Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Colin Archer & RS1

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Colin Archer & RS1
OP: 07 Ekim 2017, 21:10:46
Adını papağan gibi tekrarlıyoruz. Olur olmadık yerde referans olarak gösteriyoruz. Hikayesini bilmekte deniz ve denizcilik kültürü açısından fayda var. Forumda da kayıt düşmüş olalım.

Colin Archer Hakkında
Tor Erling Gransaether - 06 Şubat 2011


Colin Archer 1832 yılında Norveç’te doğan Norveçli deniz mimarıdır. Doğumundan altı yıl önce İskoç kökenli ailesi Norveç’in harika yöresi Larvic’deki Tolderodden’e göçüp gelmiştir. Genç bir adamken bir süre Avusturalya’da yaşayıp kardeşi James ile büyük çiftlikler kurdu. 1861’de Norveç’e döndüğünde ekonomik bağımsızlığı sayesinde deniz mimarı ve tekne yapımcısı olarak kendi işini kurdu.


Colin Archer her çeşit denizci tekneler inşa ederek meşhur oldu. Bunlardan bir tanesi de Norveçli kâşifler Nansen ve daha sonra Amudsen’in Arktik ve Antartik yolculuklarında kullandıkları  “Fram”dır. Denizcilik dünyasında ününü, tasarladığı kılavuz ve kurtarma tekneleri sağladı. Colin Archer 3 Şubat 1921’de 89 yaşında öldü. Yaşamı boyunca 200 gemi, 70 yat, 60 kılavuz teknesi, 14 kurtarma teknesi ve daha birçoklarını inşa etmiştir.

Colin Archer ismi daha çok kılavuz ve kurtarma tekneleri ile ilişkilendirilir ama mesleğine yatlarla başlamıştır. İlk yatı “ Maggie” idi ve uzun yıllar ailesi tarafından kullanıldı. Diğer bilinen örnekleri yatçılık yarışlarında pek çok ödülü olan Wilhelm Wolf için inşa ettiği  “Venus” ve “ Storegut” tur.
 
1870 yılları civarında pek çok kılavuz teknesi denizde kaybedildi. Bu nedenle Archer kılavuzluk hizmetlerinde daha güvenli bir tekne tasarladı. İsmini “Minnie” koydular. Kılavuzlar, yeni tekneyi manevra kabiliyeti ve denize elverişlilik açısından övdüler ama C.Archer tatmin olmamıştı.  Bir yıl sonra “Thor”u inşa etti. Bu tekne şimdi bizim bildiğimiz kılavuz teknesinin prototipiydi.
 
1876’dan sonra Colin Archer bütün teknelerini İngiliz mühendis  John Scott Russel’ın un “ dalga hattı “prensibine uygun olarak inşa etti. Bu teoriye göre, tekne suda yol alırken iki tip dalga,  biri baş tarafta diğeri kıçta oluşturuyordu. Direnci azaltmak için tekne bu iki dalgaya göre inşa edilmeliydi. Her ne kadar her türlü tekne inşasında Colin Archer çok zaman harcasa da, tekne inşa etmek için güvenlik ve sağlamlığın en önemli konulardan biri olması gerektiği prensibinden vazgeçmeye asla hazır değildi. Müşteriler fiyatta pazarlık edebilirdi ama güvenlik konusunda asla.

 Colin Archer tarafından inşa edilen teknelerin birçoğu hala denizde seyretmektedir, söylediklerini boş sözcüklerle ifade etmemiştir. Bu gemilerin bazıları yüz yıldan daha eski.

'RS1” COLIN ARCHER' KURTARMA TEKNESİ


1891de 'Norsk Selskab til Skibbrudnes Redning, NSSR ("Norveç Deniz Kurtarma Şirketi) kuruldu. Bir yıl sonra Colin Archer ilk kurtarma kotrasını (cutter) inşa etti. Baş/kıç bir tam güverteli  tekneydi. Boyu 13.95, eni 4,65 ve su çekeri 2.25 metreydi. Ana yelken, mizena, trenket, flok ve karanfil yelkeni ile yoplamda 110metre kare yelken taşıyordu. Bu ilk örnek, çalışanlara verilen biralar da dahil 10.900,43 Norveç Kronuna mal oldu. 1893 yılı Haziran sonlarına doğru suya atıldığında tasarımcısına ithafen “RS1 Colin Archer” ismini aldı. Hizmet verdiği ilk sezonunda başarılı oldu ve ilerki 30 yıl boyunca Norveç'te inşa edilen her kurtarma kotrası için prototip haline geldi. Liyakat ve başarı ile geçen 40 yıllık hizmeti sonrasında satıldı. Teknenin geçmişi etkileyici idi: 67 gemi ve 236 kişi kurtarmış, toplamda 4500 mürettebat ile 1522 gemiye kılavuzluk etmişti.

