Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Kısacık ama bir o kadar uzun bir seyir...

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Kısacık ama bir o kadar uzun bir seyir...
OP: 17 Kasım 2018, 18:07:48
Saat 19:00 gibi dellendim. Hızlıca küçük bir çanta hazırlayıp fırladım evden. Yolda Caner'i aradım, hadi dedim, ben çıkıyorum. O da okeye per zaten, markette karşılaştık. Dört paket Eti Burçak, üç şişe su ve bir miktar top kekten oluşan ikmali yüklenip, bir de üzerine sigara almayı unutup attım kendimi Yengeç'e.

Nasıl dellenmeyeyim arkadaş, bir benim kayığıma yer yok şu koca memlekette. Sabah belediyeye gittim, yıkacağız, kayık almıyoruz dediler, iki marinayı da aradım, parasın sokayım, neyse verecem dedim, yer yok dediler. Bağıra bağıra hava geliyor, karaya alamadık, kıçını bir yere bağlayamadık; geceler bildiğin zulüm. Esti mi ne diye fırla yataktan, atla arabaya, in kıyıya; ohh çek dön geriye. Sonra kaçan uykuyu kovala dur sabaha kadar...

Öğle saatleri Boynuzbükü'ne dalışa gittim, dönerken de D-Marin'de bir dalış daha patlattım ama yok arkadaş, kafa hep aynı, bildiğin kazan. Caner Göbün'de yatalım istersen demişti, Cem'de orada dedim, yatalım anasını satayım. Sabah erken çıkmak üzere sözleştik. Ama akşam hava durumuna baktıkça darlandım, attım kendimi sonunda Yengeç'e.

İlk sorun akşama kaldığım için yakıt alamamak, tüp alamamak vs şeklinde ikmal sıkıntıları. Salla gitsin dedim, bir saat yol. Aşağı yukarı sekiz saatlik yakıt var. Çay da içmeyiveririm.

Ağır ağır başladım yaklaşık doksan metre zinciri toplamaya. Arkadan Caner'de başladı demir almaya. Ertesi gün gelecek havaya inat, sanırsın nefis bir Mayıs gecesi. Rüzgar neredeyse yok, ay ilk dördün, gökyüzü berrak, 950 devirde 5 knot hızla başladım seyre.

Göcek adasını geçerken çoktan Haydar the Otopilot'a bırakmış kayığı, baş tarafta düşünceler ormanında gezinmeye başlamıştım. Ne yapacağım ben bu koca karınlı kızımı? Atsam atamıyorum, satsam satamıyorum, bir yere bağlayamıyorum, karaya alamıyorum.

Kafamı dağıtmak için gökyüzüne diktim gözümü. Bir yarım saat oyaladı beni. Bulamadım arkadaş; koskoca Büyük Ayı'yı bulamadım. Amorti, Pleiades'i buldum, ama kodumun Büyük Ayısını bulamadım.

Yassıcalar iskelemde ağır ağır kayarken yine döndüm soru işaretleri ormanına. Kış daha yeni geldi. Hadi bu sefer Göbün'e kaçtım, her seferinde kaçacak yer mi arayacağım? Ne zaman huzur içinde uyuyacağım? Bu tekne işinin keyfi neresinde; ben mi kazmayım, bulamıyorum keyifli bir tarafını?

Gün boyu öyle bir psikoloji içindeydim ki, biri gelse ver dese, al diyeceğim, beş para istemem, yeter ki al ve ben de rahat, deliksiz bir uyku çekeyim. Hepi topıu 6-7 mil yol, bitmiyor. Bitmiyor çünkü yine o meşhur izafiyet teorisi devrede; Yengeç'te zaman neredeyse durmuşçasına yavaş akıyor. Daha Göbün'e bağlamadan önümüzdeki haftayı, sonraki ayı, bitmek bilmeyecekmiş gibi gelen kışı düşünüyor, daralıyorum.

Sonunda Göbün'ün girişine geldim. İskeleye ferah ferah aborde oldum. Cemlerin hazır masasına çöküp bir duble rakımı içtim. Rahatladım mı, hayır, sadece birazcık gevşedim. Ne de olsa dostlarla bir aradayım ve az da olsa alkol girdi damarlarıma aylar sonra.

Yatmadan halatları çitleyip, sabaha karşı dörde deliksiz değilse de dinlendirecek kadar uyudum. Sabah rüzgarın uğultusuna uyandım. Çıktım bir tur attım, her şey yerli yerinde. Beş gibi koydum kafayı, sekize kadar tekrar uyudum.

Sekizde kalkıp çevreyi gezdim. Nasıl da güzel bir koy ve nasıl da kayıtsızım çevremdeki güzelliğe karşı, dehşete düştüm. Cem'in kayıkta yaptığımız kahvaltıya kadar bön bön gezdim ortalıkta. Derken yağmur yeniden başladı.

Kamaraları bir kez daha kontrol ettim; sızıntı inanılmaz azalmış, bir parça sevindim. Attım kendimi restorana. Saatler oldu, aralıksız ve aynı şiddette yağıyor. Yengeç koyun girişinde adeta süs gibi, bir aksesuar gibi hareketsiz, kayıtsız duruyor. Durup durup ona bakıyor, durup durup aynı soruyu soruyorum kendime; ne halt edeceğim ben bu koca karınlı kızımla...

Yarın hava kalınca, öğle gibi Göcek'e dönmeyi planlıyorum. Bir taraftan da içimden bir ses bırak olduğu yerde, atla yüzerek kaç diyor...
  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Ka ça maz sıııın !!!

