Yeni alınan kayık, bundan sonra bir ay boyunca donatılacak ,makinası ,dümeni,ırgatı,elektriği yatağı yorganı ,boyası,kınası yapılacaktı. Bu süre çabuk geçti ve sezon başına tekne yetişti. Neyse tekne evimizin önündeki çekek yerinden limana gidecek ve voli ağı istiflenecek üç aylık palamut sezonu sonuna kadar denizde çalışacaktı. Karıncaların denizden su içtiği bir havada tekneyi küçük bir merasimle yüzdürdük. Artık tekne beyaz üzeri siyah kuşaklı, kırmızı bıyıkları ve kırmızı zehirlisi olan bir güzellikti. Neyse tekne yüzdürülünce Abim ve meşhur bir uzakyol denizcisi olan Aykut Reis tekneye atladılar limana gidecekler. Aykut reisten biraz bahsedersek ; kendisi sekiz dilde konuşabilen 35 yıl yabancı ticari gemilerde Reislik yapmış bir denizci . Yedi Denizde ve üç okyanusta ömrü boyunca seyirler yapmış ve bunları bize devamlı anlatırdı. Bu yüzden ilkokul öğrencisiyken Panamanın yapılış öyküsünü havuzların çalışma sistemini öğrenmiştik. Kendisi emekli olmuş gelmiş memleketine dönmüş küçük çapta ayakkabı tamirciliği yapar sezonda da uzatma ve volicilikte bizim takımda denize çıkardı. Kendisi iyi bir serdümendi ve çok seri yanaşma manevrası yapardı, izlemek bile keyifti. Ama o gün ne olduysa iskeleye yanaşırken tornistan yaptığı sırada tekne ileri geçiyor ve tamyol tornistan yapacağı yerde tamyol ileri veriyor. Ve olan oluyor. Tekne ömrü boyunca taşıyacağı bir ize sahip oluyor. Kepçeyi dönen küpeşte ve parampetler patlıyor. Allah’tan bodoslamada bir şey yok. Sonradan anlıyoruz ki Reis aslında tornistan yapıyor. Fakat şanzumanı ve kumanda kolunu donatan kişi içeride çapariz vermesin diye üstten alması gereken şanzuman kolunu, mesafe müsait diye ters çevirip alttan alıyor. Böylelikle uzatma borusu farş tahtalarının altından geçiyor hiç ortalıkta çapariz etmiyor. Ama kolu ileri dayanınca tornistan geri çekince ileri vites oluyormuş. Bahsettiğimiz şanzuman tabiî ki hidrolik ve telli spiralli sistem değil, kavramalı tip şanzumandır. Sonrasında hep birlikte Aykut Reis daha fazla üzülmesin diye “nazar değdiğine” dair bir kanıya varıldı. Rivayete göre tekneyi şimdilerde çoktan rahmetli olmuş camiamızda kem gözleriyle meşhur bir dostumuz, büyüğümüz görmüştü ve maşallah dememişti. Kendisinin bir bakışta giden gemileri durdurduğu rivayet edilirdi. Sonrasında bu olay şakayla karışık yıllarca böyle yad edilir olmuştu.
Selam ve Uğurlar Olsun Hepsine…
Bu hatıramın kahramanı Aykut Reis, geçtiğimiz günlerde rahmetli oldu. Kendisinin bizlerin dünyadan haberdar olmasında çok büyük payı vardır. Yukarıda bahsettiğim şekilde 35 yıl kesintisiz denizde geçen bir ömrün sonunda , doğup büyüdüğü kasabaya yerleşen, çocukken ayakkabıcı çıraklığı yaptığı için ikinci mesleği olan ayakkabı tamirciliği üzerine minik bir dükkan açan bir büyüğümüzdü. İlk defa gerçek bir dünya haritasını o dükkanın duvarında görmüştüm. Gemiden getirdiği bir haritayı hemen oturduğu dikiş makinasının arkasına , sırtına gelecek şekilde asmıştı. küçücük dükkana zaten , bir dikiş makinesi 3 tabure bir de Aykut Reis sığıyordu. Bir de dükkan köprübaşında çok ayakaltı bir yerde olduğu için , elimizdeki ağır eşyaları bırakma noktamız, büyüklerimizi bekleme noktamızdı. Kendisine vefa borcumuz vardır.
- Denize dair ufkumuzu açtı.
- Sadece onunla uzatmaya çıkan kişilerin bildiği “İpsalazongoloz” tekerlemesini söyleyişi gözümün önünden gitmez.
- Panama Kanalını , Süveyş Kanalını ondan öğrendik.
- Panama Kanalının havuz duvarına ismini yazma öyküsünü keyifle dinledik.
- Çin denizinde tuttuğu balıklar, hayal dünyamıza renk kattı.
- İlk defa kuzey kutbundan açılarak kağıda dökülmüş bir haritayı onun sayesinde gördük.
- Bildiğim bağların bir kısmını ondan öğrendim.
- İsmini bile duymadığımız Afrika Ülkelerini gitmiş gibi öğrendik kendisinden.
- Belçika’daki kanalları,Missipide seyir hikayelerini keyifle dinledik.
- Küçücük bir Karadeniz kasabasından yetişen bir denizcinin nasıl dünya vatandaşı olduğunu ondan öğrendik.
İşte böyle, yıl 2019 ,Aykut Reis seni de uğurladık ebediyete, uğurlar olsun , mekanın cennet olsun.
Rahmet, Selamet ve Şükranla.