Kuşlar haber uçurdu.....Diyesiler ki İngilizler Colin Archer tasarımlarını beğenmiyor, tekneleri fazla hantal buluyorlarmış.
Ailece, çocuk çombalak yaşamak için çok uygun olsalar da uzun yol yapanlar için yavaş kalıyorlarmış.
Kişisel düşüncem İngilizlerin haklı oldukları yönünde. Evet Colin Archer tasarımlarında ince estetik ayrıntılar yoktur. Evet Colin Archer tasarımları hantal ama "tank" gibi teknelerdir. İngiliz yapımlarına göre narinlik katsayıları daha düşüktür.
Ama bunları söyleyen ingilizler şu önemli ayrıntıları altlıyorlar gibime geliyor.
- Colin Amca 1861 - 1921 yılları arasında yani 60 yıl içinde 200 gemi, 70 yat, 60 kılavuz teknesi, 14 kurtarma teknesi ve daha birçoklarını inşa etmiş. Demek ki Norveç beğenisine uygun tekneler yapmış. Zaten Dünya denizcileri de fazlasıyla hakkını teslim etmiştir.
- Konuştuğumuz yıllar 19. sonu 20.yy başı. Yapılan teknelerin kullanıldığı deniz Kuzey Atlantik neredeyse Kutup enlemlerine kapı komşusu. Dolayısıyla bu tekneler de o denizlere kafa tutacak nitelikte olmalıydı. Nitekim Arktik ve Antartik yolculuklarında "Fram" tasarımcısının yüzünü kara çıkartmamış.
- 2017 yılında İngiliz denizciler dünyanın her yerinde gelişen estetik duygusu ile C.Archer tasarımlarını diğer başka çağdaşlar gibi kaba ve hantal bulabilirler. Bunda bir sakınca yok.
Hatta Luke Powell'in Freya, Amélie Rose, Tallulah, Ezra, Hesper, Agnes, Lizzie May, Veille gibi kılavuz kotraları ile karşılaştırmış olabilirler. Ama bu sayılan teknelerin tamamı gerçek "iş tekneleri"nin birer yeniden 20. ve 21. yy'a uyarlanmaları, kopyaları değil.
- Hantallık ve yavaşlığa gelince: Tercümesini yaptığım makalede Colin Archer tasarımlarının o dönemdeki en prestijli açık deniz yarışı "Cutty Shark Tall Ships"i 3 kere üst üste ilk üçe girdiklerini kaydetmiş. Aynı yarışta İngiliz teknelerinin sonuçlarını araştırmak gerekmez mi? Demek ki döneminde kayda değer, kupaları silip süpürecek kadar hızlılarmış.
- Okyanus geçişleri, Dünya turları gibi uzun yollarda - bugünkü avant garde, deneysel tasarımlardan bahsetmiyorum-bir yarışın içinde değilse, önemli olan bir yerlere, bir koktayle, bir ihaleye, bir savaşa yetişilmeyecek ise hızın ne anlamı olabilir. Böyle uzun ayaklarda hız mı önemlidir, denizde güvenlik mi?
Kuşlar bana bu eleştirileri yapanların da orta yaş üzeri hatta ileri yaştaki denizciler olduğunu eklemişti. Sanıyorum İngilizlerin denizcilikteki "burnu büyüklüğü" üstüne bir de kuyruk acısı eklenmiş
Yine de Sezarın hakkını Sezar'a teslim edelim. Her deniz kendi teknesini doğurur. İngilizlerin, İskoçların, İrlandalıların, Fransızların, Hollandalıların, İsveçlilerin, Danimarkalıların, Norveçlilerin teknelerini birbiri ile karşılaştırmak yerine her birini kendi çalıştığı, seyrettiği deniz şartlarına göre dğerlendirmek endazeyi doğru tutmaktır.
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.