Yine de Haritada Bir Nokta
Aynı şeyi söyleyip durma, o kadar uzağım ki son zamanlarda başladığım yerden... oysa tam da aşağıdakilerdi daha çocukluğumdan itibaren beni denize çeken.
'Hemen gözlerimin içine bakan bir köpek, hemen az konuşan, hareketleri ağır, elleri çabuk, abalar giymiş bir balıkçı, yırtık bir muşamba kokusuyla beraber küpeşte tahtaları kararmış, boyası atmış, ağır ve kaba bir sandal, sandalın peşinf bırakmayan bir kuş, ağ, balık, pul, sahilde harikulade güzel çocuklar, namuslu kulübeler, kırlangıç ve dülger balığı haşlaması, kereviz kokusu, buğusu tüten kara bir tencere, ufukları dar sisli bir deniz…'
Kurbağalı Dere'nin hemen yanıbaşında otururken gün boyu atölyelerde sandal yapan ustaların ritmik keser sesleri, Dereağzına doğru ağır ağır ilerleyen pancar motorun patpatları, Aganinin göt kadar ama tüm okyanusları önüne açtığını hissettiren piyadesi...
Nereden başladık, nereye geldik.
SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
"Clouds and winds and oceans I choose my fate to be... Whom the sea has taken Never shall be free."