. Acak Alman hükümeti giderseniz sağlık sigortası kapsamından çıkarırım diyince durdu insanlar mecburen. Yoksa buralar az kaldı küçük Almanya olacaktı resmen. Bildiğiniz ters göç yaşanacaktı. Emlak piyasası uçtu gitti adamlar gelemedikleri halde ev arsa almaya çalışıyorlar.

En komiği Ruslar. Alkolün Kovit için iyi olduğuna inanmışlar. Umurlarında değil Kovit. Maske filan da takmıyorlar. Dahsı kendi aralarında konuşuyorlardı geçenlerde. Putin aşıyı bulmuş. Önce sağlık çalışanları sonra askerler ve devlet görevlileri şu an aşılanıyormuşlar. Sonra sıra halkın aşılanmasına gelecekmiş. Putin mahsus açıklmıyormuş. Tek sağlıklı kalan ulus böylece Ruslar olacakmış. Ruslar sıranın kendilerine gelmesini bekliyor yani. :)

Burada tüm turizm sektörü çok ciddi dersler çıkardı yaşananlardan. Muhtemel çok az kayıp ile kapatacaklar sezonu. Sektör olarak dünyada bu fırtınayı en iyi karşılayan ülke oldu belkide Türkiye turizm sektörü olarak. Keza Yunanistan da çok akıllı gidiyor.

Yavru vatan Kıbrıs'ımız ise bizleri almıyor ama İngilizler özellikle Türkiye kapanınca Kıbrıs 'a hücum ettiler. 

İnsanlar travma geçiriyorlar. Kayınvalde Ankara 'da doktora gitti. Kadına belki kanasesiniz ya da Kovit 19 olabilirsiniz gibi birşeyler söylemişler. Kovit 19 değilim diye sevindi. sonuçta ikiside çıkmadı ama pisikolojisi böyle idi.

Bu salgın ile ilgili hallerimizi gördükçe aklıma Cem Yılmaz'ın şu videosu geliyor.


Yani sorun tam da Cem Yılmaz'ın parodisi ile aynı. İnsanlar Kanseri kabullenmiş ancak Gripten de ölünebileceğini kabullenemiyorlar. O yüzden de Kanser 'den daha çok korkuyorlar Kovit 19 dan.

Devletlerin tamamı bu işerde çuvalladı. Bizimki kötü de İngiliz daha iyi diye bir durum yok yani.

Ben Türkiye ve benzer ülkelerin bir açıdan daha şanslı olduğuna inaıyorum. Özellikle batı dünyası öyle bir hijyen hastası ki her yer neredeyse steril vaziyette.

Hani şu hiç hoşlanmadığım sokak çocuğu benzetmesi  gibi. Zenginin çocuğu daha birinci gün okula gidip şifayı kapıyor. Sokak çocukları kışın çıplak ayak dolaşıyor ama hasta olmuyor durumları.

Bizim gibi ülkelerde hijyen standartları düşük olduğundan sanki biz mikroplara karşı daha bir kuvvetliyiz gibi geliyor bana.

Son bir örnek ile bitireyim. Müdavimi olduğum bir hamburgercide kasiyer Kovit çıktı. Test ile . Kesin sonuç yani. Bir hafta sonra iyleşti. Taburcu ederken Tüberkiloz yazmışlar.

Gençlerde ise şöyle durum. Hastalığa yakalanıp çok hafif atlatanlar bunu bir övünç meselesi yapıyorlar. "Ben oldum abi bi b..k yokmuş. Boşuna korkutuyorlar milleti " gibi bir jargon gelişti. Bence tehlike burada.

Sosyolojik ve psikolojik etkileri inanılmaz boyutta. Hatta bu yolla bulaşması artıyor mu diye düşünmeye başladım. Kovit 19 haberleri duduğumda öksürmeye başlıyorum. Televizyonu kaptınca öksürmem de kesiliyor. Haber filan izlemiyorum artık. Zaten doğru bilgi vermiyorlar.

Bir de doktor arkadaşlar bozulmasınlar ama bu iş deprem sonrası ortaya çıkan zeminci mühedisler gibi oldu.
Hatırlayın her gün bir hoca çıkıp deprem ile " her canlı bir gün ölümü tadacaktır " kıvamında açıklamalar yapıyorlardı.

Şİmdi de televiyonlarda doktor kaynıyor. Hepsi başka bir şey söylüyor. :)  En azından mühendisler gene bir ortak paydada birleşiyorlardı. BU kadar farklı fikre sahip doktoru görünce ulen bunlar benzer bir eğitimden geçip doktor olmuyorlar mi nasıl böyle oluyor da her kafadan bir ses çıkıyor diye soruyor insan haliyle:)

Gün geçmiyor ki aynı gün içinde tam tersi fikirleri savunan doktor çıkmasın TV ye. en son grip aşısı konusu da benzer şekilde suistimal edildi.

Neyse. Ben günün tadını çıkarmaya çalışıyorum valla. Bu gün sağlığım yerinde. Mükemmel bir sonbahar var Alanya 'da. Yakında bojole şaraplar da çıkmaya başlar. Çıkmasa da ben yaptım kendim için biraz. Deniz muhteşem. Hava muhteşem. Buralarda hayat bir başka geçiyor.

Bekleriz buradayız. Gelenler memnun gittiler değil mi Necip ? :)

Gazipaşa İleri istasyon şefliği iyi günler hayrılı sabahlar diler.


 





Yani devletlerin Kovit filan umrunda değil. Tümi işi vatandaşa attı. Korunun diyorlar işte sonuçta.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 06 Ekim 2020, 09:01:37
Sabah sabah Kıbrıs yavru vatan ile ilgili yanlış yazmışım. Kıbrıs Rum Kesimi olacak. İngilizler Kıbrıs Rum kesimine gidiyor.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Mücahit Karabaş - 09 Ekim 2020, 21:49:53
Bir arkadaşıma Nisan ayında virüs bulaştı. Bir ay hastanede tedavi gördü. Sonra Ağustos ayında tekrar rahatsızlanmış. Bir ay hastanede yatmış sonraki bir aydır da evdeymiş. Geçen gün tesadüfen arayınca öğrendim. Bu hafta başında işe dönmüş. Ses tonu her zamanki enerjik halinden epey uzaktı. Kendisi kırk yaşında. Sigara ve alkolü yoktur. Neyse ki atlatmış. Hastalığın tekrar ortaya çıkması ve hastane süreci ile birlikte iki ay daha yatırması ne kadar zorlu bir virüs olduğunu gösteriyor.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Hulusi Gülen - 13 Ekim 2020, 01:09:49
Yaz süresinde millet sahillere vurdu covit19 tavan yapacak diye tv.ler bangır bangır bağırdı; ama denilen olmadı. Neden? Bir yoruma göre güneşten bol miktarda D vitamini aldılar; denize girip antiseptik tuzlu su ile steril hale geldiler. Karatay'da hergün tuzlu su ile gargara öneriyordu. Geçenlerde  Bodrum'da sıfır vaka yazısını okudum; üstelik okullar açılmadığından bir kısım tatilciler hala yazlıklarında.

