Heyamola Hey
Havuzluk => Köşe Yazıları => Konuyu başlatan: Hakan Tiryaki - 11 Mart 2018, 11:10:41
-
Dün Marmara Üniversitesi'nin davetlisi olarak II. Derin Akıntı organizasyonunda ilk konuşmacı olarak yer aldım. Sualtı Temizlik Hareketi kurulalı beri bilmem kaçıncı sunum bilmiyorum. STH olarak kaydedip, montajladığımız filmlerle yaptığımız deniz kirliliği konulu sunumlar her daim fazlaca ilgi gördüğünden bu tür hemen her organizasyona davet ediliriz. Neyse, bu sefer farklı olandan bahsetmek aslında niyetim.
Daha çalışmaların ikinci yılında yaptığımız işin değerli ama yetersiz olduğu iddiasıyla yeni bir konsept arayışına girmiş, sorunun kaynağını öncelikle toplumun denizle olan ilişkisinde aramak gerektiğini öne sürmüştüm. Tabi tespit beraberinde çözüm önerisi getirmeyince ne işe yarar ki diyerek belki de bu ülkedeki ilk deniz kültürü temalı etkinlik serisini planlamıştım: "bize deniz ozanı gerek!" (http://sth.org.tr/bize_deniz_ozani_gerek)
Zor ama bir o kadar keyifli bir düşünceydi aslında. Ana fikir çok basitti; deniz olmasa Orhan Veli nasıl bir Orhan Veli olurdu? Can Yücel denizsiz olur muydu? 6 edebiyatçı seçtik; Sait Faik, Cevat Şakir, Yaşar Kemal, Can Yücel, Orhan Veli ve Cemal Süreya. Sualtı temizliğini merkez alan etkinliklerin her birini ilgili edebiyatçıya ithafen, onun eserlerine, eserlerinde yer alan denize... denizle ilişkisine odaklanan görsellerle sergiler hazırladık. Etkinliği belki tartışılır ama ilgi düşündüğümüzden fazla oldu. Fakat gelin görün ki en büyük sorun kendi gönüllülerimizin bile doğru dürüst seçtiğimiz yazarlara, eserlerine ve deniz edebiyatı diyebileceğimiz örneklere dair doğru dürüst bir fikri yoktu :)
Görsellerden bir kaç örnek:
(https://scontent-sof1-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/1909643_58325692854_1497104_n.jpg?oh=ba3c22b9b76aba00cfd473a602964b49&oe=5B0023FC)
(https://scontent-sof1-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/1909643_58327527854_7843033_n.jpg?oh=8f9cc898d79a868a74a3308a9924fd2d&oe=5B380F8F)
Can Yücel'in görsel teması Kuzguncuk'tu. Bu da panolarda yer alan alıntılardan bir örnek:
Ben de Boğaziçi de bu bahar
Mavi sakalına erguvanlar takmış
Sarhoş bir İskele Babası kadar
Hem delikanlı
Hem deliler gibi ihtiyar
Ve ekibimiz...
(https://scontent-sof1-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/1909643_58325827854_7472052_n.jpg?oh=f0b1500eecdd4cf49b5a48c9954cdc0b&oe=5B3637D2)
Orhan Veli'nin teması martılar, Cemal Süreya'nın ki vapurlardı...
Bu etkinlik serisinin bir de Kültür ve Turizm Bakanlığı ile hikayesi var ki, onu da başka bir başlıkta anlatırım bir ara.
Konuya dönersek, ilk deneme kısmen başarılı olmuş olabilir ama benim için ciddi bir hayal kırıkılığı olmuştu. Hatta serinin son etkinliği Yaşar Kemal'e ithafen olacaktı, biz yapamadan adam öldü gitti. Hala da yapasım yok doğrusu.
