Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4254
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#60: 18 Kasım 2018, 22:10:00
Cepten okumak istemiyorum, o nedenle yarın.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#61: 19 Kasım 2018, 23:29:05
  23 Temmuz sabahı 5:30 da Gümüşlük ten çıkarak güneye Hüseyin burnu na doğru ilerlemeye başladım. Buruna yaklaştığımda Gökova körfezi veya Datça civarından gelen birkaç yelkenli tekne ile karşılaştım.

  Çökertmeden çıktım Halilim türküsündeki Çökertme, Bitez yalısı ve Aspat koyunu göreceğim için mutluydum. Bu yörede bir yerin deniz kıyısına yalı diyorlar. Bitezin deniz tarafı Bitez yalısı gibi. İlk   uğrak yeri Aspat koyu olacaktı. Akyarlar koca burun ile kargı adası arasından geçerek Aspat koyuna ulaştığımda umduğumdan çok yapılaşma gördüm. Keşke bundan bir 30 yıl önce buralara gelebilseydim.

   Aspat koyundan sonra kuzey doğuya bağlar burnuna oradan da doğuya Görecek adası ile anakara arasından geçerek, Tayfun kaptan ın Gümüşlükte iken önerdiği akvaryum koyuna gitmek ve geceyi orada geçirmekti niyetim.

   İçeriye Küçük adaya doğru yöneldim. Önümde bir şerit halinde denizin üzerini kaplayan  bok artıklarını gördüğümde midem bulandı. Buraya gelen bir tekne mi pis su deposunu giderken boşaltmış yoksa daha açıktaki bir işlemin kıyıya yansıması mıydı bilmiyorum. Ama açıktan gelme ihtimali çok zayıftı. iki adanın arasına hangi rüzgar açısının yarattığı dalga ile gelecekti.

  Puruvam küçük adaya dönükken iskelemde kalan kayalıkların arasından dikkatlice geçerek Akvaryum koyu diye adlandırılan yere geldim. Gerçekten de anlatılan kadar güzel ve korunaklı bir yerdi. Keşke girişteki bok artıklarını görmeseydim. İçime sinmediği için kalmadım. Bodruma da Gümüşlük günlerimde karadan gelmiştim zaten.

  Küçük adayı arkamda bırakarak Kara adanın üzerinde fener bulunan kuzey ucuna yakın geçecek şekilde Tavşan burnuna  doğru yöneldim. Tavşan burnundan sonra haritada gördüğüm küçük bir koy vardı. Hava kuzeyli estiği için burada kalabilirim diye düşünmüştüm. Ben koya girdiğimde arkamdan bir motor yat ta girdi. Benden önce demir atarak karadan koltuk aldı. kalan alana iki demir atma denemesi yaptım ama başarılı olamadım.

  Yaklaşık dört mil ileride kargıcık bükü var. Ama saat 11: i geçti, yani dalgalarım Egenin ortasından kalkmışlar bu saatten sonra da buraya neredeyse ulaşmak üzereydiler. Motora bira fazla gaz vererek, pabuç burnu nu kerterizleyip orak adasına doğru ilerlemeye başladım.

   Saat  10.00 civarında Bodrumdan çıkan günlük tur tekneleri bana yetişerek beni geçmeye başlamışlardı. Büyük bir ihtimalle aynı yere gidiyorduk. Orak adasından içeriye girerken biraz dalga aldımsa da, Babuç burnunu döndükten sonra ilk koya girdim.

  Daha önceden kıçtan kara yaparak demirlemiş tekneler ile lıyı arasına 3 metreye demir attım. Tentemi başımın üzerine asarak güneş koruma mı da kısmen almıştım.

  Yarım saat geçmeden tur tekneleri koya gelmeye başladılar. Burada öğlen yemeği molası veriyorlardı. birden koyun içinde beş tur teknesi olmuştu. Mola süresi biten tekne çıkıyor, hemen ardından başka bir tekne koya girerek demirliyordu.

  Bu kalabalık arasında bir tur teknesi başkaca da yer kalmadığından benim iskeleme bana oldukça yakın demirledi. Daha hafif tekne olan Devekuşu demirdeki gezme mesafesi çok olduğundan bazen tur teknesine çok yaklaşarak neredeyse çarpacak gibisine yanaşıyordu. İskeleye iki usturmaça ilave ettim. Daha sonra tur teknesinin kaptanı bağlan buraya rahat duralım diyerek beni kendine bağladı.

