Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: vakit tamam..

  • *
  • İleti: 1049
Ynt: vakit tamam..
#120: 31 Temmuz 2018, 12:20:39
 8)

Evli, iki çocuk babası, o sulardan geçmiş, gerçeklerle yüzleşmiş biriyim.
  • IP logged
SARIYAZ  Turgut / Marmaris

  • *
  • İleti: 439
Ynt: vakit tamam..
#121: 31 Temmuz 2018, 14:11:36

Nadir olan her zaman dikkat çeker, Tayomar'a ilgi bu yüzden gayet doğal.Hele hele senin elinde bu kadar güzel bakıldıktan sonra.
Denizcilikte kısa sürede çok yol aldın,bu inkar edilmez ,ancak tebrik edilir.Ama Tayomar,a gösterdiğin ilgi, onu en iyi şekilde yaşatmak için verdiğin çaba esas takdire şayan kısmı.Yabancı ünlü bir denizcilik dergisine kapak olsa inan şaşırmayız.
Ailenin Tayomar'a ısınma turları sanırım bitiyor.Limandan limana olsa bile eşlik etmeleri çok hoş.
Minik Lal'in hazine Ada'sından sonra iksir oyununa da bittim açıkcası.
Ama dikkat et,Lal kıyılarda bir mağara falan görmesin.Ali baba ve 40 haramileri tutturursa  :)
Ali baba olmak kolay da 40 harami için forumdan yardım taleplerini duyar gibiyim. ;D
Keyfiniz ailece bol olsun,sevgiler.
  • IP logged
Her hata bir ders, ne hata biter ne de ders.(Mevlanadan denizcilere)

  • *
  • İleti: 663
    • S/Y DUA-1 SEYİR DEFTERİ
Ynt: vakit tamam..
#122: 01 Ağustos 2018, 00:19:15
Proje Yönetimi hocamın dediği gibi, hayat bir projedir, nişanlılık, evlilik hep birer projedir. Tatil de bir projedir. Projelerin başlangıcı, bitişi, adımları, bollukları, b planları vardır. İnşat sektörü de bir proje yönetimidir. Ersin Reis, iş hayatında edindiğin bu alışkanlığı küçük dokunuşlarla minik yelkenlide ailecek güney ege tatili'ne uyarlayabilmişsiniz. Tebrik ediyorum. Eskidn bir yelken dünyası dergimiz vardı ve böyle tatil anılarını orada okurduk; o da kapandı. Ama yayına devam eden bir denizcilik dergisinde de yazsan çok hoş olurdu. Aslında Yayın Yönetmenleri bu tür forumları takip edip cevherleri bulup dergiye davet etmeleri daha şık olur.

Keyfiniz daim olsun.
  • IP logged
S/Y DUA-1 Hayatta olabileceğiniz en güzel yer, bir DUA'nın içinde yer almaktır. Şems-i Tebrizi

e

ersinboke@icrs.com.tr

Ynt: vakit tamam..
#123: 01 Ağustos 2018, 08:28:56
Teşekkür ederim Hulusi reis. Dergide yazmak aslında kulağa hoş gelse de ciddi iş. en azından benim yazabilmem için kadro lazım.

Birisi imla hatalarını düzeltecek, bir diğeri anlam kaymaları ve yanlış anlaşılmaları düzeltip " yok aslında öyle demek istemedi " diyecek filan. :)

Kuşadasında , Çetin Kent ile karşılaştık (Sarıldım minik teknemin halatına kitabının yazarı ) Marinanın içindeki havuzda ve sonrasında akşam yemeğinde uzun uzun muhabbet ettik. Malum Naviga'da çok güzel yazılar da yazıyor. ancak öncesinde ciddi ciddi çalışıyor adam. Forum gibi değil yani.

Gelelim bir hafta boyunca yaşananlara..

Önce bir levrek hikayesi.

Bağlandığımız iskelede artık gelenek olduğu üzere dalıp, teknenin altını kontrol ettim. Gıcır gıcır suda karinada daha önceden yaptığım her bir işi kontrol etme fırsatım oldu. İyi iş çıkartmışım. Sonra pervaneyi temizledim. Pervaneyi temizlerken ileride hemen iskelenin ön kısmında bir karaltı gördüm.

Gördüğüm koca bir levrek. İskelenin altını yuva bellemiş anlaşılan. Ona doğru yüzdüm. Kaçmıyor da . BU levrek bir hafta boyunca tüm ekibin başlıca muhabbet konusu oldu. Öyle ki daha tutmadan nasıl pişirmek gerektiğini tartışmaya başladık. :)

"görünen balık yakalanmaz " diyor birisi, ben hemen her şeyin bir ilki vardır diye ortaya atılıyorum.