Geçen yıllar boyunca bu denizle ilişki konusu sürekli yeni yeni eklentilerle zihnimde önemli bir yer kaplamaya devam etti. Sualtı örnekleme çalışmaları ve sergilerden ibaret etkinliklere söz konusu lokasyona özel fikirler geliştirmeye çalıştık zaman içerisinde. Sonuçta Zonguldak'taki çocuk ya da adamlar, Kaş'taki çocuk ya da adamın denizle ilişkisinin aynı olamayacağı aşikardı. Lokasyona özel kitapçıklar, anketler hazırlamaya başladık. Anketlerle bilgiyi ölçmekten ziyade endirekt de olsa vermeyi hedefledik. Bunlar basit, spot ama çoğu zaman ilgi çekici bilgiler oldu. Kitapçıklarda daha çok çocuğun uzun vadeli imajinasyonunda denize yer vermeye çalıştık. Ne derece başarılı olduğunu belki hiç bir zaman bilemeyeceğiz ama en azından söylemedik, yaptık!
Bu kadar girizgahtan sonra gelelim dün yaptığım sunuma.
Dinleyiciler çoğu sertifikalı dalıcı olmak üzere tamamı üniversite öğrencileriydi. Özellikle sertifikalı dalıcı olmaları önemli. Çünkü denizle asgari de olsa bir ilişkileri var. Dahası en azından okudukları üniversiteden dolayı bir deniz kentinde yaşıyorlar. Kısa bir girişten sonra ilk tespit, aşağıda yer alan filmle ciddi ilgililer:
Kısa bir kaç cümle ile bu filmin kaynağındaki sorunun deniz-insan ilişkisinde, denizin insan yaşamındaki konumunun net olmaması, deniz kültürü denen ucu açık, biraz da flu kavramın öneminde olduğundan dem vurup başladım anlatmaya.
İlk öykü "Fenikeliler Amerika'da". Ana fikir basit; denizler tarih boyunca engel değil, kıtalar ve insanlar arasında köprü oldular. Hakim akıntılarla aslında tüm bu yolculuklar mümkündü.
Ardından iddiayı daha sağlam temellere oturtmak adına Salların Altınçağı, yani ciddi zamanı ayırıp, ilgi ve saygıyla derlediğim ve birgün tam da bu amaçla kullanacağımı umduğum bir birikim. Thor Heyerdahl, William Willis, Eric de Baisschop ve Alain Bombard'ın yolculuklarını içeren görsel destekli anlatılar.
Bu bölüme olan ilgi beklediğimden fazla, fakat başlangıçtaki sualtı görüntülerine olduğu kadar yoğun değildi.
Deniz-insan ilişkisinden deniz kültürüne geçiş argümanım kendi adıma aşağıda:
(http://i.hizliresim.com/D7qlkz.jpg) (http://hizliresim.com/D7qlkz)
Bu adam Joshua Slocum. İlk kez tek başına ve de sadece keyif için dünyayı gezen adam. Teknesi Spray:
(http://i.hizliresim.com/m2ZG8V.jpg) (http://hizliresim.com/m2ZG8V)
Ve denizlerin Şekspir'i, Bernard Moitessier ve teknesi "JOSHUA".
(http://i.hizliresim.com/NZJ5bP.jpg) (http://hizliresim.com/NZJ5bP)
(http://i.hizliresim.com/8YolEV.jpg) (http://hizliresim.com/8YolEV)
Sene 1997, Vendee Globe'un Güney Okyanusu etabında bir albatros eşlik etmekte Isabelle Autesiier'in teknesi PRB'ye ve Isabelle'in ona verdiği isim "BERNARD".
(http://i.hizliresim.com/YgRv5z.jpg) (http://hizliresim.com/YgRv5z)
Bu üçlüyü gerçekten çok önemsiyorum kendi adıma. Bu bir sürekliliğin, farkındalığın muhteşem bir örneği bana göre.
Son bölüm Osmanlı'da deniz kültürünün izleriydi.
