Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: En Kuzeyden En Güneye Benim Gözümden Kıbrıs Seyri

B

Burak Doneray

Ahmet reisin kararının doğru olduğu teyit edildi.Tek itirazım biz rotamızda devam etseydik aramızdaki mesafe kapanacak birbirimize daha çok yaklaşacaktık.Aklıma hiç Diğer teknelerden birinin dümenini kaybedeceği ve rotasından çıkacağı ve asıl rotasına dönemeyeceği  gelmedi. Tabi burda eğer bizim teknemizde bir sorun olsaydı diğer teknelerin bizden uzaklığından daha uzakta olmayacaktık rotamızda devam etseydik.

Tam kurtarma teknesi olmuşuz Masalın adını MA SAR  Meşhur Adanalı (Search And Rescue) olarak değiştirilmesini talep ediyorum.
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 4254
Bunu niye yaptığımı ve bunda niye ısrarcı olduğumu şimdi açıklamak gereği duyuyorum. Bunu Burağa anlattığımda bana hak vermişti. Şimdi efendim, gece ve filo seyrindeyiz. Bu seyirde birbirimizden göz temasını kaybetmemeliyiz. Ayrıca olabildiğince bu seyri aynı çizgi üstünde yapmalıyız. Çünkü olası arızave kaza durumunda birde sağımızda solumuzda kayık aramamalıyız. Işığı sönse bile hafızamızdaki kerterize doğru ilerlemeliyiz. bu bizi aynı çizgide olduğumuz öndeki kayığa götürecektir. Bu tecrübeyle sabittir. Fırtınalı havada feneri devrilen balık ağını fenerin devrilmeden önce son bulunduğu kerterize tam yol giderek çok defa bulmuşuzdur. Burada ışık yakmamak ve gözümüzü hiç bir şekilde odaklandığımız kerterizden kaçırmamak önemlidir.
Bir başka konu ise olası gece denize düşmelerinde aradan gelen tekneni öndeki tekneden denize düşeni bulma ihtimali çok yüksek olur. E bizde bu riskte oldukça yüksekti.

Budur! :)xx :)xx :)xx


Bu kadar. Bir şey daha öğrendim.
  • IP logged
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.

  • *
  • İleti: 594
Çok keyifli bir seyir olmuş. Ahmet reis devamını bekliyoruz... :)xx

  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1165
Bunu niye yaptığımı ve bunda niye ısrarcı olduğumu şimdi açıklamak gereği duyuyorum. Bunu Burağa anlattığımda bana hak vermişti. Şimdi efendim, gece ve filo seyrindeyiz. Bu seyirde birbirimizden göz temasını kaybetmemeliyiz. Ayrıca olabildiğince bu seyri aynı çizgi üstünde yapmalıyız. Çünkü olası arızave kaza durumunda birde sağımızda solumuzda kayık aramamalıyız. Işığı sönse bile hafızamızdaki kerterize doğru ilerlemeliyiz. bu bizi aynı çizgide olduğumuz öndeki kayığa götürecektir. Bu tecrübeyle sabittir. Fırtınalı havada feneri devrilen balık ağını fenerin devrilmeden önce son bulunduğu kerterize tam yol giderek çok defa bulmuşuzdur. Burada ışık yakmamak ve gözümüzü hiç bir şekilde odaklandığımız kerterizden kaçırmamak önemlidir.
Bir başka konu ise olası gece denize düşmelerinde aradan gelen tekneni öndeki tekneden denize düşeni bulma ihtimali çok yüksek olur. E bizde bu riskte oldukça yüksekti.

Budur! :)xx :)xx :)xx


Bu kadar. Bir şey daha öğrendim.

Forumda henüz bir “el öpme emojisi” olmadığı için haddim olmayarak aşağıdaki gibi bir yorum yapabilirim.

