2018 Hava Durumu ve Tahminlerimiz

Başlatan Ahmet Kabaalioğlu, 30 Aralık 2017, 00:55:58

« önceki - sonraki »

Erman Yerman

Alıntı yapılan: Özgür Ökten - 17 Ocak 2018, 23:45:53
Babakale-Çanakkale boğaz girişi arasında çok dalga olduğundan bu gün Çanakkaleye devam etmekten vazgeçtik, Perşembe zaten uçuyor buraları, Ayvalıkta bir gün yatıp Cuma devam edeceğiz.

Motoryatta rüzgar dert değil de dalgada çok sarsıntılı/yorucu oluyor ve menzil düşüyor.

Kuzey Egenin tüm balıkçıları Ayvalığa sığınmış gibi burası! :)

öZgür (tapatalk)
Selametle Özgür Reisim. Habersiz bırakmayın...

SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Akdenizli, Balıkçı

Serkan Güvenen

Karayel İzmir'i fena vurdu videoları dik çekmişim kusura bakmayın.


Ziya Gunes

Gündoğdu meydanı sular altında
Dalga boyu 4 metre olmuş, rüzgar hızı 103 km/saat ölçülmüş

Serkan Güvenen

Alıntı yapılan: Ziya Güneş - 18 Ocak 2018, 11:58:43
Gündoğdu meydanı sular altında
Dalga boyu 4 metre olmuş, rüzgar hızı 103 km/saat ölçülmüş

Ziya abi aynen öyle deniz Kordonu da aşıp Alsancak ara sokaklarına kadar geldi.


Ahmet Kabaalioğlu

Evet buyrunuz Pazartesi gününe bir bakalım.Havanın şiddetini ve ne zaman geleceğini herkes söylüyor zaten  ve bizde teknelerimiz için gerekli tedbirleri almalıyız, marinalarda olsak bile.

Bunun dışında benim için önemli diyebileceğim , büyüklerimden duyduğum ve deneyimlediğim bir bilginin görüntüsü dikkatimi çekti ve sizlerle paylaşmak istedim.
"Karadeniz'de Kerempe Burnu havanın taksim olduğu yerlerden biridir " derlerdi hep eskiden ve bende bu sözü hatırlatmaya ve yaşatmaya devam edenlerdenim. Buyrun Kerempe'nin batısı Yıldız-Karayel  kopuyor , doğusu ise  Kıble-lodos.

S/Y  Pruva S / Fatih / İstanbul
M/V Espadon / Fatih / İstanbul
M/V Deli Ağa  / İnebolu / Kastamonu

"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

Özgür Ökten

Bu hava tahmin modellerine inanmamak, kendi tahminlerimizi yapabilir hale gelmek şart.

Bu gün Marmara adası Saraylar ile West İstanbul marina arasındaki 50 mili 15-20kn rüzgar ve 2m'ye yakın dalgalar üstünde sörf yaparak geldim. Hiçbir tahmin 12kn rüzgar ve 0.8m dalgadan yüksek vermiyordu. Motoryat için dalga hayati fark yaratıyor, bu dalgayı bilsem çıkmazdım mesela.

Bu transferimde kullandığım pratik bir bilgiyi de paylaşmak isterim, bazen tahmin yerine gerçek bilgi çok daha faydalı olabiliyor, MGM'nün D-OMGI (Deniz Otomatik Meteoroloji Gözlem İstasyonları) sayfasından (https://mgm.gov.tr/deniz/deniz-omgi.aspx) kıyılarımızdaki hava olaylarını canlı takip edebilir, rotanız üstündeki gerçek hava durumuna göre plan yapabilirsiniz.

Ayrıca tahminler ile bunu karşılaştırıp tahminin sağlamasını yapabilirsiniz.

öZgür (tapatalk)

><(((º>

Ersin Böke

Marmara da hava tahminlerini her zaman iki katı düşünüp öyle yola çıkmak lazım.. Bir de Sen biliyoesundur ancak kuzeyden eserken kuzey kıyısı Şarköy tarafından,, güneyli eserken de aşağıdan gitmek her zaman daha iyi..