İskandinav ülkelerinde Güneş olmadığı halde niye vaka düşük? Çünkü onların peynir ekmek gibi marketlerinde D-Vit satılır ve hergün alırlar.

Bu yorumlara bakınca güneş ve d vitamini ile tuzlu suyu ihmal etmemek gerekir diye düşünüyorum. Ne der doktorlarımız?

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 13 Ekim 2020, 13:13:18
Tatil yörelerinde kalabalığa rağmen vakaların çok artmamasının sebebi kapalı-toplu etkinliklerin az olmasındandır.
Çoğu etkinlik açık havada yapılır, büyük avm, sinema, metrobüs gibi şeyler yok.

Bir de bildiğim, D vitamini sentezlemesi öyle her güneşe çıkınca olmuyor.
Dik açı ile gelecek UV-B ışınları gerekiyor, bu ışınlar güneş ışığı sadece atmosfere dik girince (yaz aylarında - öğlen saatlerinde) size ulaşabiliyor, bunun dışında ya gelmiyor ya çok az geliyor.

Bir yazıda şunu okudum;
"2007 yılında yapılan bir çalışma, dünya üzerinde UVB alımı yani D vitamini sentezi için sadece güneşin yeterli olduğu bölgelerin 37. kuzey paraleli ile 37. güney paraleli arasında kalan Ekvator Bölgesi olduğunu gösterdi. Bu da 36-42 kuzey paralelleri arasında yer alan Türkiye’de sadece güneşlenerek yeterli D vitamini  üretemeyeceğimizi gösteriyor. "
Kaynak: https://www.bayindirhastanesi.com.tr/blog/gunesin-hediyesi-d-vitamini-77

(https://marlin-prod.literatumonline.com/cms/attachment/b42f2cf7-40fe-4fcc-9044-a470e6872b1c/gr1.jpg)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 14 Ekim 2020, 22:10:50
Yelken yarışlarına katılabilmek için Marmaris bölgesi için şu anda Covid-19 (PCR) testi zorunluluğu getirildi (250 TL Karşılığı ) Yelkencilerden korkmasın kimse diye herhalde .Şu an kayıt veren tekne sayısı 93 .Marmaris Uluslararası yarış haftası.24-30 Ekim.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Hasan Toparlak - 19 Ekim 2020, 08:48:47
Tatil yörelerinde kalabalığa rağmen vakaların çok artmamasının sebebi kapalı-toplu etkinliklerin az olmasındandır.
Çoğu etkinlik açık havada yapılır, büyük avm, sinema, metrobüs gibi şeyler yok.

Bir de bildiğim, D vitamini sentezlemesi öyle her güneşe çıkınca olmuyor.
Dik açı ile gelecek UV-B ışınları gerekiyor, bu ışınlar güneş ışığı sadece atmosfere dik girince (yaz aylarında - öğlen saatlerinde) size ulaşabiliyor, bunun dışında ya gelmiyor ya çok az geliyor.

.....

Türkiyenin bulunduğu paralelde güller açtıkça yeterli UVB ışını geliyor diyebiliriz.  Belki yaz ayları kadar olmasa da geliyordur.  Fırsat buldukça güneşlenmek iyidir.  Ayrıca D vitamini kas ve yağlarda depolanıyor.  Şubat ve mart ayı denizcilerin depoları tükeneceğinden riskli. 

(https://uploads.tapatalk-cdn.com/20201019/8a2aa73bb143fcebaa1e888c97672497.jpg)



Sent from my iPhone using Tapatalk Pro
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 20 Ekim 2020, 04:35:20
Sanırım bu tablo durumun tekrar ciddileştiğini kanıtlıyor. Semptom göstermeyenler ve testi pozitif çıkanlar artmaya başladı. 26-30 Ekim Marmariste yarışta olacağız Katılımcılar %90  Rusya'dan  Covid testi zorunlu yaklaşık 1000 test yapılacak Marmariste bakalım sonuçlar ne çıkacak.

(https://i.hizliresim.com/og57ik.jpg) (https://hizliresim.com/og57ik)

https://covid19.who.int/table
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 25 Ekim 2020, 13:48:08
Yarış öncesi Covid testleri yapıldı bizim ekip temiz çıktı . yurt dışından gelenlere girişte  test yapılmadığı ortaya çıktı bir kaç Rus ekip ve Türk ekiplerde pozitif çıktı yaklaşık 20-30 kişi karantinaya alındı yarış dışı kaldı .Vahim olan pozitif çıkanlardan bazıları Göcek yarışından gelenler çıktı .

Vurdum çayıra mevlam kayıra böyle mücadele edilmez herhalde bu virüsle Yurt dışından gelenlere girişte test yapılması çokmu zor acaba.

Marmaris Kaymakamlığının test zorunluluğu kararının ne kadar doğru olduğu ortaya çıktı bu arada Göcekte böyle bir zorunluluk hala yok . Nasıl biter bu virüs sizce böyle giderse zor bence.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 25 Ekim 2020, 19:34:08
Alanya ve Antalya'ya gelen turistlerin hiç birine test yapılmadı. Ama geri dönenlere test yapılıyor ve sonuç negatif ise uçağa alıyorlar. Uygulama bu yönde. Çok önemli bir psikolojik etki var.  Ofisimizin olduğu otelde belboy covid 19 'a yakalandı. bir hafta sonra iyleşip mesaisine yeniden başladı. Keza tesisteki hamburgercinin kasiyeri covid 19 oldu. Bir hafta sonra iyleşip geri geldi. Yani genç ve düşük eğitimli kişiler araında muhabbet şu yöne. " ben oldum abi trışka..  bir şey olduğu yok "  Bu kesim bunu artık bir cesaret göstergesi olarak görüyor. Bu durum bu kişilerin önlem almaya gerek duymamasına neden oluyor.

Ben bu salgının geçen sene ekim ayından itibaren Türkiye 'ye girdiğine inanıyorum. Rakamların neden inandırıcı olmadığını daha önce yazmıştım. İşin komiği bizim şu hasta -vaka  yaklaşımı bütün dünya devletlerine örnek olmuş vaziyette.

Bilinen belirtileri göstermiyorsanız test yapmıyorlar. Bu durumda  günde 100 binin üzerinde test yapıldığı dikkate alındığında bunların içinden binde oranında hasta sayısı çıkması matematik olarak mümkün değil.

