Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Küçük yelkenli tekneler

R

Recep Ertürk

Küçük yelkenli tekneler
OP: 11 Şubat 2018, 00:58:53


Küçük yelkenli teknelerle ilgili bir konu başlığı aradım. Bulamadım. Amatör denizcilik için en fazla önemsediğim konuların başında küçük yelkenli tekneler gelir. Lazer, optimist, 4.70, finn, pirat gibi olimpik sınıfları kastetmiyorum küçük yelkenli tekne ile.

Kastettiğim 3.5-7 metre arası yelkenli sandal veya mini kamaralı tekneler.. 3-7 metre dedim ama muhtemelen 7 metreden daha küçük boy tekneler, benim demek istediğim. Denizcilik çevrelerinde "trailer teknesi" başlığı altında eni karayolları standartlarında (2.40 metre miydi?) olan tüm tekneler bu gruba ayrılıyor. Hatta 30 feet tekneler bile "küçük yelkenli tekne" olarak sınıflanabiliyor.  O bakımdan benim kastettiğim 7 metre üstü tekneler değil.

Bir espri olarak yaptığım sınıflama ölçüsü var. Benim küçük tekne tanımı daha çok buna uygun. "Havuzlukta otururken el attığında deniz suyunu avuçlayabiliyorsan içinde olduğun tekne, küçük teknedir" şeklinde.. Tanımı böyle yapınca da 6 metreyi geçmeyen tekneler anlaşıldığı aşikar özel tasarım bir yapım değilse şayet..

Çok güzel bir kayığı olan balıkçı dostuma sormuştum. Niye buna yelken takmıyorsun diye. Baltabaş kayığın geçmişini hatırlayanlar onun yelken kürek zamanlarını da biliyorlardı. "Abi ipler, teller çok çapariz çıkarır, bir de yavaş gider, biz balıkçıyız, hızla gider döneriz, paraketa veya ağ atarken-toplarken de yelken kullanılmaz" demişti. Haklıydı elbette, ama biraz daha erken çıkıp, yelken seyri ile gideceği avlanma sahasına yelkenle gidebilirdi. Fakat yelken halatlarının, bumbanın, ıstralyaların, çarmıhların küçük bir kayıkta balık avı sırasında sıkıntı yaratacağı kesindi.

Yine özel kayığı ile balık avına giden emekli dostlar da "kim uğraşacak onunla" havasındalar. Giderek leğen şekilli dıştan takma motorlu fiber kayıkların yaygınlaşması da pazarın trendini, alıcının ilgisini gösteriyordu.

Deniz meraklısı birçok dostum, özellikle de tekne sahibi dostumla anlaşmakta güçlük çektiğimiz konu yelken konusu idi. Belki de sözü yokuşa sürmek için mazeretler üretiyorlardı ama yelkene ciddi mesafeliydiler. Bu mesafenin nedeni de büyük ölçüde hiç yelken deneyimi olmamaları veya yelken bilmemeleri idi.

Yıllar önce heves edip aldığı yelkenli kayığı hiç yelkenle kullanamadığından yakınmıştı benden yaşça epey ileri bir emekli. Nedenini sorduğumda da ya hiç rüzgar yok, ya çok rüzgar var, arasına rastlamadım demişti. Sonuçta motorla balık avına gitti geldi bir müddet sonra da sattı kayığı..

Şayet konuşursak, üstünde düşünürsek, balıkçı sandallarının bile "çapariz çıkarır  abi" gerekçelerini ortadan kaldıracak yelken mimarisi, mekanizması geliştirebiliriz gibi geliyor.

Misal 4-5-6-7 metre yelkenli kayıklar için takılıp sökülebilen bir mizana direğinin küçük kayıklarda yelkeni yaygınlaştırmaya katkı sağlayacağını sanıyorum. Bilmem yanılıyor muyum? İkincisi seri imal edilen fiber kayıklar için daha özel bir uğraş gerektirir belki ama ahşap kayıklara takılacak basit bir direk ve takılacak az metrekareli yelkenlerle daha fazla yaygınlaşma sağlanacağı kanısındayım.

