[Ersin Böke]

Bauhaus ta manilaya çok benzeyen ancak sentetik bir halat görmüştüm.. Karışmasın..

[Cem Gür]

Sonradan gelen mesajda zaten polipropilen esaslı eski halat imitasyonlarını da kullandıklarını ve Manila halatın pahalı oldunu eklemiş.

[Ersin Böke]

Formu okuyan , ancak yazmayan, bir reis Ahmet 'e benim manila halatı nereden aldığımı sormuş. Aldığım yere gitmiş bakmış. Benim aldığım halat manila değilmiş.

Bir halatın manila olup olmadığı nasıl anlaşılır peki?  Manila halat su görünce ciddi çekiyor.. Düğümünü açmak mümkün değil. Bu özellik benim aldığım halatta fazlası ile var.. İlgili arkadaşın dikkatine..

[Bülent Büyükdağ]

Öyleyse armanda kullandığın her ne ise hemen onu değiştirmelisin, değil mi?

[Ahmet Kabaalioğlu]

Öyleyse armanda kullandığın her ne ise hemen onu değiştirmelisin, değil mi?

Değiştirdi bile.

[Bülent Büyükdağ]

Öyleyse armanda kullandığın her ne ise hemen onu değiştirmelisin, değil mi?

Değiştirdi bile.

Ne zaman gitti, ne zaman öğrendi, ne zaman değiştirdi. Actionman!

[Ahmet Kabaalioğlu]

Öyleyse armanda kullandığın her ne ise hemen onu değiştirmelisin, değil mi?

Değiştirdi bile.

Ne zaman gitti, ne zaman öğrendi, ne zaman değiştirdi. Actionman!

Atom karımca gibin bir şey. Biraz gürbüz olanı sadece.

[Erman Yerman]

Öyleyse armanda kullandığın her ne ise hemen onu değiştirmelisin, değil mi?

Değiştirdi bile.

Ne zaman gitti, ne zaman öğrendi, ne zaman değiştirdi. Actionman!

Atom karımca gibin bir şey. Biraz gürbüz olanı sadece.

Bana da yeke yapıyor sağolsun

SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Oğuzhan Oğuz]

Öyleyse armanda kullandığın her ne ise hemen onu değiştirmelisin, değil mi?

Değiştirdi bile.

Ne zaman gitti, ne zaman öğrendi, ne zaman değiştirdi. Actionman!

Atom karımca gibin bir şey. Biraz gürbüz olanı sadece.

Bana da yeke yapıyor sağolsun

SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Yalan o herkese söz verip duruyor kendisi


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

[Hakan Tiryaki]

Benimle de yelken yapacak dört yıldır

Bökecim, güzel ortalamışlar, dayanamadım

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Ersin Böke]

Bak o benim suçum değil işte..  dizel motor örneğini hatırlatırım..

erman 'ın yekesi öncelikli. Üstelik içinde bu geziye tüm katılan dostların notları olacak ve içine kitleyeceğiz. Tiryaki direğini yaparken içine mektup koymuştu..

[Zafer Dedeoğlu]

Ersin reis rota çalışman bittimi?.

 Ne zaman palamar halatları çözmeyi hedefliyorsun

[Mehmet Erem]

Formu okuyan , ancak yazmayan, bir reis Ahmet 'e benim manila halatı nereden aldığımı sormuş. Aldığım yere gitmiş bakmış. Benim aldığım halat manila değilmiş.

Bir halatın manila olup olmadığı nasıl anlaşılır peki?  Manila halat su görünce ciddi çekiyor.. Düğümünü açmak mümkün değil. Bu özellik benim aldığım halatta fazlası ile var.. İlgili arkadaşın dikkatine..

Türkiye'de hali hazırda benim bildiğim manila halat satan yer yok. Birçok ithalatçı da zaten ne sattığını aslında ya bilmiyor, ya da bilmemezlikten geliyor. Bu arada manila halat ile jüt, kendir-kenevir veya sisal arasında çok büyük fark vardır; manila olmazsa olmaz filan diye iddia etmeyeceğim.

Cem Gür güzel özetlemiş, sisala yapı olarak benziyor ancak özellikle halat kollarının içi yağlı bir yapıda. Nispeten esmer. Ama bir yelkenli tekne armasında günümüzde teknik özellikler sebebiyle diğer alternatiflere üstünlük sağlaması söz konusu değil. Düğümün sıkışması açısından tüm doğal lifler aynı özelliğe kabaca sahip. Aranılan kriter sizin araştırmanızda, bağın sertleşmesi miydi? Sebebini öğrenmek isterim...

Manila ile diğer doğal lifler arasındaki farklar sentetik halat ve diğer örgü/büküm tekniklerinin bilinmediği dönemde önemli imiş. Günümüzde ancak belki biraz nostalji yaşatılması açısından bakılabilir olaya...

Ben de forumdaki yazıya, bir başka şeyin peşinde iken tesadüfen rastlamış ve okumuştum. Hatta forumda ziyaretçi olarak okuduğum ilk konuydu diyebilirim. Güzel şeyler yazılıyormuş burada diye düşünmüştüm... )))

[Ersin Böke]

Belkide aldığım manila değildi.. Ancak şunu biliyorum.. Tekneyi ilk aldığımda , yakışıyor diye yük olmayan yerlerde ,usturmaçalarda , vardevela telleri çizmesin diye üstüne ve kimi tutturulacak yerlerde jüt kullanmıştım.. Bir iki ay içerisinde güneş ve tuzlu sudan bırakın çürümeyi , dağıldılar resmen..

Bu manila (olup olmadığından emin olmadığımız ama yine de manila diyelim..  ) halatı mizana direğinin ıstralyaları için boğatalar ile kullandım.. Halat kuuanmak istememdeki en büyük neden, direk çürümesinin bir numaralı sebebi olan metal yüzüklerdi..

Direği yukarıya doğru inceltip yuvarlatırken üst bölümde bir topuz bıraktım.. Manila halatı da kasa yapmadan ancak puachers knot denilen bir bağ ile direk tepesine geçirdim.. Bir kement gibi düşünün.. kasıldıkça sıkışıyor.. İlk seyirden sonra öyle bir sıkıştı ki daha çözmek  mümkün olmadı.. sonradan keserek açabildim..

Çok iyi gerdiğim halde ilk yağmur sonrası felaket çekti.. Kuruyunca da ciddi miktarda bollaştı.. Zaten manila olduğunu düşünmeme bu özellik neden oldu.. Kenevir halatlarda hiç böyle bir durum yaşamamıştım.. Gevşemesi çok ciddi bir sıkıntı değildi belki ancak , germek için boğata  üzerine attığım düğümleri açmak neredeyse imkansızdı .

BU , denizde bu direği sürekli ayarlamak gerekliliği düşünüldüğünde çok ciddi bir problemdi.. Zaten liftin yerine boğata kullanmamın nedeni , kontraya göre ıstıralyaları gerebilmek içindi ve bu halat ile bu mümkün değildi.. Dediğim gibi bu durumu kenevir halatta hiç görmemiştim.. Evet o da sıkılaşıyordu ancak bu derece değildi.. Zorlayınca bir şekilde çözülüyordu..

Mecburen klasik görünümlü polyester halat ile değiştirdim.. Aslında tamamen dynema kullanmayı planlıyorum.. Özellikle üzeri sargılı dynema bu iş için çok anlamlı görünüyor..

Ancak, merakımdan mizana direğinin bumbasını taşıyan ve yelken sırasında boşladığım mizana balançinasını yine de bu halattan bıraktım..

eskiden bu halatın üzerine balina yağı sürülürmüş.. Ben de vazelin sürdüm.. Yaklaşık üç aydır hiç bir çürüme ya da açılma belirtisi yok.. Sadece kullanılmadığında bumba yükünü taşıyor..

Yük olmayan noktalarda  kullanmayı düşünüyorum.. Metresi sadece otuzbeş kuruşa geliyor çünkü.. Üstelik vazelin sürünce çok şık bir görüntüsü oluyor..

[Mehmet Erem]

Kolay gelsin...

Çözümleri deneyip yanılarak bir şekilde bulmuşsunuz.
Tayo Mar'ın işlevsel olduğu kadar görsel olarak da orjinal olması şahsen benim çok hoşuma gidiyor.

Herhangi bir inovasyon aklınıza gelirse, üreticilerden Kaya Halat'a nazımız geçiyor, değişik bir üretimden onlar da heyecanlanırlar, eminim...