Bu durumda toplam test sayısının minimum %50 sinin hasta olduğu kabl edilirse üstelik bunun sadece test talebi yapan hastalar olduğu düşünülürse sayının büyüklüğü daha da ortaya çıkar. Hasta olduğunu far etmeyen, hasta olsa dahi gizleyen o kadar çok insan var ki.

 
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 28 Ekim 2020, 23:29:10
Hürriyet gazetesinin haberi Sağlık bakanının açıklaması.

İSTANBUL'DA YATAK DOLULUK ORANLARI

Özellikle son dönem bahsettiğim şekliyle Türkiye'nin ortalama vaka sayısının %40'ının İstanbul'da olduğunu söylemiştim ve her geçen gün ağır hasta sayımızın arttığını da biliyoruz. İstanbul'da bildiğiniz gibi sağlık altyapımız çok güçlü. Ciddi bir yatak kapasitemiz söz konusu. Özellikle son dönem 7 bine yakın yatak ilave söz konusu oldu. Yeni hastaneler devreye girdi.

Şu dönemde bu anlamda bir sorun olmadığını söyleyebilirim. İstanbul'da toplam yatak sayımız 48 bine yakın, yoğun bakım yatak sayımız ise 9 bine yakın. Şu an İstanbul'da servis yatak doluluk oranımız %55. Yoğun bakım doluluk oranımız ise %66. Bu erişkin yoğun bakım yatakları. Solunum cihazları için dolunum oranı ise %33.

9 binin %34'ü şu an boş. Yani 3 bin yatağın boş olduğunu söyleyebilirim. Hem üniversite hastanelerimizle, hem vakıf hastanelerimizle, hem de özel sektörle görüşmeler yaptık. Özel sektör bundan sonraki süreçte özellikle %25'ini ayırmak şeklinde bir yaklaşım oldu. Ama bu vaka sayısının 2 veya 3 katına çıkması durumunda farklı tablolar karşımıza çıkabilir. Salgın sadece sağlık bakanlığının çözebileceği bir sorun değil.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 29 Ekim 2020, 00:39:45

Ben bir tıp doktoru değilim, ama diferansiyel denklemlerle aram iyidir. Eksponansiyel büyüme nedir bilirim ve bunun insan sezgisi için nasıl aldatıcı olabileceğini anlayabilirim. Dünya nüfusunun külli ekserisinin bağışıklığının olmadığı yeni bir hastalık mı bu? Cevap evet. Bilinen tedavisi var mı? Yok. Aşı? Yok. Geçirip atlatanların bağışıklığı ne kadar sürüyor? Genel prensip olarak hangi şiddette geçirdiğine bağlı bunun cevabı ama 4-5 ay gibi gözüküyor ortalamada. Şimdiye kadar dünyada kaç can aldı? 10 ay gibi bir sürede 1 milyondan fazla can aldı ! O da sadece tanı ile kayıtlı olanlar...

Ekonomik etkileri hususunda ise ben farklı düşünüyorum. Dünyadaki tüm ülkeler farklı şeyler denediler, başarılı olanlar oldu, olamayanlar oldu. 15 gün daha çok sıkı tedbirlerle dişini sıkmanın mı ekonomik etkisi daha ağır olurdu yoksa ne tam öyle ne tam böyle diyerek idare etmenin ve çığ gibi büyüyen krizin uzun süreli etkisi mi? Sorulması gereken iyi hesaplanması gereken soru bu bence...

Kendi kendimden alıntı yapıp duruyorum böyle işte... "Self-citation" ayıp birşey bizim meslekte esasında ama bazen duramıyor insan...

Haa unutmadan, Fransa ikinci ulusal karantinayı ilan etti. Sorup duruyorlar okulları açtık diye mi böyle oldu filan diye. Grafiğe bakınca zerre alakası yok esasında, gayet öngörülebilir seyrinde ilerliyor. Grafiğin dikey ekseni lineer değil LOGARİTMİK !

Dünyanın 10. büyük ekonomisi bu...

(https://i.hizliresim.com/oIF4IG.jpg) (https://hizliresim.com/oIF4IG)

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 03 Kasım 2020, 00:30:20
Ümitsiz olmayın...
Hastalığın kendisi, yarattığı sosyolojik, ekonomik ve daha önemlisi psikolojik sonuçlarına göre çok daha AZ tehlikeli.

Umarım haklısındır Merem. Diğer sonuçlar gelir geçer ölenler geri gelmiyor. (8325 kişi )

1 ay sonra 10326 kişiye çıktı toplam vefat sayısı 2000 kişi daha vefat  etmiş son 1 ayda . 
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 25 Kasım 2020, 14:07:22
Çok ilginç bir ülkede yaşıyoruz Covid zaten yeteri kadar tehlikeli şimdi birde Covid fırsatçıları çıktı ortaya Göcek’te 8 aydaki değişim rakamlarla ev fiyatları 2 kat kiralar iki kat marina ücretleri Euro üzerinden yüzde 30 arttı  .Diğer yerlerde durum nedir bilmiyorum ama bu fırsatçılık yapanlara dur diyen olmayacak herhalde .

Virüsün yayılma hızı arttı hem virüsten hem fırsatçılarından uzak ve temassız kalmanız dileğiyle. Ekim başında bu kıştan çok ümitsizim yazmıştım daha betermiş.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 25 Kasım 2020, 18:40:26
Büyük şehirlerde durum vahim. Bu durumu özellikle oralarda fırsata çeviriyorlar ve kimsede itiraz etmiyor gördüğüm kadarıyla.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 28 Kasım 2020, 11:26:17
Olasılık teorisinde Benford yasası diye birşey var, duymayanlar için anlatayım. Rastgelelik içeren doğal süreçlerde ortaya çıkan sayıların ilk basamaklarındaki rakamlar düzgün bir dağılım göstermezler, 1'ler daha fazla görünür yaklaşık %30 gibi, 2'ler ondan da az, 3'ler daha az vs... Şöyle bir dağılım.

(https://www.matematiksel.org/wp-content/uploads/2020/08/Benfords-law-for-the-first-digit.jpg)

Rastgele sayılarda niye böyle bir örüntü ortaya çıkıyor diye tuhaf gelebilir size ama basit matematiksel bir ispatı var, okuyunca mantıklı olduğu görülür, detayını merak eden wikipedia sayfasına bakabilir, konu o değil çünkü...

Benford analizi ne işe yarar? Elinize bir veri kümesi geçtiğinde gerçekten "rastgele" olmasını beklediğiniz sayılarla "rastgele süsü verilmiş" sayılar arasındaki farkı kabak gibi gösteren bir metoddur. Bir muhasebecinin rapor ettiği rakamlara hemen uygulanabilir mesela. Eğer bu örüntü yoksa o rakamlara şüphe ile yaklaşabilirsiniz. Ama rakamları uyduranlar eğer bu kanundan haberdar ise bunu da dikkate alarak daha "profesyonel" şekilde uydurabilirler, mesela bir rastgele sayı üreteci kullanabilirler, o zaman işe yaramaz tabii Benford analizi... Yani bütün dertlere çare değildir ama en azından "el ile alel acele mi yazılmış" diye hızlıca bakılabilecek bir yöntemdir. O işe yarar...

Bunun COVID'le ne ilgisi var? Bizim sağlık bakanlığının verilerine amatör bir İspanyol istatistikci Benford analizi uygulamış ve maalesef veriler Benford testi gibi basit bir testi bile geçememiş. (Benim aklıma gelse ben yapardım, kolay bir işlem çünkü ama adam yapmış işte, kullandığı kodu da açık kaynak paylaşmış, aşağıdaki twit zincirinde detayları var)

https://twitter.com/steamtraen/status/1331985658139860998?s=24

Yani zaten şüphe ile yaklaştığımız rakamlardı bunlar, bir de bu işin "acemice" yapıldığı ortaya çıkmış oldu... Gerçekten üzücü...
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 28 Kasım 2020, 20:28:13
rulette işe yarar mı bu :)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 28 Kasım 2020, 21:22:36
rulette işe yarar mı bu :)

  ;D üst limiti olmayan çok haneli sayılar lazım
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 07 Aralık 2020, 08:17:40
Yine Zeynep Tüfekçi'den önemli bir inceleme yazısı. Kore'de yapılmış bir çalışma ile başlıyor, restoranda kapan (ve en az onun kadar önemli kapmayan kişilerin oturma konumu, hava akışı diyagramları gösteriyor ki 2-3 metre kuralı yeterli olmayabiliyor.)

Bir diğer çarpıcı çalışma sinemalar hakkında. Rapor edilen hiçbir süper bulaştırma olayı sinemalara bağlanmamış mesela. Oysa koro çalışmaları ve spor salonları çok var mesela. Konuşma sık nefes alma ve şarkı söyleme çok fark ettiriyor çünkü.

Yazıya şuradan ulaşılabilir:
https://zeynep.substack.com/p/small-data-big-implications
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 11 Şubat 2021, 23:47:24
Bir saat yazı yazdım ama sonra yazdıkarım çok keyifsiz geldi ve sildim. Teknelerimize iyi bakalım zannettiğimizden daha fazla önemli olabilirler.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Burak Doneray - 12 Şubat 2021, 02:15:28
Virüsün ülkemizde ortaya çıkmasıyla Mart-Ekim arası 7 ay içinde 8000 vatandaşımız vefat etti .Kasım ayından bugüne ise 4 ayda 19000 kişi  Toplam 27187 vefat var Bakalım aşılanma ne kadar işe yarayacak yada yaz gelince  azalan ölümler vakalar  olacak mı ? Olursa da aşıdan mı havadan mı olduğunu ancak 2021 Kasım-2022 Subat ayları arasındaki  vefat ve vaka sayılarından anlayabileceğiz .

Ölüm oranındaki artış Kasım-Subat arası çok yüksek ve bu aylar kısıtlamaların yapıldığı en çok dikkat ettiğimiz aylar .kovid bir kış virüsü ise aşıların işe yarayıp yaramadığını seneye kışa görebileceğiz.

Sağlıkla kalın.



 
 
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 12 Şubat 2021, 05:24:17
Mutand virüsler söylendiği gibi çok daha hızlı bulaşabilme yönünde evrimleşiyorlarsa bu ciddi sıkıntı demek.

Bu virüsten çok daha ölümcül virüsler bilinen karantina yöntemleri ile kontrol edilebiliyordu. Öldürücülüğü yüksek /bulaşma yöntemi ya da hızı düşük virüsler bulaştığı organizma da yol açtığı öldürücülük yüzünden bir "dead end" e girmiş oluyor ve kendisini de yok etmiş oluyoru.

Hani şu İran 'da görülen videolarda yolda düşüp ölen insan görüntüleri eğer gerçek ise bu mutand virüs işte bu yüzden kendi gelişimini de sonlandırmış oluyordu.

Ancak kovit 19 mutand virüsleri bulaşma hızını arttıracak şekilde evrimleşiyor ise bu durumda öldürücülük virüsün gelişmesini engellemiyor olabilir. Yani virüs bulaştığı organizmayı daha öldürmeden yüksek bulaşma hızı nedeni ile başka bir organizmaya geçebilecek şekilde evrimleşiyor ise bu çok büyük bir sıkıntı demektir.

Yüksek bulaşma hızı mutand virüslerin evrimleşmesini ve yeni ve daha güçlü mutanlara dönüşmesine de yol açabilir. O yüzden virüs öldürücülüğünü kaybetmeksizin evrimini sürdürüp sürekli yeni mutand virüsler ortaya çıkabilir. An itibarı ile modern tıbbın bu hıza yetişmesi mümkün görülmüyor.

Çoğumuzun çekindiği RNA aşıları belki de tek çözüm gibi duruyor şu anda. Konvansiyonel aşılar ile bu virüsün hızına yetişmek ve engellemek çok zor gibi.

Hepimiz yani az biraz kafası çalışanlar bunun öyle hafife alınacak bir şey olmadığını biliyorduk zaten. Günümüzde pompalanan bireyselliğe çok uygun bir hastalık ile karşı karşıyayız. Hepimiz bu hastalık ile mücadelede yalnızız. Tıp sadece covit 19 ile bağışıklık sistmimiz mücadele ederken başkaca tedavisi bilinine mikropların açabileceği hastalıkları önleme konusunda yardımcı. Yani verilen tedaviler daha çok savaşlardaki lojistik destek gibi. Modern tıp bizim yanımızda savaşmıyor sadece destek veriyor.

Diğer bir sorun ise toplumların izolasyonları ile ilgili. İşte çok iyi izolasyon yaptı denilen Kıbrıs kendini yine kapattı. Üstelik görülen virüs Mutand olan. Kapanma eğer aşı gelişimi hızlanmaz ise hiç bir anlam taşımıyor.

Sağlık sistemi çöküntüsünden farklı olarak kapanma aşıların/ilaçların geliştirilmesinde vakit kazanmak ve ölümleri azaltmak açısından çok önemli. Ancak burada da çok büyük problemler var. Ben ala devletlerin bulunmuş olan aşıların üretiminin hızlandırılması için nenen insiyatif almadıklarını merak ediyorum.

