Heyamola Hey
Havuzluk => Genel => Konuyu başlatan: Ersin Böke - 25 Mayıs 2021, 07:45:55
-
Şu kıçtan kara demirleme konusunda en son konulan videoyu görünce resmen asvalyelerim attı.
Önce iddayı ortaya koyalım sonra ispatını yapalım.
Ama önce baştan uyarayım , yazdıklarımı sulandırmaya ve alaya almaya kalkmayın lütfen. Valla sıkı küfür yersiniz. Bir fikriniz varsa yazın.
Bir de lütfen bunu genel bölümünden kaldırmayın daha önceki gibi de herkes okuyabilsin.
Bu yazıyı yazmamın nedeni takıntı değil. Diğer çapaların kullanım yerlerine göre avantajları da var. Ancak sorun şu ki bu avantajları ortaya koyarken admiralti çapayı küçük görmek, eleştirmek adet haline gelmiş durumda. Oysa durum öyle değil.
Bu yazı diğer çapaları kötülemek ya da işe yaramaz olduğunu kanıtlamak için yazılmıyor. Bir nevi admiraltiye iade-i itibar gibi üşünün.
Admiralti çapa hangi açıdan bakarsanz bakın piyasada satılan tüm çapalardan daha üstün özellikleri olan bir çapadır.
Bakın neden?
Öncelikle Admiralti çapa binlerce yıllık bir denizcilik geleneğinin ürünüdür. Kimse tarafından tasarlanmadı. Diğer çapalar özel amaçlar için (deniz uçağı, petrol platformu v.s. ) ya da sonuçta para kazanmak için bulunan çapalardır. Hiçbirinin tarihi muhtemel 100 yılı geçmez.
Öncelikle admiralti çapa "denizci " çapadır. diğerleri "yat " çapasıdır.
Bir çapanın en önemli özelliklerinin başında ağırlığı gelir. diğeri de geometrisidir. Birini ihmal edip diğerini öne çıkarırsanız istenen sonucu elde edemezsiniz. Yat çapaları diye tabir ettiğim çapaların tamamı pulluk tip çapa olup, yumuşak deniz tabanında iş görürler. Mümkün olduğunca hafif imal edilip, kolay kullanım amaçlandığından geniş yüzey alanları vardır. Daha önce örneğini verdiğim Çanakkale Morto koyu gibi koylarda yani üzeri 5 cm. kum, altı zert zemin olan deniz tabanına hafif oldukları için tutunamazlar.
Yine eriştelik olan deniz tabanında da tutunamazlar. Yüzeyleri geniş olduğundan kayalık zeminlerde de kayaların arasına giremezler. ancak girdiklerinde de çıkartmak zor olur. Admiralti ise uzun kolları sayesinde kaya zeminlerde de kaya aralarına rahatlıkla girer ve çıkarılması da kolay olur
Admiralti, çiposu sayesinde her durumda deniz zeminine doğru şekilde oturur. Üstelik bu en basit yöntemdir.
Yat çapalarına göre daha ağır olduğundan iyi tutnamadığı zeminlerde ağırlığı ile iş görür.
Demirler için nerelerde tuttuğu anlatılırken zemine göre sınıflandırma yapılıyor. Oysa bir koyda çoğunluklatarif edilen her yüzey bulunabiliyor. Kum diye bildiğiniz bir koyun bir bölümü eriştelik ya da sert zemin olabiliyor. Bu durumda her zeminde iş görebilen admiralti diğerlerine göre ciddi avantaj sağlıyor.
Admiraltiniz varsa sadece tek bir yedek çapa yeterli oluyor. Aksi durumda bir demir gardrobu bulundurmanız gerekiyor.
Admiralti çapa ucuz. Zaten o kadar boklanmasının nedeni de bu. Pulluk tip çapalar hem çok pahalı hem de her yerde tutmuyor. Denize attığınız çapanın ucuz bir aksam olması çok önemli. Gerektiğinde feda edilebilir olmalı. Kullandığınız krom ya da galvaniz çapaların fiyatlarını hepiniz benden daha iyi biliyorsunuz çünkü bir kaçına sahipsiniz zaten.
admiralti çapa, her zemşinde iş gören " denizci " bir çapadır. Kimse tarafından tasarlanmadı. Para kazanmak için yapılmadı. denizciler bu çapanın şeklini deneye deneye binlerce yılda bu hale getirdiler.
BU çapayı onlarca kez kullandım. Hala da kullanıyorum. Bir kez bile taramadı. Zincir kopar belki ama çapa yerinden kımıldamaz.
Bir tekneniz varsa bir tane ADMİRALTİ edinin ve teknenize koyun. Aldığınız ıvır zıvırlar yanında bedava. Gün gelir lazım olur. İyi ki almışım dersiniz. Sonra geceleri mışıl mışıl uyursunuz. Sonra da bu kardeşinize teşekkür etmeyi de ihmal etmeyiniz.
-
Bu öyle belalı bir mevzu ki, bir iki defa elim gitti "fizikçi gözüyle denizcilik kavramları" konusu altında benim gözümden nasıl göründüğünü yazmaya ancak bilimsel bir iddiaya temellendirmeden sadece "gut feeling"e güvenerek iş yapınca yamulduğum bir sürü durum oldu fizikte daha önce o yüzden temkinliyim. Dolayısıyla aşağıda detaylandıracağım tarzda bir mukayese sonucu görmeden sadece bir takım prensipleri yazabilirim.
Bir çapanın en önemli özelliklerinin başında ağırlığı gelir. diğeri de geometrisidir.
Yani doğru, sonuçta bu iki özelliğe indirgenebilir... (Gibi görünse de ikisi de aynı kapıya çıkar bence. Şöyle arz edeyim:) Önce varsayalım ki ağırlık mı şekil mi diye kurguladık sorumuzu ve buna yanıt arıyoruz.
20 kg admiralti ile 15 kilo delta mukayesesi yapmak anlamsız. Mukayese şöyle yapılır:
20 kg admiralti alırsın onun karşısına 20 kg delta koyarsın öyle kıyaslarsın. Bu size sadece geometrinin etkisi konusunda birşeyler söyler...
İkinci bir tür karşılaştırma 15 kg delta ile 20 kg delta arası olabilir mesela sadece ağırlığın etkisine bakmak için. Ama burada ben olsam çok dikkatli olurum. Aynı geometriye sahip bir çapada ağırlığı 1.33 kat ölçeklediğimde sadece ağırlığı ölçeklemiş olmuyorum yüzey alanını da 1.21 kat arttırmış oluyorum. (1.33^(2/3) ) Yani ağırlığın etkisi salt ağırlık mı yoksa alanı da büyüttüğünden dolayı mı?