   Tur teknesinin molası bittiğinde o gün biriken çöplerimi atmaları için verdim ve halatı çözerek ayrılmış olduk.

   Pırıl pırıl suyu olan bir koyda bu akşamı da geçirdim. Yarın belki Çökertme.



 
  • IP logged

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#62: 20 Kasım 2018, 23:21:58
Abi kitap ?
Hoşgeldiniz ve paylaşımlarınız için teşekkür ederim İsmail ağabey.

Kitabınız için tebriklerimi lütfen kabul edin. Nereden edinebiliriz?

Değerli arkadaşlar, Denizde Bir Devekuşu için, Cinius yayınları bu hafta sonuna kadar tüm dağıtım kanallarının internet sitelerinde satışa çıkacağını, google teyzeye '' ismail oruç denizde bir devekuşu'' yazarak aratmamız halinde bulabileceğimizi bildirdi.
  An itibariyle satışta olan siteler için de
http://www.kitabinabak.com/kitap/denizde-bir-devekusu----cinius--kbk--9786057932518
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1240
  • Selamlar
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#63: 21 Kasım 2018, 10:38:45
Ben bu sabah, babil.com sitesinden verdim siparişimi. Üç iş günü diyorlar. 50₺ tamamlarsanız kargo da bedava

İsmail Abi tekrar tebrikler


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
  • IP logged

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#64: 21 Kasım 2018, 17:01:10
Ben bu sabah, babil.com sitesinden verdim siparişimi. Üç iş günü diyorlar. 50₺ tamamlarsanız kargo da bedava

İsmail Abi tekrar tebrikler


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

üç kişi ortaklaşa alırsa kargo beleşe gelir.
Kitapyurdu.com daha çabuk teslim ediyormuş
  • IP logged

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#65: 21 Kasım 2018, 18:00:27
  Kargıcık bükünü görmeden buradan ayrılmak olmazdı. Gece kaldığım yerden burnu dönerek Kargıcık bükü içine girdim. Etrafa bakınarak kıyıyı takip ederek Orak adasının kuzeyinden doğuya Yıldız adasına doğru ilerledim. Hedefim Çökertme.

  Kargıcık Bükünden Çökertmeye kadar demirde kalınabilecek birçok küçük koy var. Gökova nın kuzey yamacında Çökertme- Akyaka arasında Ören ve Akbük dışında sığınılacak pek koy yok. Asıl dantel motifleri Gökova nın güneyinde yer alıyor.

  Koyun dibinden Akyaka dan itibaren batıya doğru Çamlı (Gelibolu) koyu, Sedir (Kleopatra) adası,Boncuk koyu, Karaca koyu, Değirmen Bükü,Kargılı, Tuzla koyu,teke koyu, Yediadalar, Çatalca, Bördübet limanı , Velibükü , gibi koylar ve bu koyların için de de neredeyse sayısız küçük koy bulunmaktadır.

   Değirmen bükü içinde Hırsız koyu, İngiliz limanı, Malderesi, Okluk ve Sazan koylarını saklayan ama 2018 yılından sonra girilmesinin yasaklanacağı güzelliklerden. Şu anda Malderesi tarafına girmek zaten yasak olmasına rağmen bu yılın sonunda kamu yararı olduğundan Cumhurbaşkanlığına tahsis edilmeye (gasp) edilmeye çalışılmakta. Bu sene ben tesadüfen girebildim ama bundan sonrası...

   Gökova nın kuzey yakasını doğuya doğru kıyı kıyı takip ederek, iskelemdeki küçük koyları  da geçtikten sonra Çökertmeye dudaklarımda, '' Çökertmeden çıktım Halilim aman koptu kıyamet'' türküsünü mırıldanarak girdim. Tam karşımda Lokantanın iskelesi ve onun bana göre solunda güzel bir kumsalı olan nadide yerlerden biriydi.

