[Mustafa Ertör]

Ben de Cemre'nin faça altında 15 cm.ye kadar bordasını epoksi elyaf kaplamıştım.Su altında karinanın elyaf kaplanmasını hiç kimse önermemişti.Tekne papel şaşırtmalı lamine değilse,su altı klasik yığma sargı ise sadece kalafat ve sika armuz macunu önerdiler. ben de öyle yaptım.Borda çok güzel olmuştu ve karinadan su yapmayı da kesmişti.

[Hakan Tiryaki]

Sintinenin de bir kısmını saracağım. Aksi durumda mümkün değil yapmam. Polyuera'dan da asıl vazgeçme sebebim adamların sintineye uygulamaya yanaşmamasıydı.

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Mehmet Köstekçi]

Doğal malzemeyi nefes almayan bişeyle (epoksi, polyester vb.) kaplayınca ölüm fermanını imzaladın demezler mi?

Benim takıldığımda her zaman duyduğum bu ifade. Evet ahşap ne kadar kurutsan da nem tutan ve çalışan bir malzeme. Ama zaten teknenin karinası, bordası, orası, burası demiyor; macun, boya, vernik v.s. ile zaten ahşabın nefes almasını engellemiş olmuor muyuz? Hal böyle olunca karinanın zaten sızdırmazlığını sağlamak için yapılan bunca kalafattı, macundu, astardı, boyaydı her yıl uğraşmak yerine; bir kereliğine elyaf sarılmasının sakıncası nedir bir türlü anlayabilmiş değilim. Sonuçta tek taraflı bir uygulama deği mi...

[Cem Gür]

Hadi Yengeç yaşlandı, artık bakım onarım işleri zorlaştı, belki epoksi süreyi uzatacak bir çözüm olabilir ama İyonya daha taptaze, neden karinayı kaplayacaksınız?

Doğal malzemeyi nefes almayan bişeyle (epoksi, polyester vb.) kaplayınca ölüm fermanını imzaladın demezler mi?

Özgür, sıkıntı taaaa işin başında yapılan seçimden kaynaklanıyor. Senin de yakından bildiğin gibi, geleneksel yığma yöntemle yapılan her tekne ancak suya indikten 2 yıl sonra kendini bulup, bir anlamda satüre oluyor. Ama her halükârda her yıl yeniden elden geçmesi gerekiyor. Hele 6 ay suda 6 ay karada yılı dolduruyorsa.

Şimdilik suyu kestiğimizi umuyorum.

Hemen her ortamda, yurt dışı da dâhil, bu tartışma sürüp gidiyor. Doğal malzemenin nefes almasını engellemesi ....

Pek çok taraftarı olan yorumlama ise şöyle ; eğer doğal malzemeyi iki taraftan da nefes almasını engelleyen bir uygulama ile kaplarsak, evet, içeride kalan ağaç zaman içinde nefes alamamaktan, kılcal damarlardan gelen su ile çürüyor, ölüm fermanını imzalamış oluyoruz.
Ama, tek taraflı bir uygulamada ağaç( Doğal malzeme) nefes almaya, bir anlamda yaşamaya devam ediyor.

Gollant Gaffer'ları yaparken tekne dış yüzeyini epoksi/elyaf ile kaplamış, iç bordalara da  su hattına kadar sadece epoksi reçine uygulamıştım. Su hattının altı, karina ise yağlı boya idi. Uygulama öncesinde tasarımcısı Roger Dongray'e de danıştım. Aldığım cevap "Doğru yapmışsın ama keşke iç bordaları da yağlı boya ile boyasaydın" olmuştu.

Şimdi gelelim bir başka zırt deliğine; Karina epoksi/elyaf olacak ise çıplak ahşaba kadar inilecek ve bu uygulama alanının kuruması beklenecek. Ağaçtaki nemin %12den fazla olmaması gerekiyor. Yoksa epoksi uygulaması başarısız olabilir.  Soru şu: Nisan- Mayıs aylarında bu kadar kurutabilecek miyiz?

Eğer kurutamaz isek o zaman vaz cayıp kalafat, Sika veya Dayson uygulamasına dönmek gerekebilir. O zaman da kalafat ustası arayışı başlayacak.

[Cem Gür]

Dün şeytanın bacağını kırıp eline verdik 

İki çift, dört yolcusu ile İonia ilk "tenezzüh" seferine çıktı.
Sığacık, eski balık çiftliği koyundaki iskeleden avara olup kıyın kıyın Poyraz Burnuna kadar gittik. Bir arkadaşımız denize girdi. Dönüşümüzde, açıktan yol alıp 45 dakika sonra tekrar iskelemize bağlandık.

Her ne kadar pervane küçük gelse de öyle kaplumbağa hızında değiliz. Akıllı telefonumu deniz yeyince hız falan ölçemiyorum tabii. 