Bakın işler karıştı! O yüzden bu ikinci tür kıyas şöyle yapılabilir: Aynı geometriye ve büyüklüğe sahip iki delta yaparsın biri demirden biri alimünyumdan olur, biri 15 kg, diğeri 5 kg ama boyutları aynı olur o zaman salt "ağırlık"ın etkisini görmüş olursun.
Bu tip karşılaştırmalarda en kafa karıştıran hususlardan biri bu. Bunları detaylandırmadan salt "ağırlık" veya "geometri" indirgemesi biraz havada kalıyor bence.
Bir de Ersin Reis'in aynı cümlesine tekrar atıfta bulunacak olursam:
Bir çapanın en önemli özelliklerinin başında ağırlığı gelir. diğeri de geometrisidir.
Benim meşhur "gut feeling"im sırasını değiştirmemi söylüyor mesela. Şeklin etkisi o kadar büyük ki sonuçta admiraltiyi de karakterize eden şey düşük tırnak alanı ama uzun kolları. Şekil daha ön planda yani. Ondan sonra teknede taşıyacağım için sırasıyla ağırlık ve erogonomiye (atma-çekme, depolama vs...) bakmak gerekiyor diye düşünüyor aynı hissim.
Neyse güzel konu, denizci milletinde çapa muhabbeti bitmez... :)
-
Kayaya takılınca kolay kurtulur kısmı ile ne kast ediliyor?
-
Ama önce baştan uyarayım , yazdıklarımı sulandırmaya ve alaya almaya kalkmayın lütfen. Valla sıkı küfür yersiniz. Bir fikriniz varsa yazın.
Valla sen de sıkı küfür yiyeceksin ama.
Herkes aptal; bir sen akıllı.
Al admiratini, koy yastığının altına rahat rahat uyu.
Admiralti kullanmayan milyonlar zaten salak; kafaları bassa admiralti kullanırlardı. Basmadığı için sen ne söylesen boş.
Doktor, olmuş, mühendis olmuş, şirket sahibi olmuş ama bir admiralti meselesini çözecek zekaya ulaşamamış.
Üstelik bu global sorun; sadece Türkiye'ye has da değil.
Neyse ben emziğimi alıp çizgi film seyredeyim.
-
Videoyu paylaşan benim . Paylaşma nedenim adam gayet net bir şekilde zincir kullanılırsa Fisherman çapanın hiçbir şekilde tututanamadığını çapanın şeklinden dolayı olduğunu anlatmış .Sadece Halatla kullanılması ve 1:12 kaloma ver diye anlatmış .Bahçenizde güzel durur demesi sonunda kendi fikridir. Bu adamın testleri bence tarafsız diğer videolarınada bakın bence ben çok ilgilenmiyorum .Admiralti tutar da tutma gücü nedir bunu test ile yada hava patladığında tarayıp taramadığında anlarsın.
Admiraltiye zinciri nasıl takıyorsunuz onuda tartışalım ?
-
Konu Admiralty halatla kullanılır dediğim için açıldı . Buna itirazın varsa bunu konuşalım .Paylaştığım videoda seyrettiyseniz sonuna kadar zincir ilede denemesini yapıyor ve sonucunu paylaşıyor.Diğer videolarında kum zeminde çamur zeminde tutuşu ve tutunma gücü net bir şekilde anlatılmış.Fortress içinde çok iyi şeyler söylemiyor mükemmel çapa aramıyoruz bu konuda doğru kullanıma bakıyoruz .
https://heyamolahey.com/index.php?topic=2820.msg62396#msg62396
Videoda adam test yaptığı zeminde diğer çapalarında kötü olduklarını baştan anlatarak başlıyor teste. Bu videoyu yayınlama nedenim halat ile kullanır demiştim bunun doğru olduğunu işkembeden atmadığımın bir nevi kanıtı olması.
Ne admiralty imiş arkadaş bende de var Fisherman kullan kullanabilirsen tekne ufak olsa tamam kullanalım bel fıtığı olmaya niyetim yok.Hulusi abinin çözüm arayışıda zaten ağırlığından tutmamasından değil.
-
Ersin artık 35 feet bir tekne bile ufak onda bile Admiralty , Fisherman 27 kg kullanman gerekiyor.Büyük tekne sahipleri ne yapsın bide bu gözle bak .Sen hep kendi teknen üzerinden bakıyorsun olaya sorun bu.35, 40 feet üstü tekne sahibi nasıl ve neden kullansın bu çapayı ırgatı halata uygun değilse zincirliğe sığması mümkün değil zaten . Kullanan kullanır.Kullanmayana yada istemeyene ne diyebilirsinki .Bu devirde teknen büyükse bahçe dekorasyonu için alınabilir bana küfür edebilirsin yazdığım şeylerin arkasındayım.
-
Daha net anlaşılması için özet.
Admiralti kayalık ve erişte zeminde diğer çapalardan daha iyi tutunur buna itiraz yok yanılgı tutunurda ne kadar tutunur konusu rüzgar 20 knot üstüne çıktığında hala tutunurmu yoksa tararmı evet tarar kayalık zeminde ise nereye takıldığı ile alakalı ne kadar güvende olduğunuz.
Halatla kullanılma nedeni ise Her çapanın doğru bir duruş şekli vardır maksimum tutunmayı sağlayabilmesi için shank admiralti de yukarda durması gerekiyor zemine yatmayacak halat ağırlık yapmadığı için doğru şekilde duruşunu bozmuyor çapanın .Zincir kullanırsanız zincirin ağırlığı tekne her yüklendiğinde admiraltinin shank kısmını türkçesini bilen yazsın shank nedir. Kol mu deniyor aşağı bastırıp çapanın zemine tutunan kısmını kurtarmaya çalışıyor sebebi bu.
Kısaca söylemek gerekirse erişte ve kayalık bölgelerde hiç bir denizci rahat uyuyamaz çapası ne olursa olsun .Doğru demir yeri seçimi çapa seçiminden daha önemlidir.
Teknesi tarayan kayalara sürüklenen başkaları tarafından kurtarılan daha tecrübeli denizciler aramızda vardır onlarda fikirlerini bildiklerini yazarlarsa çapa konusuda sorun olmaktan çıkar diye düşünüyorum
Benim bilgim bu kadar gerisi sizde.
-
Burak diğerileri admiralti kadar tutmuyor sonuçta.
Admiralti ile ilgili halat ile kullanın önermesi doğru değil. Admiralti çapanın diğer tüm çapalar gibi ciddi bri koloma ile atılması gerekiyor. Admiralti de eses tehlike tam da senin dediğin konuda. Admiralti çapanın ucundaki demir en az bir iki metre hiç yerinden kalkmayacak şekilde deniz tabanında kalıyor olmalı. Eğer zeminde serili değilse tekne döndüğünde zincir çapaya dolanıp yerinden sökebiliyor.
