38 derece güneş altında, ustanın bir başka teknedeki ayna çerçevesi işini tamamlamasını beklerken bir gölgecik bulup seyir fenerleri tabanlarını kesip tesfiyelerini yaptım. 8mm kontradan oldukları için çivi- vida kullanmak abes. Onun yerine havalı tabanca ile agraf kullanmak gerekiyor. Heyhaaat ! 4 gün önce motoru yanan kompresör hâla sessiz olduğundan montaj toplamalarını yapamadım.
Ustanın işi ancak öğleden sonra ikiyi bulduğundan ensesine bindim, neredeyse yaka paça tekneye götürdüm.
Ivır zıvır - incik boncuk kalanların bir kısmını daha tamamladık; Direğin üst boğazında 3 adet delik açtık, buralara mandarların volta edileceği arma çelikleri/ıskarmozları konacak.
Direk ıskaçasının kontra omurga üzerindeki yerinde montajı için 1 adet baş tarafta 2 adet de kıç tarafta 10mm delik açtık. Buralara direk yerine oturduktan sonra trifonlar sıkılacak.
Tabii direk ıskaçaya otururken eski bir geleneğe saygı ile altına 1 TL konacak. Eskinen bir altın koyarlardı.
Direk oyuğunun açıldığı baş taraftaki farşın 20 santimlik ucu boşta kalmıştı . Karşı duvarına bir kayıt koyarak boşta kalan kısmı emniyete aldık.
Motor kaportasının mezernasına freze çekildi ki el ayak zarar görmesin. Kapak yerine oturdu.
Yeni aküyü tekneye çıkartarak motor bölmesinin hemen önüne kontra omurgadan da 10 santim kadar yükselterek merkezden iskeleye kaçık bir "raf "yapamaya karar verdik. Neme lâzım; az da olsa muhtemel sintine suyundan ırak olsun.
Direk kapelasını 15mm kontradan dairesel kesip, kenarını pahlayarak yerine bağladık.
İç safra konusunda onyüzbiniki alternatif arasında tilkiler birbirlerinin kuyruğunu kovalaya dursunlar iki şişe buz gibi " Gara Goyun" siyah birasından sonra beynime nüfuz eden küşayiş ile aydınlandım.
Bitmeyen ve biteviye süre giden sergüzeştimizi takip edenler biliyor. İyonia'da iç safra olacak. Optimum ağırlığı şimdilik meçhul. Onu da yelken söyleyecek bize. Ama kabaca 300 ila 500 kilo arası bir şey isteyeceğini sanıyorum.
Arayış, daha Köstekçi Sığacık'a yardıma geldiğinde başlamıştı. Neler, neler düşünüldü. Hatta iki eğri arası kalıpları alınarak içine demir cürufu ile beton dökümü bile düşünüldü. Laz Halim kalıpları yaptı. Şimdi basamak olarak kullanılıyorlar.
Son zamanlarda hurda kurşun plakalar ile her biri 75 kilo gelen ve fekat hiç bir şekilde sintineye ulaşımı mümkün olmayan yol bordür taşları da konunun öznesi oldular.
Hemen çekek yakınında bir taş satıcısı var. Şeytan dürtüp de ziyaret ettiğimde en ağır taşlarının hangisi olduğunu sordum. Bazalt. Plaka halinde gelip ebatlandırıyor ve satıyorlar. Özgül ağırlığı 2.75-3.00. Granitin ise 2.50-2.75.
Kullanabileceğimiz omurga boyu tam tamına 1.90Mt. Kontra omurganın iki yanına konmak üzere 1.85mt azami boyda 3 cm kalın ve 15 cm eninde 4 adet siparişi bugün verdim. Bu taşların her biri kabaca 23 Kg gelecek. 4 tanesi 92 Kg. Uzun boy olduklarından eğriler üzerine oturacaklar. Yani ağırlık kaplamaya değil eğrilere binecek ve dağılacak. Bu tabanın üzerine de bahçe ve peyzaj düzenlemesinde kullanılan her biri ortalama 5+Kg gelen yuvarlatılmış granit taşlar gelecek. 40 ila 50 adet taş olacaklar. ve biz de 300- 350 kilo safi safraya ulaşacağız. Bunun da üzerine 60Kg motor- 10 ve 15 kg her birinde 10 mt 6lık zinciri ile demirler kabaca 100Kg daha. Hem sintine havalanacak, hem su serbestçe dolaşacak, hem de kaplamaya ağırlık binmeyecek.
Kısmet olursa "mübarek Cuma" günü sabahı 10 metre derinde yatan ve GPS'te yeri kayıtlı tonozu dalgıça bulup, hazırladığımız donanımı bağlayacağız, denizde bizim de bir şamandıramız olacek.
E tekne alargada olunce ulaşım için bir patalyaya gerek var. John Welsford çok da beğendiğim arkadaşının tasarımı "
Norse Praam"ı tedarik edemeyince aynı ebatlarda 2x1 mt, tasarımlarını çok da beğendiğim Bröton Jan Kenett'in planlarını bedelsiz verdiği "
Ekoyouyou" patalya ölçülerini Köstekçi'ye CNC kesime uygun formata getirmesi için gönderdim. Tekne bordası gözüme çok alçak göründüğünden 10 cm yükseltmesini de rica ettim. Böylece deplasmanı da arttırdım. orijinal planda 170 kilo olan deplasman kabaca 185 kiloya yükseldi. Sağolsun ricamı kırmadı. Planları alınca 2 adet 8mm marin kontradan parçaları da kestim. CNC ye gerek kalmadı. Niyetim bizimkilerle birlikte tekneyi yapmak, onlara da hiç bilmedikleri dik & yapıştır tekniğini öğretmekti.
Ama bura İzmir. En ufak bir yeniliğe ne merakları var ne de açıklar. Suya ininceye kadar diğer işlerinden zaman ayırmayacaklarına kanaat getirip bugün arabanın koltuklarını yatırıp parçaları yükledim ve Sığacık'ta Necdet Ağabey'e sürpriz yaptım. Çok da sevindi. Heyecanlandı. İki kafadar patalyayı toparlarız "evelallah"
Kabaca 30kg cıvarında olacak.
Küreklerini de kendimiz yapacağız. Böke'ye verdiğim Pete Culler planları ölçüsüne sadık kalacağız. Kürek boyu 196cm. çıkıyor ve tekne içine sığıyor.
Yarın gidip epoksi reçine ve biraz da elyaf alacağım.
Toplam maliyeti buradan paylaşacağım. Beğenen olur ise kesim için ölçüler elimde hazır var. İsteyenle paylaşabilirim.
--------------------------------------------
Nota Bene Gara Guzu Birası uydurma değil.
İyi ve güzel şeyleri buradan paylaşmakta bir beis görmüyorum.
Ben "siyah" ve "ale" bira tutkunuyum. Öneriyorum.
"Akgonca ve Ataç Besi çifti, 2009’da İstanbul keşmekeşinden ayrılmaya karar verdiklerinde, Yeşilyurt köyüne aile şirketi olarak küçük bir bira üretim tesisi kurdular. Dünyadaki butik bira örneklerinden esinlenen ancak tamamen kendine özgü olan Gara Guzu, ismini yörenin şivesinden alıyor. Sürüden ayrı!"
http://www.garaguzu.com.tr/https://beerasmus.tumblr.com/post/103232207564/garaguzu-bulam%C4%B1yorum-derdine-son-perakende-sat%C4%B1%C5%9FTamamen doğal içeriklerle üretilen Türkiye’nin en sevilen butik birası Gara Guzu, tat alternatiflerine her geçen yıl yenilerini ekliyor.