Daha önce de yazdığım gibi tüm tırandillerde olduğu gibi İonia da "kaydırıguppak". Yolcular tekne içinde yer değiştirdiklerinde en azından dikkatli olup kendilerini emniyete almalılar.

Katana, gaz kolu boşa alındığında stop ediyor. Her ne kadar rölanti ayarını yaptıksa da motor soğukken yaptık. Şimdi iyice ısınmış motorun rölantisini yapacağız.

Sulu egzost işini mükemmelen görüyor. Tekne kıçında sesi sadece pof pof olarak suyla birlikte çıkıyor. Makina tekne içinde sesli. Tabii yol almak için de gaza yüklendiğimizden ses de artıyor. Yeni pervane ile bu kadar gaz vermeye de gerek kalmayacağından biraz daha sessiz olacağını umuyorum.

Teknenin yüzdürücü hacmi baş bodoslamadan kıç omuzluğa kadar. Yatan tekne karnı üzerinde stabil kalıyor. Suda akışı mükemmel. Baştan giren suyun kıçtan çıkarken hiç bir engeli yok.

Granitler, bazaltlar, makina, direk, baston vs ile toplam 400 kilo ağırlık koymuştuk. Tekne başlı durunca granitlerin 150 kilo kadarını olabildiğince kıça taşımıştım. İonia olması gereken duruşuna geldi. Ancak arkaya koyduğum 150 kilo omurgaya değil güverte üstüne yerleşti.

Yelkende sıkıntı çıkabilir. O nedenle, GM 'i iyice aşağı alabilmek için, sanıyorum omurga altına sac zarf içinde beton/ demir karışımı 250 kilo cıvarı  bir dış safra gerekecek.

Kıç tarafta, güvertede bulunan 150 kiloyu da olabildiğince omurgaya yaklaştırmam gerekiyor. Sıkıntı teknenin kıç karina formu dar. Taşları da yerleştirirken kaplama tahtalarına yüklemek istemiyorum.

Fikirlerinize açığım. 

[Cem Gür]

İonia'nın kışlayacağı yerin işleticileri önümüzdeki çarşambadan itibaren 15 gün Sahilevlerinde tadilat yapacaklarından, teknenin karaya alınışı uzak bir tarihe kalacaktı.

Geçici olarak bağlı olduğum iskelede huzursuzluklar çıkmaya başladı.

Şimdiye kadar iyi giden ama gelecek haftadan itibaren hem sertleşecek rüzgar hem de havanın soğuyacak olması ayrıca bir eksi faktör olacaktı.

Bütün bu nedenlerle İonia, C.tesi günü çok düzenli ve programlı bir operasyon ile sahilden vinç ile karaya alınıp, kamyon üzerinde kışlama sahasına götürüldü ve yerine yerleştirildi.

Suya ineli handiyse bir ay olmasına rağmen her gün neden su boşalttığımın da nedeni ayan beyan ortaya çıktı; "ustamsının" bazı yerleri,özellikle de yapıldığı tersanede sokra başlarını boşta bıraktığı yerler açılıp kalafatlanmıştı.

Son dakikada, denize inmeden bir kaç saat önce dikkatimi çeken iskele tarafında, kıçta, bağlanan burma tahtasında bir oyuk görüp "ustamsıyı" uyardım. O da bu oyuğun sadece macun oyuğu olduğunu söyledi. İş gargaraya gelince de mudahale edilemeden tekne suya indi.

İşte, hem şaft somununa konmayan salmastra hem de bu layıkı ile kalafatlanmamış, macunlanmamış delikten bana her allahın günü 20 dakika pompa çalıştıran "namert" burası.
Karada  başı yüksek kıçı düşük pozisyonda takozlara aldığımızda bu "namertten" deniz suyu şiddetle işiyordu. 

[Cem Gür]

Bir aylık denizde kaldığımız süre içinde saptadığım tadilat ve tamirat işlerini listeledim.

•   Pervane değişimi : Çap Ø30cm. Mevcut ile aynı peach aynı kanat doluluğu
•   Baş istralya yeri değişecek ve 70cm uzayacak
•   Pis su tankı ve donanımı yapılacak
•   Güneş paneli ve düzenleyici takılacak.
•   Yeni tonoz yapılacak
•   Madeni katlanır merdiven bakılacak
•   Gargari halkası yenilenecek ve çapı büyüyecek.
•   Pis su tankı  hortum vana ve S/S kelepçeler alınacak
•   Çarmıhların gergilerine 5lik gırcala alınacak

MARANGOZLUK İŞLERİ
•   Motor kapağı arkasındaki kapak büyüyecek, iç glene ve arkasındaki eğrilere ulaşılabilecek
•   Baş güverteye bir kapak açılmalı mı? Demir ipi ve zinciri kamara başına alınmalı mı?

MOTOR İŞLERİ
•   Egzost su tulumbası bağlantısı sağlamlaştırılacak
•   Egzost üst tarafı amyantlanacak
•   Motor bakımı yapılacak ve boyanacak.

DEMİR İŞLERİ
•   Parampet üstüne 20cm yüksekliğinde galvaniz vardavela yapılacak.
-       Teknenin altına kabaca 325 boy x 35 derinlik x 12 cm eninde sac zarf içine beton ve demir cüruf konularak +500 kiloluk dış safra omurgaya bağlanacak.

ONARIM VE TADİLAT İŞLERİ
•   İç Glen aynasında bulunan trifonlar somunlu cıvata ve rondela ile değişecek
•   Akü güvertede sızdırmaz bir kutuya yerleştirilecek.
•   1000lik sintine tulumbası ve flotörünün yeri değişecek. 2000lik pompa en uygun yere monte
        edilip bağlantıları yapılacak.
•   Döşeklerde frengi delikleri temizlenecek
•   Bütün kapaklar yeniden alıştırılacak.
•   Sadece karina epoksi/elyaf ve macun fiyatı çıkarılacak uygun olursa uygulanacak

[Hakan Tiryaki]

Solar regülatörüm var iki tane yedek. Biri hizmetindedir.

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Cem Gür]

Solar regülatörüm var iki tane yedek. Biri hizmetindedir.

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Teşekkür ediyorum Tiryaki

[Hakan Tiryaki]

Lafı bilem olmaz

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Cem Gür]

2020 İonia ağır tadilatlarının bugünkü rakamlarla görünen bütçesi. 

Sami Scalica'dan dün fiyat aldım. Epoksi reçinesine KG/60.-TL ve epoksi macuna da KG/35.-TL fiyat verdi. Toplamda 2.675.- TL tutuyor.

Kabaca 5mm 325 x 35 x 12 U profil sac standard dışı ölçüler olduğundan levhadan kesilip kaynak yapılacak ; ebatları 1200*2400 5 mm ağırlığı 115.kg Kabaca 427.-

25 cm yükseklikte galvaniz borudan vardavela için bu yıl aldığım fiyat malzeme ve işçilik toplamı 600.-

30cm çapında yeni pervane kabaca 600.-

Sadece malzeme toplamı ve bazı işçilikler toplamı 4.300-4.500TL.- tutuyor.

[Cem Gür]

Ucuz epoksi reçinesi ve epoksi macun için tüm önerilere açığım.

Bu arada bir de ortaya bir soru atayım. Teknenin sadece su altı epoksi / cam elyafı kaplanacak ve macunlanacak.

Önerilen, 2 kat "wet to wet" 300Gr/m2 uygulamak. Tek kat yapılsa olmaz mı?
Yeni yapılan teknelerde şimdiye kadar ben hiç çift kat elyaf uygulamasına rastlamadım, uygulamadım da. Aradaki fark yeni yapılanlar ya kompozit ya da strip plank. İonia'da geleneksel yığma kaplama.

[Deniz Akaltan]

Ucuz epoksi reçinesi ve epoksi macun için tüm önerilere açığım.

Bu arada bir de ortaya bir soru atayım. Teknenin sadece su altı epoksi / cam elyafı kaplanacak ve macunlanacak.

Önerilen, 2 kat "wet to wet" 300Gr/m2 uygulamak. Tek kat yapılsa olmaz mı?
Yeni yapılan teknelerde şimdiye kadar ben hiç çift kat elyaf uygulamasına rastlamadım, uygulamadım da. Aradaki fark yeni yapılanlar ya kompozit ya da strip plank. İonia'da geleneksel yığma kaplama.

Kompozit teknelerde katmanlar sabit ve birbirine bağlı. Yığma ahşapta ise sürekli bir hareket var. Bu hareket nedeniyle çift kat elyaf tavsiye ediliyor olabilir. Zira yığma ahşap üzerine çift kat papel dönülürse yine tek kat yeterli oluyor.

[Deniz Akaltan]

Ucuz epoksi reçinesi ve epoksi macun için tüm önerilere açığım.

Bu arada bir de ortaya bir soru atayım. Teknenin sadece su altı epoksi / cam elyafı kaplanacak ve macunlanacak.

Önerilen, 2 kat "wet to wet" 300Gr/m2 uygulamak. Tek kat yapılsa olmaz mı?
Yeni yapılan teknelerde şimdiye kadar ben hiç çift kat elyaf uygulamasına rastlamadım, uygulamadım da. Aradaki fark yeni yapılanlar ya kompozit ya da strip plank. İonia'da geleneksel yığma kaplama.

Yığma ahşap üzerine epoksi - mikrofiber karışımı macun olarak sürülse; hem ahşap epoksi ile emprenye edilse, hem de armuzşar bu kıvamlı epoksi ile doldurulsa, tek başına yeterli olmaz mı?

[Hakan Tiryaki]

Bireysel gözlemim, kabuk oluşturmadıkça olmaz. Armuzlar ne yapar eder, çatlatır.

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi