YAZMAK
İlkan Reis’im öncelikle yazmak gibi bir uğraşa yaşamınızda yer verdiğiniz için kutluyorum. Milletçe okumaya düşkünlüğümüz malûmken yazmaktan insanlara söz edebilmek çok daha fanastik geliyor.
(Aşağıda dile getirmeye çalıştığım düşüncelerim lütfen "çokbilmişlik" olarak algılanmasın. Bir şeyin pek çok yolu olduğunu baştan kabullenerek sözlerime girmek istoyorum )
Linkini verdiğiniz çalışmaya ancak göz gezdirebildim. Daha uzun bir zamanda bakmayı düşünerek aklımın bir yerine ve defterime not ettim.
Yazmak konusunda (düzgün, kuralına göre cümle kurma kaygısıyla olan şekli)düşündüklerimi dile getirmek istiyorum;
_Öncelikle yazmaya bir neden-sebep bulunmasında yarar var. Birkaç neden;
_Bir şeyleri daha sonra anımsamak için
_Karmaşık konuları -edebiyat, felsefe, vb- daha iyi anlamak için,
_Bir meslek olarak yazar olmak, para kazanmak, ün sahibi olmak için,
_Bir konuda daha derinlemesine düşünmek için,
_Günlük hayatta, iş hayatında, sosyal ortamlarda, haberleşmede,
_V.b.
Zaten günlük hayatta, mailleşirken, bir konuda not alırken, türlü durumlarda bir şeyler yazma gereği duyuyoruz. Burada sözünü ettiğimiz “edebiyat” alanına giren türde yazmalar. Yani şiir, öykü, roman, deneme türlerinde bir şeyler yazma çabası.
Yaratıcı Yazarlık Kursları bir parça bu konuda faydalı oluyor. Ama umulduğu kadar değil. Bu nedenle “yazar olmak” kavramını şimdilik bir yana bırakıp yazmaya çalışma üzerinde yoğunlaşacak olursak; Yazabilmenin bazı gerekleri var;
_İyi bir okur olmak,
_Yazım diline hakimiyet,
_Emek ve zaman ayırmak,
_Sabır,
_Eleştiriye açık olmak, gibi, gibi…
Yazmayı bir hayat tarzı olarak benimsemiş insanlara Yazar diyebiliriz. Yazmanın belli başlı araçları var; Bilgisayar, kağıt-kalem gibi. Ayrıca da ne türde yazacağına karar vermek.
Bu konularda yazılmış çok faydalı basılı kaynaklar var. Bir romanı yazmanın teknik yöntemlerini, olay, karakter, kurgu, çatı oluşturma konularında öneriler uygulanabilir. Sizin uyguladığınız yöntem alışıldık bir yol değil. Roman, yapısı gereği bazı kalıplarla yazılır. Kurgu ve çatı çok önemlidir. Deneysel bir roman yazılabilir tabii ki. Bu yönteme katılmadan önce nasıl bir yazım aşamalarından geçtiğinizi bilemiyorum. Bir etkinlik, kendini deneme olarak bakıyorsunuz sanırım bu çalışmaya.
Yapmaya çalıştığım uygulamaları (yazmaya çalışan biri sıfatıyla) kısaca ekleyerek son vereyim yazıma;
_Sürekli yanımda bir not defteri, kalem olur.
_Okumaya ağırlık veririm,
_Sinema, fotoğraf, tiyatro, müzik gibi güzellikler her zaman ilgi alanımın içerisindedir.
_Her gün bir şeyler yazamıyorum ama yazma konularımın üzerinde düşünmeye zaman ayırıyorum,
_Çeşitli defterler tutuyorum; Günlük, Okuma Notları, Yazma Notları, Rüya Notları gibi.
_Bir öykünün -öykü yazmak ana uğraşım- bazen aylar sürdüğünü, bu işte sabırsızlığın bir işe yaramadığını biliyorum.
_Günlük hayatta yazılacak konu ve kavramların sadece “insan içine çıkarak,”, “insan arasında olarak,” bulunabileceğine inanıyorum. Yaşamdan kopuk yazmalar olabilir mutlaka. Ama benim yolum-yöntemim değil.
Yazmak bambaşka bir his. Hiçbir şeyin vermediği bir yere götürüyor insanı. Değiştiriyor. Bu yolda kişisel başarılar diliyorum. Yazım konusunda dilediğiniz konuda “istişarede” (sözcüğün öztürkçesini anımsayamadım) bulunabiliriz. İlgi alanınıza giren kitapları paylaşıp tartışabiliriz.
Selamlar.