Gökyüzündeki cisimleri tanımak için en önemli kriterlerden biri elbette ki ne kadar parlak oldukları, o yüzden bu nasıl ölçülüyor veya daha önemlisi bu konuda bir his geliştirebilmek için bu konu hakkında bir şeyler karalayayım dedim, serinin en zevksiz yazısı bu olabilir, bolca rakam var çünkü, bundan sonrakilerde rakam olmayacak…
Antik Yunan devrinde Batlamyus (Ptolemy) yıldızların parlaklıklarını 6 farklı sınıfa ayırmış. En parlaklarına 1, en sönük olanlarına da 6 demişler. Türkçe astronomi jargonunda bu değerler “kadir” olarak isimlendiriliyor. Kadir-kıymet gibi muhtemelen, değer anlamında. TDK sözlüğünde de mevcut astronomi teknik terimi olarak…
O devirdeki bu sınıflandırmanın kesin detaylarını bilmemekle beraber elde olan tarihsel verilerden yola çıkarak kadri 1 olan yıldızlar ile kadri 6 olan yıldızlar arasındaki parlaklık farkının yaklaşık 100 kat olduğu görülmüş ve 19. yy’da tam 100 olarak kabul edilip bir standarda bağlanmış. Yalnız burada önemli bir nokta bu ölçeğin lineer değil logaritmik olması. Yani 1. ve 2. Kadir arasındaki parlaklık farkı 2,5 kat iken 1. ve 3. kadir arasındaki fark bunun karesi yani 6,25. Fark 5 olunca tam 100 kat oluyor. Fark 10 olunca 10.000 kat vs… gibi gidiyor.
Bu ölçekte gökyüzündeki en parlak cisim olan güneşin kadri -26,7’dir. Ondan sonra en parlak cisim dolunay evresindeki ay ve onun kadri de -12,9 civarı. Aradaki fark 14 civarı yani güneş aydan 400.000 kat daha parlak!!
Elbette ki güneş ve ay parlaklık açısından ekstrem örnekler, daha normal gök cisimleri ve belli limitler için küçük bir tabloyu aşağıya ekliyorum.
-26,7 Güneş - öğle vakti (doğarken ve batarken parlaklık aradaki daha kalın atmosferden ötürü ciddi oranda azalır.)
-25 Çıplak göz acı eşiği (Güneşe asla çıplak gözle bakmayın, hele dürbünle bir anlık bakış bile kör edebilir.)
-12,9 Tipik dolunay
-9,5 İridyum parlaması (uydu geçişleri sırasında olan bu geçici fenomen hakkında sonra yazacağım)
-5,9 Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS – en meşhur uydu parlaması, yine o konu gelince değiniriz)
-4,89 VENÜS GEZEGENİ (Evet, nihayet güneş ve aydan sonra gökyüzündeki en parlak kalıcı cisme gelebildik. MUHTEŞEMDİR, bu günlerde güneş battıktan sonra batı ufku üzerinde arayın, kaçırmanız imkansızdır. Detaylı yazacağım hakkında bu güzellik tanrıçasının…)
-4,0 Gündüzken bile görülebilecek şeylerin parlaklık sınırı (Evet aydan başka venüsü de gündüz görmek pekala mümkündür nereye baktığınızı biliyorsanız)
-2,94 JÜPİTER GEZEGENİ (maksimum değer, detaylı yazacağım bu gökyüzü tanrısı hakkında, yerini biliyorsanız yazıyı beklemeyin ve dürbününüzü hemen ona çevirip uydularını görün! Galileo’nun neler hissetiğini yaşayın)
-2,91 MARS GEZEGENİ (maksimum değer)
-2,45 MERKÜR GEZEGENİ (md.)
-1,47 Sirius yıldızı (Akyıldız diye bilinir Türkçe’de)
-0,49 SATÜRN GEZEGENİ (kuvvetli bir dürbünle halkaları görmek mümkündür!)
+0,03 Vega yıldızı (Yunanlılar bunu 0 sınırı kabul etmişler zira gezgenlerin gezegen olduğunu biliyorlardı, yıldızlarla ilgilenmiş adamlar.)
+1,98 Kutup Yıldızı (Polaris, üzerinde çok konuştuğumuz yıldız gökyüzündeki en parlak 50. yıldız)
+3 … 4 arası şehirdeki ışık kirliliğinde çıplak insan gözünün sınırıdır, daha sönükleri görmek pek mümkün değildir.
+3,44 Andromeda galaksisi (Samanyolu galaksisi komşusu, dürbünle 1,5 milyon yıl öncesine bakmış olursunuz! yüreğiniz oynar…)
+5,32 Uranüs gezegeni
+6,5 Evet, ışık kirliliği olmadan en ideal zifiri karanlık ortamda bile çıplak göz sınırı budur. Yunanlıların sınırı da buydu. Bu çizginin üzerinde (yani görülebilecek) her birinin adını burada yazmanın abesle iştigal olacağı 9500 adet yıldız mevcuttur!
+9,5 Denizci dürbünü (7x50) sınırı
+31,5 Artık çok uçuk bir rakam bu ama Hubble uzay teleskobu sınırını ifade ediyor…
Bundan sonraki yazılarda bu listede güneş ve ay ile başlayıp aşağı doğru ineceğim gök cisimlerinin ilginç özellikleri, güzellikleri, vs, aklımıza ne gelirse efendim…