Özgür Ökten

Alıntı yapılan: Ersin Böke - 21 Ocak 2018, 04:07:29
Marmara da hava tahminlerini her zaman iki katı düşünüp öyle yola çıkmak lazım.. Bir de Sen biliyoesundur ancak kuzeyden eserken kuzey kıyısı Şarköy tarafından,, güneyli eserken de aşağıdan gitmek her zaman daha iyi..
Tahminlere (MGM, Poseidon, Pocketgrib, Windy) inandım, 1m'ye kadar çok zorlamaz diye ortadan yardırdım. 1m üstü olduğunu bilsem yolu uzatır güneyden giderdim, 2'yi bulacağını bilsem çıkmazdım.
Klasik bir Marmara dayağı daha yedik işte! :D

öZgür (tapatalk)
><(((º>

Suat Zeybek

#53
Alıntı yapılan: Özgür Ökten - 21 Ocak 2018, 13:15:00
Alıntı yapılan: Ersin Böke - 21 Ocak 2018, 04:07:29
Marmara da hava tahminlerini her zaman iki katı düşünüp öyle yola çıkmak lazım.. Bir de Sen biliyoesundur ancak kuzeyden eserken kuzey kıyısı Şarköy tarafından,, güneyli eserken de aşağıdan gitmek her zaman daha iyi..
Tahminlere (MGM, Poseidon, Pocketgrib, Windy) inandım, 1m'ye kadar çok zorlamaz diye ortadan yardırdım. 1m üstü olduğunu bilsem yolu uzatır güneyden giderdim, 2'yi bulacağını bilsem çıkmazdım.
Klasik bir Marmara dayağı daha yedik işte! :D

öZgür (tapatalk)

Özgür reisim geçmiş olsun öncelikle.
Meteroloji tahminlerine ulaşma konusunda bir sıkıntı duyacak olursan 7/24 arayabilirsin beni. Şu günlerde sinoptik haritalar üzerinden cephe takibi sürekli yapmaktayım. Sınırı biraz daha uzatıp Marmara ya da K.Ege'yi de takibe alabilirim istersen.

Selametle.

0532.ikiyüzyetmişdört24doksandokuz

Özgür Ökten

Sağolun Suat hocam,
yazdıklarınızdan fazlası ile faydalanıyorum zaten. :)

Prensip olarak profesyonel hayatımda amatör forumlardan ve kişisel ilişkilerden yararlanmamaya, amatör kaynakları sömürmemeye çalışıyorum. Ücret karşılığı yaptığım bir iş için kullanacağım bilginin karşılığını ödemek isterim, aksi haksızlık olur.

öZgür (tapatalk)

><(((º>

Suat Zeybek

Alıntı yapılan: Özgür Ökten - 21 Ocak 2018, 19:11:05
Sağolun Suat hocam,
yazdıklarınızdan fazlası ile faydalanıyorum zaten. :)

Prensip olarak profesyonel hayatımda amatör forumlardan ve kişisel ilişkilerden yararlanmamaya, amatör kaynakları sömürmemeye çalışıyorum. Ücret karşılığı yaptığım bir iş için kullanacağım bilginin karşılığını ödemek isterim, aksi haksızlık olur.

öZgür (tapatalk)

Rica ederim Özgür reisim. Allah selamet versin. Herşey kolayınıza olmasını dilerim.

Selametle.

Ersin Böke

Alıntı yapılan: Özgür Ökten - 21 Ocak 2018, 19:11:05
Sağolun Suat hocam,
yazdıklarınızdan fazlası ile faydalanıyorum zaten. :)

Prensip olarak profesyonel hayatımda amatör forumlardan ve kişisel ilişkilerden yararlanmamaya, amatör kaynakları sömürmemeye çalışıyorum. Ücret karşılığı yaptığım bir iş için kullanacağım bilginin karşılığını ödemek isterim, aksi haksızlık olur.

öZgür (tapatalk)

pes.. şu sakat mantığa bak.. Biz senin profesyonel deneyimlerini burada dibine kadar sömürüyoruz ama.. Ne yani para mı vericez şimdi sana.

Haberleşme ve haberleşme elektronikleri konusunda, seyir ile ilgili konularda yazdıklarının temelinde profesyonel deneyimler yok mu ?



