Aşağı git Skip to main content

Gönderen Konu: Ne haftasonu ama.

  • *
  • İleti: 3573
Ne haftasonu ama.
OP: 18 Ekim 2020, 20:46:02
Cumartesi sabahı erken sayılabilecek bir satte Alanya marina da teknedeydim. Rüzgar durumuna göre ya doğuya doğru seyir yapacak Syedra antik limanına denizden gideceğim  ya da Batı yönünde Ptolamais antik limanına seyir yapacağım.

Hava doğulu. O yüzden Ptolamais antik kentine doğru seyre başladım. Bu antik limanın hemen ilerisinde eşimin ailesinden kalama bir yazlık ev var. Ama sahici yazlık. Yani öyle dağın tepesinde değil, denizin hemen kenarında.

Ptolamais antik limanına girmeyi deniyeceğim. Tayo Mar 'ın draftı kurtarırsa deymeyin keyfime. Gerçi çok umudum yok. Karadan mendirekte yürümüştüm. Gözüme sığ gelmişti.  Tamamen oteller arasında kalmış olan bu antik limanın kumsalını oteller "beach " yapmış.  Gelen turistler antik bir limanda denize girdiklerinin farkında bile değil.



Burası Alanya Marina'dan neredeyse 8 mil. Biraz yelken çokça motor seyri ile limana doğu tarafından yanaşıyorum. Ancak deniz haritaları çok yetersiz. Bölge sadece kayalık olarak gözüküyor. Limanın ayakta kalan mendireğine hayli yanaşmama rağmen daha fazla ileri gidemiyorum. Buralara kesinlikle bir şişme bot lazım.

Limana giremeyince burnun diğer tarafına Avsallar koyuna dönüyorum. Orada prpjelerini yürüttüğüm şirketin diğer oteli var. Kısa sürede arkadaş olduğumuz dalgıc klübünün sahibinin tonozu var orada. Telefon ile arayıp müsait oluğunu öğrenince yaklaşık 3 km. boyunda nefis bir kumsal olan bu koyun doğu ucunda otelin mendireğinin korumasında tonoza bağlanıyorum.

Gözünü sevdiğim Tayo Mar. Tek başına olsamda denize yakın küpeştesi sayesinde tonozu kakıç ile sancak kıç omuzluktan yakalayıp baş tarafa götürüyorum. Bitti gitti. Tonıza bağnadık bile.

Havanın mükemmel olduğunu söylememe gerek yok herhalde. İstanbul 'da haziran'da başlayan yaz burada daha yeni başladı. Hani şu Almanların Göcek için söylediği Golden October  buralar için de geçerli.

Artık deniz suyu biraz soğudu. İnsan denize girdiğini farkediyor artık. Deniz soğudukça berraklaşmış iyice. Tonozu bağlarken iyice terlemişim. Patalya yanımda değil. Ahşap deniz merdiveni hemen yerine. Şİmdi gıcır gıcır denize atlama zamanı.

Tayo Mar 'ın bumkin altında dynema halattan yapılma halatlarına asılıp denize uzanıyorum. Bunları zamanında Merem yapmıştı. Hala duruyorlar. Herhalde teknenin etrafında 45 dakika yüzmüşümdür. aslında yüzdüğüm filan yok. deniz suyu zaten havada tutuyor beni. Uzanıyorum resmen denize.

Telefonun sesi geliyor yukarıdan söylene söylene çıkıyorum havuzluğa. Aykut hoca arıyan. Hadi gel diyor. Balık çorbası yaptı şef. Şimdi ismini unuttuğum bir Akdeniz balığından yapıyorlar bu çorbayı. Vay babam vay.
Nasıl da güzel olmuş.

Aykut hoca da İzmirli. Antik liman filan diyince gülümsüyor. Bu bölgenin birdenbire derinleştiğini, denizin dibinde çok derin bir vadi olduğunu anlatıyor. Muhabbet uzayınca Kara burun diye bilinen Kbiyra antik limanına seyir kalıyor. Mükemmel balık çorbası, hoş muhabbetler sonrası tatlı bir yorgunluk çöküyor.

Mis gibi tonozda bağlıyım da. Kim dönecek marinaya şimdi. Bu gece buradayım. Küba dumanı ve yürüyen adam ile birlikte grubu batırıyorum. Hafif solugan var batılı ama nasılsa kalır gece. Zaten rüzgar da hafif batılı. Teknenin pruvası da solugan yönünde zaten. Ne gam!

Gece saat 10 da işler değişiyor. Rüzgar hafif hafif karadan esmeye başladı. Soluganlar hala batılı. Tayo Mar burnunu karaya verdi. Kuzeyi gösteriyor pusula. Solugan iskele bordadan geliyor şimdi. Tembellikten patalyayı da almadım yanıma. Oysa kumsaldan bir kilometre yürüsem yazlık orada. Yazlıkta kayınvalde var.

Yanlış anlaşılmasın Kayınvaldemi severim. Özellikle bütün Avrupa limanlarını gezen, 12 gün süren " cruise " hediyesinden sonra çok seviyorum kendisini:) Kadında ben daha iyisini yaparım seni de ezerim modu var. Ben O 'nu Göcek 'te yat kiraladığımda gezdirmiştim. Altta kalmamak için "cruise " hediye etti. Kendi de gelmeseydi daha iyi olacaktı ama neyse.  8)

Tekne felaket sallanıyor. Bir ara kıçtan demir atıp teknenin kafasını çevireyim diye geçiriyorum ama öyle de yorgunum ki. Uzatmayayım. 3 sene önce Bademli 'de yaşadığım geceden sonraki en uykusuz gece idi. Bir sıkıntı yoktu ama tam dalmışken gelen bir solugan ile diğer yatağa doğru savrulmak hiç çekilir gibi değil.

Şimdi daha iyi anlıyorum niye daracık tüp yataklar var okyanus teknelerinde. BU okyanus işi bana göre değil bir kez daha anladım. sabaha karşı artık bu yuvarlanmalara da alışmış şekilde sabah saat 7.30 'a kadar uyumuşum.

Bunu bir süredir yazmak istiyordum ancak emin olamamıştım. Dün gece tam da 3  antik limanın ortasında bir yerde geceleyince kesin emin oldum. Ege 'de saat 15 gibi başlayan meltemin bir benzeri burada gece saat 10 gibi karadan denize esen bir rüzgar ile başlıyor ve sabaha kadar sürüyor.

Şİmdi neden bu limanlarda tarihi kayıtlarda fener olduğunu daha iyi anlıyorum. Daha çalışmam gerek ama muhtemelen bu bölge gece ve kıyı seyri ile geçiliyor olmalı antik çağlarda.

Bir ilginç bilgi de antik çağda roma gemileri ile ilgili. Bodrum sualtı arkeoloji müzesinde de maketini görmüştüm.  Kamaraların üstü bildiğiniz kiremit ile kaplı idi. Ev gibi. Akdeniz'de anfora kadar olmasa da böyle kiremitler bulunuyormuş. Bunun ilginç bir nedeni varmış. Kamara üstü kiremit ile kaplı gemiye yıldırım düşümüyormuş.

Sabah erken kalkınca eşme ve kızıma kahvaltı sözü vermiştim. Çabucak tekneyi neta edip yola koyuldum. Marinaya doğru yarı yola geldiğimde bizimkiler uyanmışlar beni aradılar. Alanya 'da çok keyifli yerler var. Bizim hoşumuza giden Danimarka vatandaşı birisinin kurduğu bir butik otel var. restoranının önü tam da kaleyi gören bir plaj. Orada buluştıuk bizimkilerle. Keyifli bir pazar kahvaltısı, sonrasında serinlemek için denize girdik. Tamamen kum bir plaj. Deniz muhteşemdi. 

Arabayı parketmeden önce radyoda tüm Türkiye'yi İstanbul 'dan ibaret zanneden dj spiker çaldığı parçayı şöyle anons ediyordu.

" bu parçayı geçtiğimiz yazı hatırlatısın diye çalıyorum. "

Ah be gerizekalı burada senin anladığın anlamda yaz daha yeni başladı. Deniz sonrası kocaman ahşap şezlonglarda bir gece öncenin acısını çıkarttım. Açık havada hafif batılı rüzgar eserken şemsiyenin altında siesta! sallanmadan uyumanın da tadı başka yani.  Hiç rüya görmeyen avcılar gibi kısa ama derin bir uyku. Uyanınca eşim sıkı bir  kahve ısmarlamış. Kahve gelene kadar tekrar denize girdim. Hafif terlemişim. su buz gibi geldi. Hani terliyken içilen soğuk bira misali. Çıktığımda kahve hazırdı. Küba dumanı ile zihnim açıldı resmen. Bu arada Afyon'dan gelen misafirlerden  yüzsüzlük edip Ekmek kadayıfı istemiştim. Getirmişler meğerse bir gece önce. Biraz önce kaymak ile muhteşem Afyon Ekmek kadayıfını gömdüm iyi mi.

İstanbul seni seviyorum. Ama Alanya ile kırıştırmak hoşuma gidiyor!







  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Ynt: Ne haftasonu ama.
#1: 18 Ekim 2020, 20:59:48

Alanya 'nın gece kale görüntüsünü de koyalım bari. Görüntü kalitesi telefon kadar iyi değil gerçi ama ne yapalım. İmkanlar bu kadar.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 1467
    • AÇIK DENİZ AKADEMİ
Ynt: Ne haftasonu ama.
#2: 18 Ekim 2020, 21:05:09
Avsallar bölgesi otellerin kontrolsüzce denizi doldurup kendilerine özel mendirek yaptıkları rezil bir bölge olmuş, antik liman mı dinlerler! Yakında oranın içine beton döküp top sahası yaparlar muhtemelen.. :(

  • IP logged
><(((º>

B

Burak Doneray

Ynt: Ne haftasonu ama.
#3: 18 Ekim 2020, 23:00:59
Ersin ne güzel bir yazı olmuş .  Sen bol bol gez bol bol yaz .
  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Ynt: Ne haftasonu ama.
#4: 19 Ekim 2020, 08:07:53
Sağol Burak. Keyifli bir haftasonu idi.  Özgür durum aynen öyle. Üstelik bunlar tekneler için de değiller. Koyduğun görselin olduğu alan tamamen kayalık. Onları otellerin yapma kumsallarını korusun diye yapıyorlar.

Deniz ise intikam alır gibi gelip her sene üzerlerinden silindir gibi geçiyor. Bu açıdan bakıldığında her musubette verdır bir hayır hesabı Antalya bölgesinin turizm mantığı salgın ile birlikte çöktü. Otellerin çoğu doldur boşalt oteller.  Çok ucuzlar aslında. Tavuk besler gibi düşük gelir grubundaki tristleri bir ya da iki hafta besleyip geri gönderiyorlar.  O yüzden her yere otel yapmaya çalışıyorlardı salgın öncesi.

Oysa artık gelir grubu düşük olan turist de küçücük otel odasına tıkışmak istemiyor. O yüzden artık daha nitelikli tesislere ihtiyaç var. Turizmin içeriğini zenginleştirmek gerekiyor. Birçok tesis bunun yollarını arıyorlar.

Otellerin yavaş yavaş kapandığı bu ayda bu yelkenci kardeşiniz geçen yıl yaptığı çalışmaların meyvelerini topluyor. Şu anda Rus bisiklet milli takımının kimi üyeleri , Ukrayna bisiklet milli takımı , Kazak boks takımı konaklama yapıyorlar an itibarı ile. Bugün bir bisiklet takımı daha giriş yapacak sanırım.  Münferiden gelen amatör bisikletçiler de var. Elbette tamamı yabancı. Alanya Gazipaşa parkuru gerçekten de yurtdışında iyi bilinen keyifli bir parkur.

Ama bence esas önemli olan yat turizmi. Saçmasapan Jack Sparrow tarzı çakma korsan gemileri cirit atıyor ortalarda.

İşte bu antik limanların varlığı bu yüzden çok önemli. Bu limanlarda son bulacak antik rotalar yeniden canlandırılabilir belkide.

Alanya'nın tek talihsizliği yanlış bir planlama. Kale önündeki balıkçı barınağı eğer yat limanı olarak tesis edilseymiş alanya bugün Marsilya gibi çok daha keyifli bir yer olabilirmiş.
  • IP logged

  • *
  • Donatan Temsilcileri
  • İleti: 1178
Ynt: Ne haftasonu ama.
#5: 19 Ekim 2020, 09:43:54
Ersin abi,

Keyifle okudum  C:-)
  • IP logged

  • *
  • İleti: 594
Ynt: Ne haftasonu ama.
#6: 22 Ekim 2020, 22:50:22
Ersin Abi yazılarını çok özlemişiz. Harika geliyor inan.

Bu arada Navionics’in eksikleri var o bölgede abi. Bir gün merak ettim ve çalıştığım eski firmanın Deniz platformuna bakayım Navionicste dedim. Ama seneler öncesi yapılan karadan 1km uzakta olan 250m uzunluğundaki Deniz platformu haritada yoktu!!! Navionicsin support adresine mail attım, 2 hafta sonra eklendi diyerek teşekkür maili gönderdiler.
Gece seyrinde büyük sıkıntı olabilirdi oradakilere.
  • IP logged

  • *
  • İleti: 3573
Ynt: Ne haftasonu ama.
#7: 22 Ekim 2020, 23:34:57
Teşekkür ederim Murat.  Keza Avsallar koyundaki neredeyse ada büyüklüğünde kayalıklar da gözükmüyor Navionics haritalarında. Koca platformu ve kara bağlantısının olmaması ise kabul edilebilir gibi değil. İyi yapmışsın. eline sağlık.
  • IP logged

 
Yukarı git