Merhabalar,
Bugün çok ilginç bir tecrübe yaşadım, sizlerle paylaşmak istedim.
Kri-Kri'de denize adam düştü vakası yaşandı. Toplam 10 saatlik seyrin ardından marina içerisinde tekneden düştüm.. Haftasonunu geçirmek için Mersin'den 30 mil mesafede Narlıkuyu Kızlarhamamı koyuna gitmiştik. Harika bir havada güzel geçen bir haftasonunun ardından. Bugün akşam 18.00 sularında tekrar Mersin marinaya giriş yaptık. Son günlerde yeni gördüğüm palamar çağrımız üzerine yardıma geldi. Ben tornistan yanaşma manevrasına başlarken palamar da bizim iskele tarafımızda halkaya bağlı olan tonozun el incesini alıp anlamadığım bir şekilde bizim sancağımıza yöneldi. Bu arada Özden tonoz halatını almak için iskele baş omuzlukta bekliyordu. Asıl tehdit ise palamarın halatı teknenin baş tarafına çapraz götürecek olmasıydı ki hemen uyararak tonoz halatını çapariz vermeyecek şekilde iskele tarafından getirmesini söyledim. Bu arada tornistan yanaşırken botla aramızda 2-3 metre civarı bir mesafe vardı. Uyarım üzerine bizim palamar ani bir manevra ile hemen kıç tarafımdan dümen palasının dibinden el incesi suyun içinde iskele tarafımıza geçti ve iskele başa yöneldi. O anda oluşacak felaketi tahmin ederek halatı pervaneye dolayacağını, dikkat etmesi gerektiğini haykırdım. Ben de hemen motoru boşa aldım ama tahmin edebileceğiniz gibi olan olmuştu; el incesi dümen palası ile pervane arasındaki boşluktan içeri girdi ve orada sıkıştı. İlkten halatın pervaneye dolandığını düşündüm ama eğilip baktığımda dolanmadığını fark ettim. Bir yandan palamara söylenirken bir yandan tekneden eğilip halatı kurtarmaya çabalıyordum ki kendimi bir anda denizde buldum..
Düşüşüm şöyle oldu; havuzlukta otururken sırtımızı rahat yaslamak için daha geçen hafta portatif süngerli döşeme sırtlık yaptırmıştım. Cumartesi günü de seyre çıkarken Özdeni uyarmış bu sırtlıklara üst tarafından yüklenmemesi gerektiğini hatırlatmıştım. Otururken sırtınızı yasladığınızda sıkıntı yoktu ama üst tarafından ağırlığınızı verdiğinizde arkaya esniyordu, bir problem olacağı açıktı. Nitekim, halatı kurtarmak için bu sırtlık üzerinden eğildiğimde yerinden çıktı ve ben de dengemi kaybedip marinanın .oklu suyunu tattım.
Tekne boşta akıntıyla dönüyor, halat pervanede, ben suda, palamar şaşkın şaşkın bakıyor..Dalıp halatı kurtarmaya çalıştım ama olmadı. Teknenin yanlamaya başladığını farkedince palamardan hemen tekneyi baştan bağlayıp botla çekmesini söyledim. İskelede duran koltuk halatını aşağı çekip bir bağ yaptım ve ayağımı bastım, komşuların da el vermesiyle inanılmaz bir can havliyle adeta sıçrayarak yukarı çıktım. Palamar öylece olanları izliyor, Kri-Kri iki tekne arasında çoktan yanlamış vaziyette. Bizim baston sağımızdaki tekneye bordadan vurdu vuracak. İki yanımda iki tekne ama Kri-Kri'yi satsam servis botlarını alamam...
Bağırıp, botla teknenin başını çekmesini tekrarladım. Bu arada ben de koltuk halatını Özden'e atıp volta ettirdim. Bot önden çektikçe ben de arkadan kıçı zaptederek tekneyi düzledik. Palamara öyle beklemesini teknenin başını düz tutmasını söyledim ve tekrar denize atladım. Tonoz halatını dalıp sıkışan yerden kurtardım. Özden tonoz halatını baştan volta ederken ben tekrar iskeleye çıktım. Tonozu bağladıktan sonra Özden tornistan yapıp tekneyi iskeleye olabildiğince yanaştırdı. Ben de tekneye atlayıp, tekrar dümene geçebildim ve sonunda tekneyi olması gerektiği gibi yanaştırdık.
Neyseki, elimdeki birkaç kakamoz kesiği dışında bir hasar olmadı ama yaşananlar tam bir rezaletti..
Halatı kurtarmak için her halükarda denize atlamak gerecekmiş ama tekneden düşmek hayli zoruma gitti. İnsan kendine güvense de donanım sizi yarıyolda bırakabiliyor. Önemli bir tecrübe oldu bu bana...
SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi