Adım Adım Masal'ın 2020 bakımı

Başlatan Bülent Büyükdağ, 16 Nisan 2020, 01:10:03

« önceki - sonraki »

Bülent Büyükdağ

Itiniz olur abi. Doldurtmazsam ne olayım:)
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

Bülent Büyükdağ

Ustayı aradım. Fırçami yedim oturdum yerime. Meğer  adam;  ben 1 litre  macun yeter mi deyince  salmayı  başkaları  gibi komple  kapatmayacağım  demiş.  Ben  öyle  anlamışım.  Bir de oturup sakın sakin yelkenin pürüzsüz yüzeye gereksinimi olduğunu anlatıyordum adana. Hey dedecim. Borçlusunuz;)
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

O.Utku Uçkan

Alıntı yapılan: Bülent Büyükdağ - 22 Nisan 2020, 12:57:16
Ustayı aradım. Fırçami yedim oturdum yerime. Meğer  adam;  ben 1 litre  macun yeter mi deyince  salmayı  başkaları  gibi komple  kapatmayacağım  demiş.  Ben  öyle  anlamışım.  Bir de oturup sakın sakin yelkenin pürüzsüz yüzeye gereksinimi olduğunu anlatıyordum adana. Hey dedecim. Borçlusunuz;)

Hangi konuda borçlu olduğumu anlamadım ama alacağın olsun yaz deftere bir arkadaşımız hayır olsun diye hesabı kapatır herhalde.  ;)
Ama usta ile iletişiminizi alkışlıyorum.  :)xx :)xx :)xx
DeDe

Bülent Büyükdağ

Abi bi kez alacaklı olmak istedim, a ha ona da laf ettiniz. Alacağınız olsun :)
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

Murat Ayduk

Bülent abi,
Bir şey farkettim...

Sizin oralara yaz gelmiş ya?? Ustanın kıyafeti, güneşin tonu tam yaz havası  :-\

Biz de buralarda gri havalarla uğraşalım, köpeği çıkarırken halen lahana gibi giyiniyorum...

Mehmet Atay

Bi de güneyde, işçi-işveren ilişkisi de biraz farklı galiba.
Hem para veriyorsun, hem azar işitiyorsun; bir de konuyu paylaştığında, Dede'de bir azar daha.
Yaşar Kemal'ler boşuna çıkmıyor Çukurova'dan
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

O.Utku Uçkan

Alıntı yapılan: Mehmet Atay - 22 Nisan 2020, 17:30:39
Bi de güneyde, işçi-işveren ilişkisi de biraz farklı galiba.
Hem para veriyorsun, hem azar işitiyorsun; bir de konuyu paylaştığında, Dede'de bir azar daha.
Yaşar Kemal'ler boşuna çıkmıyor Çukurova'dan

Öyle deme Bülent biraderim bu gün arayıp korona günlerimi kutladı sağ olsun. ;D
DeDe

Burak Doneray

#52
  Tüm denizciler rüzgarın kaotik ve öngörülemez olduğunu bilirler, henüz yelkenlerin yüzey düzgünlüğünün(yelken kumaşının üzerindeki kırışıklıkların bile ciddi bir etkisi vardır) Su altına etkilerini konuşmamışken  yelkenli bir tekneye etki eden  sıvı hareketinin (Fluid motion) bu derecede kafa karıştırıcı olması şaşırtıcı değil.
Bunu anlamak için İyi bir türbülans teorisine ihtiyacımız var İyi bir teori olmadığından, kaba bir kriter olarak Reynolds sayısına bakabiliriz.

Şimdi burda yelken konuşamadığımız için size formuller ile açıklama yoluna gidip zamanınızı harcamayı hiç istemiyorum.

Tekne altınınn epoxy boyalar vb ile kalınlaştırılmasının teknenin hızına nasıl etki ettiğini  ya deneyimlerinizle anlayabilirsiniz yada bu testi yapabilmek için Deeep Tought isimli bilgisayara ihtiyacınız var .Akışkanlar dinamiğini kim anlamışki ben anlayabileyim ve anlatabileyim.


Sevgiler


(Yanlış anlaşılmasın Masala şu an yapılan işlemler yanlıştır demiyorum öncesi gelshield uygulanmasi gereksizdi .Simdi 2 kat daha epoxy astari oldu)

Bülent Büyükdağ

Niye yanlış anlayalım. Sen bu yapılan işlemleri köküyle yanlış da bulabilirsin Burak. Bunun için yazıyoruz zaten burada. Sonuçlarını hep beraber, muhtemelen iki yıl sonra göreceğiz ve ön görebileceğin gibi, olumsuz olsa bile, bu sonucu da sizle paylaşmaktan çekinmeyeceğim.
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

Burak Doneray

#54
Alıntı yapılan: Bülent Büyükdağ - 22 Nisan 2020, 21:10:30
Niye yanlış anlayalım. Sen bu yapılan işlemleri köküyle yanlış da bulabilirsin Burak. Bunun için yazıyoruz zaten burada. Sonuçlarını hep beraber, muhtemelen iki yıl sonra göreceğiz ve ön görebileceğin gibi, olumsuz olsa bile, bu sonucu da sizle paylaşmaktan çekinmeyeceğim.

İki yıl sonra göreceğin bir şey yok Bülent  Teknenin altındaki zehirliyi bir daha kazıman gerektiğinde o epoksi boyayı çıkartamayacaksın  böyle devam edeceksin . Şansına hızlı bir teknen var 1 litre epoxy  boyanın  8 m2 kapladığını düşünürsek  9 kat 12 kat bu böyle gider .Birde teknesinde blister oluşmuş  kişiler teknesini en az 6 ay karada tutup o bölgeyi kazıyıp kurutmadan gelshield uygulayanlar var onlar 2 sene sonra yaptıkları hatayı çok net görebilirler.

Bu konuda keşke kurşun sıksan geçmez Su jetiyle yıkamayın gibi söylemler yerine . Yanlış kullanım üzerine bir şeyler konuşuyor olabilsek performansı design kriterleri gibi konuların zaten buranın ilgi alanı olmadığının farkındayım.

Zafer Dedeoğlu

Burak tekne karaya çıkınca altının su tabancası ile yıkanması risklimi ?

Burak Doneray

#56
Alıntı yapılan: Zafer Dedeoğlu - 23 Nisan 2020, 00:42:01
Burak tekne karaya çıkınca altının su tabancası ile yıkanması risklimi ?

Doğru bir şekilde doğru nozzle ile tabiki değil Zafer Kaptan. Yanlış kullanım ile zarar  vermek tabiki mümkün  Çok yakın mesafeden tutulmamalı.Dünyanın her yerinde tekne altı makine ile yıkanır. Teknesini sürekli denizde  tutmayanlar at çek yaptıranlar mevcut zehirlisi çekme atmaya uygun  olanlar yıkatmazlar aynı zehirli ile inip çıkabilirsiniz hafif bir sulu  zımpara ie aktive ederek burda kullanan bir çok ingiliz mevcut.

Yıkatmazsanız midye yada kekamoz kaplanmış bir tekneye   spatula ile daha çok zarar  verirsiniz yada verirler teknenizin altına.

Murat Ayduk

#57
Bu konuda farklı teze sahip biri olarak ufak bir ekleme yapmak isterim.

Zafer abi sen hatırlarsın Erich'i; şu 82 yaşındaki marinadaki Alman denizci komşumuz.
O da hiç yıkatmazdı altını teknenin, hatta kuzey Avrupa'da bu makinelerin olmadığından bahsederdi. Bana da kızardı yıkatma, yıkanmaz zararlı diye... Ben pek kulak asmazdım o zamanlar ihtiyara  :) "retired sailor" diye takılırdım, kızdırırdım onu  ;D

Sonraları dediğine geldim, iki senedir altına su jeti tutturmuyorum... Hem 80-90 Euro ekstradan cebimde kalıyor, hem de hiç risk almamış oluyorum. İşçilikte de inan bir şey farketmiyor. Kabuk olsa dahi ıslakken çok kolay dökülüyor... Islak zımparada zaten fazlalık boya olduğu gibi iniyor yine. Sadece zımpara yapan ve beton biraz fazladan boyanıyor.

Bir de marinalarda yıkamacılar genellikle tecrübesi olmayan, en junior çalışan olunca; ellerindeki alet bana daha korkutucu geliyor...


Murat Ayduk

#58
Marinadaki makineler bunlardan çok daha basınçlı, örnek videoya bakınca betondan sökülen parçaları yakalayabilirsiniz...

Ben tüm dostlarımı bu makine hakkında uyarıyorum... Çünkü risk var, ekstra faydası yok... Yani karar için teraziye koyunca, küfeleri böyle görüyorum ben...


Öcal Turan

Ben karaya çıkınca teknenin altını güzelce yıkatıyorum ama biraz uzak tutmasını istiyorum tabancayı yıkamacıdan.

Bazen o kadar kabuklu birikmiş oluyorki teknenin altında, ızgaraların üzerinde ve deniz kenarında yapmak zorunda kalıyorsunuz bu işi. Diğer yerlerde çoğu marina müsaade etmiyor zaten.

Sonrasında ,teknede hep taşıdığım ve önceden tekneyi park edeceğim yere taşıdığım, ufak  makinamla kendim yıkıyorum ince detay işler için.

Tabancanın nozulunu gövdeye çok yaklaştırmaz ve belli bir açıyla tutar isek ,temizlik güzel ve çabuk  oluyor.