Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Su Yolunu Buluyor

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#15: 06 Mayıs 2019, 14:52:37


Ermancığım,

Hız verilerini yukarıdaki videoda ağır çekim düzenlenmiş haliyle izleyebilirsin.
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#16: 06 Mayıs 2019, 15:18:19
Enes Abi Merhaba,

kayığın yelkenle süratinden memnun musunuz?  4 bofor havada 4 kn; sanki biraz yavaş gitmişsiniz gibime geldi, seyirde nasıl bir his veriyor?

Süratten memnunum. O kadar ki tur boyunca 4knot gitmek ister misin deseler hemen imzamı atarım. Yüksek hız beraberinde kanonun sörf sırasında burnunun suya dalması riskini getiriyor ki bunu istemiyorum.

Nasıl bir his? 1970lerdeki Chevrolet marka arabada gidiyor gibi konforlu ve güven verici. Dalgaların arasında pupa/geniş apaz seyirlerinde başı kıçı oynamıyor. Yani düz bir hat üstünde gitmek istiyor.

Belki duygulanıp biraz abartmış olabilirim. Önümüzdeki zamanlarda ilk heyecanlar geçince daha nesnel gözlemler yapıp aktaracağımı umuyorum.
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#17: 07 Mayıs 2019, 16:12:04
Kazıklı koyu -Didim :

Sabah şafakla uyandım. Toparlandıktan sonra yedekte çektiğim deniz kayağına binip kıçtan karaya giden halatı çözdüm.

Demir aldıktan sonra koyun dışına doğru ķürek çekmeye başladım. Sabah esen yele ulaşmak  için biraz sabırlı olmam gerekti. Acaba eski zamanlarda gemiler alargada bekliyor, kıyıya gidip gelen iş tekneleri kürekle veya yelkenle ticari malları bu gemiye aktarıyor, alargadaki gemi rüzgar çıkınca mı seyre başlıyordu? Yoksa gemi limandayken yük yükleniyor, sonra çıkan rüzgarla gemi hareket mi ediyordu? Belki de limandan alargaya küçük tekneler tarafından çekildikten sonra...

Enes eski zaman gemilerinin ruhlarını rahatsız etme. İşine bak!

Sonunda rüzgarın olduğu yere vardım. Fora ve biraz seyirden sonra rüzgar kaldı. Çabalamalar boşuna, bugün kürek mahkumuyum. En azından yine hakim rüzgarın eseceği yere kadar gitmeliyim. Ama bu az buz bir yol değil. Hiç bir şey sonsuza kadar gitmez, Pİ sayısı gibi durumlar dışında. O yüzden devam!

Sanırım bir saat kadar kürek çekerek neredeyse Kartaltepe açığına kadar geldim. Kartaltepe, mültimilyarderleri içeren bir inşaat projesiymiş. Bittiğinde yedi adet koyu da kapatacaklarmış. Tabii bunlar söylentiler. Ama malikaneler yükselmeye başlamış. İş makineleri çalışıyor. Ne varlık ama!

Pruvanın ilerisinde deniz kırışıklıkkarı fark ediyorum. İskele kıç omuzluğun hizası da öyle. Oysa ufukta  rüzgar görünmüyor. Bu rüzgarların nereden eseceğini kestiremiyorum. Ta ki kıç omuzluk yönündeki beni yakalayana kadar...

Apaz seyrine geçiyorum. Ama rüzgar yön değiştirdikçe geniş apaza geçtiğimj fark ediyorum. Rüzgar kuvvetli sayılmaz. Didim'in açıklarında adaya doğru dümen tutuyorum.

Yine bir soru : Adayı rüzgaraltında mı yoksa rüzgar üstünde mi bırakarak geçmeli?  Rüzgaraltında bırakıyorum. Rüzgarım kesilmesin. Ama Didim'e giden rota uzayacak. Uzasın! Yeter ki ilerlemeyi sürdür. Hep aklımda olan şey,İLERLEMEYİ SÜRDÜR.

Peki ya adaya yaklaştığın sırada rüzgar kesilir ve adaya doğru giden bir akıntı olur ve sen onu kürekle yenemezsen?

#$///$^#!?**

Aklıma lise mezuniyet yıllığına benimle ilgili yorum yazan arkadaşlarımdan biri geliyor. Yazısında sürekli hipotezler üretmemle epey dalga geçmişti. Haksız da sayılmazdi hani.

Rüzgar adayı geçtikten bir iki gomina sonra kesiliyor. Yeniden kürek çekmeye başlıyorum.

Motor barındırmadan seyretmek eğlenceli hale gelmeye başladı veya ben  durumdan eğlence yarattım. Biraz kürek, biraz yelken, her şey değişken.

Gören vah vah, belli ki motorunu suya düşürmüş der miydi?

Nerede abuk-subuk seyir hep onu bulurum zaten.

Bir saat kadar kürek çektikten sonra çıkan rüzgar hızını arttıyor. Yelken seyriyle Altınkum plajına girer girmez demir atıyorum. Çıpa derince bir yerde. Üstelik iki buçuk kiloluk katlanır şemsiye çıpa. Şaka gibi. Rüzgara ve inip çıkan büyükçe dalgalara karşı kanoyu nasıl savunacak. Kalomaya ek üstüne ek halatla durumu yönetmeye çalışıyorum. Sonradan ölçtüğüme göre çıpa ve üç metrelik zincirden sonra yaklaşık kırk metre halat sermişim. Bu benim için bir rekor. Halatın hiç bir zaman fazlalığını çekmedim.

Bir gün daha sağ kaldık mı yine?
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 5843
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#18: 08 Mayıs 2019, 09:48:11

Sabah şafakla uyandım. Toparlandıktan sonra yedekte çektiğim deniz kayağına binip kıçtan karaya giden halatı çözdüm.

Demir aldıktan sonra koyun dışına doğru ķürek çekmeye başladım. Sabah esen yele ulaşmak  için biraz sabırlı olmam gerekti. Acaba eski zamanlarda gemiler alargada bekliyor, kıyıya gidip gelen iş tekneleri kürekle veya yelkenle ticari malları bu gemiye aktarıyor, alargadaki gemi rüzgar çıkınca mı seyre başlıyordu? Yoksa gemi limandayken yük yükleniyor, sonra çıkan rüzgarla gemi hareket mi ediyordu? Belki de limandan alargaya küçük tekneler tarafından çekildikten sonra...

Enes eski zaman gemilerinin ruhlarını rahatsız etme. İşine bak!


Aynen bu uygulamayı yaparlarmış. Küçük gemilerde kürek bulunurmuş, daha büyüklerde ise sandal önünde kürekle çıkarlarmış. Dedemlerin standart uygulaması , iki çifte kürekli sandala yedekleyip, dışarı rüzgarını yakalayana kadar gemiyi çekmekmiş, liman çıkışlarını da bu şekilde yaparlarmış. Bu yüzden şimdi bizim yaptığımız gibi rüzgarsız yerlere demirlemek yerine , daha rahatsız edici olmasına rağmen, dışarı rüzgarına yakın yerlere , yani çay ağızlarının yakınlarına falan demirlerlermiş.  Bilgi babamdan nakil, bizim yöreye özgü bir uygulama da olabilir.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#19: 08 Mayıs 2019, 13:03:13
Teşekkür ederim Ahmetciğim. Uygun yerlerde bunu değerlendireceğim.
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#20: 08 Mayıs 2019, 13:04:50
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#21: 08 Mayıs 2019, 13:22:22
 Vidaları vira etmedim Mustafa Ağabey. Unutmuşum.
  • IP logged
« Son Düzenleme: 08 Mayıs 2019, 13:37:06 Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu »
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#22: 09 Mayıs 2019, 08:29:08
Didim-Akbük

Demirledikten sonra demirin taramadığından emin olmak için biraz bekledim. Sonrasında deniz kayağına binip kanodan ayrıldım.

Karaya çıkmaya birkaç kulaçlık uzaklık kalmıştı ki dönüp kanoya şöyle bir baktığımda TCSG'nin küçük bir botunun kanoya yaklaştığını gördüm. Sanki kanoya şöyle bir baktılar. Bot tam ayrılacağı sırada  küreği havada sallayarak onlara kendimi farkettirdim ve yanlarına gittim. Bir sorun olup olmadığını sordum. Demir atmanın yasak olduğu söylendikten sonra ne zaman demir alacağım soruldu. O geceyi geçirdikten sonra sabah ayrılmak istediğimi söyleyince sorun olmayacağını söyleyip ayrıldılar. Ben de karaya çıkıp kısa bir süre alış veriş yapıp deniz kayağını bıraktığım yere döndüm, akşam olmasını bekledim.

Güneş batmadan az önce kanoya geri döndüm. Her zaman olduğu gibi matımı serip üzerine yattım ve uyku tulumunun fermuarını tamamen çekip uykuya hazırlandım.

Normalde kısa süre içinde uykuya dalarım. Bu konuda şöhretim iyidir. Ama öyle olmadı. Rüzgar önce bir süre kesildi; dalgalar ölü dalga haline gelmeye başladı. Sonrasında karadan denize esen yel çıktı. Ama yanlış açıdan! Öyle ki rüzgar kanoyu çevirince ölü dalgalar bordaya vurmaya, beni rahatsız edecek kadar kanoyu yandan sallamaya başladı.  Bu gece bitmez dedim. Kanonun kıçıyla kara arasındaki uzaklık elindeki halatların yetmeyeceği kadar uzakta olduğundan kıçı, dolayısıyla başı da sabitleyemeyecektim.

Aklıma iki sene önce Serçe limanında  geçirdiğim gece geldi.  Serçe limanında buna ek olarak gece boyu süren civarnalar esmişti.

Ya  dünya turu? Okyanus akıntılarına ters rüzgarların estiği durumlarda oluşan son derece rahatsız edici dalgaları henüz çalışmadım. Bu dalgalar şuna benzer ama daha büyüktürler. Rıhtıma çarpıp geri dönen dalgalara henüz çarpmamış dalgaların çarpması nedeniyle oluşan dik dalgalar. Ben bunu görsel olarak halay çekmeye benzettiğimden halay çeken dalgalar derim.

Kötü bir demirleme yeri seçimi beni alıp nerelere götürdü? Uyuyakalana kadar gece bu şekilde geçti.

Artık gece ne kadar dinlendiysem bilmiyorum, sabah yelini kaçıracak kadar da sersemlememişim. Ebabil yine suyun üstünde süzülmeye başlayınca kendime geldim. Rüzgar kesildiğinde hakim rüzgarı uygun açıdan yakalayabileceğim bir noktaya gelmiştim. .

Yapmam gereken tek şey rüzgarın esmesini beklemekti. Ama beklemedim. Başladım kürek çekmeye. Az da olsa ilerleyeceğiz ya!

Bu sefer kendimi boşuna yormuştum. Rüzgar çıkınca güzel, hızlı ve keyifli bir seyir başladı. O kadar ki istesem Güllük'e dönebilir veya Akbük'e gidebilirdim. Ebabil Akbük'e gitmek istiyormuş, üstüne konuşacak bir şey yok.

Rüzgar üstüne koydukça koydu, Ebabil dalgaların oluşturduğu kuzucuklar arasında keyifle ilerledi.

Akbük kaledranlarını geçince iskele tarafındaki açık ağızlı ve uzun koya yöneldim. Rüzgarın yönü değişince yelkeni geniş apazdan biraz apaza doğru getirdim. Ebabil uçuyooor!

Kulaklarım artık rüzgar sesini  duymuyor. Sadece dalgaların sesi...

Koyun dibine yaklaşırken kavança atmaya hazırlanıyorum. Kanoyu ağır ağır çeviriyorum. Gözlerim bumbada. Aniden dönüp bana çarpmaması için ona dikkat kesiliyorum. Saç tellerime kadar gerildim. Bumba yavaş olmasa da kabul edilir bir hızda dönüyor ve kıç ıstralyaya dayanıyor. Şimdi hızlı bir şekilde kıç ıstralyadaki fırdöndülü karabinayı çıkartıp boştaki diğer kıç ıstralyaya takmam, böylece yelkeni serbest bırakarak kavançayı tamamlamam gerekiyor.

Karabinayı açamıyorum! Istralyanın üstündeki yük benim kuvvetimi aşıyor. Hemen karaya bakıyorum. Kara yeterince uzakta. Durumu düzeltmek için  zamanım var. Bir kaç seçenek arasından en az zor geleni seçiyorum. Mizananın mandarını boşlayıp yelkeni indiriyorum. Yelkende yük kalmıyor. Ardından karabinayı çıkarıp diğer ıstralyaya takıyorum. Şimdi kürekle Ebabil'i doğru konuma getirip yelkeni yeniden basıyorum. Başardım!


Tekrar o güzel seyre geri dönüyorum.

Bir süre sonra Akbük'e yaklaşık yarım saat uzakta demirliyorum. Çünkü bir yelkenli benim yakınlarımda seyir halinde. Trafiğe girmek istemiyorum. Yelkenle istediğim yere gidebilsem de henüz o kadar beceri kazanmış hissetmiyorum.

Günden geride kalan güzel bir seyrin tatlı yorgunluğunun yanında kavança sorunuyla ilgili bir çok düşünce oluyor.
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 5843
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#23: 09 Mayıs 2019, 10:48:33
Selametle, sevindim Ebabil'in artık uçuyor olmasına. Bu arada Selim'den Selamın geldi.
  • IP logged
« Son Düzenleme: 09 Mayıs 2019, 14:40:17 Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu »
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

n

nuri_kongur

Ynt: Su Yolunu Buluyor
#24: 09 Mayıs 2019, 14:24:45
Enes reis süpersin  :)xx :)xx zevkle takipteyim. Rüzgar altında ok gibi gitmesini seninle bir konuşalım bir ara. palanın yeri, nasıl kullanıyor ne zaman salıp ne zaman çekiyorsun. bunları merak ettim doğrusu.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 87
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#25: 09 Mayıs 2019, 14:36:42
Enes reis merhaba,
Teknenizi ve azminizi hararetle destekliyorum. Bildiğiniz gibi Atlantik i kürekle geçme yarışları var, Maderia dan Antigua ya geçiyorlar, en zor ama en kısa yol; tek, ikili,üçlü ve dörtlü olanları var. Bunların teknelerini Antigua daki varış yerinde gördüm ve biraz inceledim. Sizin de incelediğinizi tahmin ediyorum. Eğer incelerseniz kürek ve diğer konularda epey bir bilgi var, ayrıca bazı siteler de  bedeli karşılığında tekneler hakkında bilgi de veriyorlar.
https://www.taliskerwhiskyatlanticchallenge.com/
Kolay gelsin başarılar diliyorum
Selam ve sevgiler
Aygün Özçer
  • IP logged
YOLO
You Only Live Once

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#26: 10 Mayıs 2019, 16:04:02
Enes reis süpersin  :)xx :)xx zevkle takipteyim. Rüzgar altında ok gibi gitmesini seninle bir konuşalım bir ara. palanın yeri, nasıl kullanıyor ne zaman salıp ne zaman çekiyorsun. bunları merak ettim doğrusu.

Tabii ki Nuri Reis, görüştüğümüz zaman memnuniyetle...
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#27: 10 Mayıs 2019, 16:07:04
Enes reis merhaba,
Teknenizi ve azminizi hararetle destekliyorum. Bildiğiniz gibi Atlantik i kürekle geçme yarışları var, Maderia dan Antigua ya geçiyorlar, en zor ama en kısa yol; tek, ikili,üçlü ve dörtlü olanları var. Bunların teknelerini Antigua daki varış yerinde gördüm ve biraz inceledim. Sizin de incelediğinizi tahmin ediyorum. Eğer incelerseniz kürek ve diğer konularda epey bir bilgi var, ayrıca bazı siteler de  bedeli karşılığında tekneler hakkında bilgi de veriyorlar.
https://www.taliskerwhiskyatlanticchallenge.com/
Kolay gelsin başarılar diliyorum
Selam ve sevgiler
Aygün Özçer

Aygün reis teşekkürler.

Verdiğiniz bağlantıyı inceleyeceğim. Sağ olun.

Sevgiler.
  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 1070
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#28: 10 Mayıs 2019, 16:28:13
Mandarlar, iskotalar ve piyano ☺

  • IP logged
Güvenlik daha çok batıl bir inançtır. Doğada bulunmaz... Helen KELLER

  • *
  • İleti: 5843
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: Su Yolunu Buluyor
#29: 10 Mayıs 2019, 21:26:49
Abi , piyano veya kıstırmaç adı her neyse, son hali bu şekilde mi?
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

 
Yukarı git