Küçük imalatçılar genelde sipariş ile çalışıyor. İçlerinde 4-5 metre kayık imalini siparişsiz başlayıp bitirirken satanlar da var. Ya da bitirdikten hemen kısa zaman sonra. Bu üreticilerle sohbet ettiğimde "niye buna direk takmıyorsunuz?" veya "bunu niye sadece kürek ve motor teknesi olarak yapıyorsunuz?" "Niye yelken-kürek teknesi yapmıyorsunuz?" dediğimde karşılaştığım durum, daha önce hiç yapmadıkları ve dolayısıyla da yelkenli kayık inşaı konusunda bilgisiz oldukları idi..

Küçük tekneleri daha çok konuşmamız gerektiğini düşünüyorum. Amatör denizciliğin gelişiminin olimpik sınıflar dışında tek insan kaynağı küçük yelkenli tekneler..

Yaygınlaşmaya başlarsa küçük tekneler, malzemesi için de pazar oluşur. Bu da dar çerçeveli ve hacimli amatör denizcilik piyasasına (sektörüne mi diyeyim?) hem katma değer, hem para girmesine hem de istihdama katkı sağlar. Hevesliler için, kıyıda oturup hayal kurmaktan çıkış imkanı sağlar. En başta "bütçe baskısı" kaygısını daha az düşünmelerine neden olur. 4-5 metrelik seri üretim bir yelkenli kayıkla hem denizde olunur, hem de bütçe baskısının etrafından dolaşılmış olur.

Tabii sektörün profesyonellerinin deneyimlerinin de aksi yönde olduğunu belirtmek gerekir. Ama bu iş ancak küçük yelkenli kayıkların yaygınlaşması ile gelişir.

Ne dersiniz?

  • IP logged

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#1: 11 Şubat 2018, 11:53:35
Recep Bey,

İyi oldu bu başlıkta konuyu açmanız.
İki nedenle iyi oldu:

a- her nedense "küçük tekneler" günümüz ana akımında biraz da dudak bükülerek bakılan, sıfatının tam karşılığı verilerek yetersizliği vurgulanan "küçük" ler olması ve tabii dev adımlarla "nurlu ufuklara" dört nala koşan model- markalar olarak her statü sahibi olmak isteyenin, arkadaşını, komşusunu, sosyal idoltakipçilerinin peşi sıra gittikleri şu kadar kamaralı, şu elenktronikler ile "full full" donatılmış, her yelkeni ayrı ayrı sarma sistemli "ulutra löküs" teknelerin yanında boynu bükük kalan küçüklere dikkat çekebilmek.  ( Tam burada boşuna açmadım parantezi. Her orta boy veya büyükçe sayılacak tekne sahibi yukarıdaki abartılı tanım içinde olamaz. Bu forumda defalarca anlattıkları makul nedenleri olduğunu reddedemeyiz)

b- "Küçük teknelerin" o veya şu topikte dönüp dolaşıp tartıştığımız "amatör denizcilik ve gelişimi ile gelişimi önündeki engeller " konusu ile de çok yakından ilgili olduklarının vurgusu...  Yani kitabın/ fikrin "amentüsünü" yani ruhunu kavramadan, bilmeden yani önce kürek çekmeyi peşinden basit yelken kullanmayı öğrenmeden merdivenin ilk basamaklarını birilerinin, bir şeylerin sırtına basıp atlamak orta  veya daha yüksek basamaklardan devam etmenin doğuracağı olumsuzluklar.

Üçüncü bir "neden?" ise Dünya sahillerinden haberdar olmak, ufkumuz açısını genişletmek ile ilgili olacağındandır.
  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

  • *
  • İleti: 3573
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#2: 11 Şubat 2018, 13:15:45
Ah ki ah.. Ahmet yatacak yerin yok senin.. Sevgili Recep reis.. öyle değil işte.. Geçen akşam zello da en sonunda Ahmet babası Mustafa Kabaaliğlu ile bizleri buluşturdu..

Mücahit , bu  konuşmaları özetleyip, forumda yayınlamak üzere düzenlemiş ve olurunu almak için Ahmet 'e yollamış.. Ahmet, kendi kendimizi övmüş oluruz diye bir türlü yayınlamıyor , ayak sürüyor daha dinlemedim diye..

Orada Mustafa amaca, nasıl yelken kullandıklarını en ince detayına kadar anlatıyor.. Zaten yelken kullanıp gidiyorlarmış balık tutmaya..

Yani şimdilerde yok çapariz verir yok şöyle böyle demişler ya konuştuğunuz balıkçılar. Bence  hepsi bahane.. Binlerce yıl çapariz vermemiş te şimdi mi veriyormuş..  :) :)(güldürmeyin beni emojisi lazım.. )

Ahmet.. Yayınla lütfen arık Mustafa amcanın anlattıklarını..



  • IP logged

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#3: 11 Şubat 2018, 13:37:08
Konu küçük tekneler olduğunda, bir değil bir kaç adım geri çekilip bakmak lazım bence.

Şunu kabullenmek gerekiyor. Yelken sadece ama sadece sevenler için vardır.
Biz seviyoruz diye herkesin sevmesini bekleyemeyeceğimiz gibi, bunun apayrı bir kültür olduğunu, bizlerin sevdiğimiz için araştırdığımızı, yurtdışını takip ettiğimizi, gelişmeleri takip ettiğimizi unutmamak lazım.

Kitap okumamakla övünen bir toplumun içinde olup, niye yelkenle ilgilenmiyorlar diye düşünmekten vazgeçmeliyiz.

Yapılabilecek tek şey, bizlerde sonraki nesilleri deniz, tekne ve yelkenler tanıştırmak.
Ancak, belki, sanıyorum, umuyorum, "halk sınıfı" için bir çare olabilir.

  • IP logged

  • *
  • İleti: 101
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#4: 11 Şubat 2018, 14:45:06
Balıkçılar eskinden yelkenle seyir yapmış olabilirler ama şimdi motorlu bir tekneyi finanse edebiliyorlarsa, daha az çaba ile ve daha hızlı & garantili seyir yapabiliyorlarsa neden bunu tercih etmesinler ki ?  Tercih onların olmalı :)
Garantiden kastim rüzgarsız ya da fazla rüzgarlı bir havada seyredebilme garantisidir :)
  • IP logged

e

erdal duran

Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#5: 11 Şubat 2018, 14:46:20
   Bana göre küçük tekneler ve özellikle balıkçı tekneleri için en iyi yelken çözümü Latin armadır. Kullanması katlanıp kenara konması (ya da direğe bağlı bırakılabilir) son derece kolaydır, maliyeti ucuzdur (herkes kendisi de yapabilir) ve çapariz vermez. Bu konuyu (latin arma) Cem reis açmıştı ama devam ettirilmedi. Latin arma konusu, güzel bir geleneğin devam ettirilmesi açısından da, üzerinde konuşulması ve araştırma yapılması gereken bir konudur.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1343
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#6: 11 Şubat 2018, 15:56:43
Küçük yelkenli balıkçı teknelerin kullanımı çok eskilerde değil aslında .Ahmet Reisin babası palamuta yelkenle gittiğini anlattı zelloda.Ama bir şey daha anlattı .Ahmet ve Akın Reislerin yelkenli kayığı olduğunu.Hatta bir keresinde kayıktan düşüp yakalamak için bisikletle kıyıdan takip edip yakaladıklarını da anlattı.Bence AhmetKabaalioğlu Reis çocukluktan yelkenci.Bu hatıranı anlatmanı merakla bekliyoruz Ahmet'cim.
  • IP logged
BABA TUNCA /YEŞİLKÖY

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#7: 12 Şubat 2018, 00:35:56
Ah ki ah.. Ahmet yatacak yerin yok senin.. Sevgili Recep reis.. öyle değil işte.. Geçen akşam zello da en sonunda Ahmet babası Mustafa Kabaaliğlu ile bizleri buluşturdu..

Mücahit , bu  konuşmaları özetleyip, forumda yayınlamak üzere düzenlemiş ve olurunu almak için Ahmet 'e yollamış.. Ahmet, kendi kendimizi övmüş oluruz diye bir türlü yayınlamıyor , ayak sürüyor daha dinlemedim diye..

Orada Mustafa amaca, nasıl yelken kullandıklarını en ince detayına kadar anlatıyor.. Zaten yelken kullanıp gidiyorlarmış balık tutmaya..

Yani şimdilerde yok çapariz verir yok şöyle böyle demişler ya konuştuğunuz balıkçılar. Bence  hepsi bahane.. Binlerce yıl çapariz vermemiş te şimdi mi veriyormuş..  :) :)(güldürmeyin beni emojisi lazım.. )

Ahmet.. Yayınla lütfen arık Mustafa amcanın anlattıklarını..