(http://i.hizliresim.com/W7RVV2.jpg) (http://hizliresim.com/W7RVV2)
(http://i.hizliresim.com/RnRJJ6.jpg) (http://hizliresim.com/RnRJJ6)
(http://i.hizliresim.com/3EJ992.jpg) (http://hizliresim.com/3EJ992)
(http://i.hizliresim.com/6JGZZ7.jpg) (http://hizliresim.com/6JGZZ7)
Görseller ve ardındaki düşünceyi sıkça paylaşmıştım. Günlük yaşamda denizin yeri, denizle ilişkimizin göstergesi. Basit ve anlaşılır olması adına sıkça verdiğim örnek Mısır. Hemen her konuda geride bırakabildiğimiz bir kaç ülkeden biri olan Mısır, sualtı söz konusu olduğunda efsanedir. Korumacılık çok ciddi boyutlarda ve daha önemlisi sıkı cezalarla desteklenmekte. Peki Mısırlı çok daha aydın, çok daha köklü denizcilik geçmişine sahip olduğu için mi? Tabi ki hayır. Gubal Strait çıkışındaki ThistelGorm batığı tek başına Büyük Piramit'ten fazla gelir sağladığı için.
Toparlamam gerekirse, bir saatte yaklaşık üçbin yıla yayılan bir anlatı oluşturmaya çalıştım. Ciddi zamanımı aldı derlemek ama daha önemlisi sıralamak ve anlatılır hale getirmek. Fakat sanıyorum iyi bir malzeme çıkıyor ortaya. Şimdi hedefim 13-14 Nisan'da Uludağ Ünviersitesi'nde yapacağım sunuma kadar eldeki malzemeyi bir film haline getirebilmek.
Yazmam bile uzun sürmüş...
-
Müthiş bir adamsın ve tevazuna hayranım dostum.
-
Arkadaşım olmandan övünüyorum.
Çok gurur verici tebrikler
-
Anlatımından bile çok güzel olduğu belli.
Tebrik ederim
-
Tebrik ederim kardeşim, güzel işler yapıyorsun.
Bu arada Derin Akıntı organizasyonu neymiş merak ettim ?0-?
-
Vallahi ne diyeceğimi bilemedim, nutkum tutuldu..
Müthiş, çok etkileyici..
Eline sağlık..
-
Elinize sağlık, süper bir sunum olmuş.Yenisi de güzel olacak.
Tebrik ederim.
-
Tebrikler
-
Meşhur insanların sözlerini paylaşmak pek adetim olmasa da Gothe'nin "Üç bin yıllık geçmişini sorgulamayan insan, günübirlik yaşayandır." sözü geldi aklima.
Hakan Reis, Senin sempozyumda anlattığın her bir konu anlayana birer hazine. Ben de gurur duydum. Tebrikler.
-
Müthiş, emeğinize sağlık, çok çok tebrik ederim.
-
Efenim motive edici yorumlarınız için çok teşekkür ederim. Eleştiri ve katkıya açık olduğunu da belirtmek isterim. Dünden beri kafamda bu perspektiften bir kitap değil ama e-kitap derleme fikri dönüyor. Bakalım nereye varacak...
Tebrik ederim kardeşim, güzel işler yapıyorsun.
Bu arada Derin Akıntı organizasyonu neymiş merak ettim ?0-?
Marmara Üniversitesi ve hatta tüm diğer üniversitelerin sualtı toplulukları düzenli olarak sualtına dair sempozyumlar, paneller düzenliyorlar. Derin Akıntı Marmara'nın verdiği isim. USAT Sualtı Günleri, Kocaeli Üniversitesi Mavi Paylaşım adlarıyla benzer organizasyonlar yapıyorlar. Genelde konuları sualtı, dalış, dalış fizyolojisi gibi direkt sualtına/dalışa dair oluyor. Hemen her yıl bizi de sualtı kirliliği hakkında sunum yapmamız için çağırırlar. Bu yıl ilk kez genel anlamda deniz üzerine bir sunum eklenmiş oldu aslında :)
-
Üstadım elinize sağlık..