Admiralti çapanın da diğper demirler gibi zincir ile kullanılması ve zincirin her durumda demire bir iki metreden az olmamak kaydı ile deniz zemininde her durumda serili kalması gerekiyor. Halat kullanımı ise özellikle kayalık zeminde halatın ciddi şekilde yıpranmasına ve kopmasına dahi neden olabilir. Ben halatla teknemin ana demirini asla atmam.
Paylaştığın videoda kullanılan demir 60 libre değil. 60 libre 27 kg eder. 27 kg demiri tek elle demire bırakmak ciddi iş.
Admiralti zemine takıldığında genelde sadece kollarından birisi takılmış oluyor. Kol ile beden arasındaki açı çok dar olmadığından pulluk tipi çapalara göre yerinden daha kolay çıkıyor. Pulluk tipi çapaları 120-180 derece yukarıya döndürmek gerekiyor. O yüzden bu tür çapalarda ayrıca özel kurtarma ekipmanları satılıyor.
-
Rocna marka çapada da aynı muhabbet var üreticisi fırdöndü takmayın diyor biz bildiğimizi okumaya devam ediyoruz . Bu adamın videolarını daha önce görmemiştim halat konusuna dayanak ararken buldum şu ana kadar gördüğüm en iyi testleri yapmış adam .Herkes paşa gönlü ne istiyorsa öyle yapar yeni mottom bu ben bildiğimi söyler istediğimi yaparım bu herkes için geçerli .
-
Guletçilik hayatımda bir sezon boyunca 80 kg luk admiralti (13mm 150m zincir + hidrolik yatay ırgat) kullandım.
Kayalara çok takıldım ama çok sert havalar dahil hiç taramadım.
(örnek: gemilede gece kaçak yapan doğu fırtınasında çevremdeki büyük küçük 20 gulet demir tarayıp kaçtı, biz iki tekne fırtınayı sadece kıçı çözüp alargaya geçip taramadan atlattık)
Liman içi haricinde 100m'den az kaloma verdiğimi hiç hatırlamıyorum.
Hazırlık, fundo vira işleri zordu. Toplayınca kollarından birinden askıya alınırdı. Ayrı mataforamız yoktu, elle ağır ve zor iş.
Iskarça limanlarda sık sık 2-3 gulet birbirimize dolanırdık, oldukça zor ve tehlikeli olurdu çözmek.
Vira ederken sık sık kol alma (veya kapma) denilen, zincirin kollara veya çipoya dolanma olayı olurdu, çözmek zor ve tehlikeli olurdu.
Velhasıl, gulette bile sıkıntılı bir iş iken fiber, düz bodoslamalı bir yelkenlide düşünemiyorum bile.
Tayomar tip ve boyunda belki olur, yakışır da, ama 'modern' teknelerde yeri yok ne yazık ki.
öZgür (mobil)
-
80kg çapaya metresi 4 kg zincir etki etmez tabi biz zincirle kullanıyorduk diyorsan. Gemileri karıştırmayalım lütfen 80 kg çapa nedir yahu.600 kg da zincir maşallah.Sizin tekne taramaya çalışmıştır deplasmanı yetmemiştir bence 😀
-
Bizimki 25m guletler içinde en az zincir miktarıydı, genelde 200+m zincir oluyor guletlerde ve çoğu denizdedir. Öyle kaloma hesabı yapmazlar, derinlik göstergesi de yoktur çoğunda zaten, göz kararı kıyıya 50-60m mesafeden atarlar demiri, carrr diye. Sonra vira ederken gıy gıy 30dk demir alınır! :)
Sırf kullanma zorlukları nedeni ile admiraltiden göz demirine geçen çok gulet biliyorum. Fiyatı pahalı olmasa CQR filan isterler ama admiralti veya gözdemiri ucuz.
Elle kaldırılabilecek ölçüler dışında admiralti kullanışlı değil. Yeni dik bodoslamalı teknelerde imkansız zaten.
öZgür (mobil)
-
Ama önce baştan uyarayım , yazdıklarımı sulandırmaya ve alaya almaya kalkmayın lütfen. Valla sıkı küfür yersiniz. Bir fikriniz varsa yazın.
Valla sen de sıkı küfür yiyeceksin ama.
Herkes aptal; bir sen akıllı.
Al admiratini, koy yastığının altına rahat rahat uyu.
Admiralti kullanmayan milyonlar zaten salak; kafaları bassa admiralti kullanırlardı. Basmadığı için sen ne söylesen boş.
Doktor, olmuş, mühendis olmuş, şirket sahibi olmuş ama bir admiralti meselesini çözecek zekaya ulaşamamış.
Üstelik bu global sorun; sadece Türkiye'ye has da değil.
Neyse ben emziğimi alıp çizgi film seyredeyim.
2013 yılından beri forumlarda yazı yazarım. Kendi deneyimlerimi paylaşırım ve bir Allahın kuluna küfür etmişliğim yoktur. Yukarıdaki yazdığım yazıda da " küfür ederim " deki ironiyi farketttiği halde farketmemiş gibi davranılması ve şu üsluba muhattap kalmam son derece sıkıcı ve üzücü.
Kimseye bilerek saygısızlık etmedim. Farkında olmadan kırdıklarım olduysa da çekinmeden özür diledim. Kimsye küfür etmedim ama bırakın dövmeyi üstüne düşsem altımda kalacak adamlardan bildiğiniz küfür işittim telefonda. Bu ego patlağı , her yaptığını en doğrusu sanan kişilerin aşağılamaları , alayları ve gerçek hakaretleri ile karşılaştım. Buna rağmen elimden geldiğince hoşgörülü davramnaya çalıştım. Böyle yaptıkça insanlar bana istedikleri gibi yazı yazabileceklerini düşündüler düşünüyorlar her halde.
Matay , sen benim yazılarımı takip edenlerdensin biliyorum. Kimseye küfür ettiğimi gördün mü? Şu senin benim yazdıklarıma karşı kullandığın üslubu sana karşı kullandığımı hiç gördün mü? Seninle bir kere ofisinde, bir kere bir alışveriş merkezinde görüştük. Bir kere de Tayo Mar 'a geldin Kalamış da. Kulüpte de ziyaret etmişliğim var galiba. Hepsi o. Gerisi forumdaki yazışmalardan ibaret.
Hal böyle olduğu halde yukarıdaki üslupla bana yazılar yazmayı hangi samimiyete dayandırıyorsun bilemiyorum. Üstelik bunu herkesin okuyabildiği bir mecrada çekinmeden yapabiliyorsun. Benim bunlara karşılık vermemem mi cesaretlendiriyor seni.
Yazdıklarımdan hoşlanmayabilirsin. Benden rahatsız da olabilirsin. Ancak bunların hiçbiri bana bu üslupta yazı yazma hakkını sana vermez.
Okuduklarımdan, yaşadıklarımdan burada ve kendi bloğumda bir şeyler yazıyorum. Yazdıklarımın doğru olduğu iddasında da değilim. Bir çok bilmediğiniz hiç okumadığınız konuları buralarda sizler ile paylaştım. Yazdıklarım yalnış ya da eksik dahi olsa birileri çıkıp doğrusunu anlattılar ya da hiçbirimizin bilmediği konular yazıldı. Herkes bir şeyler öğrendi en azından. Hala en çok okunan konular benim açtığım konular.
Yelken yapmaya insanları özendiren, hatta tahrik eden yazılar yazıyorum. Antik tarihten, o zamanki denizcilikten, Piri Reis'in Bahriyyesinden ilgi çekecek insanların bu konulara dikkatini çekecek yazılar yazıyorum. Foruma Demirel gibi beş kez gidip 6 kez gelmemin nedenlerinden biri de budur.
Üstelik bunları senin ya da senden daha beter üslupla aşağlayan alaya alan kimselerin her türlü gurur ve şevk kırıcı , küçümseyici üsluplarına rağmen yapıyorum.
Sana teknendeki ana çapayı at mı dedik? Yedek çapa olarak bir tane admiraltiniz olsun dedik diye yazdıklarına bir bak istersen. Allah bilir teknende vardır belkide yedek çapa olarak. Yoksa da sen beni dinle al koy bir tane. Günü geldiğinde lazım olur.
Benimle ilgili üslübun tanıdığım kadarı ile sana yakışmıyor ya da ben seni yeterince tanımıyorum.
-
Bu arada yeni teknelerde çapa taşıma şekli de son derece sakıncalı. Yine bildiğim kadarı ile yarışlarda teknenin pruvasına çekilmiş olan krom çapalar kazalarda çok ciddi hasar ve yaralanmalara neden olabiliyor.
Kullanım kolalığı açısından iyi hoş ama nemce çapaların böyle taşınması da doğru değil.
John Vigor 'un kitabından bir alıntı ile bitirelim bu geceyi. Ne diyor yazar;
Teknenizin boyu , denizden kendi kol gücünüzle çekebildiğiniz çapanın tutabildiği kadar olmalıdır.
-
Yarışlarda teknenin başında çapa olmaz yasak. Sir Albert Admiralti
Kendime ceza verdim Admiraltimle uyayacağız bu akşam.Gül be dostum sevdiğimiz için takılıyoruz sana .Çok kızarım dersen kızdırmak sevaptır.Graham Fisherman.
-
Admiraltinin zemin açısından tek avantajlı olduğu yerler yüksek eriştelik ve iri çakıl olan yerler.
Burada sanırım bir tercüme kaynaklı sorun var.
"Kayalık zeminde admiralti iyi tutar" sözü nereden alıntılandı acaba?
"Eğer kayaya takılırsa diğer demirlerden daha kolay kurtarılır" tespiti de ha keza, kesinlikle pratikte gerçekle örtüşmüyor.
Sanki "admiralti alın, kayalık zeminde bile atarsınız" gibi bir yanlış anlaşılmaya yol açmamak lazım.
Neden zincir ile atılmaması gerektiğini açıklamak kolay.
Ama bunun yöntemi var zaten, gulet ve tırhandil kaptanlarının senelerdir yaptığı iş.
Özgür gayet net açıklamış...
-
Admiraltinin zemin açısından tek avantajlı olduğu yerler yüksek eriştelik ve iri çakıl olan yerler.
Burada sanırım bir tercüme kaynaklı sorun var.
"Kayalık zeminde admiralti iyi tutar" sözü nereden alıntılandı acaba?
"Eğer kayaya takılırsa diğer demirlerden daha kolay kurtarılır" tespiti de ha keza, kesinlikle pratikte gerçekle örtüşmüyor.
Sanki "admiralti alın, kayalık zeminde bile atarsınız" gibi bir yanlış anlaşılmaya yol açmamak lazım.
Neden zincir ile atılmaması gerektiğini açıklamak kolay.
Yok yahu bana diyorsan alıntılamadım hiç bir şey 1500 kere attığım çapa.
Dediğimde bu zaten Admiralti kayalık ve erişte zeminde diğer çapalardan daha iyi tutunur buna itiraz yok yanılgı tutunurda ne kadar tutunur konusu rüzgar 20 knot üstüne çıktığında hala tutunurmu yoksa tararmı evet tarar kayalık zeminde ise nereye takıldığı ile alakalı ne kadar güvende olduğunuz.
Yanlışmı buluyorsun yazılanı ? İri çakılda daha iyi tutunan çapalar var. Halat ile kullanılmasını anlat bence daha net anlaşılsın.
-
İnsan bilgisinden şüpheye düşüyor Forumlara yazarken .Sonuçta kalıyor burda yazdığın illa ispat etmek lazım.Şimdi alıntılayarak yazalım inandırıcı olsun.
(https://i.hizliresim.com/3h4btmx.jpeg) (https://www.hizliresim.com/3h4btmx)
-
Benim yazdıklarım yaptığım denediğim deneyim sahibi olduğum şeyler .Bilmediğim yada daha önce yapmadığım hiçbir şey hakkında alıntı yapıp bilmediğim konuda yazmam yazmıyorum.
Birde bir çok kere yazdım mutlak doğrular temel bilgilerdir sadece o bile tartışılır zaman içinde değişebilir. Mutlak doğru denizde pek yoktur.Kendi doğrusunu bulmuş adama yanlış yapıyorsun demekte doğru bir şey değildir.
1500 kere atttığım çapa derken eksik söylemişimdir fazla değil Amigada 5 sene taşıdım hiç kullanmadım Fishermanı.Neden acaba ?Kötü olduğundan değil zor olduğundan.Zorluğu sadece ağır olması değil gidip dalıp bakacaksın nereye taktığına yada tutup tutmadığına zorluk bu.
-
Admiraltinin zemin açısından tek avantajlı olduğu yerler yüksek eriştelik ve iri çakıl olan yerler.
Burada sanırım bir tercüme kaynaklı sorun var.
"Kayalık zeminde admiralti iyi tutar" sözü nereden alıntılandı acaba?
"Eğer kayaya takılırsa diğer demirlerden daha kolay kurtarılır" tespiti de ha keza, kesinlikle pratikte gerçekle örtüşmüyor.
Sanki "admiralti alın, kayalık zeminde bile atarsınız" gibi bir yanlış anlaşılmaya yol açmamak lazım.
Neden zincir ile atılmaması gerektiğini açıklamak kolay.
Ama bunun yöntemi var zaten, gulet ve tırhandil kaptanlarının senelerdir yaptığı iş.
Özgür gayet net açıklamış...
Bu konuda tartışma Burağın paylaştığı video sonrası başladı. Videoda admiralti çapanın çok kötü bir çapa olduğu söyleniyordu. Nitekim yapılan test videosunda ciddi yalnışlıklar olduğu da ortada. Teste konu olan çapanın 60 libre olmadığı çok açık. Yani yayınlanan video güvenilir bilgi içermiyor
Dahası admiraltinin işe yaraması için halat ile atılması gerektiği anlatılıyor. diğer konu başlığında Hulisi bey açıkça zincir olmadan admiralti kullandığında admiraltinin taradığını açıkça yazmış. Benim de tecrübem bu yönde.
Tekrar alıntılayayım;
Admiraltinin zemin açısından tek avantajlı olduğu yerler yüksek eriştelik ve iri çakıl olan yerler.
Geriye balçık ve kum zemin kalıyor zaten. Bu cümleyi okuyunca sanki 100 çeşit zemin var da admiralti bunlardan sadece ikiside işe yarıyor gibi anlaşılıyor.
Öncelikle hangi demir olursa olsun ben tekneyi demir değil zincir tutar sözünün doğru olduğuna inanıyorum.
Zincirlikte duracağına denizde dursun sözü bu yüzden söyleniyor.
Kum ve balçık zeminde uzun kolu neredeyse tamamına yakın gömülüyor ve bu sayede mümkün olduğunca koloma ile çok iyi sonuç veriyor.
Benim gördüğüm çoğu koy birden fazla deniz zeminine sahip, demirleme sırasında diğer teknelerin pozisyonu da dikkate alındığında hep istediğiniz noktaya demir atamayabiliyorsunuz. Üstelik kimi zeminer üstü kum gibi görünse de altı sert kaya olabiliyor. Alanya'da da çok fazla örneği var bu tür deniz tabanının.
İşte böyle zeminlerde ağırlık çok önemli bir faktör haline geliyor ve demirin geometrisi önemini yitiriyor. Böyle durumlarda ağır bir demir ve mümkün olduğunca uzun bir koloma ile tutunabilmek mümkün oluyor.
Evet, atması ve çekmesi zor belki ama doğru kullanım ile hemen hemen tüm zeminlerde iş görüyor admiralti.
Neden daha kolay kurtulduğuna gelince. Admiralti çapaların da iyisi ve kötüsü var. Bence iyi olanlar gagası yaprak formunda olanlar. Kimi gagalar daha köşeli oluyor. Yaprak şeklinde olan gagalar geri çekilirken takıldığı yerden daha kolay kurtuluyor.
Kolay kurtuluyor derken söylemek istediğim şudur. Admiralti atıldığında çiposu sayesinde bir kılu deniz tabanına dik gelecek şekilde duruyor. Zemine sadece bu kol saplanıyor. diğer kol dışarıda kalıyor. Zaten işte tam da bu yüzden admiraltinin mümkün olan en uzun koloma ile atılması gerekiyor. Aksi durumda tekne döndüğünde zincir ya da halat bu yukarıda kalan kola dolanıp çapayı yerinden çıkarıyor.
Bu benim başıma gelmedi hiç. Çünkü admiraltinin nasıl atılması gerektiğini Nejat Övütmen fuarda standında anlattıydı oradan biliyorum. Hep onun dediği gibi uzun koloma ile atıyorum bu yüzden.
Yaprak formundaki gaga kurtulma sırasında ciddi kolaylık sağlıyor. Köşeli olmayan ve yüzey alanı az olan admiralti bu durumlarda avantajlı oluyor. Anlatmak istediğim buydu.
Bir de işin ekonomik boyutu var. admiralti çapalar piyasada bulunabilen en ucuz çapalar. Yani kaybedildiğinde dalgıç bulup çıkartmaya gerek yok. dalgıç bedeline iki adet admiralti almak mümkün.
Herkesin 50 feet teknesi yok. Türkiye 'de 30 ila 40 feet arasında çok fazla tekne var. 13 ila 22 kg bandındaki admiralti yeterli koloma ile bu teknelerde çok iyi iş görür.
Kaldı ki kolaylık olsun diye yeni fiber teknelerde çapa ön tarafta ve bir koç boynuzu gibi son derece tehlikeli bir konumda tutuluyor. Oysa çapaların her durumda bir çatışma sırasında zarar cvermeyecek şekilde güvertede konumlandırılması gerekiyor. Kimse bu konuyu önemsemiyor fazla. Her şey rahatlık ve tembellik üzerine kurulu sanki. Başka tekneye zarar verebilirmiş ne gam! Aranızda çok az kimsenin çapasını güverteye aldığını düşünüyorum.
Zaten 40 feet üzerindeki teknelerin çapaları da ağır olduğundan bunları zaten güverteye almak kolay olmasa gerek. Bu detaya yarışlarda dikkat ediliyor mu Burak? en iyi sen bilirsin.
Ben admiralti çapamı her seferinde katlayıp güvertede bağlı tutuyorum. Gelenler mutlaka görmüşlerdir. Ne demiştik önleyemiyorsan en azından sen öyle davranma.
Admiralti iyi bir çapadır. Başka çapaların tutamadığı erişte ve sert zeminlerde diğerlerinden daha iyi tutar. Kum ve balçık zeminde de yeterli koloma ile son derece başarılı.
Bu arada Tayo Mar üzerindeki yükler ile birlikte 4,5 ton filan geliyordur her halde. 2013 yılından beri onlarca kez kullandım. Bana rüştünü Bademli'de gece demirdeyken dağdan inen civadrna da kendini kanıtladı.
-
Yarış teknelerinde başta çapa tutulmamasının nedeni .Start hattında çatışma ihtimalinin fazla olması nedeni ise kısıtlı manevra . Motor yok yelkenle manevralarını yapıyorsun tornistan yapıp durma şansın yok .Kaç kg çapan varsa farketmez teknenin burnunda taşıyamazsın.Uzun geçişlerdede bir yerde durma ihtimalin yoksa Okyanus geçişleri dahil çapanı söker dolaba yoksa tekne içinde güvenli bir yere sabitlersin. Bunun nedeni ırgatın zarar görmesin yada çapa salınımlarda teknene zarar vermesin yada yanlışlıkla dibi boylamasın.Aslında bastonlu tekneler başka bir tekneye çarptığında daha büyük zarar verirler bastonumu söksünler anlatmak istediğim umarım anlaşılmıştır .
Günümüzde koylar kalabalık alargada Admiralti bir çapayla vereceğin kaloma ile koyu tek başına kapatabilirsin .Kıçtan yada baştan kara yaptığında ise başka bir tekneneye çapariz verme ihtimalin fazladır ya başkasının zincirinin üstüne döşersin yada başkası seninkinin üstüne .
Tekneyi zincir tutar demişsin o kadar basit değil parametreleri yazman lazım. Kutsal çapamız Admiralti ye laf söyleyeni poseidon çarpar haddimizi biliriz.
Çapanı feda etmek diye bir şey yoktur gerektiğinde bırakman gerekebilir bir usturmaca ile bırakır sonra gelip alırsın .Yelkencinin kötüsü bile birtek atığını bırakır denizde çapasını alır bırakmaz.