Sonuçta insan hayatı kar amacı güden bir ilaç şirketinin sahiplerine ya da yönetim kurulunun insafına bırakılabilir mi? 

Kendimizi izole edip hastalığa mümkün olduğunca geç yakalanmaya çalışmanın bir önemli dezavantajı daha tehlikeli bir mutand ile karşılaşma riski olarak karşımıza çıkıyor. Dünya sağlık örgütü gibi kurumların bu konuda insiyatif alamamaları ve devletlerin basiretsizliğinin sonuçları çok ağır oluyor ve olmaya devam edecek anlaşılan.

Bir diğer soru işareti ise aşılama hızlarında . Disiplini ile ünlü Almanya da şimdiye kadar tüm nüfus aşılanmış olabilirdi. Neden bu derece yavaş gittiği merak konusu. Aşı konusunda da daha bilmediğimiz çok şey olduğunu düşünüyorum açıkçası.

Tablo çok parlak değil. Bu durum sürdürülemez ve sosyal patlamaların da hızlanması ve şiddetini artıracağını düşünmek bile belkide bu virüsten daha tehlikeli.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Cenk Ayvaz - 12 Şubat 2021, 09:09:19
Almanya'da yeterli asi miktarini temin edemedikleri icin tüm nufus asilanamadi. Yoksa her sehirde 1 yada daha fazla asilama merkezleri olusturuldu. Sadece yeterli miktarda asinin gelmesi bekleniyor. Dun haberlerde dinledigim kadariyla ancak 2.300.000 kisinin ilk asilari yapilabilinmis. Biontech in asisi haricinda baska bir asiyida kullanmaya baslayacaklarini belirtiyorlat. Bu yeni asi 65 yas ustune uygulanmasi uygun olmadigi icin daha alt yaslara uygulanmasi planliyorlar.

Isin ilginc yani Katar ve Dubai'ye asi turlarinin reklamlarinin olmasi. Turizim sirketinden tur satin aliyorsunuz gidip asinizi olup geliyorsunuz. Bu durumda neden asilarin normal halka yeterli miktarda ulasmadigi anlasiliyor. Anlasilan  parayi veren dudugu caliyor.

 Ayrica Biontech Alman hukumetinden kapasitesini arttirmak icin yardim talebinde bulundugu ile ilgili haberlerde konusuluyordu.
Buradan son haberler bunlar.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 12 Şubat 2021, 09:47:05
İşte tam da bunu diyorum. Bu rakam Almanya gibi bir firma için çok ama çok düşük. Türkiye de bu miktarda sağlık çalışanı çoktan aşılandı bile. İnsanın aklına ister istemez şu Hakan Erim 'in " yapmadıysa gavurun bir bildiği vardır " kuralı geliyor. (Gavur burada ayrıştırıcı anlamda kullanılmamıştır diyeyim. Söz böyle  Hani Gavur İzmir gibisinden. :) )
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Cenk Ayvaz - 12 Şubat 2021, 12:42:31
 Yetkililer gerekce olarak yeterli miktarda asinin olmamasini belirtiyor.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 12 Şubat 2021, 13:02:33
Sonuçta insan hayatı kar amacı güden bir ilaç şirketinin sahiplerine ya da yönetim kurulunun insafına bırakılabilir mi? 
Evet..
Hani adına kapitalizm, serbest piyasa diyoruz ya..
Hani şirketlerin kar hırsı ile darbeler yapılıyor savaşlar çıkıyor ihaleler yapılıyor filan ya..
Doğal kaynakları için kıtalar sömürülüyor, açlığa, tarikatlara, çetelere teslim ediliyor ya..
o işte..
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 14 Ağustos 2021, 21:21:02
Erbahar, çok iyi alıntılar yapıyor buradan da takip ediyorduk. Ancak artık kendi gözlemlerimizi de paylaşabilr duruma geldik. Sağlıkçılardan sonra en çok bu hastalığa yakalanma riski özellikle yaz ayları için Turizim sektörü çalışanlarında. Bu açıdan ben ve eşim ne yazık ki en riskli grupta yer alıyoruz. Üstelik benim ofise dünyanın her yerinden gelmiş adamlar kadınlar geliyor ki farklı varyatların da bulaşma riski çok yüksek.

Yaklaşık iki yıllık bir süreçte bugüne kadar böyle riskil bir ortamda olmamıza rağmen hastalığa bulaşmadan bu güne kadar geldik. Şu an Antalya bölgesinde virüs çok ama çok yaygın. Bundan sonra olmadan ne kadar devam edebiliriz açıkçası bilmiyorum. Çok yakınımızdaki bir çok çalışan çoktan yakalandı bile. Bazen geçirdik ve farkında bile değiliz diye düşündüğüm de olmuyor değil açıkçası.  Ancak en azından bu güne kadar böyle bir riskli ortamda olmamıza rağmen aldığımız önlemleri anlatayım. Belki işe yarar.

Öncelikle daha önceden Erbahar'ın da dillendirdiği şu paragrafı hatırlamakta fayda var.

Mutasyon meselesi. Kovid-19 ortalamada 2 haftada bir yeni mutasyon ortaya çıkarıyor. Ama şu anda iki ana koldan söz etmek mümkün, birincisi orjinal Wuhan varyasyonu ikincisi de İtalyan varyasyonu. İtalyan varyasyonu 5 kat daha bulaşıcı deniyor. Şimdi burada genel bir kaideden söz etmek lazım ama bu söyleyeceğimi yanlış da anlamamak lazım. Böyle büyük ölçekte salgın yaratan her virüs eninde sonunda DAHA BULAŞICI ama DAHA AZ ÖLDÜRÜCÜ olacak şekilde evrimleşir. Bunun sebebini anlamak kolay, basit bir evrimsel prensip çünkü. Daha çok kopya üretenin soyu yürür, diğeri tükenir gider... 1918'deki korkunç İspanyol gribi 100 yıl sonra bugünkü basit grip olarak hayatını idame ettiriyor mesela... Kaplan kediye dönüşmüş bir nevi. Aynı şeyi Kovid - 19 için söylemek ÇOK ERKEN olmakla birlikte bu yönde bazı işaretler var. Ama birinci maddede dediğimiz gibi hastalığı daha iyi anlayıp tedavi ettiğimizden mi yoksa virüs yumuşadığından mı henüz çok da net değil ama ilk işaretleri var gibi deniyor... Tekrar etmek gerekirse Kovid-19 HALA çok BULAŞICI ve TEHLİKELİ olabilecek bir hastalık bunu bilmek lazım. Ne kadar zaman kazanırsak ve ne kadar geç yakalanırsak o kadar iyi, bunu herkes için söylemek lazım. Özellikle gençlerin artık sıkılıp bir araya geldiklerini, atlatır geçeriz düşüncesiyle sadece kendilerini düşünen sorumsuz hareketlerini sosyal medyadan maalesef görüyoruz. Bunun sadece kendilerini etkilemediği hususunda uyarmak lazım...   

Önceki örneklere bakılarak beklenen buydu. Ancak o zamanlar moleküler zeka ile ilgili çok az şey biliniyordu ve bence bu yorum doğru değil. Sanırım burada bir yerde yazmıştım çok daha bulaşıcı olacak ancak öldürücülüğü azalmayabilir diye.

Böyle düşünmemin nedeni şuydu. Bir an kendinizi virüs yerine koyun. Hayvanlardan insanlara atlamışsınız. Çok daha büyük bir popülasyona ulaşma imkanınınz var. Hangi yönünüzü güçlendirmek isterdiniz? Ben olsam bulaş yönümü geliştirmeye bakardım. Bulaştığım kişinin durumu beni hiç de ilgilendirmezdi. Daha çok bulaşmak ve yayılmak ana hedefim olurdu. Nitekim bu virüs de bu yönde evrimleşiyor. Evrimleşiyor yazdım ki mutasyon denen şeyin bir evrim olduğu bilinsin.

Peki nasıl bu derece kolay bulaşıyor? öyle ya maske takıp duruyoruz, öksüren tıksıran kimselerden de uzak duruyoruz zaten. Hapşurmaya korkar olduk açıkçası. Hapşuran adama ters ters bakıyor herkes.

Benim bilimsel bir temeli olmayan görüşüm şu yönde. Koku molekülleri ile bulaşıyor! Ter kokusu ile bulaşıyor bence, idrar kokusu ile, parfüm kokusu ile . Koku moleküllerinin üzerine yapıştığını düşünüyorum bu virüsün açıkçası.

Böyle kokular duyuyorsanız bence en iyi çözüm hemen ağız ve burunu sabunlu suyla yıkamak. Ben her açık tuvalet kullandığımda sadece elimi değil yüzümü sabunluyorum. Virüsün öncelikli belirtisinin koku ve tad almayı yok etmek olduğu düşünüldüğünde bu bana çok mantıklı geliyor. Yine virüsün yerine empati yapalım. Beni kolaylıkla tespit edebilecek koku mekanizmasını hedef alırdım ben de .

İnsanlardan yayılan kokulardan uzak duruyorum açıkçası. Belki bu yüzden mesafeye daha dikkat ettiğimden işe yarıyordur kim bilir?

Bir diğer önlemim kapalı alanda görüşme yapmıyorum. Soğuk dahi olsa ya da çok sıcak , tüm görüşmeleri açık alanda yapıyorum. Çünkü virüsün bulaşma miktarı da çok önemli. açık havada dağılma olduğundan daha az virüse maruz kalıyorsunuz belkide. Bunun bir mikrop değil zehir gibi olduğunu düşünüyorum.

Kimyasal bir silah gibi. Maruz kaldığınız doz çok ama çok kritik. O yüzden mutlaka açık hava.

Bir diğer önelem ise boğaz pastilleri. Virüs engelleyici klinik olarak kanıtlanmış pastiller var. Biraz pahalıca ama kalabalık yerlere gitmeden önce bir adet atmakta fayda var. Bir iki saat bariyer görevi gördüğü kanıtlanmış. BUnları da kullanıyorum.

Elbette aşı! ancak aşılıların da yakalandığını hatırlatalım. Biontech olmuş olanlar da bu yeni versiyonlara kolayca yakalanıyor.

Bir de bademcik amaeliyatı oldup bademcikleri alınmış olanlar daha dikkatli olsunlar bence. Benim çocukluğumda neredeyse moda olmuştu bademcik ameliyatı. Yerli yersiz alındığını düşünüyorum açıkçası.

Bir de işin psikolojik yanı var. aşılı da olsak artık geldiğimiz noktada yakalanmamak mümkün değil. Her durumda hepimiz ya geçirdik ya da geçireceğiz. Üstelik aynı grip gibi birden fazla geçirme olasılığı acayip ama acayip yüksek.

Yazılmıyor ancak sigara kullananlarda daha zor bulaştığı bir gerçek. BUlaşırsa sıçtınız ama. Şİmdiye kadar böyle geldik. Geçen gün eşim şüpelenip test yaptırdı . Negatif çıktı. Ancak her an yakalanmamız olası. Önlemlere titizlikle uymaya devam. En azından kanser gibi ölümcül hastalıklara kıyasla bir kontrol imkanımız var. BU fırsatı değerlendirmeli.

Unutmadan bir gözlemim daha var. Şu maskesini mecbur olduğu için takan ve burnunun aşağısında tutanlar. Bence en çok bu tipler yayıyor bu hastalığı. İnanmadıkları için önlemlere de daha az ve isteksizce uyduklarından bü tiplerden de uzak durmalı.

Bir başka gözlemim de biraz netameli bir konu ama yazmalı bence. Kaderci insanlara da dikkat etmeli. Hayat görüşleri gereği bunun kaderlerinde varsa olacağına yoksa olmayacağına inanana ciddi bir kitle var. Ne yazık ki böyle düşündüklerinden önlemlerde de çok dikkat etmiyorlar.

Bu tür maske takmış kişiler belli ki bu işi ciddiye almıyor ve mecbur olduğu için takıyor. O yüzden de en çabuk bunlar hatalanıyor. Bu tiplerden de mümkün olduğunca uzak durmalı.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 15 Ağustos 2021, 09:02:36
Söylediğin tiplerin hepsinden uzak durmak için dağın tepesine çıkmak lazım Ersin! :D
Toplumun çok çok büyük kısmı hastalık kendine veya yakın çevresine zarar vermediği sürece oldukça umursamaz davranıyor.

Koku teorin ilginç ama doğru olduğunu sanmıyorum.
Yani virüsün havada yayılma mekanizması kokunun yayılması ile aynı sanırım ama koku moleküllerinin üstüne bindiğini sanmam. (Öyle olsaydı mutlaka bununla ilgili bir çalışma duyardık, ben duymadım.. Çöl tozları ile taşınıyor diye Cemal Saydam bi sürü yazmıştı mesela..)

Koku nedir tam bilmiyorum ama hadi koku molekülü diyelim, öyle virüsü taşıyabilecek bişey mi acaba?
Etrafımızda zaten havada trilyonmilyor tane uçuşan şey var, virüs istediğine biner gider.. :)
Ama "kokuyorsa virüs de saçıyor olabilir" yaklaşımı ile uzak durmak pratik bir önlem olarak işe yarar elbette..