    Bugün hava yanık,batı rüzgarı beni unutmuştu. Belki daha geç saatlerde bütün hışmıyla daha da sert esecekti. Benim sert olarak tanımladığım 4 bofor (yani yaklaşık 14-16 knot ) şiddetindeki rüzgarlar. Gerçi  Çanakkale boğazı çıkışında Yeniköy Balıkçı barınağına girerken 25 knot esen rüzgara eşlik etmiştim ama Devekuşu için 12 knot a kadar olan rüzgarı iyi, 16 knotun üzerine çıktığı zaman sert olarak  nitelendiriyorum. O gün için hava tahminleri ortalama da 10-12 knot  üzerinde ise yerimden bile kımıldamıyorum.

   Çökertmeyi görüp biraz dinlenmiştim, ama orada kalmak yerine Ören veya Akbük te kalmak düşüncesiyle yoluma devam ettim. Örene yaklaşırken sanki havada tanımlayamadığım bir pus vardı. Gerçi Gökova termik santralinin bacasından gözle görünür bir duman çıkmıyordu ama...

   Ören i geçerek Akbük e doğru giderken, Akbük ün batısındaki koyda derinliklerin fazla olduğunu gördüm ve Devekuşu nun kalmasına uygun olmadığına karar verdim. Akbük te Kıran fırtınasının ne zaman olacağının belli olmadığı için de Akbük karşıya  Değirmen büküne geçmeye karar verdim.

   Öğle olmuş batı rüzgarı inceden başlamıştı ama daha henüz dalga kaldırmaya başlamamıştı. Motorun da takviyesi ile hızımı arttırdım. Köremen adaları hizasına geldiğimde dalga etkisi neredeyse kayboldu ve Zeytinli adanın batısından değirmen büküne giriş yaptım.

   Ağır ağır karşımdaki sığlık bölgeye (malderesi) doğru ilerlerken, Çin seddi gibi kıyıdan tepeye uzanan duvarın dibindeki pantondan bir zodiak bot üzerime doğdu gelmeye başladı. Yaklaşınca deniz polisi olduğunu anladım ve gaz keserek motoru boşa aldım. Biri genç iki polis (t-shir lerinde öyle yazıyordu.) ''buradan sonrası yasak geçemezsin'' dediler. Cumhurbaşkanlığı konutuymuş.'' Kendime demirleyecek sığ bir yer arıyorum buralar en az 30 mt, benim demir halatım 20 mt'' dedim. ''Genç olan, ben seni buralarda görmedim.'' dedi. '' Göremezsin çünkü ilk defa geliyorum'' diye yanıtladım. Devekuşu nun kamarasının yanındaki Tekirdağ yazısını görünce Biraz daha yumuşak şekilde'' Tekirdağdan geliyorum deme'' dedi. '' Evet Tekirdağ dan geliyorum, geçen sene Burhaniye ye kadar gelmiştim. Bu sene de Burhaniye den bir ay önce çıktım yavaş yavaş buraya kadar geldim'' diye yanıtladım. Genç olmayanı söze girerek, ''Okluk a gir daha dün açtık kapalıydı. Orada demir atarsın. Olmadı ordan giden teknelerin birinin tonozuna bağlan '' diyerek bana yardımcı olmuş oldu.

   Hava biraz yumuşamıştı. ''Şimdi burası o televizyonlarda bahsedilen ağaçların kesildiği yer mi'' diye safçana sordum. Kıdemli olan polis '' hepsi yanlış, burada sadece çalılık ve makilik olan bölümler temizlendi. Tüm ağaçların Özal dan beri kaydı var. Hepsi numaralı. tek ağaç bile kesilmedi.Ben yıllardır burada görev yapıyorum'' diyerek gerçekleri(?) dile getirerek beni bilgilendirdi.

   Lafı daha uzatmamak gerektiğine kanaat getirerek, ''ben önerdiğiniz yere geçeyim. Size iyi görevler dedim'' ve okluk koyuna doğru yavaşça ilerledim. Bot ta geldiği hızla geriye pantona geri döndü. Görevli polisin kesilmedi dediği ağaçlardan oluşan ağaç mezarlığını Haldun Ağabey ile yolun kapalı olması nedeniyle orman yolundan Marmaris e giderken gördüm. Köklerinden çıkarılmış benim gördüğüm en az yüzlerce ağaç vardı. Belki çin seddinin dibindekiler kesilmemişti ama bu ağaç mezarlığı nasıl oluşmuştu.

