Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Andromeda1'in Maceraları

  • *
  • İleti: 5813
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#15: 14 Ocak 2018, 22:31:45
Biliyoruz tabi. Çok teşekkürler. Hani fakir ama gururlu bir genç vardı.Teknede pek iş yapmadığı söylenen...  0/_/

Öyle mi diyorlarmış oysa ben hep çalışırken görüyordum.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#16: 14 Ocak 2018, 23:22:26
Eline sağlık Mücahit reis.

Hem geçmiş olsun diyorum, hem de sabrın için kocaman bir tebriği haketmişsin doğrusu.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1631
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#17: 14 Ocak 2018, 23:39:49
Biliyoruz tabi. Çok teşekkürler. Hani fakir ama gururlu bir genç vardı.Teknede pek iş yapmadığı söylenen...  0/_/

Öyle mi diyorlarmış oysa ben hep çalışırken görüyordum.
Ece reisten bu konuya değinmesini rica ediyorum


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
  • IP logged

  • *
  • İleti: 439
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#18: 15 Ocak 2018, 01:25:14

Mücahit ne güzel yazıyorsun kardeşim.
Nerdeyse şu pat pat sesi kesilmeseydi iyi olacak, daha da yazacaktı diyecektim :)
Şaka bir yana gergin geçen ilk bölümü sabır abidesi olarak atlatmışsın bu önemli.
Deniz haricinde olan bu tür gerginliklere aynı sabrı göstermek imkansız.
Neymiş deniz adamı sakinleştirirmiş her zaman.  ;D
Neyse buna da geçmiş olsun diyor,pat patsız ve tak taksız yeni sezonlar diliyorum. C:-)
Sevgiler.
  • IP logged
Her hata bir ders, ne hata biter ne de ders.(Mevlanadan denizcilere)

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4254
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#19: 15 Ocak 2018, 05:40:51
Ellerine sağlık Mücahit,
keyifle okudum.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#20: 15 Ocak 2018, 11:34:45
Ellerine sağlık Mücahit reis ,

Keyifle okudum .
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1165
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#21: 15 Ocak 2018, 22:04:27
Reislerim teşekkürler.

Ali Reis imal ettiği şaft temizleme aparatının resmini burda ya da başka başlıkta  paylaşır ve kısaca tanıtırsa faydalı olur düşüncesindeyim.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 989
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#22: 15 Ocak 2018, 22:59:24
Reislerim teşekkürler.

Ali Reis imal ettiği şaft temizleme aparatının resmini burda ya da başka başlıkta  paylaşır ve kısaca tanıtırsa faydalı olur düşüncesindeyim.
Tabi seve seve,imal demiyelimde zorunluluktan tasarlandı,çizildi,kesildi,bıçakcıda biletildi,kazma sapı taktım sap olarak,bir sürü kestirmiştim parça saçtan,hediye olarak gördüğüm arkadaşlara dağıtmıştım fazlasını,belki buradan da birilerine vermiş olabilirim hatırlamıyorum. Cevap İpekçi reis te görmüştüm oradan esinlenildi:)





  • IP logged
“Merhaba denizci, sen de senden sonrakilere anlat…”

  • *
  • İleti: 5813
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#23: 29 Kasım 2018, 12:20:46
İletinin sahibi Mücahit Reis, ben sadece buraya taşıdım. Bilgilerinize.


Bu piyasada, böyle bir satış stratejisi... Kolay değil!
Bugün karar verip, tekne inşa edip mayısta bitirip seyre çıkmak... İmkansız gibi!

Hayırlı olsun ve kolay gelsin Ersin Reis  :)
İnşa konusunda yardıma ihtiyacın olursa haber et, seve seve yardım ederim!

Ahmet Ilgaz Reisin Ersin Reise yardım çağrısını görünce Ahmet’ Reisi tanımayanlar için bir açıklama yapmak istedim. Ne zamandır bunu yazmayı istiyordum. Bu vesileyle kendisine bir kez daha teşekkür etme şansım olur. Ahmet bir konuda yardım edeceğim dediyse mutlaka yapar. O kadar sözünün eridir. Yanlışlıkla “ Olur yardım edersen sevinirim” filan derseniz paçayı kurtaramazsınız. :)

Geçen sene bizim kayığa güneş enerjisi bağlamaktan bahsedince bana “ Benim tekneye ve Aziz Abi’nin teknesine taktık çok ekonomik ve verimli oldu. Senin güneş enerjisini de birlikte hallederiz merak etme” dedi. Ben bu teklifi duyunca çok sevindim. Teşekkür ettim. İlk arayacağım kişi sensin dedim. Dedim ama Ahmet Bakırköy’de ben Tuzla’da. Oradan buraya onu yormak istemediğim için kendisinden yardım istemeye kıyamadım.

Aradan bir iki hafta geçti. Ahmet aradı:

- Ne yaptın araştırdın mı? 
- Abi çok yoğunum bakacağım.
-Bak X internet sitesinde ucuz modeller var linkini hemen gönderiyorum.
-Tamam çok sağol.

Modellere bakıyorum ama ben gerçekten Ahmet’i çağıramam o kadar yoldan. Kendim yapmayı da gözüm kestirmiyor.
İki hafta sonra Ahmet yine arıyor yine benzer muhabbet… Adam benim işimi benden daha iyi takip ediyor. Her aradığında Mahçup oluyorum. En son bir gün Kabaalioğlu ile konuşuyorum. Meğer onun da webastosunu takacağım diye tutturmuş. O da benim gibi Ilgaz’a zahmet  olmasın diye ertelemiş durmuş. En sonunda teslim olmuş. Webastoyu takıp çalıştırmışlar. “ Abi deli O , kafayı taktı mı yapar. Hem böyle işleri yapmayı seviyor. Hem de yardım etmekten çok zevk alıyor.  :)

Neyse Kabaalioğlu’ndan tüyoyu aldım ya. Ben de sonunda teslim oldum. Ilgaz Reis aradı yine bir gün. “Bir yerlerde kampanya var” diye. Birkaç link gönderdi. İnternetten Regülatör ve kabloları aldım. Bir komşumuzun tanıdığından 2 adet 150 Wattt esnek panel aldık. Malzemeyi tamamladık. Ahmet'i aradım. Herşeyin tamam olmasına benden daha çok sevindi. Hafta içi bir gün kararlaştırdık. Bana en son “Teknede alet edevat sağlam mı? Avadanlığın var mı?” diye sordu. Ben de her şey var dedim. Sonunda büyük gün geldi. Ahmet'i metrobüsten aldım. Tuzla’ya gittik.

Ben panelleri önceden biminiye diktirmiştim. Yapacağımız iş kabloları bağlayıp, içerde uygun bir yer bulacağımız regülatöre ulaştırmaktı. Tekneyi deldirmek istemediğim için Andromeda'nın orijinalinde  sancak tarafında kıç kamaranın kenarından geçen kablo kanalını kullanalım dedim. Ahmet sağolsun kabul etti. Gidip kılavuz boru aldık. Fakat daracık alanda bu işi yapmak epey vaktimizi aldı. Regülatörü monte etmek istediğim yer de zor bir yerdi. Ahmet ona da hiçbir şey demedi. Normalde tekneyi daha önce görmüş olsa kafasında bir plan yapar belki daha hızlı çalışırdı. Ama o kadar pozitif birisi ki sürekli espriler yapıyor. Beni de motive ediyor. İşi kolay hale getirebiliyor. Neyse her şeyi taktı sistem devreye girecek ama bu sefer kendi kendi kendine bir iş daha çıkarmasın mı?

Teknede üç adet 100A  akü vardı. Birisi motor, ikisi servis aküsü... Bana dedi ki ;

-Motor için daha küçük bir akü alalım. Bunların üçünü de servis aküsü yapalım ne dersin?
-Güzel düşünce ama dördüncü aküyü koyacak yer sıkıntılı.
-Niye abi? Şu harita masasının koltuğunun altı boş. Oraya koyarız. Kabloları da alttan geçiririz. Kablolar için birkaç delik açma işi var o kadar.

Bu çok güzel bir teklif, benim mahcubiyetimi daha da artıyor. Sen insan mısın melek misin kardeşim?

Tamam diyorum Hemen Tuzla oto sanayiden bir akü ve bir takım kutup başı ve uygun miktara akü kablosu alıp geliyorum.   
Başlıyoruz işe girişmeye. Bu arada sabahtan beri teknede vidasıydı cıvatasıydı sürekli bir şeyler eksik çıkıyor. Yan keskimi de ödünç verdiğim bir komşuda unutmuşum. Hafta içi olduğu için kimseden ödünç de alamıyorum. Zaten ödünç alet almayı da pek sıcak bakmam. Ahmet yine de keyifli da bana sürekli takılıyor. :)
 
-Kardeşim sorduk sana avadanlık var mı diye. Var dedin ama lazım olan ne varsa içinden zar zor başka şeyler bulup uyduruyoruz.

Ben de onun bu neşeli esprili halinden cesaret alarak.
-Avandalık deyince ben de içine avadan sudan şeyler konuluyor sandıydım kızma be arkadaş.

Neyse biz akşam üstüne doğru işleri bitirdik. Yeni akü teknenin sallantısıyla  kaymasın diye altına kaydırmaz örtü koymamı da tembih ediyor. Artık Andromeda’da 300amper servis aküsü, 75 amper start aküsü ve 300W güneş enerjimiz var.