Harika işler yapıyorsunuz..
Tebrik ederim.
Denizle ilişkimizin sorgulanmasına ve yeniden üretimine katkınız dilerim takdir edilir ve karşılığını bulur...
Elinize sağlık..
-
Hakan Tiryaki seni çok seviyorum.. Seni okudukça denize olan bağım artıyor, belalı kayığımı daha çok seviyorum ama amatör de olsa balıkçılıktan dahi soğutuyorsun beni.. Hayırlısı, bir kaç seneye elimde hiç olta kalmayacak.
SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
-
Hakan Reis,
Tebrik ederim
-
Okudum, kaldım.
Sunumu canlı izlemeyi isterdim.
Ne diyebilirimki?
Devam Tiryaki devam.
-
Bir sonraki sunum için bir film montajı düşünüyorum. Dolayısıyla bir akış senaryosu olacak. Senaryo canlı olmasa da daha net fikir verecektir diye umuyorum. Teşekkürler hepinize.
-
Tiryaki reis bravo harika bir sunum olmuş.
-
Çok beğendim,
sayfayı da ziyaret ettim. Pek keyiflisin.
-
Konuyla ilgili farkındalık yaratmak bile çok önemliydi ki siz fazlasına çaba harcıyorsunuz. Denizsever olarak teşekkür ediyorum :)xx
-
Tiryaki reisim,
Ülkemizde , Deniz ve Denizcilik Kültürü nün değeri nihayet anlaşılmaya başlanıldı galiba.
Dün TV de Teke Tek programın izliyordum , şu anda öğretim üyeliği de yapan emekli karacı bir general dünyaya hakim olan milletlerde Deniz Kültürü nün öneminden (Donanma değil) , deniz kültürü olmayan milletlerin düştüğü zor durumlardan bahsedince ; İçimizdeki senin gibi değerler aklıma geldi.
Çok önemli bir iş yapıyorsun , tekrar tebrikler.
-
Tiryaki reis her zamanki gibi döktürmüşsün

. Film montajlama kısmı bence harika olur. Denizcilik hikayesi konusundan anlatıcı eksikliği var Türkiyede. Bu eksikliği Atasoy kaptanın gezilerinde çok hissettim. Osman Atasoy iyi denizci , ama hikaye anlatıcılığı denizciliği kadar değil. O kadar görüntü o kadar sıradanmış gibi anlatıldı ki, sıradan insan olayın harikalığını hissedemedi. Böke reisin bahsedip durduğu pr kısmındaki görsel eksikliği doldurmaya senden uygun aday göremiyorum doğrusu. İşin teknik kısmını bilmem ama hikayesini yazmada eline su döken olmaz. Tebrikler. 


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
-
Hepinize bir kez daha teşekkürler. Yarın dönüyorum köyüme. Bir kaç güne başlayacağım çalışmaya. Önce senaryo, öykü, sonra kurgu ve uygun footage'ları bulabilirsem montaj. Paylaşırım her aşamasını buradan...
-
Tiryaki reisim,
Eline, emeğine sağlık.
Değer buluyor, inşallah daha da fazla bulacak.
-
Sevgili Tiryaki; müthiş işlere imza atıyorsun,yürekten kutluyorum.
Senin gibilerin çoğalması dileği ile.
Bu arada Uldağ Uni.deki sunum herkese açık mı?
-
Sevgili Tiryaki; müthiş işlere imza atıyorsun,yürekten kutluyorum.
Senin gibilerin çoğalması dileği ile.
Bu arada Uldağ Uni.deki sunum herkese açık mı?
Bildiğim kadarıyla açık. Yaklaşırken teyit ederim yine.
-
Sevgili Tiryaki; müthiş işlere imza atıyorsun,yürekten kutluyorum.
Senin gibilerin çoğalması dileği ile.
Bu arada Uldağ Uni.deki sunum herkese açık mı?
Bildiğim kadarıyla açık. Yaklaşırken teyit ederim yine.
Çok teşekkürler.
-
Hepinize bir kez daha teşekkürler. Yarın dönüyorum köyüme. Bir kaç güne başlayacağım çalışmaya. Önce senaryo, öykü, sonra kurgu ve uygun footage'ları bulabilirsem montaj. Paylaşırım her aşamasını buradan...
Eline sağlık Hakan yıllardır güzel işler başarmışsın, başarmaya da devam ediyorsun :)xx :)xx :)xx
-
Yeni okuma imkanım oldu yüreğine sağlık , tebrikler Tiryaki reis
-
Bravo be üstat... Çok etkilendim...
Elinize sağlık...
-
Çok teşekkür ederim sevgili reisler...
-
Hakan reis valla ne denirki bilemedim harika bir adamsın fevkalade işler yapıyor ve keyif alıyorsun, keyfin daim olsun...
Seyehatte olduğundan “Tiryaki bu Cuma İstanbul 'da.. “ eğlencesini kaçırdım, başka sefere görüşebilmek dileği ile, sevgiler.
-
Hakan kaptanım hastayım başardığın işlere. :)xx :)xx :)xx
Biz de burada büüüle bakıyoruz. :-[
-
13 Nisan, Uludağ Üniversitesi'nde devam. Dileyen katılabiliyor...(https://uploads.tapatalk-cdn.com/20180325/c6754a1a6b5ffae99ffc48df63029978.jpg)
SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
-
Sanayi dalgıçlığı hakkındaki konuşmacının gerçek adı "Murat KULAKAÇ" mı? Sahne ismi mi? :D
öZgür (tapatalk)
-
Sanayi dalgıçlığı hakkındaki konuşmacının gerçek adı "Murat KULAKAÇ" mı? Sahne ismi mi? :D
öZgür (tapatalk)
Gerçek :)
-
Sanayi dalgıçlığı hakkındaki konuşmacının gerçek adı "Murat KULAKAÇ" mı? Sahne ismi mi? :D
Gerçek :)
Vay bey! Saygı duydum!
Sektörü adamın üstüne kurmuşlardır! :)
-
Sanayi dalgıçlığı hakkındaki konuşmacının gerçek adı "Murat KULAKAÇ" mı? Sahne ismi mi? :D
Gerçek :)
Vay bey! Saygı duydum!
Sektörü adamın üstüne kurmuşlardır! :)
Çok disiplinli bir hocadır. Askeri tatbikat kıvamında hazırlık yaptırır. Emekli asker zaten yanlış hatırlamıyorsam. Oğlu Alper Kulakaç serbest dalış eğitmeni 
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
-
Sevgili Hakan ,günler önceden program yapmama rağmen son dakika çıkan ustalık bir iş için evde kalmak zorunda kaldım.Bu yüzden katılamadım,üzgünüm.
Saat 10 da geleceğim diyen usta saat 14 de gelince her şey altüst oldu.Oysa aramız 10 km. Lik bir yoldu.
Normal ustalar bile Marin usta olmuş haberim yok :)
Umarım herşey yolunda gitmiş ve katılım istenilen düzeyde olmuştur.Hoş Uludağ Uni. Gençliği sizi bırakmaz artık tekrar davet ederler kesin.Umarım bir dahaki seferde orada yada belki Tirilye de yüzyüze görüşme imkanı buluruz.
Yine de Bursa da bir şeye ihtiyaç olursa telim 532 ikiyüz46 sıfır 8 68.Sevgiler.
-
Uludağ Üniversitesi'nde üçüncü sunumumdu yine gayet keyifliydi. USAT çok önemsediğim ve takdir ettiğim bir topluluk ve yine başarılı bir organizasyon yapmışlar. Benim de bir önceki sunuma bir kaç eklentim oldu ve sanırım daha da keyifli hale geldi.
Artık seneye diyelim sizin için de:)
SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi