Ben bu kitabı nasıl okumamışım ki. Gerçekten de ayıp bana. Hayreddin paşanın reislerinden Seyyid Muradi Reis
tarafından ve Hayreddin paşanın ağzından yazılmış müthiş bir eser. Roman tadında. Tercüman gazetesinin 1001 eser serisi altında 1972 yılında yayınlanmış. İki cilt. İki gecede gözümü kırpmadan okudum. İkinci cildi daha yeni bitti. Sanki şu yazıyı 1500 lü yıllardan yazar gibiyim. Yarın İstanbul 'a gideceğim. İlk işim Beşiktaş 'daki türbesini ziyaret etmek olacak.
Kitap, önüme son Endülüs devleti Granada tarihini okurken çıktı. Abraham Zacuto 'yu Önce Tunus'a oradan da İstanbul 'a gelişini ve Piri reis ile tanışıp tanışmadığını araştırıyordum. Zacuto, ilk almanağı yapan Yahudi matematikçi. O 'nun sayesinde Amerika bulunmuş. Türkiye'de 1515 civarında öldüğü bilgisinden başka bilgi yok maalesef. Klasik tekneler platformundan bir dostumuz sayesinde hala İstanbul 'da yaşayan aynı soyadlı torununu dahi buldum ama ne yazık ki çok bir bilgisi yoktu büyük büyük dedesi ile ilgili.
Neyse, Gazavat-ı Hayreddin Paşa 'yı mutlaka okuyun. Elinizden bırakamayacağınız bir tarih kitabı ve roman tadında yazılmış Üstelik çok da tarafsız kaleme alınmış. Benim açımdan deniz savaşlarının o dönemki taktiklerini anlamak açısından da çok yardımcı oldu. Kadırgaların Akdeniz için niye vazgeçilmez olduğunu, Hint Okyanusunda da neden Portekiz donanmasına üstünlük sağlayabildiğini anlamış oldum. Kadırgalar ile ilgili ayrı bir yazı yazmama yetecek kadar bilgim oluştu bi kitap sayesinde. Gemiler ve gemi yolları ile ilgili de çok değerli bilgiler var. Piri reis ile ilgili bölümler de hayli ilgi çekici. Sanki Kemal reis ile ilgili başlarda aralarında bir rekabet varmış gibi hissettim. İlginç konu araştırmaya, okuma yapmaya devam.