Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Sarıyaz’dan, Sariyaz’a. 3 tekne hikayesi

  • *
  • İleti: 629
Tan Kaan Özkan,
yok, biz mahallenin yerlisi olarak ( aslen fizikçi Herr Gauss efendinin buluşlarından gelen ) DeGaussing denilmesi daha doğru olan digavsing şamandırasıyla Öreke taşı arasındaki farkı biliriz ; şimdi başkalarını işe karıştırmayayım ama ben her ikisiyle de çeşıtli defalar yakın temas sağlamış biriyim.   ;)

Bu yakınlaşmaların hiç birinde de ağır bir sonuç yaşamadım. Matay'in macerası hariç.




  • IP logged

  • *
  • İleti: 1049
Biz bu haliyle yarışıyoruz, geziyoruz ama tekne rahat ve şık değil.
Bu da haliyle hepimizde bir tatminsizlik yaratıyor. Çünkü aslında çizgisi çok güzel ve bunu da belli ediyor.

Kısa bir kaç anekdot:

Daha tekne Ayvalık’ta, suya inmiş ama işlemler devam ediyor. Fatoş’un şirketinden bir arkadaşları da Ayvalık Marina’ya gelmişler: yeni bir Jeanneau ile.
Fatoş onlara kahveye gitti. Ben toparlama, tamirat, tadilat vs. Geldi, girdi içeri. Baktı sağa sola ve dedi ki: “Memo, biz bu gecekonduyu niye aldık?” Tabii altan aldık filan falan ama o laf içime oturdu tabii. Büyük tadilata iten nedenlerden biri buydu. Çünkü o zaman, o haliyle o “gecekonduyu” satıp, üzerine bir saray, hadi geçtim sarayı bir ev alacak paramız yoktu. Tek seçenek, gecekondudan bir saray yaratmaktı. Aali de sağolsun, yaptık diyebilirim.

Neler yapıldı:

1. Havuzluk, oturaklar ve taban dahil 25 cm aşağı indirildi. Önceden sırt dayamak mümkün değildi. Bu sayede dış çizgiyi bozmadan konforu arttırdık.
2. Tüm elektrik ve su tesisatı yenilendi. Irgat, demir dahil olmak üzere.
3. Tüm aydınlatmalar değişti.
4. Tüm güverte tik kaplandı. Kurtağızları, koç boynuzları kromla değişti.
5. İçeride tüm tavan ve yan duvarlar maun kaplandı.
6. Yan camlar yenilendi; krom çerçeve yapıldı.
7. Tüm heç ve lumbozlar yenilendi.
8. Tuvalet yeniden yapılandırıldı (yerleşimi, eviye vb.)
9. Gövde tamamen kazındı, macunlandı, boyandı. Krem gövde, bordo şeritli oldu. Bkz yukarıdaki resimler.
10. Gövde rengine uygun, (bordo) yelken torbası diktirildi.

Aklıma gelenler şimdilik bunlar. Bunların hepsini de, TayoMar’ı yapan Yener Yatçılık - Nurettin Yener yaptı. Boyasını da ağabeyi Şaban yaptı ki, işçiliği efsanedir.

Tekne bir bitti; adeta biblo. Fatoş da bayıldı. Kalamış Marina’da yerimize döndüğümüzde, yan komşum yeni tekne aldım sanmış. Aynı tekne olduğuna, hele de Tuzla’da yapıldığına inanmakta zorlanmıştı.

Bir minik anekdot daha anlatayım.
Mazot ve su depoları esnekti, Sarıyaz’ın. Ayvalık’ta aldığımda yenilemiştim. Ama sonra mazottan tırstım. Esnek depo ne de olsa oynuyor, bu oynamada bir nedenden giriş ya da çıkış ağzını sıyırırsa sintineyi mazot basacak ki, uğraşılacak iş değil.

O nedenle, mazotu sabite çevirmek istedim. Ömer Kırcal da, Evrensel için bir tane almış ama bir nedenden kullanmıyor, satıyordu. Onu aldım taktım.