 :)xx :)xx :)xx
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5812
    • Son Denk Kayıkçısı
Kri Kri de oluşan problemin telsiz trafiği ufaktan başlamıştı. Bu sırada biz full arma yelken seyrine geçmiştik. Hava 19 esiyordu biraz da  ölü denizlere ilave deniz kaldırmıştı. İşte tam o sırada küçük hüsamettin tarzı bir ifade ile ve trt spikeri edasıyla Sayın Böke'nin dokunaklı anonsu geldi. Bu trt spikeri yakıştırmasını kim yaptı hatırlamıyorum ama çok güzel oldu , tanımlamaya cuk oturdu. Yardım metni ise üzerinde çalışılmış gibiydi. " Değerli Heyamola Tekneleri, maalesef ki tüm çabalarımıza rağmen , Kri Kri 'de dümen hakimiyetimizi kaybetmiş bulunmaktayız."  gibi bir şeydi . Bir sonraki gün tam metni hatırlıyordum ama şimdi üzerinden zaman geçti tam yazamamış olabilirim. Neyse efendim bizde herkes  anonsu duydu ve Mustafa Abi Kri Kri nin üzerine dönmüştü bile. O sırada Bülent telsizden Kri Kri yi bizim yedekleyeceğimizi belirtti. Bu sırada küçük bir kritik yaptık kendi aramızda ve hemen hazırlığa başladık. Mustafa Abi hemen usturmaça önerdi. Bu arada Bülent'ten halat istedik. Kayığına çok hakim ve her şey var Allah için. Anında çıkarttı attı bir yedekleme halatı önümüze bu sırada Burak usturmaçayı hazırladı. Kri kri bayağı uzağımızdaydı fakat busırada rüzgarı geniş apaz alan Masall  Mustafa abinin kumandasında koşa koşa gidiyor  Kri Kri nin üzerine. o kadar hızlandı ki ne çabuk geldiğimizi anlamadık bile . Bütün 40 saatlik seyrin en hızlı koşusunu yaptı Masall. Halatı neta etmeden vardık Kri Kri ye.
Yapılan şuydu yedekleme halatının yedekleyen kayığa yakın tarafına bir usturmaçayı esnetici olarak kullanmaktı. Bu iş araba lastiği scoter lastiği gibi şeylerle daha kolay olabilir. Bizim için en kolay olanı usturmaça idi. Bunu Mustafa Abi de bende defalarca deneyimlemiştik. Nede olsa sezonda birer ikişer tane batan yüzen bir şeyler çekiyoruz. Hatta Mustafa Abi karadaki çekiciler gibi.Bu halat düzeneğini önce kendi kayığımıza bağladık ve bu bağlamada halatın kalomasını hiç çapariz olmadığını kontrol ederek vardevela ve ıstralyaların dışına taşıdık ve Kri Kriye atmaya hazır hale getirdik. Kri Kri ye  atmak için bordalar gibi yanaşıp yanından geçerken el incesi atar gibi halatı atıp, pervaneye falan dolanmasın diye kalomasını kontrollü bir şekilde bıraktık. Bunun için halatın önceden neta olması çok önemlidir. Yoksa gece karanlığında sakatlık yapılabilirdi. Halat yüke bindikten sonra " Gülümseyin çekiyoruz "dedik. Gece karanlığında gülümsemelerini çok görmedik ama sabahın ilk ışıklarındaki halleri böyleydi.






Gece yedekte çekmeye başladıktan sonra biraz rahatladık , rüzgar ve dalga kolayımızaydı ama yedeklenecek mesafe o kadar uzun ki düzeneği sağlama almalıydık. Çünkü yedeklenen tekne sörfe kalkıp, halat sürekli karaman vuruyordu. Buda halata ve masall ın koç boynuzlarına aşırı yükleniyordu ve bu esnada  düzeneği  sancak kıç koç boynuzundan orta hatta taşımak üzere sapan yapmaya karar verdik. Bunu yedeklemeyi bozmadan yaptık.  kasası tam ortaya gelecek şekilde  bir halatı sancak ve iskele kıç koç boynuzlarına bağladık ve tam ortasına doblin izbarçoyla bir kasa yaptık. Bunu halatı koç boynuzlarına bağlamadan yaptık  çünkü ortalayamazdık, sonrasın da her iki  kolda aynı uzunlukta olduğu için eşit volta ederek  bağladık. Bu bağlantıları Burak çok seri yaptı. Ayrıca yine vardevela , ıstralya, matafora gibi şeylerin dışından serbest hale getirerek, kimsetye ve hiçbirşeye çapariz vermeden  boşa çıkarttık. ardından yedeklediğimiz halatı çok hızlı bir tornistan manevrası ile boşlayıp sapanın kasasına bağlayarak tekrar yüke bindirdik. Böylece çeken kayığı çok rahatlattık ve kahve zamanı geldi. Buyurun kahveleriniz oldu bir anda. 
Bu arada telsizde  ciddi bir trafiğimiz var. Kayıkları daha da rahatlatmak amacıyla Suat Kaptan'ın önerileri var. Biz Masall da bunların kritiğini yapıyoruz. Gerek Kri Kri deki mürettebatın o anki moral bozukluğu, gerekse karanlıkta bir sakatlı olabilir endişesi ile hazır yedekleme de sorunsuz gidiyorken sorun olmadıkça kurcalamayalım şeklinde telsizden dönüş yaptık. Bu arada bu tip zamanlarda telsizde konuşanların sakinliği de çok önemli. Örneğin Suat Kaptan öyle bir tonda konuşuyor ki telsizde sorunu unutuyorsunuz bir anda. Karşı tarafı rahatlatıyor bildiğiniz.
 Havanın sabaha doğru biraz düşmesiyle hızımızda 2,5- 3 knot bandına oturdu. Kolayına cenovamızı da açtık . Motor yelken 3 knot bandında çekmeye başladık. Bu sırada nöbetleşe manuel dümen tutuyoruz. Bu yüzden Avara teknesinin bize rehberlik yapmasını istedik. Bu yüzden Avara zaman zaman sadece trinketle, zaman zaman cenova ile önümüzde hızını ve mesafeyi koruyarak rehber oldu. Biz onun pupa fenerine kerteriz alıp dümen tuttuk. Yedekleme esnasında pusula ile gitmek mümkün olamıyordu. Otopilot zaten  sağlıklı olamazdı.Sabaha kadar çok sağlıklı bir seyir oldu. Ama yedeklenen teknede üzerinde kendi tahriğiyle  yol olmadığı için herkesi deniz tutmaya başlamıştı. Sanırım bir Serkanı Tutmadı. Ben o tekne de olsaydım beni de fena tutabilirdi.
Hasta olurum beni deniz hiç tutmaz diyenlere , deniz bence herkesi tutar, ama kimisinin uykusunu getirir, kimisini sersemleştirir,başını ağrıtır, kimisini üşütür, kimisini de kusturur. Zaten tahrik olan seyirdeki tekne de deniz tutmazki adamı. Şöyle üzerinde yol olmayan bir kayıkta mazot ve ölü balık kokularının arasında sintineye ininde göreli bakalım.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 5812
    • Son Denk Kayıkçısı
Tüm yedekleme boyunca gopro kayıttaydı. Bu şekilde onlarca görüntü  var. Kri Kri aynı hareketleri devamlı yapmış durmuş.

  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 2553
Midemde oluşan bir avuç asit dışında (stresten herhalde) beni de deniz tutmadı. Onu çıkarınca rahatladım. Tekne çok sallanmasına rağmen aşağıda uyuyabildim.

  • IP logged
« Son Düzenleme: 16 Ocak 2018, 00:40:59 Gönderen: Öcal Turan »

Z

Ziya Gunes

Ortadaki usturmaça, gelin-kaynana çekişmesine kurban gitmiş taze damat gibi olmuştur :-)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Off Öcal abi ya.. İkimizi de koç gibi deniz tuttu işte.. Erman ve Serkan'ı tutmadı..

