Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Hayaller Tersanesi

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Hayaller Tersanesi
#165: 21 Mayıs 2018, 13:46:29
Niye bana böyleymiş gibi geliyor ?




Yokuşa sürmeye devam  :P
32ft Cornish Crabber yap, Türkiye'de parmakla gösterilsin   ;D

İlla küçük diyorsan 30ft mesela ;
https://www.yachtsnet.co.uk/archives/cornish-pilot-cutter-30/pilot-cutter-30.htm
  • IP logged
« Son Düzenleme: 21 Mayıs 2018, 13:48:20 Gönderen: Tan Kaan Özkan »

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Ynt: Hayaller Tersanesi
#166: 21 Mayıs 2018, 15:43:20
Müthişler. İngiliz ve İrlanda "Zulu"ları.
Bu tekneler diğer pek çokları yanı sıra II.Büyük Savaş'ta İngiltere-Fransa arasında hizmet verip ünlü Dunkerque çıkartmasında da kahramon olmuş tekneler.
  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.


e

ersinboke@icrs.com.tr

Ynt: Hayaller Tersanesi
#168: 21 Mayıs 2018, 19:46:22
ah Kaan Ah.. :)

Bir tane bile satmaz canım Cornish ler burada.. Oysa formunun güzelliğine bir bak.  Bizim hedef kitle denize yakın olmaktan korkuyor. Oysa yüksek bordanın teknenin yatmasında etkisi olduğu malum.

Yani bizin hedef kitle " denizci " bir geçmişe sahip değil. O yüzden bu satmaz.

Yelken yapacak ancak yatmayacak, Bordası alçak olmayacak. Buz dolabı , neyim olacak. Dingi , bisiklet vs. konacak , güneş panelleri yelkenleri engellemeyecek, güneşlenilecek hem de havuzluk gibi bir yer olacak. Soğuk ve set havadan etkilenmeyecek. Rahat rahat kağıt harita açılacak. Camlarını açınca kabin püfür püfür esecek. Çift tuvalet olacak. Mutfakta ayakta durulabilecek.

Tüm bunların üzerine keyifle yelken yapılacak , Başı kıçı bir olacak. 


Cornish.. ? malesef hiç şansı yok. Bunların hepsini aynı senin videosunu koyduğun bir balıkçı teknesi ile yapmak mümkün.

Hem de 28 feet olacak. ? Ben bu tekneden satarım.. en azından bir tane satarım.. :)

  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Hayaller Tersanesi
#169: 21 Mayıs 2018, 20:22:17
Tüm yazdıklarının yanında, Akdeniz için en uygun boy olan 13,25 ölçüsünde. Form olarakta uzak değil üstelik.
Kaç tane var bu tarz tekne Türkiye de ?




https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-deniz-araclari-gulet-acil-satilik-klasik-gulet-557050808/detay
  • IP logged
« Son Düzenleme: 21 Mayıs 2018, 20:24:04 Gönderen: Tan Kaan Özkan »

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Ynt: Hayaller Tersanesi
#170: 21 Mayıs 2018, 21:09:38
"Motörseylır"  %85 - %15
Ve de "gulet"miş.
 2 aadet ana yelken var emme mizena yelkeni yoğumuş.
Teknenin içi inşa dönemi tarzı ama koyu renkler iç karartıcı.

Kabuk ve bina güzel düşmüş. Arma, "eh o da olsun" mantığında.

İçini kompile boşaltıp salon salamanje  iç açıcı bir hale getirilebilir. Üstelik kamarlar da çıkar.
Allah yeni sahabına bağışlasın.
  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Hayaller Tersanesi
#171: 21 Mayıs 2018, 22:12:13
7 tepe İstanbul, nereye vursan yokuş  ;D ;D ;D
  • IP logged

e

ersinboke@icrs.com.tr

Ynt: Hayaller Tersanesi
#172: 21 Mayıs 2018, 22:23:11
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Hayaller Tersanesi
#173: 21 Mayıs 2018, 22:24:00
Niye bana böyleymiş gibi geliyor ?




Yokuşa sürmeye devam  :P
32ft Cornish Crabber yap, Türkiye'de parmakla gösterilsin   ;D

İlla küçük diyorsan 30ft mesela ;
https://www.yachtsnet.co.uk/archives/cornish-pilot-cutter-30/pilot-cutter-30.htm

Şimdi bu videoyu izledim ve çocukluğuma gittim. Birinci teknedekilerin yaş grubu tam benim çalıştığım teknedekiler gibi ve hepsi soğukkanlı. İkinci teknede başta usturmaça tutan adam var ya işte bizde hep o kişi ben olurdum. Ama bir farkla bizim usturmaçamız yoktu onun yerine araba lastiği sarkıtırdık. Fakat kayıklarda çok kötü iskeleye çekiyor tornistanda. Eski günlere gittim , dünyanın heryeri aynı demekki, ikinci kayıktaki reisin şapka bile bizim rahmetlininkiyle aynı.Bu manevraya dair şöyle bir şeyler yazmıştım bir zamanlar aklıma geliverdi.

"Ama limandan ayrılışımızı görmeliydiniz. Yine genellikle olduğu gibi sıra dışı bir şey yapıyoruz ya, hemencecik “Deli bunlar” tespitine maruz kaldık. İskeledeki insanların bakışlarından anlaşılıyordu zaten.Ama bizim bütün bu görüntüye rağmen, havamız yerinde, tamyol ileri kafayı iskeleye dayayıp kıçı açtırıyoruz. Tam iskeleye çıkacakken tam yol tornistan, tekrar aynı manevra olduğumuz yerde geri dönüyoruz. Milletin telaşeli bakışları arasında  ayrılıyoruz. Bu manevra esnasında ayakta durmak bile zordur. Çünkü bu tarz balıkçı tekneleri ilk hareketlerini devirli yaptığınızda çok ani atak yaparlar. Neyse bordada asılı olan lastikleri de içeri aldık ve seyrimiz başladı. Yeşil feneri dönünce yine dalgalarla dövüş sanatı icra edilecekti.