Utanıyoruz herhalde, malum çocukluğumuza dair ufak tefek şeyler var.Ama söz  paylaşıcam, Mücahit Kardeşimin o kadar emeği var. Üşenmeden kayda almış, düzenlemiş.

Küçük yelkenli balıkçı teknelerin kullanımı çok eskilerde değil aslında .Ahmet Reisin babası palamuta yelkenle gittiğini anlattı zelloda.Ama bir şey daha anlattı .Ahmet ve Akın Reislerin yelkenli kayığı olduğunu.Hatta bir keresinde kayıktan düşüp yakalamak için bisikletle kıyıdan takip edip yakaladıklarını da anlattı.Bence AhmetKabaalioğlu Reis çocukluktan yelkenci.Bu hatıranı anlatmanı merakla bekliyoruz Ahmet'cim.

Mustafa Abi, kayıktan düşen Akın, kayıkta onun ki, kıyıdan gören  ve bisikletle kayığın önüne dolaşan benim. Abi durun bunu Akın'a söyleyeyim daha olmadı o yazsın.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

R

Recep Ertürk

Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#8: 13 Şubat 2018, 13:04:39
Ahmet reisim bekliyoruz yazıyı.. Kayıktan düşmek, hele yelken seyrinde düşmek, hele hele tek başınayken bunun gerçekleşmesini düşünmek bile ürkütüyor.. Limanda, marinada, barınakta, demirde nihayet espri konusudur ama açıkta seyir halindeyken düşmek "büyük kıyamet" denilen şey gibi..

Apaz seyirde bir sağnak vurup kayık fazlaca ve sertçe iskeleye yatınca, boş bulunup iskele tarafından tepe üstü suya çakılmamı ana yelken ıskotasına sağ elimle tutunabilmek önlemişti. Bir daha da öyle boş bulunmamaya özen gösterdim.

Küçük tekne seyrinin en güzel yanı mı bilmiyorum ama bileğe kuvvet olması ileri yaşlarda bile vücudu geliştiriyor. İlk sene motoru iki kişi evden zorlukla indirip, yine zorlukla brakete bağlamıştık. Sezon sona erip (yaklaşık 6-7 ay sonra) kayık karaya alınınca, motoru kucaklayıp arabaya rahatlıkla taşıyabilmiştim.. 

Mesela vinç olmaması, kol gücü ile yelkenlerin açılıp toplanması, çapayı elle çekme gibi işler yaşlı da olsanız kol kaslarını güçlendiriyor. Tabii vücut kaslarını da..

Büyük teknem bile olsa bir yelkenli sandalın olması bana çok iyi olacak gibi geliyor ama tam burada da maliyetler aklıma düşüyor..

Bekliyoruz Karadeniz'de kayıkla yelken seyri ve denize düşme hikayesini..





  • IP logged
« Son Düzenleme: 13 Şubat 2018, 13:12:15 Gönderen: Recep Ertürk »

  • *
  • İleti: 1343
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#9: 13 Şubat 2018, 17:15:04
Recep reis sanki bu konuyla ilgilidaha önce yazıştık diye hatırlıyorum.Tekrar olmasın diye yazmıyordum ama bu başlıkta da görüşlerimi,durumumu yazayım.

Deniz çocukluğumdan beri tutku derecesinde sevdiğim meşgalem oldu.Düşünün arabada midesi bulanan biriyim.Eğer araba deniz kenarından gidiyorsa araba tutmazdı.Daha ilkokula giderken 30km ötedeki Gemlik'e minibüsle kaçıp,akşam güneşten yanık olarak eve dönünce sopa yemişliğim vardır.
 Ama hayat şartları önce ekonomik rahatlığı sağlama zarureti tekne sahibi olmamı geciktirdi.Ama çeşitli fırsatlarda 6 m.ahşap kayıkla çapariye çıktığım,ağ atmışlığımız da oldu.

Bu konuya  öyle giriş yapmamın sebebi 9 m.ye kadar 3 adet teknem oldu ilk teknem Cemre ahşap bir yelkenli.Aldığımın üzerinden 20yıl boyunca yenileştirmek yaşatmak için emek verdim.Ama denizciliği ,yelkenciliği ve hertürlü tekne bakım tamir ve tutumunu mecburen öğrendim.Onunla her havada seyir yaptım.Korkudan dudağımın ,burnumun uçukladığı bile oldu.Ama iyi oldu denizde tedbirli olmayı,kibirli olmamayı öğrendim.