Stavanger sonra yapılan örneklerden biridir. Çalıştığı deniz ve hizmetini anlatılan bir video (ÇN)
https://www.youtube.com/watch?v=vA7zZQVPayY

 1961 yılında “RS1 Colin Archer" A.B.D'de yıllarca özel şahısların ellerinda kalarak içler acısı, berbat bir durumda bulundu. Geri satın alınarak Norveç’e getirildi ve izci eğitim teknesi olarak birkaç yıl hizmet verdi. 1972 yılında Norveç Denizcilik Müzesi uhtesine geçti. Müze 1973 yılında "Seilskøyteklubben Colin Archer" (SSCA) bir anlaşma imzaladı ve Knut ve Gunn von Trepka  gün be gün büyük emek harcayıp ayakta tutarak canlı müze olarak hayata geçirdiler. 'RS1 Colin Archer' gövdesi 1977'de kapsamlı bir biçimde elden geçirildi ve iç mekan 1993 yılında orijinal renklerinde yenilenmiş ve Norveç kıyı şeridindeki şirket Kværner'in maddi desteği ile restore edilmiştir.

'RS1 Colin Archer' 1983 Cutty Sark Tall Ships' yarışında 74 tekneyi geride bırakarak over all birinci oldu.  Yine Archer tasarımı RS10 “Christina” ikinci, Stephansen/Archer ortak tasarımı  'RS5 Liv' üçüncü oldu. 1987 yarışında yine “RS1 Colin Archer” birinci, “Christina” ikinci geldi. 1993 yılında “RS1 Colin Archer “ üçüncü kez birinci gelerek  manevi ve maddi değeri çok yüksek “Cutty Shark Trofe kupasını ülkesine getirdi.


 'RS1 Colin Archer'ı suda tutmak, gelecek nesiller için sadece sıradan bir tekne değil, aynı zamanda onu nasıl yürüteceği konusunda da geleneği korumaktır
https://www.youtube.com/watch?v=uM1nFIVY1z4

Tercüme M.Cem GÜR


  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Colin Archer & RS1
#1: 07 Ekim 2017, 21:35:14
Çok teşekkürler.
Fırtınanın içinde şimendifer gibi gitmesine bayılıyorum. Ne zaman görsem aklımdan sadece "okyanuslara kafa tutan tekne" olarak geçiyor.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Ynt: Colin Archer & RS1
#2: 07 Ekim 2017, 22:11:54
Çok teşekkürler.
Fırtınanın içinde şimendifer gibi gitmesine bayılıyorum. Ne zaman görsem aklımdan sadece "okyanuslara kafa tutan tekne" olarak geçiyor.

Yazılanlardan anlaşılan tasarımın da öyle hoop diye ortaya çıkmadığı yönünde.

İşin bir başka ilginç yönü daha var: 19.yy'da Norveç'te deniz kazaları çok oluyormuş anlaşılan. 20. Yüzyılın başında Norveçli tekne yapımcıları nedense hep İngiliz Adalarının teknelerinden, fikirlerinden esinlenmişler. Tayfun Kabaran'a da bulduğum küçük boy fyord içi kılavuz teknesi de İngilizlerden veya İskoçlardan esinlenerek geliştirilmişti.
  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

T
  • *
  • İleti: 2171
Ynt: Colin Archer & RS1
#3: 07 Ekim 2017, 22:16:13
"...tekne inşa etmek için güvenlik ve sağlamlığın en önemli konulardan biri olması gerektiği prensibinden vazgeçmeye asla hazır değildi. Müşteriler fiyatta pazarlık edebilirdi ama güvenlik konusunda asla."

İyi olmak kolay değil...


  • IP logged

  • *
  • İleti: 1467
    • AÇIK DENİZ AKADEMİ
Ynt: Colin Archer & RS1
#4: 08 Ekim 2017, 12:26:10
Açıklamalı şu videosu da çok keyifli;
https://www.youtube.com/watch?v=s68Nh8xRKdw&t=337
  • IP logged
><(((º>

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Colin Archer & RS1
#5: 08 Ekim 2017, 20:38:49
Paylaşım için teşekkürler, limandan da kürekle çıkıyorlar, çok güzel.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Ynt: Colin Archer & RS1
#6: 09 Ekim 2017, 09:36:22
Paylaşım için teşekkürler, limandan da kürekle çıkıyorlar, çok güzel.

Gerçekten çok güzel Cem abi teşekkürler
  • IP logged

  • *
  • İleti: 248
  • Arayanlar bulamaz , bulanlar arayanlardır
Ynt: Colin Archer & RS1
#7: 12 Ekim 2017, 19:22:48
İnanılmaz güzel bir tekne. Hayran oldum tekneye yapana ve yaşatan zihniyete
  • IP logged
I need your clothes your boots and your motocycle

  • *
  • İleti: 1547
    • Classicboats Turkiye
Ynt: Colin Archer & RS1
#8: 12 Ekim 2017, 20:15:39
Kuşlar haber uçurdu.....

Diyesiler ki İngilizler Colin Archer tasarımlarını beğenmiyor, tekneleri fazla hantal buluyorlarmış.
Ailece, çocuk çombalak yaşamak için çok uygun olsalar da uzun yol yapanlar için yavaş kalıyorlarmış.

Kişisel düşüncem İngilizlerin haklı oldukları yönünde. Evet Colin Archer tasarımlarında ince estetik ayrıntılar yoktur. Evet Colin Archer tasarımları hantal ama "tank" gibi teknelerdir. İngiliz yapımlarına göre narinlik katsayıları daha düşüktür.

Ama bunları söyleyen ingilizler şu önemli ayrıntıları altlıyorlar gibime geliyor.
- Colin Amca 1861 - 1921 yılları arasında yani 60 yıl içinde  200 gemi, 70 yat, 60 kılavuz teknesi, 14 kurtarma teknesi ve daha birçoklarını inşa etmiş. Demek ki Norveç beğenisine uygun tekneler yapmış. Zaten Dünya denizcileri de fazlasıyla hakkını teslim etmiştir.

- Konuştuğumuz yıllar 19. sonu 20.yy başı. Yapılan teknelerin kullanıldığı deniz Kuzey Atlantik neredeyse Kutup enlemlerine kapı komşusu. Dolayısıyla bu tekneler de o denizlere kafa tutacak nitelikte olmalıydı. Nitekim Arktik ve Antartik yolculuklarında "Fram" tasarımcısının yüzünü kara çıkartmamış.

- 2017 yılında İngiliz denizciler dünyanın her yerinde gelişen estetik duygusu ile C.Archer tasarımlarını diğer başka çağdaşlar gibi kaba ve hantal bulabilirler. Bunda bir sakınca yok.
Hatta Luke Powell'in Freya, Amélie Rose, Tallulah, Ezra, Hesper, Agnes, Lizzie May, Veille gibi kılavuz kotraları ile karşılaştırmış olabilirler. Ama bu sayılan teknelerin tamamı gerçek "iş tekneleri"nin birer yeniden 20. ve 21. yy'a uyarlanmaları, kopyaları değil.

- Hantallık ve yavaşlığa gelince: Tercümesini yaptığım makalede Colin Archer tasarımlarının o dönemdeki en prestijli açık deniz yarışı "Cutty Shark Tall Ships"i 3 kere üst üste ilk üçe girdiklerini kaydetmiş. Aynı yarışta İngiliz teknelerinin sonuçlarını araştırmak gerekmez mi? Demek ki döneminde kayda değer, kupaları silip süpürecek kadar hızlılarmış.

- Okyanus geçişleri, Dünya turları gibi uzun yollarda - bugünkü avant garde, deneysel tasarımlardan bahsetmiyorum-bir yarışın içinde değilse, önemli olan bir yerlere, bir koktayle, bir ihaleye, bir savaşa yetişilmeyecek ise hızın ne anlamı olabilir. Böyle uzun ayaklarda hız mı önemlidir, denizde güvenlik mi?

Kuşlar bana bu eleştirileri yapanların da orta yaş üzeri hatta ileri yaştaki denizciler olduğunu eklemişti. Sanıyorum İngilizlerin denizcilikteki "burnu büyüklüğü" üstüne bir de kuyruk acısı eklenmiş  ;) ;)

Yine de Sezarın hakkını Sezar'a teslim edelim. Her deniz kendi teknesini doğurur. İngilizlerin, İskoçların, İrlandalıların, Fransızların, Hollandalıların, İsveçlilerin, Danimarkalıların, Norveçlilerin teknelerini birbiri ile karşılaştırmak yerine her birini kendi çalıştığı, seyrettiği deniz şartlarına göre dğerlendirmek endazeyi doğru tutmaktır.

  • IP logged
“İçinde ütopya olmayan bir dünya haritasına bakmaya bile değmez… İlerleme dediğin, ütopyaların gerçekleşmesidir” diyordu Oscar Wilde.

 
Yukarı git