Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4254
Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.
OP: 21 Ocak 2017, 11:05:49
Ne motor, ne yelken. İşte çözemediğim problem; Portuçlar ve depolama alanları! Bir tekne sahibini delirtmeye yetecek ne ararsanız bulacağınız her şey tam burada.

Sorun, teknesinde bol zaman geçirenlerin ellerine ne geçirirse bir yere tıkmalarından, hiç bir şeyi atmamalarından mı kaynaklanıyor bilemiyorum.

Masal'ı 4 yıl önce aldığımızda, 10*20 cmlik bir alet çantası vardı. Bir kaç parça da halat. Teknede başka bir şey yok. Hayat çok güzeldi o zamanlar.

Küreydi, filtreydi motor yağıydı yedek vinç kolları filan harita masasının altındaki dolapta, sancak portuçta yakıt bidonları, iskelede halatlar ve yedek demir. Neyi arasam pat, elimin altında.

Sonra,  30*50'lik bir alet çantası, bir takım çantası.... yeni halatlar... can salı.... bir alet çantası daha... yer var... sorun yok... Bir kısmı koltuk altında bir kısmı portuçlarda... hayat gayet güzel.... Bu sistemle 3 kış iki yaz geçti.
Ortakla da sorun yaşamıyoruz. Kimse özel eşyasını teknede bırakmıyor, dolaplar genellikle boş o nedenle. Gayet iyi. Hayat güzel.

Sonra Ortakla anlaşmalı boşandık. O kendine yeni bir tekne aldı, gitti.Şimdi Merve'sinde mutlu.

Ortakla boşandıktan kısa bir süre Esay haşmetiyle geldi. "Dışarı çık" dedi. Çıktım. 15 dakika sonra, "gel" dedi. Gittim. Şunu şuradan al, bunu buradan al, harita masası altındakileri boşalt orası kap kacak yeri, bunu buradan çıkart, sebze meyve için, buraya ağ as, şuraya bunu yap, şu...

Havuzluk ağzına kadar doldu. Yığınla ama yığınla malzeme. Bir cigara yaktım. Evet ya dedim, ben evliydim. Derin bir nefes çektim,"Kurala uy Bülent! Sihirli kurala uy ve tamam de, başka bir şey deme!".

Önümde bir yığın, koca koca alet çantalarını, bidonları Masalcığımın iki tane küçük portucuna tıkmaya çalışıyorum. Alet çantaları bidonlar bir tarafa, yedek tüp demir, halatlar, motor yağları, güvenlik ekipmanları, yeke meke artık aklınıza ne gelirse öteki tarafa. Portuçlar zor bela kapandı.

Elimde en son, Masal'ın 10*20'lik ilk takım çantası kaldı. "Esaycım dedim, bunu masanın altına koysak. Hani bir pense bir tornavida" Uzun uzun düşündü. "Mümkün" dedi. Mümkün!? Ah... minnettarım!

Bu "düzen"den sonra, en küçük bir yapıştırıcı, kablo artık her neyse almak için bir sürü ritüel. Hadi yaptın ritüeli,bir daha yerine koymak ikinci bir ritüel...



Soru şu; bu bir sorun mu? Teknede düzen nasıl olmalı? Bütün tekneciler için asgari müşterekler var mı, bulunabilir mi?


  • IP logged
« Son Düzenleme: 21 Ocak 2017, 11:11:25 Gönderen: Bülent Büyükdağ »
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • İleti: 1159
    • KUTUP YILDIZI
Tabi bütün bu ritüellerden, Masal'ı Bay Te'ye hediye ederek kurtulmak ta mümkün.