Her denize girişte görüyoruz koca levreği. Resmen iştahımız açılıyor. Yakalayamadığımız için de sinirleniyoruz. Zıpkın da yok kimsede. Dalıp vuralım.

Sanırım Perşembe günü idi. Bir başka tekne yanaştı iskeleye. Ercüment kaptan. Balık delisi her türlü takım taklavat var. Hemen zıpkın var mı diye soruyorum. İki zıpkını varmış hem de . Birisi ciddi bir şey imiş. acak o yok. Oğlu almış tekneden.

Geriye en küçük çocukken kullandığımız lastikli zıpkın kalıyor. Olsun. Öyle hırslanmışız ki. Zıpkını alıp suya dalıyorum hemen. Atladığım yerde zıpkını kontrol edip, bir deneme atışı yaptıktan sonra yeniden kuruyorum. Zıpkının ucu üçlü .

Daha iskelenin ucuna gelir gelmez koca levrek ile karşı karşıya kalıyoruz. Çocukluğumda bu zıpkın ile çok dalmışlığım var. Ama hiç balık vurduğumu hatırlamıyorum.

Şİmdi karşımda koca bir levrek bana bakıyor işte. Kaçmıyor da. Zıpkının ucu ile balığın arasında bir metre ya var ya yok. Vuracağımdan öyle eminim ki gözümün önünde biraz sonra görünen balık yakalanmaz diyen İzzet abiye nasıl yakaladım bak diyeceğim bile geliyor.

Levrek kıpırdamadan duruyor hala. Resmen bana bakıyor. Üçlü zıpkın ucunun en ortasını hayvanın kafasına doğru tutuyorum. Bari acı çekmesin hayvan. Derdim o.

Tetiğe asılıyorum. Zıpkından tık yok. Bir bakıyorum ki emniyeti kapalı. Balık hala orada durup duruyor. Yavaşça emniyeti açıyorum . Biraz sonra hayatımın en büyük balığını yakalamış olacağım. Bu mesafeden kaçırmam mümkün değil çünkü.

Tetiğe asılıyorum. Zıpkın fırlıyor. Ben ilk defa milli olmuş ve gol atmış futbolcu kadar heyecanlı neredeyse goool diye bağıracağım.

ancak sanki zaman durmuş gibi ya da balığa zıpkın işlemiyor. Balık olduğu yerde bana bakıp duruyor. zıpkın ise deniz zeminine düşmüş ancak balığa saplanmamış. Çıldıracağım resmen. Sonra deniz zeminindeki zıpkını gören balık ok gibi kaçıveriyor açığa doğru.

Tabi iş avcı hikayesine dönüyor. Ben valla vurdum dedikçe herkes makaraya alıyor beni.  :)

Sonra dün akşam bu işleri bilen bir komşum ile karşılaştım. Durumu anlattım. Güldü. Bir kere üçlü zıpkın ucu sürü ya da küçük balık içinmiş. Böyle büyük balıklar için tekli uç kullanılırmış. Üstelik yukarıdan kafaya doğru atış yapılır ise zıpkının bende olduğu gibi kayma tehlikesi varmış. Büyük balıklarda atış gövdeye yapılırmış.

Ben, üçlü uç ile gövdeye atış yapsam dahi balık zıpkından kurtulur ve kaçarmış. Sonra böyle tüpsüz sığ su dalışlarında olması gereken zıpkın , mümkün olduğunca uzun ve sert lastikli olmalıymış falan falan.

BU forumda dalıp, balık vuran bir sürü reis var biliyorum. BUnları yazsaydınız ben o levreği kaçırmayacaktım. Oğuzhan bana Burgaz adada bir alık rakı ısmarlayacaksın artık mecbur.

Gelelim bir başka tekniğe. Sepet!

şu forumlara girdim gireli hep sırtı çekme hikayesi okurum. Mersin Kıbrıs seyri dışında hiç tutulduğuna da şahit olmamıştım.

Bu levrek muhabbeti ortaya çıkınca , gruptan Ayşe abla teknelerinde sepet olduğunu söyledi. Zar zor kocasını ikna ettik , koca tekneden sepeti buldu geldi. Derdi o sıcakta aşağıda bir yerlerde sepeti aramak. Hava öyle ki serçe parmağını kıpırdatmak istemiyor İzzet abi.

Bu sepet işi bomba valla . Tam yelkenci işi. Böyle koylarda sallandır aşağı. At içine ekmeği. En kötü çocuklar için taze balık bir iki saatte hazır. Sepeti attıktan iki saat sonra Lal 'e yetecek kadar İsparoz girmişti kafese. Taptaze balıklar tavada yay gibi kıvrılıverdiler. Annesi de dalgacı korsana son lokmasına kadar yedirdi o öğlen.

Tabi ben yine heveslendim. BU sefer ekmeği fileye sardım. İçine taş koyup tam filenin ortasına gelecek şekilde sallandırdım akşam üstü. Sabah uyandığımda ilk iş heyecan ile gidip sepete bakmak oldu. O da ne! içinde iri bir şey yüzüyor.

Yüzen koca bir yılanbalığı. Çetin de erken kalkmış. Ercüment kaptan da. Ercüment kaptan balığı tanıyor. Dikkat edin. BU hayvan karada bir saat ölmez. Çok kaygandır. Bez ile tutun. Bir de ısırır dikkat diyince bizim keyfimiz kaçıyor tabi. :) Teknedeki kadınlar yılan balığını görseler anında koyu boşaltmamız gerekecek kesin. Dikkatlice sepeti alıyorum. Gerçekten sevimsiz bir hayvan. İskeleye koyunca kara yılanı gibi hareketler yapıyor ve iş daha da sevimsizleşiyor. Hiç dokunmadan bir şekilde kuyruğunu sepetin deliğine denk getirip denize yolluyorum hayvanı. Umursamaz tavırlar ile derinliklere doğru kayboluyor  o da.

Ancak bu sepet işi dediğim gibi iyi iş. Bir tane edinmekte fayda var. Böyle uzun seyirlerde balık tutabilmek bence önemli.

Rüzgar ile git, güneşten elektriğin gelsin, su yapıcı ile tatlı suyun olsun. Bir de sepet ile balık yakalayıp yemek işini çözdük mü tamamdır. Yelkenci oldum demektir.
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Ynt: vakit tamam..
#124: 01 Ağustos 2018, 08:51:24
Zamanında çok balık avlardım , Balıklova da paragat yapmışlığım çok vardır artık kıyamıyorum avlamaya . Teknede ihtiyaç duyarsam ihtiyacım kadar avlarım , sepet ilginç bir konu şuan telden örülme sepetler var. Biz onu kullanmazdık çünkü balık anlayıp içine girmezdi , bizim kullandıklarımız ağaçtan örme sepetlerdi hala veimde durur dekoratif amaçlı kullanıyorum  :)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: vakit tamam..
#125: 01 Ağustos 2018, 09:56:36
Özel teknelerde sepet bulundurmak ta aynı ağ gibi yasaktır. Bu yüzden kimse bulundurmuyor. Yoksa sepet sallandırmak gayet keyifli ve pratik avcılık. Bence iyi de bir şey. İşine yaramayan mahlukatı hiç zarar vermeden geri doğaya bırakıveriyorsun. Ağda da oltada da balığa zarar veriliyor, bazısı yaşayamayabiliyor. Zaten olta da balığın ağzına zarar veriyorsun istesen de istemesen de bu oluyor. Balık sudan çıktığı için ölmüyor ama beslenemediği için ölüyor falan filan. Bu yüzden sportif amaçlı tabir edilen şeyleri çok sevmiyorum, spor için hayvanlara zarar mı verilirmiş. Tutuyorsan yiyeceksin yemeyeceğin şeyi de tutmayacaksın.O yüzden sepet çok masum geliyor bana. Keşke serbest olsa herkes zahmetsiz yiyebileceği balığı tutsa, hemde çoluk çocuğa balıklar tanıtılmış olurdu.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Ynt: vakit tamam..
#126: 01 Ağustos 2018, 10:01:43
Özel teknelerde sepet bulundurmak ta aynı ağ gibi yasaktır. Bu yüzden kimse bulundurmuyor. Yoksa sepet sallandırmak gayet keyifli ve pratik avcılık. Bence iyi de bir şey. İşine yaramayan mahlukatı hiç zarar vermeden geri doğaya bırakıveriyorsun. Ağda da oltada da balığa zarar veriliyor, bazısı yaşayamayabiliyor. Zaten olta da balığın ağzına zarar veriyorsun istesen de istemesen de bu oluyor. Balık sudan çıktığı için ölmüyor ama beslenemediği için ölüyor falan filan. Bu yüzden sportif amaçlı tabir edilen şeyleri çok sevmiyorum, spor için hayvanlara zarar mı verilirmiş. Tutuyorsan yiyeceksin yemeyeceğin şeyi de tutmayacaksın.O yüzden sepet çok masum geliyor bana. Keşke serbest olsa herkes zahmetsiz yiyebileceği balığı tutsa, hemde çoluk çocuğa balıklar tanıtılmış olurdu.

