Tekne altının basınçlı suyla yıkanmasının jelcoata nasıl zarar verdiğini anlamakta zorlanıyorum 3 kat zehirliyi 1 kat astarı aşıp nasıl zarar veriyor .Murat reis yaşadığınız olayı anlatabilirmisiniz ? Birde teknenin altına 9 kat gelshield üstüne astar 3 kat zehirli boya ben böyle bir kalınlığın teknenin performansına olumsuz etki edeceğini düşünüyorum.
Gelcoat kazınmadan yada çizilmeden gelshield uygulaması yapıldığınıda ben bilmiyorum neden teknemin gelcoatunu kazıtayım Ozmos olmadan hiç bir zaman yaptırmam herhalde yanlış biliyor olabilirim yazdıklarınız benim bildiklerimle örtüşmediğinden sormek istedim yanlış biliyorsam doğrusunu öğrenmek isterim.
Bülent'çim kolay gelsin diyorum Ustaya şimdiden işini düzgün yapmazsa başına neler geleceğini birinin anlatması gerektiğni düşünüyorum
Merhaba Burak Kaptanım,
İlk sorunuz için şöyle açıklayayım. Bir Hollandalının videosunda şans eseri yanda çıkan video listesinde rastlamıştım, nozzle'ın ucundan çıkan suyu yavaş çekimde gösteriyordu, güzel bir video idi ama daha sonra bir türlü bulamadım.
Marinada kullanılan basınçlı yıkama makineleri çok yüksek basınçta çalışıyor, normallerinden daha üstün. (en azından benim Pendikte ve Tuzla'da gördüklerim gayet kocaydı) O tabanca ehil bir elde değilse sıkıntı çıkması muhtemel. Çok yakın tuttuğunuz zaman çok küçük bir alanın yüksek basınçla karşılaşmasını sağlıyorsunuz. Bununla beraber nozzle'ın ucundan çıkan suyun yavaşlatılmış çekimde aslında kesik kesik ve ani darbelerle gittiğini görüyorsunuz. Bu da boyalar arasındaki katlarda ve en önemlisi gelcoat üzerinde mikro çatlaklara yol açıyor. Gelcoat üzerinde bulunan boya veya gelshield basınçlı darbelerle çok küçük alanlara vuran suyun etkisini azaltmayacaktır. Buradaki asıl sorun nozzle'dan çıkan darbeli suyun bir çekiç gibi küçük alanlara darbeler yapıyor olması.
Su öyle bir şey ki, tekneniz denizdeyken bulduğu mikron inceliklerden kabuk içerisinde metrelerce yürüyebilir (gemi mühendisi arkadaşım bunun teknik ismini de söylemişti ama hatırlamıyorum).
Ayrıca basınçlı su ile yıkamayınca çok fazla bir iş yükü ekstra doğmuyor, sadece sulu zımpara yaparken bulunduğunuz yer biraz daha boyanıyor... Böyle olunca risk almaya değer mi?
Ben yarışmadığım için performans benim için sonraki önem düzeylerinde duruyor.
Aynı zamanda gelshield ve macun iyi bir işçilikle uygulanır, pürüzsüz bir düzey elde edilirse ekstra bir performans kaybına yol açmaz. Kabuk kalınlığını arttırdığınızı düşünün, onun gibi... Boya ağırlığı bakımından da sıkıntı değil, teknede her daim bir kasa bira varmış gibi düşünebilirsiniz
Ama her halükarda sağlamlık benim için ilk sırada...
Son olarak kazıma ile alakalı: Biliyorsunuz kazırken ya boyayı kazır gelcoatı ortaya çıkarırsınız, ya da ozmos var veya gelcoat hasar gördüyse gelcoat kazınması gerekirse elyafa kadar kazır gelcoatu da alırsınız.
Sadece boyayı kazır, gelcoatu bırakırsanız; (international için konuşuyorum)
Gelshield 200 ürününü kullanırsınız, tavsiye edilen kat sayısı 7'dir ama 9 en üst korumadır. Bu ürün sonrasında astar kullanmayarak direk aynı marka boyayı vurmaya başlayabilirsiniz. Ben bu işlemi yaptım, senelerin boyası birikince zamanı gelmişti.
Ama gelcoat kazınması gerekirse, o zaman elyaf açığa çıkacağından farklı ürünler kullanmanız gerekir. O zaman
Solvent içermeyen Gelshield Plus ürününü 5 kat atar, sonrasında iki kat Gelshield 200 atarsınız, sonrasında zehirli boyanız.
Ama genellikle ozmos tedavisinde yaparlar bu işlemleri.. Ozmos tedavisi için gelshield plus öncesinde saydam başka bir epoksi ürünü var international'ın...
Her iki işlemde de ilk katlar sonrasına epoksi macun ile yoklama işlemi yapılır, pürüzsüz bir satıh elde etmek için.
Ben 2018'de biriken boyayı kazıyayım dedim, sonrasında evladiyelik bir işlem yapalım dedim; inanın üniversitede olsaydım tez yazacak kadar çalışma yaptığımı fark ettim
Ne kadar bununla alakalı yazı, video, kitap varsa ulaşabildiğim hepsinden faydalanmaya çalıştım. Akzo Nobel'de ürün müdürlerini işten soğuttum
(Barbaros Beydi yanlış hatırlamıyorsam)
Ustaya da işin başında her dakika durarak kitabi olarak yol gösterdim. Yoksa ustalarımız hızlandırıcı karışımlarını göz kararı yapmayı, katlar arasındaki saat beklemelerini vs pek ciddiye almıyorlar. Halbuki belli sıcaklıklarda epoksi katlarını belli bir süre içerisinde atmanız lazım.
En önemli şey malzemeden önce uygulama başarısı...