(Bu arada koku konusu da hayli ilginç.. Ölçülemiyor, yayılmaz hızı ve mesafesi bilinemiyor.. tek tespit yöntemi canlıların burunları.. ölçmek /kategorize etmek için halen insan kullanılıyor.. Şurada hoş bir yazı var; https://evrimagaci.org/duyular-1-koku-kendi-kokumuz-feromonlar-ve-parfumler-180)

Ben yaz başından beri her hafta yerli yabancı başka başka 6-8 kişi ile küçücük teknede 1 hafta geçiriyorum. 2. doz biontechleri ancak Temmuz ortasında olabildik. Şimdilik ebelenmedik ama artık aşılı olduğum için ebelenmekten de pek korkmuyorum doğrusu. (Sezon başında hem hastalık için biraz tedirginlik hem de iş açısından yaz sezonunu kaçırma korkusu vardı.)
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Doğan Erbahar - 15 Ağustos 2021, 10:07:27
Aşı öyle korunma listesinde aşağıya atılacak birşey değil. Bu salgının bitmesi için birincil ve en önemli çözüm. Bunu 1,5 yıl gibi bir sürede erişilebilir olması modern bilimin bir mucizesi ve böyle bir çağda yaşıyor olmamıza rağmen bunu olmamakta ısrar eden insanlar ile yaşıyor olmak... Ya neyse kötü konuşmadan tamamlayabileceğim bir cümle değil bu...

AŞI AŞI ve AŞI...

--------

Keşke koku ile tespit edilebilir birşey olsaydı, virüsün kendisi kokuyu taşıyan birimlerden daha büyük, ayrıca artık çok net anlaşıldı ki nezle-grip tarzı "damlacık bulaşması" tek mekanizması değil. Yani su zerreciklerinin içinde gruplar halinde taşınmaktan ibaret değil olay. "Airborne" dedikleri bir mekanizması daha var. Yani virüsün kendisi havada askıda da kalıyor ki bu kapalı alanlarda bulaştırıcı ile aynı ortamda bulunmasanız bile riski arttıran birşey.

---------

Bunun haricinde moleküler "zeka" ve evrimin "amacı" ile birşeyler söyleyeyim. İkisi de hakikati olmayan kavramlar çünkü... Bundan bir 10 yıl kadar önce basit bir simülasyon yapmıştım. (Excel'de kendiniz de deneyebiliriniz...) 100 kişilik bir popülasyon var. Bu popülasyondaki 99 bireyin her biri ömürleri boyunca bölünerek 100 birey daha oluşturma potansiyeline sahip olsun. Yalnızca 1 tane birey azıcık bir farklılığa sahip ve bu MİNİMİNNACIK fark onu 101 tane birey oluşturmasına sebebiyet veriyor. Küçücük bir avantaj yani. (Elbette ki bu farklı bireyin yavruları ve nesli de aynı farkı taşıdıklarından onlar da azıcık daha üretken.) İşte simülasyonum göstermişti ki 1000 nesil sonra o farklı bireyin soyundan gelenler toplam popülasyonun %99'ını teşkil etmişler. Azınlık olarak başlayan ve miniminnacık bir avantaj, 1000 nesil sonra onu baskın varyant haline getirmiş.

1000 nesil insan için 25.000 yıl iken bir virüs için saatlerle ölçülebilen biri süredir. Anlatabiliyor muyum? Evrimin eğer varsa tek "mantığı" budur. Daha çok kopya üreten kazanır. İyi olan, akıllı olan, zengin olan, gelişmiş olan, vs... olan değil. Daha çok kopya üreten.

Bu böyle yazdığım kadar basit bir konu değil, üzerinde saatlerce konuşulabilecek ve sonuçları hakkında kitaplar yazılabilecek bir konu. Mesela böyle "bencil" davranan genlerin kendi avantajlarına nasıl işbirliği yapabilen canlılar oluşturabilmesi vs... Bu fikrin gücü basitliğinden geliyor.

O yüzden virüsün bir aklı mantığı filan yok. Elbette ki Ersin Reis'in kıvrak zekasını ve bunu allegorik olarak yazdığını biliyorum ama yaygın bir görüş olduğu için yazmak istedim. Tek mantık kopya sayısı ve diğerleri ile karşılaştırılması...

Bulaşıcılık - öldürücülük ters orantısı meselesi ise vurgulamak lazım UZUN VADEDE gözlenen bir trend. Çok daha öldürücü virüsler gördü dünya son 10 yılda SARS ve MERS gibi çok öldürücü olmaları onların üremeleri açısından bir dezavantaj. O yüzden bir pandemiye sebep olamadılar. COVID ise kriz yaratan o kritik eşikte yer alıyor. Ve evet Ersin Reis'in dediği doğru hem daha bulaşıcı hem daha öldürücü varyantların çıkması muhtemel ama genel istatistik açısından bakıldığında bunlar "küçük dalgalanmalar" olarak gelip gider. Uzun vadede yukarıda anlattığım matematik geçerlidir.

-----------

Tekrar ve tekrar: AŞI AŞI ve AŞI. Aşı olan da oluyormuş filan elbette olabilir duyabilirsiniz çevrenizden ancak şunu büyük harflerle yazmak lazım: ANEKTODAL KANIT KANIT DEĞİLDİR. Yine genel istatistik ne diyor, yayımlanan çalışmalar ne diyor? Herkes niye böyle kritik bir konuda uzmanlara ve bilime bakmıyor da kendi görüşünü beyan ediyor akıl alır gibi değil... Çevremde var yahu yaşlı başlı profesör bence bu aşı işe yaramyor diyor. Hocam siz yapmayın bari diyemiyorum "yaşına" saygımdan. Bir de kısırlık yapıyor diyor, :D İddialı olmak iyi tabii her yaşta...  ;)

Ben aşılıyım yakalansam da hafif geçiririm doğru bir düşünce. %20 olasılıkla doğru ama. % 75 olasılıkla hiç enfekte dahi olmayacaksın. Hiç hissetmyeceksin çünkü aşılısın !

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 15 Ağustos 2021, 12:02:39
Aşı çok kritik.. Kapanma gelecekse bu aşı olmayanlara gelsin ..

Doğan hocam sen bu konuda yazmaya devam etmelisin bence. Çok şey öğreniyoruz gerçekten.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Hasan Toparlak - 15 Ağustos 2021, 12:40:09
FDA onaylamadan karar verme yaşına ulaşmamış (reşit olmayan) çocuklara aşı yaptırırken iyice düşünülmesi gerektiği düşüncesindeyim. Ben ve eşim mRna'mızı yüklettik. Aşı olurken okuyup anladığımıza dair altına imzamızı attığımız yazının bir bölümü şu şekilde ;

"The Pfizer-BioNTech COVID-19 Vaccine is a vaccine and may prevent you from getting COVID-19. There is no U.S. Food and Drug Administration (FDA) approved vaccine to prevent COVID-19. Read this Fact Sheet for information about the Pfizer-BioNTech COVID-19 Vaccine. Talk to the vaccination provider if you have questions. It is your choice to receive the Pfizer-BioNTech COVID-19 Vaccine."

Biraz daha aşağısında ise olası ciddi anlık yan etkileri saydıktan sonra ;

"These may not be all the possible side effects of the Pfizer-BioNTech COVID-19 Vaccine. Serious and unexpected side effects may occur. Pfizer-BioNTech COVID-19 Vaccine is still being studied in clinical trials."

diyor.

FDA bu kadar istatistiki veriyi toplamış olmasına rağmen niye hala onay vermiyor, benim de bunu aklım almıyor.

Global bir güven krizi yaşanıyor, aklımda hep Gocumanlarla - Tamiflu ilişkisi kalmış. 50 kutu almıştım şirkete.

Biz yaptırdık, reşit çocuklarımıza siz kendiniz karar vereceksiniz dedik, torunları aşılatmadan FDA onayını beklesinler diye de fikrimizi belirttik.

FDA onay sürecini hızlandıracakmış, bir an önce olsa iyi olur.

Nisan ayında olduk Biontech'leri, 2. aşıdan 1 ay sonra başlayıp 2 ay süren vertigo ve yine 3-5 ay süren yoğun konulu rüyalar dışında  bir yan etkisi olmadı bende, eşimde kol ağrısından başka birşey olmadı. (şimdilik). Belki de bu aşıyı olanlar hiç kansere yakalanmayacaklar, ya da 100 yaşına kadar üreme yeteneğine sahip olacaklar. Hep kötü yan etkisi olacak değil ya..   ;)

Özet : Verileri elinde toplayanlar onay verinceye kadar her koyun kendi bacağını kullansın..
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 15 Ağustos 2021, 12:52:03
Pis şehirlerde beton kutuların içinde yaşayan, otobüslere metrolara tıkışan, yediği gıdanın kaynağı/içeriği belirsiz, her gün bin tane stress konusu ile yoğrulan, telefonu elinden/kulağından düşürmeyen, sürekli kçının üstünde oturup göbek büyüten insanların aşıya güvensizliği çok komik geliyor.

Yaşadığın/seçtiğin hayatın sana yapmadığı hangi kötülüğü yapabilir ki aşı sana?

Özgür (mobil tapatalk)

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Hasan Toparlak - 16 Ağustos 2021, 11:25:40
Öz aşı 2 doz randevuları açılmış. Duyurulur.
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 16 Ağustos 2021, 14:19:21
Ben karar verme sürecindeyken Biontech daha çok yeniydi. Aşı yaptırmaya gittiğimde sinovac da kuyruk, biontech te ise kimse yoktu. Şu nedenler ile Biontech oldum. Önem sırasına göre şöyle idi.

Okuduğum kadarı ile mrna gerçekten de müthiş bir teknoloji. Bundan sonra bu teknoloji üzerinde yoğunlaşılacak belli. İleride aşılar bu teknoloji ile üretilecek. Ben üç kızım düşünerek oldum. sonuçta bir şey olacaksa bana olsun. Bana bir şey olursa onlar mRna aşısı olmazlar diye düşündüm.

Bir diğeri de istatistiğe olan inancım idi. Sonuçta İsrail tüm nüfusu bununla aşıladı ve çok büyük başarı elde etmişti o dönem. Museviler oluyorlarsa vardır bir bildikleri diye düşünmüştüm. Hani şu meşhur " gavur düşünmüştür " deyişinin musevi düşünmüştür versiyonu.

Ancak şimdi kim söyledi hatırlamıyorum birisi de şöyle bir mantık yürütmüş ki bana çok ilginç geldi.
Eğer mRNA aşılarının olumsuz yan etkisi bir hastalığa neden oluyorsa Avrupalılar buna bir çözüm getirmek için uğraşır. Ancak Çin aşısı bir hastalığa neden oluyor ise Çinliler bu hastalığı tedavi etmek yerine yeni bir aşı geliştirmeyi tercih ederler. O yüzden ben Biontech olayım demiş.  :)

Ben iki doz biontech oldum. Hiç bir yn etkisini de görmedim. Ancak görenler var yazıldığı gibi.

Amerikan İlaç dairesinin onayına gelince.. Elbette önemli. Ama bu hastalık öyle anlatıldığı gibi basit bir grip vakası filan değil. Sonrasında dahi çok ciddi sonuçlara yol açabiliyor. O yüzden hedef mümkünse yakalanmamak , ya da mümkün olan en geç sürede yakalanmak benim hedefim.

Bu arada Özgür 'ün paradoksuna da dikkat. sağlıkları ile ilgili hiçbir konuya dikkat etmeyenlerin aşı konusunda bu derece hassas olmaları gerçekten incelenmesi gereken bir olgu
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Ersin Böke - 16 Ağustos 2021, 14:23:47
BUnu yeni okudum. Çok iyiymiş.. Pu ha ha ha Alem adamsın Özgür

Koku nedir tam bilmiyorum ama hadi koku molekülü diyelim, öyle virüsü taşıyabilecek bişey mi acaba?
Etrafımızda zaten havada trilyonmilyor tane uçuşan şey var, virüs istediğine biner gider.. :)



Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Kemal Gündüz - 16 Ağustos 2021, 14:48:26
Biraz önce bir mesaj geldi telefona. Sağlık çalışanları ve 60 yaş üzeri için 4.ncü doz yapılacak diyor. Üçüncünün ardından 21 gün sonra demişler. Doğru ise bu hafta olmak gerekecek


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Özgür Ökten - 16 Ağustos 2021, 15:38:52
Bakıyorsun adam üzerinde eşek kadar "içme ölürsün, kangren olursun, kısır kalırsın" vb yazan sigarayı fosur fosur içiyor, çocukları bilimum paketli şekerli gıdalarla tosuncuk olmuş iki merdiven çıkamıyor, gelmiş bana "aşı çok yeni güvenmiyorum" diyor..

Hadi len! Git ötede güvenme! :D


Özgür (mobil tapatalk)

Başlık: Ynt: COVID - 19 Hakkında bildiklerimiz
Gönderen: Hasan Toparlak - 16 Ağustos 2021, 15:54:31
Biraz önce bir mesaj geldi telefona. Sağlık çalışanları ve 60 yaş üzeri için 4.ncü doz yapılacak diyor. Üçüncünün ardından 21 gün sonra demişler. Doğru ise bu hafta olmak gerekecek

Ertelenmiş. 1. dozdan 6-8 hafta sonra yapılacakmış.