-
Tekrar alıntılayayım;
Admiraltinin zemin açısından tek avantajlı olduğu yerler yüksek eriştelik ve iri çakıl olan yerler.
Bunu söyleyen kim ? Erişte doğru ama iri çakıl kesinlikle değil mantığıda yok zaten admiraltinin ya tam saplanması lazım sert zeminde yada takılması lazım diğer türlü tutunma gücü çok zayıftır. Yüzey alanı zaten bunu söylüyor.
-
Dörtten çok zemin çeşidi var. Çok önemli değil ama sözü geçmişken yazayım dedim;
(https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcTn5BBdjIE7lsmXVSxmBxYT0NAH0m3VyUa7JQ&usqp=CAU)
Bence admiralti kötü bir çapa değil (gerçi bence kötü çapa yoktur, kötü demirlemek vardır) ama günümüz yaygın teknelerine ve kullanım amacına uygun değil sadece.
öZgür (mobil)
-
Türkiyede 4 bence Marmaradaki midye populasyonu ile 5 diyelim. Coral ilginçmiş tekneyi alırlar altından adamın .😀 Yemin ederim tam zararız denize hiç bir faydamız yok .Özgür bir ara yazsan ne güzel olur demir yeri seçimi konusunu.
Sen Fethiyeli olarak alışıksın lince benim cesaretim yok .Tiryaki bile yazmıyor ne yaşadıysa.
-
admiralti çakılda tutmuyor tamam. Rocna tutuyor mu? senin eastmarin den ucuza aldım diye öğündüğün çapa tutuyor mu?
Civadra ahşap teknelerin bir parçası. Yani senin teknenin ucu neyse civadra da o teknenin ucu.
Koçbaşı gibi teknelerinizin başına çektiğiniz krom çapalar marinada baştan kara yaparken bir tehlike oluşturmuyor mu? Bence dibine kadar oluşturuyor.
Yat çapalarının teknenin başında bu şekilde tutulması doğru değil. Toplanması gerekir.
sert zeminde admiraltinin tutmasının nendeni geometrik özelliği ile öne çıkan çapalara göre daha ağır olmasından kaynaklanıyor.
Aslında bu kadar muhalefet edilmesinin arkasında yatan sebep başka. Garibim , zavallı admiralti pahalı yat çapalarının tuttuğu her yerde tutuyor. Hatta onların tutmadığı yerlerde de tutuyor.
Koloma konusuna gelince. Admiralti de bırakılması gereken koloma yat çapalarında bırakıldığı kadar olsu yeterli . Yani kum zeminde yat çapalarına ne kadar koloma veriyorsan admiraltiye de o kadar versen yeter. ağır çünkü.
Bukadar antttık durduk. Olumsuz tarafları da yok mu? diyecek olursanız yok valla. Hele atma çekme için civadra benzeri kısa ahşap bir parça kullanırsanız hiç yok. Ben admiralti çapayı istesem civadraya da asabilirim. Ama civadraya gereksiz yük binmesin diye asmıyorum. Üstelik doğrusu toplamak olduğundan her seferinde üşenmeyip güverteye alıp topluyorum.
işin sonunda bana da video çektireceksiniz o olacak.
-
Anlatamamışım
Toparlamaya çalışayım.
Demirleme konusunda benim başvurduğum referanslar J Rousmaniere, E Hinz, A Poiraud, T Cunliffe, L&L Pardey ve biraz da Goodlander
Alıntı derken acaba bu kaynaklar mı referans gösteriliyor diye sormak istemiştim.
Söylediklerim yanlış anlaşılmasın kimseye "yanlış yapıyorsun, benim yaptığım doğrudur" filan demiyorum.
Zeminler ile ilgili haritadaki işaretler Özgür'ün gösterdiği gibi. Doğrudur.
Ama demirleme konusunda yazılan bilimsel kabul ettiğimiz kaynakların tamamında burada gösterilen işaretler en az 2 ye bazen 3 ayrılıyor.
Kalın kum, ince kum veya iri çakıl-ince çakıl gibi. Yüksek erişte mesela 50 cm den yüksek olanlara verilen isim...
Kayalık zeminde bütün çapalar "takılabilir".
Takılırsa eğer kaya yapısı uygunsa tüm çapalar güvenli tutunma sağlarlar.
Sorun burada tutunma değil, ertesi gün ayrılırken çapayı almakta.
Admiraltinin bu aşamada diğer çapalara bir avantajı yok.
Admiraltinin kolu ince bu sayede iri çakıl gibi zeminlerde yüzeyde yuvarlanan taşları geçip derindeki daha güvenilir malzemeye ulaşması açısından avantajlı.
Modern tek tırnak çapaların hepsi yüzeye doğru üçgen formunda genişliyor, bu da hem yüksek erişte hem de iri çakıl zeminde gömülse bile güvenli tutunmaya engel oluyor.
Açıklama bu şekilde yapılıyor. Benim kendi tecrübe ve gözlemim de bu bulgu ile uyumlu...
Eğer zincir çapadan daha hızlı aşağıya iner ve koluna daha zemine değmeden takılırsa, bu istenmeyen birşey.
Tandem demirlemede bazen aynı durum ile karşılaşıyoruz.
Gulet ve tırhandil kaptanları o yüzden çok hızlı indiriyorlar ve çoğu kez de manevrada, daha çapa zemine değmeden zinciri döşemeye başlıyorlar.
Halat ile atılması belki bu yüzden öneriliyor olabilir.
Ben kendi uygulamamda sadece halat kullanmıyorum.
Demirler ve demirleme konusu çok su kaldıracak bir pilav gibi.
İşin ilginci yeni yeni modeller ekleniyor her sene...
Ama aslında prensibi gayet basit.
Taramayacak demir yoktur, en kötü demir olmayan demirdir!
-
Özgür bir ara yazsan ne güzel olur demir yeri seçimi konusunu.
Teoride milyon tane kriter var ama pratikte tek kriter gittiğin koyda boş bulduğun yere verebildiğin en çok kaloma ile demirlemek! :)
Görebiliyorsam/biliyorsam kayalık veya erişte üstüne atmamaya çalışıyorum.
Alarga dışında pek kaloma hesabı yapmam, verebileceğim en yüksek kalomayı veririm her zaman.
Demir atıp, kıçı bağlayıp yüklenirim, tutmadıysa max 3 kere aynı yeri denerim, olmuyorsa başka yere geçerim.
15m den daha sığ ise ve ıskarça bir koysa serbest dalıp mutlaka çapamı ve diğer teknelerle aramdaki durumunu kontrol ederim.
Ama bunlar charter uygulamaları tabi, henüz kendi teknemde aylarca denizde yaşama tecrübem olmadı.
Ama bu sayede farklı ebatlarda pek çok farklı tekne ve çapa modelini kullanmış oldum, demirleme başarısının en önemli kriterinin doğru kaloma vermek olduğunu düşünüyorum.
öZgür (mobil)
-
Minik bir not , küçük büyük balıkçılar da artık admiralti kullanmıyor. Çok büyüklerde bildiğiniz loca demiri var, ama bunların hamal kayıkları dört kollu balıkçı demiri kullanırlar, keza trollerde öyle.
Küçük ağ balıkçıları da direkt dört kollu kullanırlar, teknelerin baş üstünde görürsünüz iki kol küpeşteden dışarı beden küpeştede , iki kol yukarı bakıyor şekilde. Denizli havalarda yukarı bakan kollara bidon geçirilir üstüne adam düşmesin diye.
Taş balıkçıları, küçük oltacılar , derin su ve burun başlarında oltacılık yapanlarda dört kollu hatta bir çoğu inşaat demirinden falan çapalar kullanırlar.
Bunların hepsinin bir çok sebebi var ve yelkenli yat kullanıcıların hiç ilgilendirmeyen ve ihtiyacı olmayan konular. Çokta gerek yok. Ama şunu söylemeliyim bu kullanım çeşitliliğinin sebebi tamamen işi kolaylaştırıcı ve güvenli hale getirici deneyimlerdir. Yani kısacası şunu söyleyelim bir taş balıkçısı inşaat demirinden çapayı çok ince bir ayrıntı için yapmıştır bu kadar basit.
Admiralti için zaten yıllardır herkes bir şeyler yazıyor, herkeste bir yerlerde katlanırı falan var. Benim bu konuda bir şey söylemem artık gereksiz.
Ama konuyu bir soru ile bitirmeliyim?
Siz hiç 1-1,5 metre dalga kaldıran bir denizde elle makine üzerine giderek bir admiralti kaldırdınız mı? Bahsettiğim öyle 40 feet kayık değil, 8 metre ahşap balıkçı kayığı . Bel fıtığı boyun fıtığı işte bu yüzden oluyor insanlarda , Çapa sudan kesildiğin de bir kere de kayığa alamazsanız o çapayı, kayığı delersiniz kayığı. diyeyim ve konuyu noktalayayım.
-
admiralti çakılda tutmuyor tamam. Rocna tutuyor mu? senin eastmarin den ucuza aldım diye öğündüğün çapa tutuyor mu?
Konu benim çapam senin çapanı dövere doğru gitmeden 😀 Ne güzel bak herkes yazmış nerdeyse aynı şeyler Rocna tutuyormu demişsin sadece tutmuyor kendi set ettiği için zincir ırgattayken tornistana yüklenirsen ırgatı eline alabiliyorsun tutunma gücünden dolayı Tornistan yapmadan önce ırgattaki yükü alıp bosa vurup öyle tornistan yapıyorsun. Öğünmek ilginç bir terim insan evladıyla,arkadaşıyla, kardeşiyle ,milletiyle övünür sahip olduklarıyla öğünenlere züppe görmemiş öküz gibi sıfatlar daha uygun kaçar. Modern çapaların çoğu 2000-2500 kg bir tutunma gücü sağlar zincir yükünü ırgatta bırakmayın mutlaka bosa vurun.
-
Burak yahu adama haksızlık ediyorsun başka videoları da var izle bak diyince başladım diğer videoları izlemeye.
Şu kesin.. Çok konuşuyor. O açıdan sıkıcı videolar. 100. videosunda test ettiği tüm çapaları değerlendirdiği bir video. Onu izlerseniz bir özet bilgi almak mümkün. Ancak benim ilgimi başka bir detay çekti. Bu videonun 39.44 dakikasında bir balıkçı teknesine çekili duran hani şu bizim vapurlarda da kullanılan ağır çift kollu çapa benzeri bir örneği değerlendirmiş. Çapa önemli değil ama çapanın tekneye oturuş şekli hoşuma gitti.
Gerçi bu tüm gemilerde de kullanılan bir tasarım elbette ama bunun neden yatlarda kullanılmadığı tartışılmalı bence. Bunu şunun için yazıyorum. Hani admiralti yatlara uygun bir çapa değil deniyor ya. Bence bu şekilde tasarlanırsa gayet de uygun olabilir diye düşünüyorum.
Yeni fiber yatlarda neden bu yöntem seçilmemiş de koç boynuzu gibi teknenin ucunda asılı duruyor gerçekten ilginç.
Şu bir gerçek ki neredeyse tüm uygarlık tarihi boyunca sadece denizcilikte değil neredeyse tüm alanlarda geliştirilmiş olan değerleri yerle bir edip , yerine koymaya çalıştığı ve amacı sadece kar etmekten başka bir şey olmayan olguları modernlik olarak yutturma başarısını başka hiç bir sistem dünya tarihinde gösterememiştir.
BUnlara direnmek, diremç göstermek bu değerlerin kaybolmaması adınıa çok önemli.
Bu açıdan bakıldığında Admiralti çapa, binlerce yıllık denizcilik tecrübesi sonucu ortaya çıkmış bir çapadır. Kelenderis açıklarında tarih boyunca demir yeri olarak kullanılmış olan Spurie adası bir demir müzesi gibidir. Denizin altında terkedilmiş olan antik çapalar bu gelişmeyi öyle güzel anlatıyor ki.
Günümüzde denizciliğin sembolü olarak seçilmiş olan admiralti çapanın, benim yat çapaları diye sınıflandırdığım çapalarda göre en önemli farkı işte buradan geliyor. O yüzden bu yat çapalarının admiraltiye yetişebilmek için daha çok yolları var.
Bakın size çok başka bir açıdan yorum yapmak isterim;
Ne diyor vidoda; " bu çapayı alıp bahçenize dekor olarak koyun " diyor değil mi?
Püf nokta burada.
Siz üstelik son derece pahalı bu yeni nesil yat çapalarını bahçenize dekor olarak koyarmısınız? Niye bu çok başarılı çapalar dekor bile olamıyorlar?
Zarif değiller , göze hoş gelmiyorlar da ondan. Admiralti gibi bir çapayı üstelik yukarıdaki gibi tasarım örnekleri de varken yatlarda kullanılması mümkün değil diye sınıflandırmak çok yalnış geliyor bana.
Admiralti, tarar ya da taramaz içinde bulunduğumuz bu yokedici sisteme karşı bir sembol gibi geliyor bana. Sırf bu nedenle dahi başka bir teknem olsa da ileride admiralti yine de benim ana demirim olarak kalacak. e
-
Kimse koluna ultra çapa dövmesi yaptırmıyor! :D
(Belki Nejat hocamızda vardır ama?)
öZgür (mobil)
-
Kimse koluna ultra çapa dövmesi yaptırmıyor! :D
(Belki Nejat hocamızda vardır ama?)
öZgür (mobil)
Aynen öyle :) :) :)
-
Ahmet, aslında çok önemli bir konuya değindin. Bu ülkede işçilerin her gün başına çok ciddi iş kazaları geliyor.
Ölenler küçük bir haber oluyor o da belki. Ancak uzun vadede ciddi problemlere yol açacak problemler hiç dikkate alınmıyor.
Yıllarca şantiyecilik yaptım. Bizim işçi kadar bilinçsiz olanının neredeyse görmedim. saatlerce hilti kullanır , beni görünce kulaklıklarını takarlardı. Tahminim çoğunun işitme poblemi vardır şu anda. Boyacılar özellikle, marangozlar. Ne maske takarlar ne de havalandırmaları vardır. sen atölyeye girdiğinde üşüyoruz diye kapıyı kpatanını bile gördüm. İçerisi sırf tiner kokuyordu. Emniyet kemeri konusunda da keza durum farklı değildir.
Muhtemel sen de o zaman daha genç olduğundan senin tabirinle daha bir ayağın çukurda olmadığından çapayı denizden bir seferde kimseden yardım almadan çekmek hoşuna bile gidiyor olabilir. (sende böyle bir mazoşistlik var görüyorum :) ) Ya da senin yerine çekecek kişi yorulmasın diye de yapmış olabilirsin. dedim ya o kadar seyir yaptık beraber. Var sende o potansiyel. :) Admiralti olmasa da sen kendini fıtık edecek birşeyler bulurdun o teknede buna eminim:)))
-
Ersin sana sıkıcı olmayan bir video.
https://youtu.be/h3W5OXZT794
-
https://www.youtube.com/watch?v=nIoX3gCEohk
Aklın yoku bir. videoda randa arma ile ilgili birçok detay var. Hani ben çeksem bu kadar çekerdim.
-
Güzelmiş çekimler Çok fazla güzel detay var . Senin için bir tanesini paylaşayım Fırtına geldiğinde demir yerine çıkıyor bak admiralti nerede. Seyretmek isteyen için 17:15 tonozda kalmayı tercih etmiş .diğer zamanlarda hep spade kullandı.
(https://i.hizliresim.com/8ep0uch.jpeg) (https://www.hizliresim.com/8ep0uch)
Videodaki süpriz Conor O’Brien’ın ILEN Yelkenlisini görmekti.Teşekkürler.
-
Videoda 15:30 da bu güzel tekneyi görebilirsiniz.
(https://i.hizliresim.com/hgv77x4.jpeg) (https://www.hizliresim.com/hgv77x4)
Buda Ersin için .Admiralti güzel dururmuş ama işlevi daha önemli demekki.
(https://i.hizliresim.com/505tdq5.jpeg) (https://www.hizliresim.com/505tdq5)
-
Hulisi bey bunu özellikle sizin için yazıyorum. Malum kıç demiri bildiğim kadarı ile admiralti olan bir siz varsınız.:)
Daha videosunu çekmedim ancak 7 kiloluk dört kollu çapa ve hemen ucunda son derece hafif, patalya için aldığım şemsiye çapa ile tandem demirleme yaptım kum zeminde. İmece deniz ansiklopedisinde tandem demirleme yapmak için iki demir arasında zincir kullanılması öneriliyor ancak bende o kadar zincir olmadığından yine halat kullandım.
Halat kullanmamın başka bir endeni daha vardı. Tandem demirlemede iki demir arasında bırakılacak mesafe birinci demirin tırnak boyu ile mesafelendirilmiş. Bence kullanım kolaylığı açısından derinlik ile ilişkilendirilirse daha iyi olur . Şöyle ki;
Sonuçta bu iki demiri kıç demiri olarak ve halat ile kullanıyorumç Irgat filan yok. iki demir arasındaki mesafeyi demir attığım derinliğe göre ayarlıyorum. dün demir attığım derinlik 5 metre idi. O yüzden kol payında olmak üzere iki demri arasında 6 metre halat bağladım. Amacım böylece demirleri tek tek çekebilmek. İkisinin yükü ile uğraşmamak.
Bir de 7 kiloluk dört kolluya sarı yüzen halat bağladım. Süper oldu. Marinanın yan koyunda su biraz bulanık. Tatlı su karışıyor. O yüzden bu yüznn sarı halat ile çapanın dipteki yerini hemen bulmak mümkün oluyor. Burada kritik olan başka teknelerin pervanelerine çapari vermemek için bir miktar kısa bırakmak gerekiyor.
Bir gün önce de sadece 7 kiloluk dört kolluyu atmıştım. Aradaki fark gerçekten de yazıldığı gibi. İki demirin tutma kapasitesinin üzerinde bir tutma sağlanıyor.
Dalıp kontrol ettiğimde küçük şemsiye çapa iki kolu ile kuma gömülmüş urumdaydı. Aradaki halat tamamen gerilmiş vaziyette zeminde serili idi. / kiloluk dört kolluda ise hiç bir tarama işareti yoktu. Oysa bir gün önce yarım metre kadar taramış gibi duruyordu.
Halat ile kullanılacak ise tandem demirleme kıç demiri için çok iyi bir yöntem gerçekten.
Tayo Mar , kıç demiri işi de böylece çözülmüş oldu. Yeke altındaki kıç portuçun içindeki boş 20 litrelik emektar mazot bidonunu yerinden ettim bu yüzden . Bu alan artık kıç demiri locası oldu. Alanya 'da misafirler ya da çocuklar geldiğinde sezonda kale önünde demirlemek için çok iyi oldu gerçekten.
-
Ersin Reis, baştan V şeklinde veya baştan-kıçtan çift demir attığım çok oldu da tandem hiç denemedim.
Bahsettiğin demirlerden bende de var; derken şimdi, teknede kaç demirim var diye bir düşündüm; 16KgLewmarDelta, 16KgCqr, 20KgAdmiralty, 8KgDönerliÇapa, 6KgDönerliÇapa, 3KgŞemsiyeÇapa, 1,5KgŞemsiyeÇapa. Dediğin gibi bu demirbaşlarla bu yaz bir tandem denemesi yapayım bakayım.
Aslında bana zincire ağırlık asmak da mantıklı geliyor ve daha az çapariz verir hissi veriyor ama... ?
-
Fotoğraflarını koyamadım ancak kıç demiri uygulamasını bitirdim. Tandem çapa kullanıyorum. Bir adet şu botlar için kullanılan şemsiye çapalardan ve 4 kg 4 kollu şu balıkçıların kullandığı çapalardan kullanıyorum.
ancak İstanbul 'a gelir gelmez küçük bir admiralti ile değiştireceğim bunları. En son kale önünde kara tarafından esen rüzgarda ciddi ciddi taradı çünkü. Demir taramak tam da ne anlama geliyor anlamış oldum böylece.
Ancak kıç demiri ciddi rahatlık gerçekten.