  Okluk ta dipteki tahta iskelenin yakınına demir attım. Daha sonra iskeleye gelen tur tekneleri ile beraber geceyi Okluk koyunda geçirdim. Bekli bir daha buraya ömrümün sonuna kadar giremeyebilirim. Koydaki iki lokanta ve iskelenin bulunduğu tapulu araziyi kamu yararı olduğu için Cumhurbaşkanlığına tahsis edilmesi yolunda kamulaştırma ben daha karacasöğüt teyken başladı. Malsahiplerine tebligatlar geldi. Kasım 2018 de sadece birkaç medya organı ve sanal medya da konu tartışıldı.

   Bu arada Haldun ağabey üç mil batıdaki karaca koyundaymış. Yarın kısa bir yolum olacak sadece üç mil.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#66: 22 Kasım 2018, 19:45:19
 Karacasöğüt e Varış

 Erken saatte Okluk koyundan demir alarak Karacasöğüte gitmek üzere yola çıktım. Denizkızı heykelinin yanından geçerek Kara ada ile Sazan koyu arasından Gökova ya çıktım. Gökova beni daha erken olmasına rağmen kaba dalgalarıyla karşıladı.Andızlı burnuna kadar arkadan gelen dalgalarla aslında hız da kazanmış oldum. Karşımda Karaca adasını, sancağımda yemyeşil çam ormanlarının neredeyse denize ulaşan kollarını seyrederek Karaca koyuna girdim.

  Karşıdaki lokantanın önündeki  iskelenin yakınına kadar giderek  4 metreye demir attım. Saat daha 9 bile olmamıştı. Planımda geçici bir yer bularak burada üç beş gün kalmak ve daha sonra Gökova nın güney kıyısını takip ederek Knidos ve Datça ya ulaşmak vardı. Datça daki dostlara orada bağlanabileceğim bir yer olmadığını sormuş, hatta bir ara barınağa giderek araştırmalarını ve diğer önemli konu olan fiyat konusunu konuşmalarını rica etmiştim.

  Demir attıktan sonra, kendime bir sabah kahvesi yaparak havuzluğa geçtim. Bu arada da hemen her yerde yaptığım gibi koya girerken çektiğim fotoğrafları sanal ortamda paylaştım. Aradan birkaç dakika geçmeden yelken kulubünün hizasından küçük bir sandalın çıkarak üzerime doğru geldiğini farkettim. Aklıman acaba yanlış bir yere demir attım da buradan gitmem için uyarmaya mı geliyorlar diye geçti. Tekne nin içindeki kişi el sallayarak hoş geldin dedi ve  yanıma yanaştı. Mihael Bayarbağcıoğlu. Mihael ağabey ile sanal ortamda yol boyunca  yazışıyorduk. Tanışmak burada kısmetmiş.

   Devekuşu nu demirde bırakarak sandalla Mihael ağabey in kendi yaptığı ve yelken kulubünde bağlı olan teknesine geçtik. Eşi Hanımefendi sabah kahvaltısı bile hazırlamıştı. Daha sonra, yelken kulubünün tesislerini gezmeye çıktık. Büyük Usta Sadun Boro nun heykeli önünde fotoğraf çektikten  sonra kulubün idari binasına giderek bağlanma fiyatı sorduk. Fiyat uçmuyordu ama bana göre pahalı sayılırdı.

  Kısa gezintimizin ardından Haldun Ağabeyin teknesi Rüzgar Baba ya geçtik. Haldun Ağabey (Haldun Sevel) yola çıktığımdan bu yana her gün hava durumu hakkında , nereden nasıl geçmemin ve hangi koyda kalmamın rahat olacağı konusunda beni sürekli bilgilendirmişti. Ustura Kemal in yaratıcısı olan Haldun Sevel İstanbul daki tüm imkan ve hayatını geriye bırakarak yıllardır  mavi ve yeşilin beraber raks ettiği Gökova da teknesinde yaşıyor.

  Biraz hoşbeşten sonra Haldun Ağabey, İsmail hadi sana bir yer bulalım dedi. Hep beraber bota binerek Teoman Sarıaslan ın Su Dünyası teknesine geçtik.100 dolarla Türkiye den çıkıp Kızıldeniz,Hint Okyanusu, Tayvan, Mısır ve birçok yeri yıllarca teknesiyle gezmeyi başarmış usta denizcinin teknseinde kahvelerimizi içerken Devekuşu nu nereye bağlayabiliriz sorusuna çözüm bulmaya çalıştık.

  Oradaki herkes adeta Devekuşu na yer bulmak için seferber olmuştu. Bahsettiğim yer Karacasöğüt Çin Mahallesi. Tam bir mahalleli dayanışmasıyla fikirler üretiliyor, konu komşuya soruluyordu.Haldun Ağabey Feridun a da bir soralım dedi. Feridun un teknesi yerinde yokmuş.  Su Dünyasının yakınına bağlanmış olan Vapur a uğradık hep beraber. Melike Hanıma sorduğumuzda ''benim eski yerime bağlayın,orada tonoz da var. Ben Eylül e kadar burada olacağım orası boş'' diyerek bağlanma yeri sıkıntımızın sonlanmasına vesile oldu.

   Mihael Ağabey küçük sandalıyla beni tekrar Devekuşu na götürdü. Demiri alarak bağlanacağım yere doğru hareket ettim. Yaklaşırken Teo nun (Teoman Sarıaslan) botuna binerek bağlanacağım yere doğru hareket ettiğini gördüm. Tüm mahalleli Devekuşu nu Melike Hanımın tonozuna bağladık. Son tonoz ayarlarını Teo suya dalarak yaptı.  Devekuşu artık Çin mahallesindeydi.




  • IP logged

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#67: 23 Kasım 2018, 14:58:29
Karacasöğüt günleri-1

  Devekuşu na bağlanacak yer tamamdı ancak, tekneden karaya çıkmak için bir bota ihtiyacım oluşmuştu. Bağlandığım yerdeki su yaklaşık bir metre civarı olduğundan kıyıya yüzerek çıkıp alışveriş yapıp tekrar yüzerek Devekuşu na dönüyordum.

  Öğlenden sonra Mihael Ağabey botla gelerek beni aldı ve teknesinde öğle yemeğine gittik. Aksam üzeri Haldun ağabey yanıma  botun önünde bir  9,9 Honda motor yatıyordu. Karacasöğüte gelmeden bana bir sürprizi olduğunu söylemişti. Sürpriz hediye motormuş. Yeni teknesini İstanbul dan getirirken ne olur ne olmaz, makinaya birşey olursa idare etsin diye alıp hiç kullanmadığı motoru Devekuşu 2 ye hediye etti. Motoru beraberce başaltına koyduk.

   Bir ay sonra kurban bayramı idi. Çoluk çocuk ailemin Fethiye ye gelme planı vardı, Benim de bu sene en fazla Knidos u döndükten sonra gidebileceğimi kestirdiğim yer Göcek veya Fethiye idi. İstanbula giderek bayram öncesi araba ile hep beraber Fethiye ye gelir isek ve araba da buralarda kalırsa kışı bazen teknede bazen de Fethiye deki evde geçiririm diye düşünüyordum.

  İlaçlarımı yazdırmak için Marmarise gittiğimde eczanenin karşısındaki markette küçük bir çocuk botu gördüm.. Ellerinde iki tane kaldığından mıdır bilemem 70 tl ye o botu aldım. Tekneden karaya çıkarken ıslanmak neyse de, alışveriş sonrası malzemeleri en azından içine koyarak ıslatmadan tekneye getirebilecektim.

   Botu kıyıda şişirerek aldığım malzemeleri içine koyarak Devekuşu na getirdim. içine binip karaya çıkmayı denedim. bir iki düşme tehlikesi yaşadıktan sonra tekneye yanaşarak hep dışarda sarkan sarkan usturmaçalara tutunarak çıkmaya çalıştım. Nafile, çıkamıyordum. Ben ayağa kalkınca bot kendine göre bir yerlere kaymaya başlıyordu. Merdivenle motorun arasına giderek sıkıştı. O sırada nasıl olduysa tekneye çıkmayı başardım. Botu ipinden çekerek havuzluğa almaya çalışırken indiğini gördüm. Merdivene sıkışma sırasında patlamıştı.

