Geçmiş yıllarda refit denen işlemi çok detaylı yaptığım için bu sene o kadar detay yok aslında. İlk karaya almamda tekne gövdesinde yanlış kullanım sonucu meydana gelen bir çok hasarı tamir etmiştim epoksi reçine ve macun kullanarak. Altını tamamen zımparalayıp yapım sırasındaki el işçiliğine bağlı kabarcıkları ortaya çıkardım hepsini temizledim ilk önce epoksi reçine sonra epoksi macun ile doldurdum. Daha sonra tüm su altı kesimini epoksi reçine ile lamine ettim. Ardından tüm tekne gövdesini o zamana kadar oluşmuş olan çatlakları tamir amaçlı epoksi macun ile kapladım. Ardından tüm gövdeyi , iç ve dış epoksi astar ile boyadım. En sonunda da, gövdeyi iç ve dıştan dyo'nun PU Akrilik boyası ie boyadım. O zamanlar boyayı tabanca ile atmıştım.
İkinci çıkartışımda, altına zehirli atıp gövdeyi kısmen PPG'nin PU Akrilik boyası ile boyadım. İlk boya maalesef başka teknelerin sürtmesi, benim kamara kapaklarına zamanında bakım yapmamamdan kaynaklı hasar almıştı. O yüzden ikinci kez boyamam gerekti. İkinci boyamada rulo kullandım. PPG'yi performans olarak çok beğendim. Elimde geçen seneden kalma boya var. Bu sene ziyan olmasın diye onu kullanırım.
Bunların dışında:
1- Teknedeki tahta aksamlar zımparalanıp verniklenecek.
2- Dolap dümenin bakımı yapılacak. palaların hareketini sağlayan aksamlarda kaynak atması oldu. O yüzden palalar şu an çalışmıyor. Onların kaynağı yapılacak. Dolap dümen tertibatını fotoğraflayıp buradan paylaşmak istiyorum. O kadar basit bir sistem ki, hem kolay tamir edilebilir hem de kullanım sırasında insanı hiç yormuyor. Bu sene Ersinin teknesiyle Sivri adaya gelirken benden kısa süreliğine dümene tutmamı rica etti. İlk kez o zaman yeke dümen kullandım ve suyun tüm basıncını dümende hissettim. Bayağı bir güç sarfetmek lazım onu gün boyu tutmak için. Dolap dümen , motorlu taşıtlardaki hidrolik direksiyon gibi. Hiç güç sarfetmeden dümen tutabiliyorsun. En büyük dezavantajı Dümen Simidinin kapladığı alan.
3- 20 Beygirlik Suziki kıçtan takma motorun kuyruk ve motor yağlarının değişimi yaparak kışlık konuma almak.
4- Bende siyah su veya gri su tankı yok. Gövde içi hacimce ufak olduğu için koymamışlar. Ben birinci öncelikte siyah su tankı koymayı düşünüyorum. Nasıl koyarım biraz kafa patlatmam lazım. Sizlerden de akıl almam gerekecek bu konuda.
5- Direk içinden geçen elektrik kablosu işlevini yitirmiş ve bunu geçen sene denize indirmeden hemen önce farkettiğim için değiştirecek vaktim olmamıştı. Bu sene onu değiştireceğim.
6- Direk tepesindeki rüzgar yönünü gösteren ok kırıldı getirirken. Geçen senede kuşlar kırmıştı. Ya aynısını alıp takacağım ya da kendim bir tane yapıp takacağım henüz karar vermedim.
7- Tonoz halatını ve hareketli aksamları yenileyeceğim. Bu işi iki sezonda bir yapmaya karar verdim. Kafam rahat oluyor en azından. İki sezon bir çok tekne fırtınalar sırasında problem yaşarken ben aşağıya gidip tekneye bakmadım bile. Ama önceki senelerde ne zaman fırtına çıksa içime sıkıntı basıyordu. Hatta bir fırtınada da tekne alıp başını gitmiş de sağ olsun barınaktan arkadaşlar gidip çekerek getirmişlerdi tekneyi. Yaşayarak öğrendiğim tecrübe, arabada lastik, alargada tonoz ihmale gelmez.
8- Teknenin her iki gövde burnunda yanaşırken hasarı önleme amaçlı kauçuk malzeme vardı. Evvelki yaz, çocuklar tekneye çıkmaya çalışırken onu koparmışlar . Onun tamiri yapılacak.
9- En önemlisi ise bence, bu sene kısmet olursa bi otopilot takmayı planlıyorum. Genelde tek başıma seyre çıkıyorum ve otopilot olmadığı için dümeni hiç bırakamıyorum. İnşallah bu sene o problemi çözeceğim.
şimdilik aklıma gelen bunlar. Yeni şeyler çıktıkça listeye eklerim.