Beni de bir kere deniz tuttu bir daha da tutmadı :):)
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Kri Kri de oluşan problemin telsiz trafiği ufaktan başlamıştı. Bu sırada biz full arma yelken seyrine geçmiştik. Hava 19 esiyordu biraz da  ölü denizlere ilave deniz kaldırmıştı. İşte tam o sırada küçük hüsamettin tarzı bir ifade ile ve trt spikeri edasıyla Sayın Böke'nin dokunaklı anonsu geldi. Bu trt spikeri yakıştırmasını kim yaptı hatırlamıyorum ama çok güzel oldu , tanımlamaya cuk oturdu. Yardım metni ise üzerinde çalışılmış gibiydi. " Değerli Heyamola Tekneleri, maalesef ki tüm çabalarımıza rağmen , Kri Kri 'de dümen hakimiyetimizi kaybetmiş bulunmaktayız."  gibi bir şeydi . Bir sonraki gün tam metni hatırlıyordum ama şimdi üzerinden zaman geçti tam yazamamış olabilirim. Neyse efendim bizde herkes  anonsu duydu ve Mustafa Abi Kri Kri nin üzerine dönmüştü bile. O sırada Bülent telsizden Kri Kri yi bizim yedekleyeceğimizi belirtti. Bu sırada küçük bir kritik yaptık kendi aramızda ve hemen hazırlığa başladık. Mustafa Abi hemen usturmaça önerdi. Bu arada Bülent'ten halat istedik. Kayığına çok hakim ve her şey var Allah için. Anında çıkarttı attı bir yedekleme halatı önümüze bu sırada Burak usturmaçayı hazırladı. Kri kri bayağı uzağımızdaydı fakat busırada rüzgarı geniş apaz alan Masall  Mustafa abinin kumandasında koşa koşa gidiyor  Kri Kri nin üzerine. o kadar hızlandı ki ne çabuk geldiğimizi anlamadık bile . Bütün 40 saatlik seyrin en hızlı koşusunu yaptı Masall. Halatı neta etmeden vardık Kri Kri ye.
Yapılan şuydu yedekleme halatının yedekleyen kayığa yakın tarafına bir usturmaçayı esnetici olarak kullanmaktı. Bu iş araba lastiği scoter lastiği gibi şeylerle daha kolay olabilir. Bizim için en kolay olanı usturmaça idi. Bunu Mustafa Abi de bende defalarca deneyimlemiştik. Nede olsa sezonda birer ikişer tane batan yüzen bir şeyler çekiyoruz. Hatta Mustafa Abi karadaki çekiciler gibi.Bu halat düzeneğini önce kendi kayığımıza bağladık ve bu bağlamada halatın kalomasını hiç çapariz olmadığını kontrol ederek vardevela ve ıstralyaların dışına taşıdık ve Kri Kriye atmaya hazır hale getirdik. Kri Kri ye  atmak için bordalar gibi yanaşıp yanından geçerken el incesi atar gibi halatı atıp, pervaneye falan dolanmasın diye kalomasını kontrollü bir şekilde bıraktık. Bunun için halatın önceden neta olması çok önemlidir. Yoksa gece karanlığında sakatlık yapılabilirdi. Halat yüke bindikten sonra " Gülümseyin çekiyoruz "dedik. Gece karanlığında gülümsemelerini çok görmedik ama sabahın ilk ışıklarındaki halleri böyleydi.



Bizim egede şöyle bir tabir vardır , menemen testisi gibi dizilmişler aynı öyle olmuşuz  ;D ;D ;D



Gece yedekte çekmeye başladıktan sonra biraz rahatladık , rüzgar ve dalga kolayımızaydı ama yedeklenecek mesafe o kadar uzun ki düzeneği sağlama almalıydık. Çünkü yedeklenen tekne sörfe kalkıp, halat sürekli karaman vuruyordu. Buda halata ve masall ın koç boynuzlarına aşırı yükleniyordu ve bu esnada  düzeneği  sancak kıç koç boynuzundan orta hatta taşımak üzere sapan yapmaya karar verdik. Bunu yedeklemeyi bozmadan yaptık.  kasası tam ortaya gelecek şekilde  bir halatı sancak ve iskele kıç koç boynuzlarına bağladık ve tam ortasına doblin izbarçoyla bir kasa yaptık. Bunu halatı koç boynuzlarına bağlamadan yaptık  çünkü ortalayamazdık, sonrasın da her iki  kolda aynı uzunlukta olduğu için eşit volta ederek  bağladık. Bu bağlantıları Burak çok seri yaptı. Ayrıca yine vardevela , ıstralya, matafora gibi şeylerin dışından serbest hale getirerek, kimsetye ve hiçbirşeye çapariz vermeden  boşa çıkarttık. ardından yedeklediğimiz halatı çok hızlı bir tornistan manevrası ile boşlayıp sapanın kasasına bağlayarak tekrar yüke bindirdik. Böylece çeken kayığı çok rahatlattık ve kahve zamanı geldi. Buyurun kahveleriniz oldu bir anda. 
Bu arada telsizde  ciddi bir trafiğimiz var. Kayıkları daha da rahatlatmak amacıyla Suat Kaptan'ın önerileri var. Biz Masall da bunların kritiğini yapıyoruz. Gerek Kri Kri deki mürettebatın o anki moral bozukluğu, gerekse karanlıkta bir sakatlı olabilir endişesi ile hazır yedekleme de sorunsuz gidiyorken sorun olmadıkça kurcalamayalım şeklinde telsizden dönüş yaptık. Bu arada bu tip zamanlarda telsizde konuşanların sakinliği de çok önemli. Örneğin Suat Kaptan öyle bir tonda konuşuyor ki telsizde sorunu unutuyorsunuz bir anda. Karşı tarafı rahatlatıyor bildiğiniz.
 Havanın sabaha doğru biraz düşmesiyle hızımızda 2,5- 3 knot bandına oturdu. Kolayına cenovamızı da açtık . Motor yelken 3 knot bandında çekmeye başladık. Bu sırada nöbetleşe manuel dümen tutuyoruz. Bu yüzden Avara teknesinin bize rehberlik yapmasını istedik. Bu yüzden Avara zaman zaman sadece trinketle, zaman zaman cenova ile önümüzde hızını ve mesafeyi koruyarak rehber oldu. Biz onun pupa fenerine kerteriz alıp dümen tuttuk. Yedekleme esnasında pusula ile gitmek mümkün olamıyordu. Otopilot zaten  sağlıklı olamazdı.Sabaha kadar çok sağlıklı bir seyir oldu. Ama yedeklenen teknede üzerinde kendi tahriğiyle  yol olmadığı için herkesi deniz tutmaya başlamıştı. Sanırım bir Serkanı Tutmadı. Ben o tekne de olsaydım beni de fena tutabilirdi.
Hasta olurum beni deniz hiç tutmaz diyenlere , deniz bence herkesi tutar, ama kimisinin uykusunu getirir, kimisini sersemleştirir,başını ağrıtır, kimisini üşütür, kimisini de kusturur. Zaten tahrik olan seyirdeki tekne de deniz tutmazki adamı. Şöyle üzerinde yol olmayan bir kayıkta mazot ve ölü balık kokularının arasında sintineye ininde göreli bakalım.

Deniz tutması yorumuna katılmamak elde , evet istifra etmemiş olabilirim yalnız koca gün bastığım zemin oynayıp durdu  ;D ;D.

Tekrardan ders niteliğindeki yedekleme için teşekkürler , bütün masal ve avara ekibinin ellerine sağlık. Tabi Deniz reisin bizi botla yedekleyip çekmesi ayrı bir ders konusu , ona da ayrıca teşekkürler.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 2553
Off Öcal abi ya.. İkimizi de koç gibi deniz tuttu işte.. Erman ve Serkan'ı tutmadı..

Beni de bir kere deniz tuttu bir daha da tutmadı :):)

Yediğin yağlı bir yemeğin oluşturduğu mide asidi ya da stres ten olan şey deniz tutması değildir. Karada da oluyor o.
Deniz bir kere tuttumu  uzun süre, bazan 3 güne kadar devam eder.
Doktorlarımız daha iyi izah eder belki.
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 830
Filotilla seyirlerinde seyir düzeni ile ilgili ben de kendi deneyimlerimden yola çıkarak, ip şeklinde bir hat üzerinde teknelerin birbirini takip etmesinin sakıncaları olduğunu söylemek isterim. Bu sakınca teknelerin uzun seyir esnasında çarpışma riski oluşturmasıdır.

Kişisel düşüncem turnaların uçtuğu düzene benzer ( > ) şekilde seyir yapılması en doğrusudur.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5812
    • Son Denk Kayıkçısı
Off Öcal abi ya.. İkimizi de koç gibi deniz tuttu işte.. Erman ve Serkan'ı tutmadı..

Beni de bir kere deniz tuttu bir daha da tutmadı :):)

Yediğin yağlı bir yemeğin oluşturduğu mide asidi ya da stres ten olan şey deniz tutması değildir. Karada da oluyor o.
Deniz bir kere tuttumu  uzun süre, bazan 3 güne kadar devam eder.
Doktorlarımız daha iyi izah eder belki.

Ya abi deniz başka nasıl tutar ki? Yok mide asidiymiş bilmem neymiş. On bir sene denizde çalıştım  beni hep deniz tuttu hala da tutar ve deniz tutacağı havayı ve ortamı da önceden tahmin ederim, ona göre yer içerim. Bundan da hiç gocunmam. Beni deniz tutmadı diyenler için ise şunu söylemeliyim daha deniz tutacak ortam karşılarına çıkmamıştır. Geçen gün koca bir gemide zabit olan yeğenimi  Biskay da bir deniz tutmuş , kızarmış ekmek yemekten kendine gelememiş çocuk. Adam hayatını kaptanlık yaparak kazanıyor.Tutmasa onu tutmaz.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Kri Kri de oluşan problemin telsiz trafiği ufaktan başlamıştı. Bu sırada biz full arma yelken seyrine geçmiştik. Hava 19 esiyordu biraz da  ölü denizlere ilave deniz kaldırmıştı. İşte tam o sırada küçük hüsamettin tarzı bir ifade ile ve trt spikeri edasıyla Sayın Böke'nin dokunaklı anonsu geldi. Bu trt spikeri yakıştırmasını kim yaptı hatırlamıyorum ama çok güzel oldu , tanımlamaya cuk oturdu. Yardım metni ise üzerinde çalışılmış gibiydi. " Değerli Heyamola Tekneleri, maalesef ki tüm çabalarımıza rağmen , Kri Kri 'de dümen hakimiyetimizi kaybetmiş bulunmaktayız."  gibi bir şeydi . Bir sonraki gün tam metni hatırlıyordum ama şimdi üzerinden zaman geçti tam yazamamış olabilirim. Neyse efendim bizde herkes  anonsu duydu ve Mustafa Abi Kri Kri nin üzerine dönmüştü bile. O sırada Bülent telsizden Kri Kri yi bizim yedekleyeceğimizi belirtti. Bu sırada küçük bir kritik yaptık kendi aramızda ve hemen hazırlığa başladık. Mustafa Abi hemen usturmaça önerdi. Bu arada Bülent'ten halat istedik. Kayığına çok hakim ve her şey var Allah için. Anında çıkarttı attı bir yedekleme halatı önümüze bu sırada Burak usturmaçayı hazırladı. Kri kri bayağı uzağımızdaydı fakat busırada rüzgarı geniş apaz alan Masall  Mustafa abinin kumandasında koşa koşa gidiyor  Kri Kri nin üzerine. o kadar hızlandı ki ne çabuk geldiğimizi anlamadık bile . Bütün 40 saatlik seyrin en hızlı koşusunu yaptı Masall. Halatı neta etmeden vardık Kri Kri ye.
Yapılan şuydu yedekleme halatının yedekleyen kayığa yakın tarafına bir usturmaçayı esnetici olarak kullanmaktı. Bu iş araba lastiği scoter lastiği gibi şeylerle daha kolay olabilir. Bizim için en kolay olanı usturmaça idi. Bunu Mustafa Abi de bende defalarca deneyimlemiştik. Nede olsa sezonda birer ikişer tane batan yüzen bir şeyler çekiyoruz. Hatta Mustafa Abi karadaki çekiciler gibi.Bu halat düzeneğini önce kendi kayığımıza bağladık ve bu bağlamada halatın kalomasını hiç çapariz olmadığını kontrol ederek vardevela ve ıstralyaların dışına taşıdık ve Kri Kriye atmaya hazır hale getirdik. Kri Kri ye  atmak için bordalar gibi yanaşıp yanından geçerken el incesi atar gibi halatı atıp, pervaneye falan dolanmasın diye kalomasını kontrollü bir şekilde bıraktık. Bunun için halatın önceden neta olması çok önemlidir. Yoksa gece karanlığında sakatlık yapılabilirdi. Halat yüke bindikten sonra " Gülümseyin çekiyoruz "dedik. Gece karanlığında gülümsemelerini çok görmedik ama sabahın ilk ışıklarındaki halleri böyleydi.