Özgür Ökten

#57
Sakat değil, bence tersi mübahtır.
Hatta tersi toplumsal bir görevdir.

öZgür (tapatalk)
><(((º>

Tan Kaan Özkan

28 Ocak'ın Fırtınası, Ayandon öncesi, bir yerlerde okudum ;

Alışılmışın çok dışında bir fırtına malumunuz bu Ayandon.
Yazılı kayıtlara göre, Emevi denizciler zamanından beri biliniyormuş.
Güneyden esen en kuvvetli fırtına, denizin altına gömülmüş batıkların sebebi olarak görülüyormuş. Özellikle Bizans çok çekmiş bu fırtınadan.
Osmanlı'da bu fırtına zamanında denize açılmak yasaklanmış. Din adamları bu vakitte denize açılmayı mekruh görürlermiş, öyle ki bu duruma uygun bir deyim bile türetilmiş:

    Ayandon fırtınasında boğulan denizciye, mundar gitti denirmiş.

Bizanslılarda ayandon fırtınasına Dicentrarchus Labrax fırtınası derlermiş.
Yani Levrek fırtınası levrek kadar yırtıcı ve hırçın bir fırtına.
28 Ocak'ta başlayan bu fırtına 2-3 gün içinde etkisini yitiriyor ve yerini balık fırtınasına bırakıyor. Belki de ardından levrek geliyor diye demişlerdir.



Ayandon, aynı zamanda günümüzde Hamamlı olarak anılan, Sinop ilinin, Türkeli ilçesine bağlı bir köy. Önceleri, Osmanlı zamanında, Rum halkın yaşadığı, Kastamonu sancağının bir kazası sayılırmış. Burada Aya Andonis yani Aziz Antonios namına yapılmış pek çok kilise ve evler bulunurmuş. Ve buraya gemiler ancak yazın yanaşabilirmiş. Köyün Rumca olan ismi, sonralarda yapılan kazılar sonucu ortaya çıkartılan hamam kalıntılarıyla Hamamlı olarak Türkçeleştirilerek değiştirilmiş. 

Söylenceye göre Ayandon'a bağlı Kirkoz mahallesinde yaşayan ve evlenmeye hazırlanan bir genç, yelkenliyle başka bir ilçeye, düğün alışverişi yapmaya gider. Dönüşte fırtınaya tutulur ve denizde kaybolup gider.

Günlerce oğlunu bekleyen annesi, bu ağıdı yakar.

Ayandon'dan ay doğdu
Ben sandım sabah oldu
İstifan'ın önünde
Oğlum Sabri kayboldu

Denizde kum kaynıyor
Sabrim yelken bağlıyor
Oturmuş güverteye
Gencim diye ağlıyor

Beklerim gelir diye
Dalgalar erir diye
Güneş doğdu gün battı
Nerdesin yavrum yine


Ahmet Kabaalioğlu

Alıntı yapılan: Tan Kaan Özkan - 22 Ocak 2018, 22:29:29
28 Ocak'ın Fırtınası, Ayandon öncesi, bir yerlerde okudum ;

Alışılmışın çok dışında bir fırtına malumunuz bu Ayandon.
Yazılı kayıtlara göre, Emevi denizciler zamanından beri biliniyormuş.
Güneyden esen en kuvvetli fırtına, denizin altına gömülmüş batıkların sebebi olarak görülüyormuş. Özellikle Bizans çok çekmiş bu fırtınadan.
Osmanlı'da bu fırtına zamanında denize açılmak yasaklanmış. Din adamları bu vakitte denize açılmayı mekruh görürlermiş, öyle ki bu duruma uygun bir deyim bile türetilmiş:

    Ayandon fırtınasında boğulan denizciye, mundar gitti denirmiş.

Bizanslılarda ayandon fırtınasına Dicentrarchus Labrax fırtınası derlermiş.
Yani Levrek fırtınası levrek kadar yırtıcı ve hırçın bir fırtına.
28 Ocak'ta başlayan bu fırtına 2-3 gün içinde etkisini yitiriyor ve yerini balık fırtınasına bırakıyor. Belki de ardından levrek geliyor diye demişlerdir.



Ayandon, aynı zamanda günümüzde Hamamlı olarak anılan, Sinop ilinin, Türkeli ilçesine bağlı bir köy. Önceleri, Osmanlı zamanında, Rum halkın yaşadığı, Kastamonu sancağının bir kazası sayılırmış. Burada Aya Andonis yani Aziz Antonios namına yapılmış pek çok kilise ve evler bulunurmuş. Ve buraya gemiler ancak yazın yanaşabilirmiş. Köyün Rumca olan ismi, sonralarda yapılan kazılar sonucu ortaya çıkartılan hamam kalıntılarıyla Hamamlı olarak Türkçeleştirilerek değiştirilmiş. 

Söylenceye göre Ayandon'a bağlı Kirkoz mahallesinde yaşayan ve evlenmeye hazırlanan bir genç, yelkenliyle başka bir ilçeye, düğün alışverişi yapmaya gider. Dönüşte fırtınaya tutulur ve denizde kaybolup gider.

Günlerce oğlunu bekleyen annesi, bu ağıdı yakar.

Ayandon'dan ay doğdu
Ben sandım sabah oldu
İstifan'ın önünde
Oğlum Sabri kayboldu

Denizde kum kaynıyor
Sabrim yelken bağlıyor
Oturmuş güverteye
Gencim diye ağlıyor

Beklerim gelir diye
Dalgalar erir diye
Güneş doğdu gün battı
Nerdesin yavrum yine

Abi ne yaptın sen , nerden bulursun bunları. Beni öyle yerlere götürdün ki anlatamam.

Eski Kasımın 80 ve 100 üncü günleri arasında benim ailemde de bu gelenek devam ederdi. Bu tarihler arasında denizde boğulanın cenaze namazı kılınmaz denirdi. Zaten cesedi de bulunamazmış ya. Bu yüzden başka başlıklarda paylaştığım;
Seksende Saklan
Doksanda Toplan(Donat)
Yüzde Yüz
derdi bizim rahmetliler. Yani kasımın sekseninci gününden başlayarak , 100. gününe kadar denize hiç bir şekilde çıkılmazdı. Bir şekilde kayık seksende ya karaya çıkar, ya Bartın Deresine girermiş.

Ayandon'a gelince;

" Ayandon " benim dünyamda en sevdiğim fırtınadır. Eski Kasım günlerinin sekseninci gününe denk gelir. Ardından hemen Kasım 84 yani bazılarına göre balık fırtınası,  genelde takvimlerde isimsiz bir fırtına olarak görülür. İkisini her zaman birleştirir. Osmanlı Donanmasının da Kadırga koyunda gömülmesinin sebebi derler Ayandon için.

Ayandon'a dair ailemden nakil bir hikayecikte şurada dursun, canlı dinlemek isteyenler bir ara babamı bulsun, dinlesin.
Şimdi efendim Dedem Şükrü Kaptan İstanbul'da dönerken, Bartın deresine  Ayandon'dan sığınmak için girmiş.Peşi sıra bir İngiliz Yelkenlisi girmiş. Neyse gece sohbet muhabbet, ertesi gün İngiliz gemisi  Avara oluyor. Rahmetli Dedem soruyor "nereye gidiyorsun? Önünde Ayandon var" diye . Malum  Dünya Denizcisi Kaptan da şöyle diyor " Sen merak etme, benim direklerim çelikten , yelkenlerim atlastan, benim gemim gider" diyor . Neyse efendim  Çatalzeytin üzerinde havaya yakalanıyor. Güç bela Ayandon' a  yelken sırtında baştan kara bindiriyor. Tabi canlarının zor kurtarmışlar, köylüler toplanmış başlarına, Bizim kaptan soruyor "burası neresi? " diye, Kıyıdakiler cevaplıyor, "Ayandoon" adamcağız şok oluyor tabi. Yahu önceki gün Kaptanın biri dediydi önünde Ayandon var diye. Sizin anlayacağınız ne Atlas yelken Kalmış nede çelikten direk. On gün sonra bizimkiler yedeklemiş amcayı. 
S/Y  Pruva S / Fatih / İstanbul
M/V Espadon / Fatih / İstanbul
M/V Deli Ağa  / İnebolu / Kastamonu

"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/