   İçindeki yama parçasıyla yapıştırarak kurumasını bekledim. Tekrar şişirdim. Suya bırakarak içine adımımı attım. Bot bir yana gitmiş ve ben sudaydım. Çocukların kaydırağa merdivenden çıkarak aşağı kaydıkları gibi, yüzerek merdivenden çıkıyor bota binmeye çalışıyordum ama bota bir türlü binemeyerek suya kayıyordum. Bir keresinde içine oturmayı başardım ama tekneye binmek için ayağa kalkma hamlesini yaparken tekrar suya düştüm. Bu cebelleşme sırasında botun yaması çıkarak tekrar hava kaçırmaya başlamıştı. Bu böyle olmayacaktı. Ben kıyıya yüzerek çıkmaya devam edip botu sadece eşya ve çöp taşımada arkamdan çekeceğim römork gibi kullanacaktım.

   Ağustos ayının ilk haftası otobüsle İstanbul a giderek bir hafta kaldım. Oradan biraz daha büyükçe kutusunda 3 kişinin binebileceğini ima eden fotografları olan yeni bir bot ta alarak bayramdan önce aile efradıyla birlikte Fethiye ye geldik.




  • IP logged

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#68: 29 Kasım 2018, 09:24:03
 Büyük Sınav   
Genel görüş teknede yaşamanın kadınlar için zor olduğu yönündedir. Bu görüşü boşa çıkaran birçok kadın denizcimiz olmasına rağmen yengelerin tekneye gelmesi, özellikle teknede uzun süre geçirmeleri hakkındaki zorluklar hep konuşulmaktadır. Eşim Devekuşu ndaki imkansızlıkları bilmesine rağmen gelmesi benim için çok olumlu bir gelişmeydi.

    Önceden kendisine belirttiğim gibi kıyıdan tekneye paçalarımızı sıvayarak, tabi ki biraz da ıslanarak geçtik. Devekuşu nda en büyük sıkıntı tuvalet sorunuydu. Bir kimyasal tuvaletimiz olmasına rağmen, sabit tuvalet gibi kullanışlı değildi. Mutfak olmaması nedeniyle yemeklerimizi kağıt tabaklarda yiyor ve yıkama derdi olmadan çöp torbasına atıyorduk.

   Geceyi Karacasöğütte geçirdikten sonra, sabah erkenden denize çıktık. Kıyı kıyı giderek, belki bundan sonra hiçbir zaman giremeyeceğimiz Değirmenbükü ne Okluk koyuna gittik. Geceyi de karşısındaki İngiliz limanında geçirdik.

   Ertesi gün Kargılı koyuna (löngöz) e giderek iyice dibe 2 metreye demir atarak geceledikten sonra dönüşte Çanak koyuna uğrayıp ilk gezimizi tamamlayarak Karacasöğüt e geri döndük.

  Karacasöğütte mahalleli; Baray, Uniqe,Vapur  teknelerine misafir ettiler. Tabi ki teknelerarası geçişler onların botlarıyla yapıldı. Benim bot sadece denize düşmeye yarıyordu. Mahalleli ile sohbetlerde Devekuşuna acilen bir tuvalet alınarak, pis su deposu yapılması, ayrıca küçük bir mutfak ilave edilmesi kararlaştırıldı. Bence ilk yapılması gereken tuvalet. Şimdi, en küçüğünden,az sıçılmış bir ikinci el manuel tuvalet arayışı içindeyim.

   Moladan sonra biraz daha uzunca bir gezi yapmak düşüncesiyle tekrar çıktığımızda önce Tuzla koyuna giderek tüm koyu dolaştık ve fenerin arkasında demirleyerek geceledik. Sabah Akbük e gitmek için erkenden hareket ettik. Akbük e girerken gördüğümüz atık manzarası midemizi bulandırsa da içeriye girerek çadır ve karavan kampı olarak kullanılan burnun yanındaki küçük koyda demirledik. Kıyıda köpük köpük bir malzeme vardı. Bunun tepedeki Wc/ duş olarak kullanıldığını tahmin ettiğim tesisten geceleri boşaltılan bir malzemeden ya da girişte gördüğümüz atıkların buraya kadar sürüklenmesinden olabileceğini tahmin ettim. O gün Akbük Bokbük gibiydi. Demir alarak Sedir adasına devam ettim.

   İkinci turun ikinci gecesini Sedir adasında geçirdikten sonra, Akyaka ya gitmek üzere hareket ettik. Gökova nın Kuzey kıyısını takip ederek Akyaka ya vardığımızda öğlen olmuştu. Mendireğin üzerne bordolamış balıkçı teknesine aborda olarak karaya çıktık. Çöplerimizi Belediye konteyner ına bırakarak alışverişimizi tamamladık. Buz en önemli ihtiyaçtı.

  Sabah sedir adasındaki balıkçıdan satın aldığımız balıklara kendi tuttuğumuz birkaç sarpayı da ilave ederek güzel bir akşam yemeği yedik.

    Dönüş yolumuzda  Gökovanın güney kıyısını takip ederek Çamlı ya uğradıktan sonra Sedir adasının arasından, Boncuk koyu ve Karacasöğüt e geri döndüğümüzde Devekuşu Tuvalet eksiğine rağmen sınavı geçmişti.

   2018 sezonu böylece tamamlanmış oldu. Eğer hala yaşıyor olursam 2019 da Devekuşu na  wc ilave  ederek  devam. Nereye? Ben de bilmiyorum. gönlümden Hisarönü ve Bozburun geçiyor. Gerisi kısmet...







  • IP logged

  • *
  • İleti: 1240
  • Selamlar
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#69: 29 Kasım 2018, 09:39:13
Tüm zorluklara rağmen, süper bir yolculuk yapmışsınız. İlk kitabınızı aldım ve hemen okudum. Yenilerini de bekliyoruz. Teşekkürler


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5812
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#70: 29 Kasım 2018, 11:27:48
Bana amatör denizci nedir diyen olursa İsmail Abi diyorum. Bana göre Amatör Denizci  denilen tanımlamanın vücut bulmuş halidir İsmail Abimiz.  Keyifle takip ettim, okudum, kitabın tekrar hayırlı olsun,  önümüzdeki uzun yıllar boyunca da sağlık ve selametle denizlerde olmanı temenni ederim.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 989
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#71: 29 Kasım 2018, 22:27:20
İsmail Reisim,kalemize sağlık ilgi ile takibe devam.
  • IP logged
“Merhaba denizci, sen de senden sonrakilere anlat…”

  • *
  • İleti: 439
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#72: 30 Kasım 2018, 13:59:35

Seyir anılarınızı büyük bir keyifle okudum.Kaleminize , emeklerinize sağlık.
En kısa sürede kitabınız da alıp okumak istiyorum.Sağlığınız hep el versin , hem teknesini kendi yapan ve yolda olan sizin gibi gerçek bir amatör denizciyi hep Deniz'lerde görelim.Sevgiler.

  • IP logged
Her hata bir ders, ne hata biter ne de ders.(Mevlanadan denizcilere)

  • *
  • İleti: 36
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#73: 08 Aralık 2018, 14:07:01
Değerli Arkadaşlar
tüm güzel dilek ve temennileriniz için teşekkür ederim.

İlk Devekuşu nun yapılış ve Tekirdağ dan İzmir e seyir öyküsünü anlattığım
Denizde Bir Devekuşu nu tüm kitap evlerinin  internet satış mağazalarında bulabilirsiniz.

Yeni Yılda Arkadaşınıza, eşinize, çocuğunuza, kendinize bir kitap hediye edin. Sayenizde aralacak kapıdan Mavi Uygarlığa adım atmalarına vesile olun.
İyi Okumalar

https://www.google.com.tr/shopping/product/4088582198217715822?q=ismailoruc+denizde+bir+deveku%C5%9Fu&oq=ismailoruc+denizde+bir+deveku%C5%9Fu&aqs=chrome..69i57j69i64.15248j0j7&sourceid=chrome&ie=UTF-8&prds=hsec:online&sa=X&ved=0ahUKEwjZ48zZiJDfAhUGjywKHe2LCPsQviQIqwE


  • IP logged

  • *
  • İleti: 1343
Ynt: Devekuşu nun Seyir Defteri 2018
#74: 08 Aralık 2018, 14:45:37
İlk karşılaşmamızda imza isterim.
  • IP logged
BABA TUNCA /YEŞİLKÖY

 
Yukarı git