Canın sıkıldıkça Bay Te ye ziyarete gidersin. ;D
  • IP logged
ВЛАДА / TEOS

  • *
  • İleti: 1049
Bu soruna çözüm bulunamaz.
Çünkü teknelerin hayatımızda şöyle farklı bir rolü daha var.
Özellikleri kışları, onlardan uzak olduğumuzda, okuduğumuz ve izlediğimiz videolardan edindiğimiz bazı bilgileri kafamızda yaşıyoruz. Ve bu alet de yanımızda olmalı gibi varsayımlar kurup, alıyoruz.
Mesela bu şekilde aldığım ve bir portuçun yarısını işgal eden, o zamanki West Marine'den aldığım, şu sırtlıklı minderler var. Alma sebebim, Yunan adalarına gittiğimizde, plajlarda rahat oturma seçeneği olmadığı için. Ama bunu kullanıyoruz.ü nispeten.
Sonra Merem'in bloğunu okuya, okuya "ulen bir sırtı çekelim peşimizden, belki kılıç ya da orkinos yakalarız" aldığım, balık takımı ve haliyle çantası, çıkrık makineli kamış, onun tutucusu filan...
Sonra, " yahu teknede hiç et filan alamıyoruz yanımıza, hep dışarıda yiiyoruz, hem belki çocuklar için de dondurma koyarız" diyerek Taner'den aldığım Igloo buzluk
Sonra, "aman kıçtan demir atmak gerekir filan, ya da ırgat bozulur elle demir atmak gerekirse diye aldığım, Fortress çapa; üstüne baş demiri değiştirip Spade aldıktan sonra oradan çıkan pulluk demiri çift demir atmak gerekirse diye tutmak.
Aynen herkes gibi yedek mazot,  yedek benzin, filan
Üstüne tekne iç temizliği için Vileda, dış temizliği için fırça, 3 kakıç- ikisi şu ipi dolayabilenlerden,
Halatlar tabii ki; hadi uzun bağlamalar tamam. Ama eskiyen tüm bağlama ve ıskota halatları da, "lazım olursa" diyerek...
En son "yau teknede mangal güzel olmaz mı, bir koydayken" diye aldığım ikinci el mangal,
Çocuklar eğlenir diye aldığım "subwing"

Tabii bunların bir kısmı tekne içinde. Ama ne kadarı gerçekten lazım, ne kadarı kullanıldı?

Ama bunların neredeyse tamamı kışın alndı.
  • IP logged
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Yengeç'te irice bir kamyonu doldurmaya yetecek kadar malzeme var. Gerçi kendi de irice. İlk başlarda hiç bir şeyi ellemedim. Kullandıkça şekillenmeye başladı. İlk yaptığım şey malzeme düzenini değiştirmek oldu. Şöyle ki;
Bir komple set makine dairesinde ve dışarı çıkması yasak.
Bir kallavi set, her an el altında,
Bir kallavi set de sancak kamaradaki yatağın altındaki dolapta.

Yedek parçaları kullanım alanlarına göre ayırdım. Makine ile ilgili tüm yedek parçalar; impeller, kayış, filtre vs makine dairesinde, plastik kaplar içerisinde. Teknenin içindeki portuç, dolap vs ne varsa edebimle geri çekilerek hatun kişiye bıraktım, ama havuzluktaki portuçlara çöktüm. Elektrik malzemeleri, yedek makara krom vs aksam, ve binlerce ıvır zıvır havuzlukta. Ayrıca iki portuç tamamen elektrikli el aletlerine ayrılmış vaziyette. Halatlar yazlık, kışlık ve gündelik olarak ayrılıyor ve kışlıklar baş gemici kamarasının sintinesinde istifli. Gemici kamarasında ayrıca çanta tipi 1,1 kw jeneratör, dalış ekipmanları, deterjan, yağlar, bir ton ahşap vs daha yüzlerce kalem malzeme var. Bir ara envanter çıkartmaya kalkmıştım ama sıkılıp vazgeçtim.

Yengeç'in en eğlenceli kısmı mutfak sanırım. Biri düdüklü olmak üzere 13 tencere vardı, 5'e düşürdüm bu yaz. 18 kişiye yemek verebilecek kadar mutfak malzemesi, 60 kadar rakı bardağı falan var :) Ne olur, ne olmaz :) Buzdolabı 330 litre. Bildiğin kasap dolabı gibi bir şey.

Bir kerede aklıma gelenleri yazarken sıkıldım valla. Yani anlayacağın, beterin beteri var :)
  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

T
  • *
  • İleti: 2171
Sadece portuç olarak bakmamak lazım bence. Yedek demir, yeke, hortum vb portuç malzemeleri haricinde içeride de dar alanlarda yaratıcı çözümler üretmek gerekli olabiliyor özellikle küçük alanlı teknelerde. İçeride yer açılması demek bazı malzemelerin yer bulabilmesi demek.


Üstelik eşler geldiğinde şu duruma düşmek bir çok erkeğin kaderi  ;D ;D ;D


Bir kaç fotoğraf koyacağım, belki belirli bir alanı daha uygun şekilde kullanmak adına fikir verebilir.
















 
  • IP logged

e

erdal duran

Ne yaparsanız yapın teknede yer yetersizdir ve düzen olmaz. Çünkü tekne durağan değildir ve tekneciler biriktiricidir.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 62
  • S/Y Pigeon
Hadi portucta veya dolaplarda yer buldun.
Koyduğunu bulmakta ayrı problem .
 ;) ;) ;) ;)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5812
    • Son Denk Kayıkçısı
Hadi portucta veya dolaplarda yer buldun.
Koyduğunu bulmakta ayrı problem .
 ;) ;) ;) ;)

Halil Abi bu tam benim durumum işte. Liste yaptım ben.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 2553
Hadi portucta veya dolaplarda yer buldun.
Koyduğunu bulmakta ayrı problem .
 ;) ;) ;) ;)

Halil Abi bu tam benim durumum işte. Liste yaptım ben.