Cemre varken ve onunla uğraşırken 5 m.68 cm.boyunda J.Atkin dizaynı Yelkenli bir kayık imal ettim.Zor olmadı .Çünkü elimde her çeşit marangoz el aleti ve malzemesi vardı.Epoksi çalışmayı,macun boya işlerini hepsini biliyordum.

Küçük yelkenli kayığı niçin yaptım?Cemre ile balığa gidemiyordum.Yazlıkta hafta sonu yelken yapamıyordum. Çünkü Cemre İstanbul'da oluyordu.Şöyle 6 hp uzun şaft kıçtan takması olan.Yelkenli kürekli üstelik kendi yaptığım bir kayık .Ne keyif ama!Yaptım sonuçta
 Bir yıl motor takılıydı.Rüzgar yoksa çek ipini çalıştır motoru istediğin yere git.Rüzgar varsa zaten sorun yok aç yelkenini bağlandığın yere kadar yanaş.Yelkenciler rüzgarı tanıma,yönünü şiddetini tahmin etme,tekneye uygulama konusunda optimist kullanrak yetişmiş olanları çok beğenirler.Onların leğen kadar teknedeki küçücük yaştaki deneyimleri yetkin bir yelkenci olmalarını sağlıyor.Küçük teknemin bana bu yönde çok faydası olduğunu söylemeliyim.Uzun yıllardır dıştan takma motorumu da kullanmıyorum.Zira takıp çıkarmak zor geliyor.Dahası küreklerim var .O da olmazsa yanımdan geçenler çeker. O da olmazsa çekerim kıyıya.Çağırırım bir arkadaşımı çeker teknesiyle.Dediğim gibi rüzgar varsa zaten sorun yok.
 Biraz önce bir arkadaşıma (grip nedeniyle fuara gidemediğim için) optimistlerde kullanılan yüzdürme tüplerinden 6 adet sipariş verdim alınca üçü sancak, üçü iskele karinasına tülanilerden  bağlayacağım.Kayığıma capsize testi ve doğrultma alıştırması hiç yapmamıştım.Tüpleri bağladıktan sonra bu işlemleri yapacağım. Eğer tamamen batmaz ve doğrultmayı da başarırsam artık kıyıyı takip etmekten kurtulup körfez geçişlerine de başlayabilirim.

Recep Reis,ülkemizde ekonomik ve sosyokültürel yapı dolayısıyla Tan Kaan Reisin de dediği gibi kitap okumamayı övünç gibi anlatan toplumsal çoğunluk yüzünden kendisine maddi bir kazanç ,sosyal  statü,övünç sebebi sağlamayan bir nesneyi insanların benimsemesi beklenmemeli.Küçük bir azınlık olarak hobimizi yaşatabilecek ekonomik rahatlığa sahip olduğumuz için ve denizi bir tutku,yaşam biçimi olarak gördüğümüz için bizler şanslıyız ve örnek olmalıyız.Küçük tekne özellikle yelkenliküçük tekne edinmek çok para gerektirmiyor.

  • IP logged
BABA TUNCA /YEŞİLKÖY

  • *
  • İleti: 1062
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#10: 13 Şubat 2018, 19:15:29
Bana esin kaynağı olan Atsushi Doi'nin bir videosuyla yazıma başlamak istiyorum.


- 2,85 m şişme bot kullanan birisi olarak küçük yüzerler  için bile denizde/karada yer sıkıntısı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim .

- Bunu halletsek bile tekneyi karaya çekip denize indirmek için yardım gerekebiliyor.  Dolayısıyla bununla ilgili sorunun halledilmesi için bir dayanışma olması gerekiyor.  Bunu sağlayabileceğimiz yer sayısı az.

- Toplum bizi torunlarımızla ilgilenmek v.b. için baskı altında tutuyor. Bunu kırıp denize yönelmek zor.

- Denize açılınca illa bir gün kötü bir havaya denk geliniyor :
  "Ben söylemiştim, senin ailen yok mu, ne işin var denizde " gibi bir sürü yorum bir çok hevesliyi denizden soğutuyor.

- Gençken oraya ayırdığın bütçe çocuklarından kesiliyor şeklinde görülebiliyor.

- Hadi herşeyi göğüsledin. Bir de uzunca seyahatler yaparsan her limanda sevgilisi olan biri olarak görülüyorsun.