Kaderleriniz göbekten birleşmiş bir yol. Zor kaçmak. Doluya koysan boşalmayacak, boşa oysan dolmayacak. Ama önünde sonunda her ikinizi de rahatlatan bir çözüm bulacaksın.

  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
O dediğin yolu bir bulursam yeniden doğacağım :)
  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 989
Amanın sigarasız seyir bir kaç kez bende unuttum ne ızdıraplar çekmiştim :)
  • IP logged
“Merhaba denizci, sen de senden sonrakilere anlat…”

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Amanın sigarasız seyir bir kaç kez bende unuttum ne ızdıraplar çekmiştim :)

Hala sigarasızım  :) Neyse ki çok bağımlı sayılmam :)

Ama olsa iyi olurdu beee...
  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Sabahın ilk saatleri. Güneş nazlanıyor. Deniz mermer gibi pürüzsüz, zümrüt kadar duru. Sabaha karşı beklediğimiz hava geldi mi bilmiyorum. Kütük gibi uyumuşum. Ortalık sakin, restorandakiler daha yeni uyanmış. Huzur sözcüğünün vücut bulmuş hali bu sabah Göbün.

Caner ve Cem'in kayıklarında yaşam belirtisi yok. Biraz fotoğraf çekesim var. Sonra dingide kalan suları temizledim. Önceki gece artık batacak kadar dolmuştu. Ulan yine sigaram yok!

Cemler uyanana kadar kahvaltı yalan. İki top kek çaktım. Biraz su. Teknede olup olan ikmal bu:) Sonra yine attım kendimi dışarı.

Öğleye doğru kahvaltının da rehavetiyle attım kendimi Yengeç'e. Biraz uyumaya çalıştım. Olmadı. Ne zamandır salladığım bir kaç kıytırık iş yaptım. Yengeçte bunlardan öyle çok var ki...

Öğlen Caner'in biti kanlandı, ben gidiyorum dedi. Baktım hava durumuna, ı ıhh, Pazartesi sabah saatlerinde 7-8 hava veriyor. Bu kadar kaldım, bir gece daha kalırım ben dedim. Attım palamarını, gitti.

Akşamüstü içinde iki çiftle bir tekne daha geldi. Gümüş sürüsüne bakıyorlardı. Dedim bekleyin, iki kuzu var, şimdi gelir, katar sürüyü önlerine. Sabahtan beri onları izliyorum ne de olsa.

Adamlardan birinin gözleri parladı akyaşarı duyunca. Acaba dedi kıyıdan alabilir miyiz? Karşıdaki dingi bebim dedim, alın, takılın. Önce anlam veremedi sanırım. İnsablar cidden alışık değiller bu tip tekliflere. Motorda benzin var, dingide bidonla yedek de var dedim ve sanırım ciddi olduğuma ikna oldular.

Sonraki bir saatim onları izleyerek geçti. Kendim tutmam ama sempatim vardır her daim balık hastalarına. Bir lokum almışlar, artık her neyse o, mutlu bir ifadeyle döndüler. Yemeğe davet ettiler. Deniz mahsulü yemiyorum deyince bir kez daha tıhaf baktılar:)

Akşam Cemlerle yedik yemeği. Deniz sakin. Hava kararsız. Yağmur gelecek ama me zaman belli değil.

Bu arada yeni gelen bir teknedeki hatunun yedek paketi varmış. Nasıl zavallı bir ifadeyle bir dal sigara istediysem, paketi verdi sağolsun. Sonunda sigaram var!

Göbünde son gecem gibi. Birazdan devrilip koca karınlı kızımda bırakacağım kendimi düşünceler ormanına...

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 5813
    • Son Denk Kayıkçısı
Ortam çok keyifli görünüyor.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Sakin ve huzurlu...

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 938
Okurken benim keyfim yerine geldi empatiden... o kadar diyeyim yani  :)
  • IP logged
"...parce que je suis heureux en mer et peut-être pour sauver mon ame..." - Bernard Moitessier

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Sevindim. :)

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 283
Ynt: Kısacık ama bir o kadar uzun bir seyir...
#10: 18 Kasım 2018, 22:06:17
Gerçekten büyüleyici bir ortam, Göbün işte :)

Yengeç’in baş hizasında bir Nauticat görüyorum galiba, hem de 44 sanki...
  • IP logged

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Ynt: Kısacık ama bir o kadar uzun bir seyir...
#11: 18 Kasım 2018, 22:08:17
Gerçekten büyüleyici bir ortam, Göbün işte :)

Yengeç’in baş hizasında bir Nauticat görüyorum galiba, hem de 44 sanki...
Gitti o Nauticat ve evet, 44'tü. Ve her seferinde olduğu gibi sen ve Haz geldi aklıma...

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • İleti: 283
Ynt: Kısacık ama bir o kadar uzun bir seyir...
#12: 18 Kasım 2018, 22:12:35
 :) Eski günler ah  C:-)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 2304
  • Hayat suda başladı...
    • Denizci Kahvesi
Ynt: Kısacık ama bir o kadar uzun bir seyir...
#13: 19 Kasım 2018, 13:40:48


Ve ağır ağır Göcek.
  • IP logged
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be...  Whom the sea has taken Never shall be free."

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4254
Ynt: Kısacık ama bir o kadar uzun bir seyir...
#14: 19 Kasım 2018, 14:01:20
Bir balık ya bayattır ya değildir, ya sigara bağımlısının tekisin (benim gibi) ya değilsin. Çoğu azı yok. Ama meret, olmayınca, Büyük Ayı kayboluyor işte.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

 
Yukarı git