Bizim egede şöyle bir tabir vardır , menemen testisi gibi dizilmişler aynı öyle olmuşuz  ;D ;D ;D



Gece yedekte çekmeye başladıktan sonra biraz rahatladık , rüzgar ve dalga kolayımızaydı ama yedeklenecek mesafe o kadar uzun ki düzeneği sağlama almalıydık. Çünkü yedeklenen tekne sörfe kalkıp, halat sürekli karaman vuruyordu. Buda halata ve masall ın koç boynuzlarına aşırı yükleniyordu ve bu esnada  düzeneği  sancak kıç koç boynuzundan orta hatta taşımak üzere sapan yapmaya karar verdik. Bunu yedeklemeyi bozmadan yaptık.  kasası tam ortaya gelecek şekilde  bir halatı sancak ve iskele kıç koç boynuzlarına bağladık ve tam ortasına doblin izbarçoyla bir kasa yaptık. Bunu halatı koç boynuzlarına bağlamadan yaptık  çünkü ortalayamazdık, sonrasın da her iki  kolda aynı uzunlukta olduğu için eşit volta ederek  bağladık. Bu bağlantıları Burak çok seri yaptı. Ayrıca yine vardevela , ıstralya, matafora gibi şeylerin dışından serbest hale getirerek, kimsetye ve hiçbirşeye çapariz vermeden  boşa çıkarttık. ardından yedeklediğimiz halatı çok hızlı bir tornistan manevrası ile boşlayıp sapanın kasasına bağlayarak tekrar yüke bindirdik. Böylece çeken kayığı çok rahatlattık ve kahve zamanı geldi. Buyurun kahveleriniz oldu bir anda. 
Bu arada telsizde  ciddi bir trafiğimiz var. Kayıkları daha da rahatlatmak amacıyla Suat Kaptan'ın önerileri var. Biz Masall da bunların kritiğini yapıyoruz. Gerek Kri Kri deki mürettebatın o anki moral bozukluğu, gerekse karanlıkta bir sakatlı olabilir endişesi ile hazır yedekleme de sorunsuz gidiyorken sorun olmadıkça kurcalamayalım şeklinde telsizden dönüş yaptık. Bu arada bu tip zamanlarda telsizde konuşanların sakinliği de çok önemli. Örneğin Suat Kaptan öyle bir tonda konuşuyor ki telsizde sorunu unutuyorsunuz bir anda. Karşı tarafı rahatlatıyor bildiğiniz.
 Havanın sabaha doğru biraz düşmesiyle hızımızda 2,5- 3 knot bandına oturdu. Kolayına cenovamızı da açtık . Motor yelken 3 knot bandında çekmeye başladık. Bu sırada nöbetleşe manuel dümen tutuyoruz. Bu yüzden Avara teknesinin bize rehberlik yapmasını istedik. Bu yüzden Avara zaman zaman sadece trinketle, zaman zaman cenova ile önümüzde hızını ve mesafeyi koruyarak rehber oldu. Biz onun pupa fenerine kerteriz alıp dümen tuttuk. Yedekleme esnasında pusula ile gitmek mümkün olamıyordu. Otopilot zaten  sağlıklı olamazdı.Sabaha kadar çok sağlıklı bir seyir oldu. Ama yedeklenen teknede üzerinde kendi tahriğiyle  yol olmadığı için herkesi deniz tutmaya başlamıştı. Sanırım bir Serkanı Tutmadı. Ben o tekne de olsaydım beni de fena tutabilirdi.
Hasta olurum beni deniz hiç tutmaz diyenlere , deniz bence herkesi tutar, ama kimisinin uykusunu getirir, kimisini sersemleştirir,başını ağrıtır, kimisini üşütür, kimisini de kusturur. Zaten tahrik olan seyirdeki tekne de deniz tutmazki adamı. Şöyle üzerinde yol olmayan bir kayıkta mazot ve ölü balık kokularının arasında sintineye ininde göreli bakalım.

Deniz tutması yorumuna katılmamak elde değil , evet istifra etmemiş olabilirim yalnız koca gün bastığım zemin oynayıp durdu  ;D ;D.

Tekrardan ders niteliğindeki yedekleme için teşekkürler , bütün masal ve avara ekibinin ellerine sağlık. Tabi Deniz reisin bizi botla yedekleyip çekmesi ayrı bir ders konusu , ona da ayrıca teşekkürler.

*Sonradan okuyunca fark ettim eksik yazmışım , eksik yeri kırmız ile tekrar yazdım , yanlış anlaşılmaya sebeb olmasın.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 68
Benim dikkatimi Kri Kri'nin bu kadar çok iskele-sancak yapması çekti. Bu hareketleri ben sadece dümen palasını düşürmüş bir tekneyi yedeklediğimde görmüştüm. Pala yerinde ve omurga hattında sabitlendiğine göre, sebebi ne olabilir?
  • IP logged

 
Yukarı git