Bunlara göğüs germek için gerçekten tutkulu olmak gerekir.

En başta ülkemizde insan olmak zor. İnsanların nefes alacak yerlere gereksinimleri var.

Daha yazacak çok şey var...
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

R

Recep Ertürk

Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#11: 14 Şubat 2018, 09:04:57

batmaz ve doğrultmayı da başarırsam artık kıyıyı takip etmekten kurtulup körfez geçişlerine de başlayabilirim.

Küçük tekne özellikle yelkenliküçük tekne edinmek çok para gerektirmiyor.

Mustafa reisim, bu batmazlık özelliği konusu özel önemde...  Hele ahşap üretimler bu özellikleri ile piyasada olursa tadından yenmez bir durum doğar. Acemiliğin atlatılmasında güven verici.

İkinci bir gerekli özelliği de her şeyin oturduğunuz yerden kontrol edilmesi, tekne içinde gezme gerekmemesi.. Yelken-kürek olması ise tadından yenmeyecek bir özellik..

Edinirken, satın alırken, inşa ederken veya ettirirken çok para gerekmediği doğru. Esas sorun bağlama ve kıyıda bağlı teknenin güvenliği sorunu.  Çalınma durumunda maalesef hiçbir şey yapılamıyor. Tekne gitmiş oluyor. Tabii bir de hava değişimlerine korunaklı bağlanma yeri bulma sorunu var. O bakımdan at-çek rampaları ve römorka alınmasının, römork üstünde taşınmasının da pratik hale gelmesi gerekiyor. Aracınıza takacağınız bir çeki demiri bile bir sürü kırtasiye ile boğuşmayı göze almak demek. Arabaların çeki demirli piyasaya arzı için de bir imza kampanyası mı yapmalı?

Sanırım bu noktada gelenesel ahşap küçük tekne üreticilerinin biraz daha yaratıcı olması gerekiyor. Fiber işi zaten bata-çıka giden ve henüz oturmamış halde. Ama birileri sermaye yatırıp 3.5-6 metre arası, batmaz özelliği olan yelkenli tekneleri bolca piyasaya arz etmeye başlarsa hızla işin rengi değişebilir.

Tabii "mevzuat hazretleri"ni de unutmamak lazım. Balıkçı kullandığında küçük motorlar için gerekmeyen CE belgesi amatör tekne yapacağı zaman gerekli oluyorsa bu dava konusu yapılamaz mı?

Yine mavi kart meselesi. Hangi akıllı küçük teknelere bela ettiyse yatacak yeri yok. Bir atık tankı gerekecekse, deniz suyunda hızla çözünebilen doğal atık için değil, esas bulaşık deterjanı gibi, yağ vd maddeler için gerekmeli.

Tekrar olmaya başladığı doğrudur konunun. Ama ısrarla üstünde durulmazsa, yeniden yeniden gündeme getirilmezse de yol alınmayacağı aşikardır.  O bakımdan tekrar tekrar anlatmaktan, konuyu gündeme getirmekten çekinmemek gerekiyor.

Enes reisin dediği doğrudur. Tek başınıza yapabilmeniz mümkün değil birçok şeyi. Mutlaka ikinci bir kişinin el atması gerekiyor. Sizinle bu güzelliği paylaşacak biri olmazsa hobiyi sürdürmek ciddi şekilde zor. İşin "profesyonel destek" alabilmesi ve bunun makul maliyette olabilmesi için de yüzlerce hatta binlerce küçük tekne denizde olmalı.

Bu bunaltı zamanında mevsim ve hava elverdiği müddetçe denizin üstünde nefes almak belki de yapılabilecek en güzel şey.




  • IP logged

R

Recep Ertürk

Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#12: 14 Şubat 2018, 09:39:57
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#13: 14 Şubat 2018, 11:35:01
(D) ve (C) Kategori teknelerde yüzdürücü tankların ve bölmelerin olmasını CE güvenlik standardı icbar ediyor.

Avrupa menşeli amatör yapım için tasarlanan ve satılan ve/ya internet üzerinde açık kaynak olarak verilen (D) ve (C) kategöri teknelerde de yüzdürücü tanklar ve bölmeler var.
  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

R

Recep Ertürk

Ynt: Küçük yelkenli tekneler
#14: 14 Şubat 2018, 12:25:45


Cem Bey üstadım bunu siz nasıl çözdünüz?
  • IP logged

 
Yukarı git