Yapılması gereken aynen bu Ahmet reisim.
Ben teknenin bir iç planını (Çöp ali çezer gibi :) ) çizdim ve her bir dolaba ,portuc a,çekmeceye bir numara verdim.
Sonra da her bir bölmenin içerisinde ne olduğunun dökümünü yazdım. Hem bir envanter listem oldu hem aradığımı daha rahat bulabiliyorum.
Haa bu arada makul boyda bir en çok kullandığım malzemeler çantam var. İçerisinde 1 takım uç kutusu ile pilli matkabım  ,ufaklı büyüklü 2 Yıldız ve 2 Düz uç tornavida , 1 kalem havya ve lehim ,1 pense,1 kargaburun, 1 yan keski , 9-11,13-15,14-17 ve 19-21 açık ağız anahtarlar ve alyan takımı var. O çanta hep orta da nereyi bulursa orayı gezer.   :).
  • IP logged

  • *
  • İleti: 219
Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.
#9: 21 Ocak 2017, 19:02:50
Bu konu benim için de önemli.
Biliyorsunuz Shima'yı eylül başı Serdar'dan aldım ve ekim de Bodrum'a getirdim.
Tam üç ay sürdü teknenin içine kendi düzenimi getirme operasyonu.
Sevgili Bülent öncelikle teknenin içini hanım ile paylaşacaksın.Karşılıkşı tavizlerle olur bu.Hele benim hanım gibi tekneye gelen ve denize çıkmayı seven bir kadınla isen bu paylaşma kaçınılmaz.
Bizde şöyle;
Baş kamara ve tuvalet tüm dolapları ile birlikte hanıma ait.Tek istisna yatağın altı benim.
İskelede tüm mutfak ve dolaplar hanıma ait.İkinci tuvalet dolapları hanıma ait.
Sancaktaki dolapların biri hariç tamamı hanıma ait.Sancak kıç kamara dolapları hanıma ait.
Masanın koltuk altlarının iskele tarafı hanımın sancak tarafı benim.
Harita masası ve yanındaki dolap ve altı benim.
İskele kıç kamara dolapları ile benim.
Farşların altı tamamen benim.
Havuzluk ambarlarının tamamı benim.
Bu minval üzeri tekneyi aldığımdan bu güne her yerini tek tek boşaltıp yeniden yerleştirdik.İşime yaramayacak hele bir dursun mantığıyla saklanmış herşeyden kurtuldum.
Mevcudu ve kendi aldığım yeni birkaç şey ile birlikte tam bir Alman disiplini ile yeniden sınıflandırdım ve sindirerek ve guruplayarak yerlerine yerleştirdim.
Şu anda nerde ne var hepsi aklımda ve ulaşma planları da mevcut.
Fazladan hanımın yerleştirdiği dolapların da içini net olarak bilirim.
Ancak bu hiçbir zaman yerleşme işinin bittiği anlamına gelmiyor.Sürekli elin üzerinde olacak ve her aldığını yerine koyacaksın.Dur şunu şuraya sokuşturayım sonra düzeltirim dediğin anda kaos başlar.
Alman disiplini iyidir.



Tapatalk kullanarak iPad aracılığıyla gönderildi
  • IP logged
« Son Düzenleme: 21 Ocak 2017, 19:05:11 Gönderen: Kamil Kurdoğlu »

  • *
  • İleti: 68
Ynt: Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.
#10: 22 Ocak 2017, 11:07:31
Portuç  sorunsalı evrenseldir, bir o kadar da bireyseldir.  Benim teknenin kıç iskele ve sancak portuçları var , altta birleşik genel bir alan oluşturuyor, oldukça geniş . Gören de ohooo abi herbir şeyi tık buraya filan diyor. Bir sorun var tabii, HErim gibi olmamakla beraber ben de 100 kg civarında narin yapılı bir adamım ve iskele  portuç içine zorlanarak giriyorum , sancak tarafına asla ilerleyemiyorum orta bölümde can salını filan durduğu ayrı dış dolabın geri uzantısı var,  şansım yaver giderse aradığımı bulup , önce onu dışarı çıkartıyorum sonra kendimi dışarı zor atıyorum. Araç gereçle çıkmam imkansız uzak doğulunun maymun tuzağındaki gibi kısılıveririm. Sancak arka portuça zayıf ufak tefek bir arkadaşımı sokuyorum  işleri o hallediyor, genellikle malzemelere ince halat bağladım inmeden ulaşabileyim diye. Vebastoyu takan arkadaş da sağolsun tek giriş yerim olan iskele portuç duvarına biçimsiz bir şekilde monte etmiş. Cihazı kırmayalım diye iniş sırasında ızdırap döktürüyoruz. 
Koca tekneye böyle bir depolama alanı yapmak hangi akla hizmet anlamadım gitti bir de Avrupalı akıllı fikirli geçinirler.
Tekne içi alan bana yeterli geliyor , tekne işine ailemi bulaştırmamak gibi bir prensibim var , geldiklerinde de kullanacakları alanları belirledim zaten denizi pek seven bir takım değiller, arada bir mayolarını havlularını alıp gelebilirler sorun yok :)
  • IP logged

