İnsanı Tarif Eden Sıfatlar

Başlatan nuri_kongur, 19 Eylül 2017, 00:01:30

« önceki - sonraki »

Burak Doneray

#30
Konuştuğumuz konu Duygular üzerine Kıskançlık olumsuz bir duygudur tedavisi bu duygunun yerine tersini olumlu duyguyu koymayı gerektirir. Doktor tavsiyemde ısrarcıyım .Kıskançlığı yok edecek olumlu duygu sizce nedir .(Nefret-Sevgi) gibi.(İntikam-Bağışlama)

nuri_kongur

Kıskanmak kavramını sadece kişisel tecrübelere hapis etmeyelim Burak reis.
Videoları izlerseniz ne demek istediğim daha net anlaşılır.
İnsan ile ilgili sıfatlardan bahsederken bazen, hoşumuza gitmeyen şeyleri okuyabiliriz. Bir şey hoşumuza gitmiyor diye adlandırmayarak yok kabul edemeyiz. Veya bir şey bizim hoşumuza gidiyor diye herkes illa onu söylesin de diyemeyiz.
Ben burada insanı olduğu gibi görmeye çalışıyorum. Eleştirilecek şey hoşumuza gidiyor gitmiyor değil, hayır bu haslet beşerde yok/ var diye eleştirilebilir.
Konu insana doğruyu yanlışı ahlaki temeller üzerinden öğretmek olursa iş değişir.
Benim uzmanlık alanım o değil. Haddime de değil zaten.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Tan Kaan Özkan

Kıskançlığın karşıtı yoktur. Bir davranış bozukluğudur. Ancak farkındalığın arttırılması ile kontrol altına alınabilir.
Bazı durumlarda güven, bazı durumlarda özgüven işleri kolaylaştırabilir.
Her iki yönlü fazlası tedavi gerektirir.

Burak Doneray

Alıntı yapılan: Nuri Kongur - 19 Eylül 2017, 17:52:14
Kıskanmak kavramını sadece kişisel tecrübelere hapis etmeyelim Burak reis.
Videoları izlerseniz ne demek istediğim daha net anlaşılır.
İnsan ile ilgili sıfatlardan bahsederken bazen, hoşumuza gitmeyen şeyleri okuyabiliriz. Bir şey hoşumuza gitmiyor diye adlandırmayarak yok kabul edemeyiz. Veya bir şey bizim hoşumuza gidiyor diye herkes illa onu söylesin de diyemeyiz.
Ben burada insanı olduğu gibi görmeye çalışıyorum. Eleştirilecek şey hoşumuza gidiyor gitmiyor değil, hayır bu haslet beşerde yok/ var diye eleştirilebilir.
Konu insana doğruyu yanlışı ahlaki temeller üzerinden öğretmek olursa iş değişir.
Benim uzmanlık alanım o değil. Haddime de değil zaten.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Ne yazdığımı bir daha okuyun lütfen.

Burak Doneray

Alıntı yapılan: Tan Kaan Özkan - 19 Eylül 2017, 17:57:19
Kıskançlığın karşıtı yoktur. Bir davranış bozukluğudur. Ancak farkındalığın arttırılması ile kontrol altına alınabilir.
Bazı durumlarda güven, bazı durumlarda özgüven işleri kolaylaştırabilir.
Her iki yönlü fazlası tedavi gerektirir.

Kıskançlığın olumlu duygusu vardır Bebeklerde davranış bozukluğu niye olsunki.

Tan Kaan Özkan

Kıskançlığın, yok olmamış ilkel bir duygu olduğu söylenir. 1,5 ile 3 yaş arasında ortaya çıkmaya başladığı ve hayatımız ilerledikçe geliştiği ve belli bir yaş ve olgunluğa ulaşmakla mümkün olan en az noktaya gerilediğini okumuştum. Davranış bozukluğu denmesinin sebebi bunu bir hastalık sınıfına koyulmamasının daha doğru olacağı.

nuri_kongur

#36
Kıskanmak ile ilgili şairlerin ne dediğine bakalım:
Nogay Türkçesinden:
Yüreklerge ses berip
Köz yastı kızganmaslar

Yüreklerden ses verip
Göz yaşlarını kıskanmazlar

Türkiye Türkçesinden:
Neşet Ertaş
"Mühür gözlüm seni elden
Sakınırım kıskanırım"

https://youtu.be/nuIQNN94MQI
Yukarıdaki ifadeye bakarsak
Her iki soruda da yanıtlar B dir
Yani kişi sahiplendiği veya sahip olduğu şeyi bir başkası ile paylaşmak istememe durumuna kıskanma denir.
Nogay Türkçesinde , göz yaşının sahipleri , kendilerine ait o yaşları diğerleri için dökerler.
Neşet Ertaş ise Mühür gözlü olarak adlandırdığı sevdiğini bir başkası ile paylaşmak istemez.
Kıskanma için bakılacak şey, vermek veya paylaşmak istemediğimiz şey ya zaten göz yaşımız gibi bize aittir, ya da sevdiğimiz gibi sahiplendiğimiz şeydir.
Peki bize ait olmayan, ve zaten sahibi olan şey için ne deriz?



Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Tan Kaan Özkan

Allah sahibine bağışlasın  ;D

Soruları bilenlere hopkek var mı sizde ?  :P

nuri_kongur

Alıntı yapılan: Tan Kaan Özkan - 19 Eylül 2017, 18:13:49
Allah sahibine bağışlasın  ;D

Soruları bilenlere hopkek var mı sizde ?  :P
[emoji3][emoji3][emoji3]


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Burak Doneray

Kıskançlığın karşıt olumlu duygusu İlham'dır. Buradaki anlamı  Kalbinize doğan VE kalbinizle düşünmektir. Bende sizin bu konuyu neden actığınızı sorayım kimin kimi kıskanacağınımı bulmaya çalışıyoruz yoksa bu duygunun yanlışlığınımı.Söyleyin bilelim?

nuri_kongur

Alıntı yapılan: Burak Doneray - 19 Eylül 2017, 18:01:42
Alıntı yapılan: Nuri Kongur - 19 Eylül 2017, 17:52:14
Kıskanmak kavramını sadece kişisel tecrübelere hapis etmeyelim Burak reis.
Videoları izlerseniz ne demek istediğim daha net anlaşılır.
İnsan ile ilgili sıfatlardan bahsederken bazen, hoşumuza gitmeyen şeyleri okuyabiliriz. Bir şey hoşumuza gitmiyor diye adlandırmayarak yok kabul edemeyiz. Veya bir şey bizim hoşumuza gidiyor diye herkes illa onu söylesin de diyemeyiz.
Ben burada insanı olduğu gibi görmeye çalışıyorum. Eleştirilecek şey hoşumuza gidiyor gitmiyor değil, hayır bu haslet beşerde yok/ var diye eleştirilebilir.
Konu insana doğruyu yanlışı ahlaki temeller üzerinden öğretmek olursa iş değişir.
Benim uzmanlık alanım o değil. Haddime de değil zaten.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Ne yazdığımı bir daha okuyun lütfen.
Burak reisim, yazdıklarımı önceden planlayıp yazmıyorum ben. Maksat muhabbet etmek, bu arada içi dolu olsun. Muhabbet kavramı Türkçede iki insanın birbirine olan sevgisidir. Yani konuşmamız aramızdaki sevgiyi arttırsın diye konuşuyorum. Konuşma karşılıklı olan duyguları erozyona uğratacak şekilde gelişir ve sesler yükselirse o münakaşa olur ve sonuç sevgi yerine düşmanlık olur. Benim kimseye husumetim yani düşmanlığım yok. Yazdıklarıma zannın güzeli ile bakmanızı rica ederim. Hüsnü zan, yüzleri görmediğimiz , ses tonunu işitmediğimiz yerde en kolay ve muhabbeti arttırıcı yol. Bazıları bunu , burada demiyorum, istismar edebilir. Yani bizim karşımızdakine güzel zan ile yaklaşmamız istismar edilebilir. Kötü davranış en çok istismarcıya zarar verir. Selamlar


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Burak Doneray

Benim size yazdığımdan bunumu anlıyorsunuz.İnanılır gibi değil.

nuri_kongur

Alıntı yapılan: Burak Doneray - 19 Eylül 2017, 18:27:56
Benim size yazdığımdan bunumu anlıyorsunuz.İnanılır gibi değil.
Peki


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Burak Doneray

Benim algı ayarlarım doğru lütfen algı ayarlarımla oynamayın.

nuri_kongur

Alıntı yapılan: Nuri Kongur - 19 Eylül 2017, 18:10:52
Kıskanmak ile ilgili şairlerin ne dediğine bakalım:
Nogay Türkçesinden:
Yüreklerge ses berip
Köz yastı kızganmaslar

Yüreklerden ses verip
Göz yaşlarını kıskanmazlar

Türkiye Türkçesinden:
Neşet Ertaş
"Mühür gözlüm seni elden
Sakınırım kıskanırım"

https://youtu.be/nuIQNN94MQI
Yukarıdaki ifadeye bakarsak
Her iki soruda da yanıtlar B dir
Yani kişi sahiplendiği veya sahip olduğu şeyi bir başkası ile paylaşmak istememe durumuna kıskanma denir.
Nogay Türkçesinde , göz yaşının sahipleri , kendilerine ait o yaşları diğerleri için dökerler.
Neşet Ertaş ise Mühür gözlü olarak adlandırdığı sevdiğini bir başkası ile paylaşmak istemez.
Kıskanma için bakılacak şey, vermek veya paylaşmak istemediğimiz şey ya zaten göz yaşımız gibi bize aittir, ya da sevdiğimiz gibi sahiplendiğimiz şeydir.
Peki bize ait olmayan, ve zaten sahibi olan şey için ne deriz?



Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Konuyu mecrasına taşıyalım:
Kıskanmak için , o şey ya zaten bizimdir, ya da sahiplenmişizdir.
Peki Türkçede bizim olmayan veya bir başkasında olanı  , bizde de olmasını istemeye ne deriz acaba?
Öyle bir durumda "imreniriz"
İmrenmek iyidir. Güzeli teyid etmiş oluruz. İmrenilenin hoşuna gider. Yaptığı seçim cemiyetince arzu edilir olduğunu anlamıştır.
Kıskanmak tek başına iyi ya da kötü değildir. Aynen işaret parmağı tek başına kötü olmadığı gibi. İşaret parmağı ile birisinin gözüne kaçan şeyi çıkarabiliriz, iyilik ederiz. Birisinin gözünü çıkarabiliriz, kötülük ederiz.
Her iki durumada kararı veren kendi irademizdir. Sorumluluk bizdedir.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi