Bu tür küçük teknelere vakt,nde çok inip bindim ancak bir kısmı orta hatta yakın bastığınızda çok dengeli kalırken bazılarında neredeyse birinin sizi vinçle tam ortaya ve hiç bir tarafa yalpalamadan koyması gerekiyor.
Haklısın da... Genellikle binenin kanındaki içerik karışımının yüksek orantısından kaynaklanan bir handikap.Teknenin kusuru göz ardı edilir.
Forumda o gün bizimle olan var mı hatırlamıyorum.
Fii tarihinde bir kış günü tekneler toplanıp Tuzla'da Harun Paradise'a gitmiştik. İlk keşfedip ön ayak olan da ben olmuştum. Tam bir korsan yuvasıydı o yıllarda.
Bazılarımız iskeleye bazılarımızda açıkta duran şata bağlandık.
İsmi lazım değil, teknesi ile geç gelen bir reisi de patalya ile gidip şattan almak Bikem'le bana kaldı. Şata bordadan yanaştık. Ama tekne ile şat döşemesi arasında de ki bir metre yükseklik farkı var.
Bizi bekleyen reis de bi dünya... "Aman dikkat et inerken " demeye kalmadan kendini taş gibi aşağı bıraktı. Bir an küpeşteye tek ayağının deydiğini gördüm sonra hep birlikte kendimizi suda bulduk. Patalya da ters dönmüştü.
Ertesi sabah kılavuz eşliğinde ayrılırken.
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.