Ahmet Ilgaz dostuma ne kadar teşekkür etsem azdır. Eline emeğine sağlık. :)xx :)xx :)xx

Hem denizciliğiyle hem de yardımseverliğiyle örnek aldığım bir arkadaşım… Siz yine de kendisi yardım teklif ettiğinde dikkatli cevap verin. :)



Servis aküleri merdivenin bittiği yerde döşemenin altında yuvada. A noktası
Start aküsü, koltuğun altında B noktası

  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1165
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#24: 29 Kasım 2018, 12:59:56
Kabaalioğlu Reisimizden rica ettim yazıyı buraya taşıdı. Teşekkürler.

Bu güneş enerjisi montaj operasyonu Temmuz ayı başındaydı. Bu sayede yaz tatili boyunca çok rahat ettik. Dışarıdan hiç elektrik ihtiyacımız olmadı.

Esnek paneli bimininin üzerinden alıp daha sağlam bir yere monte etmek istiyorum. Belki arkada paslanmaz bir taşıyıcıya… Hem panel bimini üzerinde esnemez ve zarar görmez.Ömrü kısalmamış olur. Hem de yelken yaparken ana yelkeni görebilmek için biminiyi açabiliriz.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 324
  • ANDROMEDA 1
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#25: 29 Kasım 2018, 17:55:27
Güneş panellerinin montajından birkaç gün sonra Andromeda’yla çıktık. İki haftalık bir Bozcaada tatilinden sonra Andromeda’yı Kabatepe’ye bağladık ve İstanbul’a döndük. İki hafta daha çalıştıktan sonra bayram tatiliyle birleştirdiğimiz toplam iki haftalık ikinci tatil için Kabatepe’ye döndük. (Mücahit’in bu tatiller sırasında İstanbul’a dönüp birkaç gün çalışması gerektiği için kesintisiz tatili ben yapmış oldum.  :) ) Bayram tatilinin yarattığı izdihamı görünce Kabatepe sakinliği ve deniziyle o kadar iyi geldi ki Mücahit’e “Burada kalalım. Bir yere gitmeyelim” dedim.

Her şey iyi hoştu ama limanda bağlandığımız tarafta elektrik yoktu. Ve bizim elektrik panelleri ilk sınavını verecekti. İki hafta boyunca gece gündüz buzdolabını kapatmadan 300 W panellerle 300 Amper akülerle çok rahat ettik. Sevgili Ahmet Ilgaz’ın kulaklarını çınlattık. Bu tatili sayesinde yaptık.  :) Çok teşekkürler…

Gelelim güneş paneli ekonomik mi kısmına. Yaz sıcağında elektrik olmayan bir yerde iki, bilmediniz üç gün dayanabilirdik. Sonuçta elektrik olan bir marinaya bağlanmak zorunda kalacaktık. (Bakmayınız:Buzdolabı mı.. Ne gerek buzdolabına..   ;) ) Böyle olunca da günlük bağlanma gideri epey farkederdi. Yani bizim paneller maliyetinin epey bir kısmını çıkardı. Üstelik istediğimiz yerlerde kalma özgürlüğü verdi. :)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5813
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#26: 29 Kasım 2018, 18:54:39
Atom karınca gibi bir adam bu Ahmet Ilgaz , Asterix'ede Webastoyu zorla taktı, bir de ilk montajda çalıştıramadı, kahroldu kafaya taktı. Ama sonradan bağladığımız sigortanın yetersiz olduğunu görüp işi çözünce acayip rahatlamıştı. Ben keyfini süremedim ama nasip olacak yeni sahipleri keyifle kullanırlar inşallah. Sağol , varol Ahmet Ilgaz Kardeşim.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 125
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#27: 02 Aralık 2018, 09:05:41
Montaj bizim işimiz  8)

Ne demek! Dostlarıma bi faydam dokunduysa ne mutlu bana...
  • IP logged
We are like islands in the sea, separate on the surface but connected in the deep!

  • *
  • İleti: 125
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#28: 02 Aralık 2018, 09:08:27
...
Esnek paneli bimininin üzerinden alıp daha sağlam bir yere monte etmek istiyorum. Belki arkada paslanmaz bir taşıyıcıya… Hem panel bimini üzerinde esnemez ve zarar görmez.Ömrü kısalmamış olur. Hem de yelken yaparken ana yelkeni görebilmek için biminiyi açabiliriz.

Paslanmaz işi tamam olunca haber ver panelleri itina ile taşıyalım  ;)
  • IP logged
We are like islands in the sea, separate on the surface but connected in the deep!

