Abi hayatta Alman olmak zor. İki gün sarktı diyor abim ya. İki gün abi iki gün. 3 yıl önce Datça'dayım. Sabah Simi'ye geçeceğiz. Biri geldi, fır fır demir attı bizim demirin üstüne. El oğlu, yabancı. Sabah çıkacağım ben dedim. Kaçta dedi. Dokuz dedim. Türk saatine göre mi dünyaya göre mi dedi. Sinirlendim. Dünya saatine göre tabii dedim. Tamam, siz çıkarken ben önce demiri alırım, sonra ben yine yanaşırım dedi. Hasılı, ertesi sabah ben saat 13 sularında yola çıkabildim. Eloğlu-emmoğlu, çoktaan ayrılmış, herhalde Kaş'a filan ulaşmıştı.
Saatin fazla tiz tıkırtısında,ışık yıllarının ömür süremizle alay eden sesini de işitiriz.