Ara bilgilendirme;  "iskeleye çıkmak" tabiri bizde iskeleye bindirmek anlamında kullanılır. Arasıra farkında olmadan kullanıyorum bu tip tabirleri. Farkedersem parantez içinde açıklamaya çalışıyorum. Balıkçı tekneleri İskeleye çalışmak (İndir bindir yapmak vs.) için yanaştıklarında sancaktan bordalarlar. Eğer danayatacaklarsa iskeleden aborda olurlar. (Danayatmak birbirinin üzerine bordalamaya denilirdi.) Şimdi bu balıkçı teknelerinde usturmaça yerine araba dış lastiği kullanılır. İskele taraftakiler devamlı bağlı dursada sancaktakiler içeri alınır. Ama bizimki gibi küçük teknelerde lastikler hep içeri alınır ve yerleri vardır oralara kaldırılır.

Dar alanda manevra yaparken tekneler düşük yolda pek dümen dinlemezler, bu yüzden balıkçı teknelerinde reisler bu manevrayı seri yaparlar. Balıkçı teknelerinde yelkenlilerde olduğu gibi, gövde süratini sağlayacak minimum motor gücü kullanılmaz genelde daha büyük makine bulunur. Bu yüzden bu manevralar daha güvenli olur. Ayrıca salma ve civadra olmadığı için daha rahat manevra yaparlar.

Bunları açıkladıktan sonra gelelim manevraya; teknenin sancak tarafından iskeye bordaladığını düşünelim. Kıç halatları çözülür (biz baş ipini de çözerdik), bu vaziyette iken sancak baş omuzluktan iskele ile teknenin arasına bir lastik sarkıtılıp tam yaslayacağı yerde elle tutulur. Dümen sancak alabanda edilip ,ileri yoldan motora yüklenilir. Teknenin kafası yaslanıp kıçı iskeleye doğru açmaya başlar, bu esnada dümen tam iskele alabanda basılıp, tam yol tornistan ve baş halatı çözülür. Ardından ileri geri üç dört manevrada geri dönüş ve ayrılma gerçekleşir. Makbul olan baş ipi bağlı olmadan ve lastik sarkıtmadan bu manevrayı yapmaktır. Yani tam iskeleye yaslanacakken, tam yol tornistanla kurtarmak, milletin yüreğini ağzına getirmektir. Biz de tam öyle yapardık. Normalde bu manevra yapılırken herkes başa koşar tutmaya çalışır falan ama bizlerde herkes soğukkanlı bir şekilde halat roda etmeye falan devam ederdi, tabi ayakta denge sağlayıp durabilenler. "

  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Hayaller Tersanesi
#174: 21 Mayıs 2018, 22:27:48
  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Hayaller Tersanesi
#175: 21 Mayıs 2018, 22:32:40
Ahmet, dar alanda nasıl kıç attırılıyor, onu da bir ayrıntılı yazar misin sana zahmet ?
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Hayaller Tersanesi
#176: 21 Mayıs 2018, 22:56:08
Ahmet, dar alanda nasıl kıç attırılıyor, onu da bir ayrıntılı yazar misin sana zahmet ?

Abi bizim balıkçı kayıklarında bu iş biraz farklı, ama bu bahsedilen omurga salma yelkenlilerde  biraz zor. Biraz alışmak gerekiyor. Tayo-Mar ve Baba Tunca bunlara güzel örnekler. Mustafa Abinin  Baba Tunca ile kıçtan kara olmasını izleseniz , ders diye okutulur. Aynı şu kayıkların yaptığı manevrayı  yaparak düz çizgi üzerinde geri gelebiliyor. Keza Tayomar da Böke'de bunu güzel yapıyor. Benim eski teknem Kuzey Yıldızı da böyleydi ama güçlü makina sayesinde bu manevra zorlamazdı.Modern(!) yelkenliler de bu iş kolay, neredeyse salmanın üzerinde bir daire çizecek şekilde kayık dönüyor fakat onlarında gördüğüm dezavantajı, üzer,nde yol olmadığında rüzgar uçurtma gibi atıveriyor kayıkları.Çok hesaplamak gerekiyor rüzgarı. İşte omurga salma alçak bordalı kayıklarda da bu handikap yok, daha yavaş hareket ediyorlar.

Şimdi bu bağlamda, hangisinin manevrasını yazalım?

8-10 metre boyunda alamotra bir balıkçı kayığının mı,
8-10 metre bir omurga salma yelkenlinin mi,
yada 8-10 metre fin salma bir yelkenlinin mi? (Sanırım bunu neredeyse herkes biliyor)

  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Hayaller Tersanesi
#177: 21 Mayıs 2018, 22:59:24
1 ve 2 lütfen
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Hayaller Tersanesi
#178: 21 Mayıs 2018, 23:09:04
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 181
Ynt: Hayaller Tersanesi
#179: 22 Mayıs 2018, 21:19:42
Bak Ersin! Tad Roberts amcam bu gün ne paylaşmış :) Buna yelken ilave olmaz mı...



]
  • IP logged
« Son Düzenleme: 22 Mayıs 2018, 21:22:16 Gönderen: Mehmet Köstekçi »
Köstekçi ---bu son fasıldır ey ömrüm, artık denizde geç---

 
Yukarı git