Bir gün arkadaşlarla Pendik Marina’dan çıktık, adaya gidiyoruz. Biraz gittik ki, devir düştü. Gaz kesince idare ediyor ama gaz verince gitmiyor. Bir anormallik var. Döndük geri. Selahattin Usta’dan yardım istedim. Baktı hafta içi ve aradı beni: “Mehmet Bey mazot deposunda prezervatif ne arıyor?” dedi. Ben kalakaldım. O kadar saçma bir şey ki. Depoda prezervatif parçalanmış, parçalar halinde emilip, emiş borusunu tıkamış. O nedenle düşük devirde az mazot geçişine izin veriyor ama gaz verince yeterli debiye izin vermiyor.

Sonra işin aslı çıktı ortaya; Ömer’le de çok geyiğini yaptık. Ömer, içine pislik girmesin diye deponun ağzına lateks eldiven geçirmiş. O eldiven bir ara (geyiğin konusu o- hangimizdeyken hatırlamıyoruz) bir şekilde deponun içine düşmüş ve farkedilmemiş. Zamanla da parçalanıp bu hadiseye sebep olmuş.
  • IP logged
« Son Düzenleme: 06 Mart 2018, 17:01:27 Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu »
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

T
  • *
  • İleti: 2171
Minik anekdot'a çok güldüm.
Selahattin usta'nın öyle düşünmüş olmasına daha da çok güldüm.

Aklımdan bir anda bir çok espri geçti. Kötü bir insan olduğumu düşündüm, kendime kızdım ve sustum.  ::)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1049
Artık hikayenin sonu yaklaşıyor; çünkü bu özel Sarıyaz 2’den, sıradan Sarıyaz 3’e geçmek üzereyiz.

O hikayeyi de anlatayım. Sonra arada aklımıza geldikçe anekdot, anı filan ekleriz.

Biz tekneyi Istanbul’da kullanıyoruz ama tamamen gezi amaçlı. Yarışlara girmek yok. O kafaya yediğimiz direkten sonra oğlan anayelkene de karşı. O nedenle fazla yelken yapmak da yok.

Tek aktivite haftasonu günü birlik adaya gitmek. Onda da şu sorun var. Önce biz evden çıkana kadar (2 çocuk ve biri 3 yaşında kız) zaten millet varmış oluyor. Bir de bizim gibi geç hareket edenler arasından motoryatlar da bizi yolda geçiyor. Bize demirleyecek yer kalmıyor. Hadi, bir yerlere sıkışıyoruz. Bu sefer denizanasından denize girilmiyor -ki ben Marmara Denizi’nin suyunun ısısını, tuzluğunu yani yüzerkenki keyfini hiçbir denize değişmem.

Hadi Burgaz’da yemek yiyelim diyoruz; bir hafta 100 verdiğimize, ertesi hafta aynı mönüye aynı kişi sayısı 150 veriyor. Adama “yahu geçen hafta 100 vermiştik, bak arkadaşlarımıza mahçup olduk” diyoruz. “Abi, haftaya gel, almayız” diyor. Keyif almıyor insan.

Bir de her haftasonu da çıkılamıyor: yok çocuğun osu, yok bunun busu...

Bir gün dedim ki: “bakın bu teknenin bir değeri var, her senede marina parası, bakım şu bu bir sürü para harcıyoruz. Eğer bu kadar az kullanacaksak satalım, ya da güneyde bir yere götürelim yazlık gibi kullanalım”. Kimse satılmasına razı değil. Teknenin aşağı inmesine karar veriliyor.

Bir Haziran günü, Umut ve 2 kişi daha (galiba Ömer de vardı; kusura bakmasın unuttuklarım çok zaman oldu) tekneyi Ayvalık’a götürdük. Ertesi hafta da, ailece bir hafta izin kullanıp, geze geze Didim Marina’ya gideceğiz. Teoman (Arsay) Ağabey’in tavsiyesi.

Çok güzel bir havada, keyifli bir seyirle vardık Ayvalık’a. Bağladık tekneyi.















 
  • IP logged
« Son Düzenleme: 06 Mart 2018, 17:03:13 Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu »
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

  • *
  • İleti: 1049
Ertesi hafta ailece geldik tekneye yerleştik.
İlk uzun seyahatimiz, ilk Ege seyahatimiz.
Tekne’de 6 kişi yatabilir. 2 kişi baş kamarada (teknedeki tek kamara).
Salondaki koltuklarda birer kişi (sırt dayama yerleri yukarı doğru kapak gibi açılıyor. Böylece bir çok teknede dolap olan alan, koltuğa ilave olarak geniş bir yatağa dönüşüyor. Gündüz de, eşyalarınızı, yastık, çarşaf vb eşyanızı bu kağaın arkasına saklayabiliyorsunuz. Bir de, iki kilosuz insanın sığabileceği, iskele havuzluk altında bir tüp yatak var.

İlk gün yerleştik, alışveriş filan.
Ertesi gün çıktık yola rota Bademli. Akşamüstü Kalem adasındaki muazzam denizde keyif yaptık. Gece Bademli’ye girdik.
Ertesi gün rota Foça ama, zaman kazanalım diye hava sakinken Çeşme’ye kırdık dümeni. Tam körfezin ortasında lodos başladı. Yandan alıyoruz, keyif kaçırdı. Tüm ailenin de böyle deniz ve havada tecrübesi az. Nereye girelim diye baktık ve Yeniliman barınağına girmeye karar verdik.
İçeri girdik, rıhtıma aborda olduk ama ustumaçaya gerek yok. Dipte doğal usturmaça var. Limanın ağzı sebebi ile içeri ölü saz tipi yosunlar dolarmış. Onlar yastık gibi salmaya yaslandı.
Ertesi gün de hava esince, bir gece daha kalmaya karar verdik. Ama rüzgar bitmiyor. Ve Yeniliman pek keyifli bir liman değil. Günümüz de sayılı.

Oradan ben ve oğlan denizden, kızlar karadan Çeşme’ye vardık. Keyifler yerinde.
Ertesi sabah kalktık. Çeşme Sakız arası kara bulutlar ama Alaçatı tarafı masmavi. Biz de o yöne döneceğiz. Çözdük palamarı, çıktık. Biraz gittik ki, yağmuru da, kaçağını da yedik kafamıza döndük geri. Aynı yere bağlandık. Bağlandığımızda hava geçip gitmişti ama bende hanıma karşı “bir daha çıkalım” diyecek cesaret yoktu. O gün de Çeşme’de geçti.

Ertesi sabah pırıl pırıl havada çıktık yola. Hedef Kuşadası. Deniz sakin ama Çeşme Burnu’nu dönünce yandan solugan almaya başlıyoruz. Sesler yükselince giriyoruz Alaçatı’ya. Artık belli ki, Didim’i tutturamayacağız. Fatoş’un da arkadaşları İzmir’li, Çeşme’deler. Teknenin Alaçatı’da olmasından herkes mutlu.

Ben de diyorum ki, o zaman bir ay kalsın burada, sonra devam ederiz. Ofise gidiyorum. Bir aylık fiyatla 6 aylık fiyat neredeyse aynı. Hanıma olmaz bu diyorum. Eş dostla konuşuyorum, yazışıyorum. O sırada Çetin Kent diyor ki: “Matay’ın git Sığacık’a; yeni marina çok güzel, koylar da öyle. Kal orada”. Fiyat alıyorum Sığacık’tan çok makul. Ertesi sabah, yine oğlanla, Sığacık Marina’ya gidip bağlanıyoruz. Ve orada çok güzel 3 yıl geçiriyoruz.













 
  • IP logged
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

  • *
  • İleti: 1049
Ve Sarıyaz 3:

Teos’ta çok güzel zamanlarımız oldu. En sevdiğimiz marina diyebilirim.
Artık tüm izinlerde, bayramlarda gitmeye başladık. Ancak yukarıda anlattığım gibi tekne tek kamara. Çadır hayatı gibi topluca yatıyoruz, topluca kalkıyoruz. Arkadaş, eş-dost çağıramıyoruz. Ve haliyle madem artık bu kadar yoğun kullanıyoruz, büyütelim diyoruz.

O ilana bak, bu siteye bak filan derken, şirketten bir arkadaşım diyor ki: “benim yakın bir arkadaşım bu işleri yapıyor bir konuş”. İçimden diyorum ki, “yau biliyorum ben camiayı gerek yok”; dışımdan “tamam” diyorum. 1 hafta sonra soruyor “aradın mı” diye. “yok” diyorum.“ “Ulan hıyar ne kaybedersin, ne keçisin” diyor. Ve ben de arıyorum.