  • *
  • İleti: 324
  • ANDROMEDA 1
Ynt: Andromeda1'in Maceraları
#29: 16 Ocak 2019, 22:15:40
Sinağrit Baba

Bu yaz Bozcaada’da, yılların birikimi olan balıkçılık tecrübemle, çok sağlam ekipman alıp, benim gibi çok iyi bir balıkçı olan Yeğenim Çağan ile birlikte iki kilo civarı bir Sinarit tuttuk. Bu kadar iyi balıkçı olunca bu başarı kaçınılmaz değil mi? Aslında bu hikayedeki doğru olan tek şey; Çağan’la birlikte iki kilo civarı bir Sinarit tutmamız.  :)


 
En başından almak gerekirse; Mücahit’in iş için birkaç günlüğüne İstanbul’a dönmesi gerekiyordu. Gitmeden önce bana o güne kadar hiç kullanmadığım dingiyi ve motorunu nasıl kullanacağımı gösterdi. Ertesi gün akşamüstü Çağan’a hadi gidip şansımızı deneyelim dedim. Her tür spor malzemesi satan malum mağazadan makinesi dahil 60 TL’ye aldığım kamışı ve kardeşimin İzmir’den getirdiği sarı kurşun kafalı hamsi görünümlü silikonu aldık. Bota atladık ve Bozcaada limanı ile ada arasındaki alanda dolaşmaya başladık. Ben motoru kontrol ediyorum. Çağan da makineyi tutuyor. Biz iki acemi balıkçı; “Biraz yavaş git”, “Biraz misina bırak”, “Pervaneye dikkat et” falan derken 10 dakika geçmedi, kamış çok güçlü bir şekilde büküldü. Heyecanla motoru durdurdum.  Çağan sarmaya çalışıyor ama bizim makine o kadar kötü ki birden misina karıştı. Saramıyoruz. Ben aldım; elimle misinayı sarmaya çalışıyorum. Bu arada misinada hiç hareket yok. Biz ne kaçırdık acaba diye düşünüyoruz.  Artık sarma işinin sonuna yaklaşmışken denize bir baktık yemin ucunda kocaman bir balık. Bu kadar zaman hareketsiz beklemiş. Hiç zorlanmadan bota aldık fakat ne olduğunu bilmiyoruz. Zehirli mi, dokunabilir miyiz? İkimiz de tutmaya yanaşmayınca garibimi oturma yerinin altına oltanın ucunda bıraktık. Motoru çalıştırdık ve tekneye döndük. Bizimkiler bu kadar çabuk dönmemizden şüphelenmiş, havuzlukta bize bakıyorlar. Babam; “Tuttunuz mu bir şey” diye seslendi. “Tabii ki” dedik, “ İyi balıkçılar boş dönmez. “  ;) Balığı gösterdik. Havuzlukta sevinç, şaşkınlık nidaları…

Babam bizim yapamadığımızı yaptı ve balığı oltadan çıkardı. Sinarit galiba dedi. Alıp komşulara gösterdi, onlardan da teyit aldı. Benim o güne kadar balık tezgahlarında bile görmediğim, varsa da fark etmediğim Sinarit’i yakalamıştık. Ya da biz yakalamadık, Sait Faik’in Sinağrit Baba öyküsündeki gibi Sinarit biz seçmişti. Ama ne olursa olsun sonuç değişmiyor. Çağan’la birlikte ailenin ilk Sinarit yakalayanları olarak (Umarım son olmaz.) tarihe geçtik. Hayatlarının çoğunu balık tutarak geçirmiş olan abim (6 kg’luk levrek başarısı var) ve kardeşim ( 30 kg. yayın balığı yakalayıp serbest bırakmıştı) hala bu başarımıza! inanamıyorlar.  :)




Doğal olarak, akşam yemeği planımız değişti. İnternetten de araştırarak fırında yapmaya karar verdik. Tepsinin altına dizdiğimiz patates ve soğan dilimleri üstüne balığı yerleştirdik. Üstünü de biber, limon ve domates dilimleri ile süsledik. Zeytinyağını unutmadık. Babam balığı deniz suyuyla temizlemişti. Bunun da etkisi var mı bilmiyorum ama yediğim, en deniz kokulu balıklardan birisiydi. Yemek boyunca Çağan’la ne kadar iyi balıkçılar olduğumuzu konuştuk durduk. Bu artık aramızda espri haline geldi.  :)

Sinarit macerası bizi çok motive etti. Daha iyi malzeme ile çok çaba sarf ettik fakat birkaç yem kaptırma olayı ve istavrit, karagöz avı dışında kayda değer bir şey olmadı. Gene de çabalarımız devam ediyor. İnsan bir kere bu heyecanı yaşayınca artık vazgeçemiyor.

Bu arada yakaladığımız Sinaritin sonunun Sait Faik’in öyküsünde anlattığı Sinağrit Baba gibi olmadığını umarım. Bizim oltamıza ve soframıza konuk olmaktan mutlu olduğuna inanmak isterim.


  • IP logged
« Son Düzenleme: 16 Ocak 2019, 22:26:46 Gönderen: Ece Astunç Karabaş »

 
Yukarı git