Diğer bir başlık içinde tartışılmaya başlanan konu hakkında çoğunuzun yakından tanıdığı denizci KBB Hekimi arkadaşımız Dr Mehmet Erem'in kendi bloğunda yayınladığı yazıyı buraya ekliyorum.
http://lotusseyirdefteri.blogspot.com.tr/p/deniz-tutmas.htmlDeniz Tutması
Deniz tutması, tıpta "hareket hastalığı" olarak ifade ettiğimiz bir grup problemin başında gelir. Normalde alışık olmadığımız tipte bir hareketle karşılaşıldığında, iç kulakta yerleşik denge organı beyne ve beyinsapına bu uyarıları gönderir. Beyin sapında yerleşik merkezler, tamamen tesadüf eseri, kusma-bulantı merkezlerine komşu olduklarından "indirekt" olarak uyarılardan etkilenirler ve problemin bizi en çok rahatsız eden yönü, bulantı ve kusma bu şekilde ortaya çıkar.
Hepinizin bildiği gibi görme yetisi de dengede ciddi rol oynar. Bunun kısıtlandığı, kapalı alanlar, kamara- koridor içi, karanlıkta gece seyri gibi durumlar, olayı şiddetlendirir.
Güverteye çıkmak ve ufka bakmanın yararı budur. Gözler hareketi anlar ve beyin sapında diğer iç kulak uyarılarını baskılarlar.
Güverteye çıkmanın bir diğer yararı, kötü koku vs gibi, mide bulantısına sebep olabilecek diğer uyarıları engellemektir. Fırtınaya çıkarken sintinenizi temiz tutmak sadece bir temizlik önlemi değildir. Zaten kapalı havalandırmalar ve pencereler dolayısıyla içerideki havaya, bir de oradan oraya savrulan mazot kokularının eklenmesini, özellikle hanımlar hiç istemezler.
Yenilen yemeklerin bozukluğu ve midenin dolu olması da buna aynı şekilde etki eder.
Gözleri meşgul edecek tarzda, kitap okumak veya bilmece çözmek oldukça zararlıdır.
Keza öne doğru eğilmek, yerden birşeyler toplama durumunda iç kulak maksimum etkilenir. Fırtına da birşeyler yerlere saçılmışsa, tecrübeli denizciler onu toplamaya çalışmazlar.
Müzik dinlemek, iç kulaktan gelen uyarıları belli ölçüde baskılar, yararı olur.
Beyni meşgul edecek dikkati bir yere toplayan meşgaleler, mesela dümen tutmak gibi, uyarıları ciddi azaltır. Dümen tutmak sadece korteksi yani beyni meşgul edeceği için değil ama yapılan hareketlerin tekneyi ve içindekileri nasıl etkileyeceğini en kısa yoldan gösterdiği için çok etkilidir.
Görme fonksiyonuyla ilgili hareket yönüne doğru bakmak yararlı, mesela otobüste olduğu gibi geriye doğru bakmak, zararlıdır.
Hareket yönüyle ilgili, semazenlerin örneğini verirsek daha yararlı olur. Semazenler bildiğiniz üzere, düz bir zeminde, aşağı-yukarı (vertikal) hiçbir hareket yapmadan, kendi etraflarında dönerler (rotasyon). İç kulak kaynaklı uyarıları engellemek için başlarını 45 derece tek bir tarafa çevirmeleri bunun içindir.
Ancak dalgalı bir denizde rotasyonel, dönme hareketi azdır. Daha çok vertikal, yani aşağı-yukarı ve sağa-sola hareketler mevcuttur. Bunlar her seyirde farklı olabilir. Kişi hangi pozisyonda rahat ediyorsa, yastıklı veya yastıksız uzanmak, dik oturmak, o şekilde kalmalıdır.
Uyumak yararlı olabilir. Kamarada yatılıyorsa, iyi havalanmasına özen gösterilmelidir.
Her ne şekilde olursa olsun, bir süre sonra bünye deniz tutmasına alışır. Bu süre genelde 2 gündür. 2-3 gün denizde kaldıktan ve sallanan zeminde uyuduktan sonra, karaya çıkınca sallanıyor gibi hissetmenin sebebi budur. Beyin ve diğer merkezler sallanan zemine adapte olmuştur, yeni ortama uyum sağlamaları için yine belli bir süre geçmesi gerekmektedir.
Dramamine denilen ilaç aslında bir histamin (allerji molekülü) engelleyicisidir. İç kulaktan gelen uyarıları, denge organı seviyesinde baskılar. Seyre çıkmadan 30-45 dakika önce alınmalıdır. Kusma başladıktan sonra ağızdan alınacak ilaçlar etkisizdir. Dramamine’in en önemli yan etkisi uykudur. Dikkat eksikliği yapar. Dümen tutanlara tavsiye edilemez. Metpamid veya emedur gibi kusma önleyici ilaçlar, uyarıları engellemez. Sadece kusmaya engel olur.
Kusma uzun zaman devam ederse, özellikle sıvı ve tuz kayıpları yaşanabilir. Böyle bir durumda, engelleyici ilaçlar ağızdan alınsa bile hemen çıkartılacağı için sisteme karışmaz ve etkili olamazlar. Sıvı ve tuz alımı ile tedavinin ağızdan sağlanamadığı ileri vakalarda, hastaya damar yolu açılması ve hastaneye yatırılması gerekebilir.
Uyarıcı etkiye sahip ilaçlar ve mesela kahve, çay veya büyük miktarda kafein içeren Coca Cola ile enerji içecekleri algılamayı arttırdıkları için zararlıdır. Öncesinde almamak lazımdır.
Bilezikler, akupunktur mantığı ile bazı noktalarla (çoğunlukla bilekte) temas sağlayarak etkilenmeyi azaltabilir. Yan etkisi minimal, bazı bünyelerde çok yararlı bir uygulamadır. Denenebilir.
Yukarıda anlatılan faktörler, bünyeden bünyeye değişiklik gösterir. Hatta aynı kişide bile zaman içerisinde çok değişkenlik gösterebilir. Hepsini gözden geçirip, deneyip, sizin için en uygununu bulmanız keyifli bir tatil-seyir yapmanızı sağlayacaktır.
İyi seyirler
...............................................................................................
Benim vurgulamak istediğim bir iki nokta var;
Deniz tutmasına 2-3 gün sonra alışılsa bile her yeni seyirde ilk günlerde tekrar deniz tutması oluşur.
Mide salgılarının artması, tükrük bezlerinin salgısının artması mide bulantılarını da artırdığı için
leblebi gibi mide öz suyunu emecek gıdaların yavaş yavaş yenmesi iyi gelir.
Deniz tutması denizcilerin denizciliğine halel getirecek bir durum değildir. Bu nedenle "seni tuttu, beni tutmadı" şeklinde söylemleri latife olarak kabul etmek gerekir.
Selametle..