C

Cengo

Ynt: Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.
#11: 22 Ocak 2017, 13:15:16
Biriktiricilik, hastalikmis :)

Ben kendi hastaligimi buldum...

"Obsesif Kompulsif Bozukluk" diyor hekimler 😎

Amerikan Psikiyatri Birliği, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı’nda (DSM-5) “Biriktiricilik Bozukluğu” adı altında bu bozukluğun özellikleri kısaca şöyle tanımlanmış:
◊ Kişi, gerçek değeri ne olursa olsun, sahip olduklarını elden çıkaramaz.
◊ Kişinin yaşadığı bu güçlük, söz konusu nesneleri saklamanın gerekliliği algısından kaynaklanır.
◊ Kişinin sahip olduklarını elden çıkarma güçlüğü, bu nesnelerin birikmesi ile sonuçlanır. Biriken nesneler yaşam alanlarını kaplar, ortalığa yığılır.
◊ Biriken nesneler kişinin yaşam alanlarında bir yığıntıya neden olmamışsa bu diğer kişilerin girişimleriyle sağlanmıştır.
◊ Biriktiricilik, klinik açıdan belirgin bir sıkıntıya ya da toplumsal, işle ilgili ya da önemli diğer işlevsellik alanlarında işlevsillikte bozulmaya neden olur.



  • IP logged

  • *
  • İleti: 23
Ynt: Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.
#12: 22 Ocak 2017, 13:25:02
Bizde kural basit; Kayığın içinde sadece iskele kıç kamara bana ait tüm yedek parça ve tekne malzemelerini burada saklayabiliyorum, tekne içinde başka hiçbir yerde alet,edevat parça bulunduramıyorum, bununla birlikte teknenin dışındaki depolama alanları tamamen benim kontrolümde, :)
  • IP logged

e

erdal duran

Ynt: Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.
#13: 22 Ocak 2017, 13:28:39
Biriktiricilik, hastalikmis :)

Ben kendi hastaligimi buldum...

"Obsesif Kompulsif Bozukluk" diyor hekimler 😎

Amerikan Psikiyatri Birliği, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı’nda (DSM-5) “Biriktiricilik Bozukluğu” adı altında bu bozukluğun özellikleri kısaca şöyle tanımlanmış:
◊ Kişi, gerçek değeri ne olursa olsun, sahip olduklarını elden çıkaramaz.
◊ Kişinin yaşadığı bu güçlük, söz konusu nesneleri saklamanın gerekliliği algısından kaynaklanır.
◊ Kişinin sahip olduklarını elden çıkarma güçlüğü, bu nesnelerin birikmesi ile sonuçlanır. Biriken nesneler yaşam alanlarını kaplar, ortalığa yığılır.
◊ Biriken nesneler kişinin yaşam alanlarında bir yığıntıya neden olmamışsa bu diğer kişilerin girişimleriyle sağlanmıştır.
◊ Biriktiricilik, klinik açıdan belirgin bir sıkıntıya ya da toplumsal, işle ilgili ya da önemli diğer işlevsellik alanlarında işlevsillikte bozulmaya neden olur.
Kesinlikle katılıyorum. Ancak tekneci biriktiricilerin karadakilerden farkı,  denizde bir şey olursa yakınınızda hemen ulaşabileceğiniz ve sorunu çözebileceğiniz bir durum olmayabilir. Bu nedenle en lüzumsuz görünen bir şey bile hayati önem taşıyabilir. Yani, deniz biriktiricileri biraz da zorunluluktan iki kez "Biriktiricilik Bozukluğu"na sahiptir. :)
  • IP logged

C

Cengo

Ynt: Ah Şu Portuçların Gözü Kör Olsun.
#14: 22 Ocak 2017, 13:31:06
Bozuklugu olmayanin denizde ne isi var zaten :)
  • IP logged

 
Yukarı git