KÖTÜLÜK HER YERDE !!!!Yakında, çok yakında, kaçıp insan gibi yaşayacak yer kalmayacak.
İyonia kış için ambalajlandı. Kimseyi rahatsız etmeyecek, giriş çıkışı engellemeyecek şekilde kışa hazırlandı. İstanbul'a döndüğüm 15 Kasımdan bu yana da birkaç fırtına, sıkı yağış atlattı. Brandanın oradan, buradan gevşeyen yerlerini de sağolsun Necdet Ağabey sıkıştırıyor, branda sağlam duruyordu.
Birkaç gün önce Ağbeyim telefon edip brandanın teknenin her iki yanından kesildiğini söyledi. İki gündür de Sığacık'a sıkı yağmur yağıyor. Brandanın yetmeyeceği ve teknenin su almasına karşı motorun hemen altına bir tahliye deliği de açmıştık. Ne kadar tahliye oldu bilemiyoruz.
Yeni brandaların siparişi verdim. Necdet Ağabey'e ulaştığında kesilen yerlerin üzerine yama yapıp sağlamlaştıracak. Hakkını nasıl ödeyeceğim bilemiyorum.
Resimleri çekip gönderdi.
5 Yıldır oturduğum Sığacık'ta kimseye zararı olmayan teknenin brandasını kesmek ne demek? Olsa olsa saf "kötülük" olarak nitelendirilebilir.
Köyüm olarak kabul ettiğim belde halkının ferasetine, namusuna güvenip bıraktığıma zarar gelmiş ise takibi ve yapanın cezalandırılması da Sığacıklıların görevi olmaz mı? Sorusuna verilen cevap da ilginç "Sığacıklılar sizin malınızın bekçisi mi?"
Neden Dünyadaki hemen bütün gelişmişlik, eğitim, mutluluk vs araştırmalarında onar, on beşer ülke geriye düştüğümüz belli değil mi?
Bu ülkede insan gibi yaşamak gittikçe zorlaşıyor.
Dert/ sıkıntı bu kadarla kalsa iyi. Yakında yeni alınmış sıfır motorun liman kaydı konusundaki garabeti de paylaşacağım.
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.