Cidden doğru , hayvan hiç zarar görmüyor salınıyor doğaya.
  • IP logged

e

ersinboke@icrs.com.tr

Ynt: vakit tamam..
#127: 01 Ağustos 2018, 10:22:06
Aynen öyle.. Ben o yılan balığını olta ile yakalamak istemezdim mesela. Olta ile yakalasaydım kesinlikle havan ölmüş olacaktı.

Sepet konusunda görüşlere katılıyorum ancak teknede bulundurlmasının yasak olmasına çok şaşırdım. Bu sepet kullanımı sırasında yenmeyecek küçüklükte neredeyse 5-6 balığa hiç bir zarar vermeden geri attık mesela.

BU sepet işini kurcalamalı. Neden yasak acaba?
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Ynt: vakit tamam..
#128: 01 Ağustos 2018, 10:59:35
Aynen öyle.. Ben o yılan balığını olta ile yakalamak istemezdim mesela. Olta ile yakalasaydım kesinlikle havan ölmüş olacaktı.

Sepet konusunda görüşlere katılıyorum ancak teknede bulundurlmasının yasak olmasına çok şaşırdım. Bu sepet kullanımı sırasında yenmeyecek küçüklükte neredeyse 5-6 balığa hiç bir zarar vermeden geri attık mesela.

BU sepet işini kurcalamalı. Neden yasak acaba?

Sepet ile ilgili başımdan şöyle bir olay geçmişti , Mordoğan tarafından sahil güvenlik botu yanımıza gelip evrakları istedi . O sırada sepet sancak tarafında duruyordu , sahil güvelik görevlisi sepetle avlanmak yasak bu sefer görmezlikten geliyorum teknenizde bulundurmayın demişti.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 5811
    • Son Denk Kayıkçısı
Ynt: vakit tamam..
#129: 01 Ağustos 2018, 11:29:03

BU sepet işini kurcalamalı. Neden yasak acaba?


Yönetmelik "suyu bardakta görmüş arkadaşlar" tarafından hazırlandığı için böyle oluyor, diyor büyüklerim.
  • IP logged
S/Y Bidarka / Fatih / İstanbul


"Son Denk Kayıkçısının Hatırasına"


https://sondenkkayikcisi.blogspot.com/

  • *
  • İleti: 196
Ynt: vakit tamam..
#130: 02 Ağustos 2018, 16:52:05
 Ailecek olta ile.balik yakalamayi beceremedigimiz icin bu sepet sistemini kullanalim, bir nebze nefsimizi köreltiriz diyerekten bir tane edindik.
Nette okudugum kadariyla özel teknelerin bunu kullanmasi yasak.  Ne kadar itiraz etsemde patronicenin nazik israrlariyla gece denize yemle beraber sallandirdik.
Butun gece gelecek olan baliklarin ruyalarini gorerek gecirdikten sonra sabah gunes dogar dogmaz sepeti cektigim gibi birakmam bir oldu. Icinde bana gore cok garip 3 adet yuzen canli vardi. Kendileriyle hic tanismadigim icin biraz tirstim.

Hemen telefona basvurdum. Ince uzun olduklari icin yilan baligi olabilir diyerekten arastirmalarimi o yönde yaptim ve ne cins olduklarini buldum.

Yakaladik ama nasil pisirilecek bilmedigimiz icin yine bir kac telefon gorusmesi sonucunda lezzetli balik olduklarini ogrendik. Ama tekneye almama ragmen saatlerce kipirdadilar. Olmeleri saatler surdu.
Bir sekilde sepetten cikarttiktan sonra baliklari eve goturduk ama esim pisirmemekte israr edince kedilere verdik. Gerci  ilginctir  yemediler. Herhalde kuru mamalara cok alistilar.

Ikinci bir defa daha denedigimizde yine ayni baliklardan yakaldik. Bu sefer sepeti keserek onlari denize saldim. Elle yakalayip sepetten cikartmanin imkani yok.
O gunden beri sepet olayini kapattik.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1343
Ynt: vakit tamam..
#131: 02 Ağustos 2018, 17:24:46
https://g.co/kgs/iN8UMd

yakaladığınız büyük ihtimalle bu cins balık olmalı.Sepete ilgisi çok oluyor.Bazen de iskorpit yakalanıyor.Gölyazı köyünde gölde ipten yapılmış sepet gibi düzenekle avlanıyorlar .Turna,Sazan,Kızılkanat gibi balıkları
Sepet amatörlere kullanmayı değil korumayı bilmedikleri için yasak demişti bir balıkçı.Çünkü ipi kopar şamandırası su alır batar veya başka sebepten sepet dipte kalır bulunamazssa avlanmaya devam edermiş.
  • IP logged
BABA TUNCA /YEŞİLKÖY

  • *
  • İleti: 1649
    • instagram
Ynt: vakit tamam..
#132: 03 Ağustos 2018, 01:38:25
Tüm mesajlarlar çok hoşuma gitti bu aralar işteki yoğunluktan okumadığım mesajlar pek bir birikmiş.
Hakikaten insanı en uyuz eden hayvan iskele altında tekne altında öylece duran hayvandır.Gördüğün balığı avlayamazasın miti gerçekten de doğrudur. Benim bildiğim tutsanız bile en çok uğraştıran onlardır. 2 gün boyunca teknenin altında gölgesinden faydalanan yüzlerce turnadan (baraküda da diyoruz ya) bir tane yakalayamadığımı bilirim. Öyle ki dalıp çıkmaktan ölecektim artık. Sonra ne oltalar ne yöntemler denedim olmadı. En son bırakıp şnorkelle saatlerce seyretmeye başladım. Olmayınca olmuyor.
Alargadayken genelde sabah atçekle trofeye ( lüfer, akya, levrek, lambuka) bakarım. Bişe yoksa öğlen gibi kefalleri kollar nevaleyi çıkarmaya çalışırım. En kötü kupez avlarım. Gün batımında ise yarım saat bir saat kadar dalar kısmet neyse alır çıkarım ama teknem balıksız olmaz. Seyirdeysem zaten sorun yok bilen bilir ;) Napiim bu konuda kendime güveniyorum :)
 
Sepet ise temelde orfoz avcılığını hedef aldığı için yasaktır. Ben de çok zaman kullandım. En çok da sokar balığı yakalamışımdır. En son geçen hafta tekneyi temizlerken çöpe attım. Sanırım artık kullanmayacağım çünkü balıkla iletişimimi kesiyor. Sepetle avcılıktaki temel sorun belki birçoğumuzun şahit olduğu gibi deniz dibinde terkedilmiş olan koca paslı sepetlerdir.
Yine de tüyo vereyim azami verim almak için sepetin içine koyduğunuz ekmeğin sepet tabanında kalmasını sağlayın yoksa balıklar içeri girmeden herşeyi bitirebilir. Soğan, papates fileleri işe yarar.

Keyfiniz bol olsun, masanızdan balık eksik olmasın..


 

SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  • IP logged
Akdenizli, Balıkçı

e

ersinboke@icrs.com.tr

Ynt: vakit tamam..
#133: 19 Ağustos 2018, 17:50:03
Ve bitti. Haziran ayında başlayan İstanbul  Ören transferi tamamlandı. Tayo Mar , Sanela'nın iki ötesinde.
Bir sürü yaşanmışlık ve deneyim. Ama en önemlisi yeni dostlar.

Tek başına demir atmayı geçtim , tek başına milyon dolarlık yatların arasında rüzgar basarken koltuk halatı nasıl alınır? Hadi aldın diyelim. Sonra yine tek başına koltuk halatı nasıl çözülür?

Patalya mı bot mu.? Açık ara patalya.. Ama neden?

Bot neden kürekle gidemiyor? 

Yeni yelkenciler yetişiyor mu?

Akıntılar , akıntılar..

Poseidonun dahi hava tahmini tutturamadığı körfez neresi?

Admiralti ..mucize demir ! Admiraltin varsa rahat uyursun.

Görünen balık tutulmaz mı? Yem takma teknikleri.

Tayo Mar sahiden " her hava da gider" mi?

Elektirik işleri o kadar da zor değilmiş.

Blue star ve dalgası..

Kokari ye Türklerden başka giden yatçı var mı?

Samos.. aklım sende kaldı..

Kaduna.. bilen biliyor



  • IP logged

e

erdal duran

Ynt: vakit tamam..
#134: 19 Ağustos 2018, 18:02:26
Tebrikler :)xx! Şimdi anıları ve deneyimleri bekliyoruz.
  • IP logged

 
Yukarı git