Meğerse bu çocuğun çalıştığı broker firma, ağırlıklı olarak Balkanlarda faaliyet gösteren bir Alman bankasının yed-i emini. Almanların kredi verip de, ödenmeyen teknelerini, Romanya, Bulgaristan vb alıp, Türkiye’ye getirip hem yed-i eminlik yapıyorlar, hem de banka adına satışa çıkarıyorlar. Genelde motoryat geliyormuş ama ben aradığımda tesadüfen iki yelkenli gelmiş: Bavaria 38 ve 40. İkisi de 2008 model. Yıl 2011 bu arada.

Benim gözüm 38’de çünkü 40’a param yetmiyor. Aali ile ikisine de bakmaya gidiyoruz. Tekneler Pendik Marina’da. Gidiyoruz ki, 38 yok. “Nerede”, bir müşteri adayı ile test seyrine çıkmışlar. 2 saat bekledik; beklerken de 40’ı köşe bucak inceledik ve sevdik.

O test seyrine çıkanlar dönmediler. Yolda almaya karar vermişler tekneyi. Arkadaşıma sordum “ne olacak şimdi?” diye. Dedi, “biz sana bir indirim yapacağız, aradaki farkı kapatacağız, sen de bi tık yukarı çıkacaksın, alacaksın 40’ı”.

Öyle de oldu. Tabii banka, kredi vb haliyle sıkıntılarımız oldu ama tekneyi aldık.

Bu arada tabii, Sarıyaz 2 sahibinden.com’da satışta. Ve meraklısını bulmak lazım. O meraklı da Can Çiftgül oldu. Geko’dan takip edermiş zaten. Teknenin ismini değiştirmek istedi. Kendi yaptığı bir teknesi vardı, ona Zerdali demiş. (3 çocuğunun adından) buna da Zerdali istiyormuş. Canıma minnet. Sarıyaz yine bana kaldı.
Can ve ailesi, Sığacık’tan hareketle Ege adaları dahil güzel gezdiler; keyfini çıkardılar. Sonunda onlara da küçük geldi ve bir Bavaria da onlar aldı ve Zerdali şimdi bildiğiniz üzere sevgili Mustafa Erol’da. 

Sarıyaz 3 haliyle bizim menzilimizi çok açtı. Ege adaları vb derken, ortalam her yıl en az 35-40 günümüz teknede geçer oldu.

Son 10 yıldır bir kere baldız’ın (yurtdışında yaşıyor) ricası üzerine kalabalık bir aile tatilini otelde yaptık. Onun dışında tüm tatillerimiz teknede geçti.

Şimdi de Hisarönü körfezinin keyfini sürüyoruz.
  • IP logged
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

  • *
  • İleti: 1049
Kedi severlere minik bir anekdot:

Sarıyaz 2 Teos’da. Bir kış iş için İzmir’e geldiğimde, uğradım tekneye ne alemde diye.
Daha kapağı açmamla, bir kedinin bana tıslayıp dışarı fırlaması bir oldu.

Yau bu nereden girdi derken, aklıma geldi ki, havalansın tekne diye, havuzluğa bakan küçük lumbozlardan birini açık bırakmıştım.
Sonra aklıma gelen ikinci soru, bu neden girdi oldu. Bunun da cevabını baş kamarada yatan yeni doğmuş yavruları görünce anladım.

Rahatsız etmemek için tekneyi kapattım çıktım. 2 hafta sonra tekrar geldiğimde gitmişlerdi. Tüm baş kamara minder ve yastıkları da bu vesile ile yenilendi.

Şirkette bu hikayeyi anlattığım kedisever bir kız “aay Mehmet Bey, çok iyi yapmışsınız. Kedi berekettir. Göreceksiniz” dedi. O kışın yazında Sarıyaz 2 geldi.

  • IP logged
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

  • *
  • İleti: 1049
Sarıyaz 3





Bu Sarıyaz 2008 Bavaria 40 Cruiser.
İçinde olması gereken her şey var.
Anlatırım onları da arada.

İki kişinin gözü yüzünden motoru da sıfırladık: tam anlamıyla; yeni sıfır Volvo Penta D2 40 takıldı. Bu motora nazar konusunu hatırlamak isteyenler için:

http://heyamolahey.com/seyir-anilari/kisa-ve-ufakca-macerali-bir-transfer-hikayesi/msg6870/#msg6870

  • IP logged
« Son Düzenleme: 06 Mart 2018, 17:17:32 Gönderen: Mehmet Atay »
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4257
Konuya "katkı" koyacak reisleri merakla bekliyorum :)
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • İleti: 5823
    • Son Denk Kayıkçısı
Hepsini baştan tekrar keyifle okudum, teşekkürler bizlerle paylaştığınız için.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 2553
Konuya "katkı" koyacak reisleri merakla bekliyorum :)

Çok düşündüm anlatayım mı diye  ?0-?
Ben tesadüfen Didim Marina da görünce tekneyi beğenmiş ve arka platformunun açık olduğunu görünce , sanal alemden tanıdığım bir arkadaşımın teknesi diye iskeleden biraz açıp koltuk halatlarını sağlamlamıştım ama sonra epey sıkıntı çektim, ,halatları kesmeye kalkmadığıma dair derdimi anlatana kadar.  ::)
Hala  sosyal platformlarda memleketim insanlarının menfaatininin hikayelerini anlattığını bilmeden hayran hayran takip ettiği  ve denizci sandığı bir paranoyak yüzünden

Bu yaşıma kadar başıma gelmedik kalmadı desem yeridir karada ,ama böylesi ilk kez olmuştu denizcilik hayatımda , bundan sonra da ömrümün sonuna kadar unutmayacağım .

Denize çıkan herkesin bu işin felsefesini ve terbiyesini zaman içerisinde sindirmedikçe karadaki çoğunluktan farkı olmadığını ve aslında o zamanki olduğum forumda gerçek denizcilerin azınlık olduğunu acı bir şekilde öğreten ,  ve o andan sonra bu forumumuz kuruluna kadar sanal alemden beni soğutan bir anı oldu bana.  :(

Sarıyaz gerçekten kendine hikayeler yaratan bir isim. C:-)
  • IP logged
« Son Düzenleme: 07 Mart 2018, 03:30:56 Gönderen: Öcal Turan »

  • *
  • İleti: 1049
Teşekkürler Öcal Reis,

Bana söyleyen isim vermemişti ya da ben kaale almamışım. Olay aklımda ama isim hiç yok.
Ama şunu söyleyeyim, asla aklıma birisinin bir tekne halatını kesebileceği gelmemişti.
Söyleyeni tanımak için iyi bir fırsat olmuştu.
  • IP logged
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

S

Salim ORHANLI

Konuya "katkı" koyacak reisleri merakla bekliyorum :)

Çok düşündüm anlatayım mı diye  ?0-?
Ben tesadüfen Didim Marina da görünce tekneyi beğenmiş ve arka platformunun açık olduğunu görünce , sanal alemden tanıdığım bir arkadaşımın teknesi diye iskeleden biraz açıp koltuk halatlarını sağlamlamıştım ama sonra epey sıkıntı çektim, ,halatları kesmeye kalkmadığıma dair derdimi anlatana kadar.  ::)
Hala  sosyal platformlarda memleketim insanlarının menfaatininin hikayelerini anlattığını bilmeden hayran hayran takip ettiği  ve denizci sandığı bir paranoyak yüzünden

Bu yaşıma kadar başıma gelmedik kalmadı desem yeridir karada ,ama böylesi ilk kez olmuştu denizcilik hayatımda , bundan sonra da ömrümün sonuna kadar unutmayacağım .

Denize çıkan herkesin bu işin felsefesini ve terbiyesini zaman içerisinde sindirmedikçe karadaki çoğunluktan farkı olmadığını ve aslında o zamanki olduğum forumda gerçek denizcilerin azınlık olduğunu acı bir şekilde öğreten ,  ve o andan sonra bu forumumuz kuruluna kadar sanal alemden beni soğutan bir anı oldu bana.  :(

Sarıyaz gerçekten kendine hikayeler yaratan bir isim. C:-)

Öcal reis ile benim teknemde sohbet ediyorduk, masum bir yardım felâket gibi iletilinceye kadar. Sarıyaz C pontonunda karşı komşumdu. Sevgili Mehmet ATAY'ı tanıyıp kısa bir sohbet etmiştim sayesinde.
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4257
Ben katkı olarak, güzel hikayeleri kastetmiştim. Kötü şeyleri boş verelim, gelip geçiyor.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 830




Matay Reisim, oğlun çok yakışıklı maşallah.. Ama ufaklık bıcırık da çok tatlı, çok sevimli.. allah bağışlasın her ikisini de..
  • IP logged

 
Yukarı git