Çok uzun zaman önce Marinaktüel isimli bir deniz mecmuası vardı. O dönemler İnternet yeni başlamış bağlantı kesilmesi nedeniyle pek te matah bir şey değil. Denizcilikle ilgili ne yayın varsa okuyorum. Classic Boat dergisine aboneyim. Internet yaygınlaştıkça yazılı basın yavaş yavaş yok olmaya başladı. Marin aktüel de yayın hayatına son verdi.
Marin Aktüel dergisinin Amatör tekne inşaatı ile ilgili bölümü vardı. Bu bölüm Gemi inşa müh. ve dizaynır Sayın Mert Ünnü tarafından yazılıp yönetiliyordu.Bazı yapım teknikleri,malzemeler planlar(çalışma planı gibi) yayınlanıyor ve üzerinde tartışılıyordu.
Mert bey bir sayıda Norveç fiyort teknesi planlarını yayınladı John Atkin'in Valgerda isimli dizaynıydı. Meşe omurga üzerine yine meşe postalar ve kontrplak sargı ile kaplanan,epoksi dik yapıştır sistemi ile yapabileceğimi düşündüğüm form olarak da beğendiğim yelken kürek kullanabileceğim bir tekneydi. Dergide ölçüler ve istasyonlar, eğrilerin omurga üzerindeki şekil ve koordinatları ,dümen palası,yelken ölçüleri gibi birçok ayrıntı vardı.
Önce Mert beyin telefonunu bulup aradım. Kadıköy Bağdat cad.tarafında ofisinde görüştük. Çok ilgilendi. Ofset tablosu nasıl okunur.inch,feet/ metrik çevrimleri yapım teknikleri,nasıl ve nereden başlanması gerektiği gibi bir çok ayrıntıyı görüştük. Dışarı çıktığımda yaparım ben bu kayığı diyordum.
Önce planları kağıda aktardım.her ölçü milimetrik kağıda çizim olarak ve sayısal olarak aktarıldı. Kartondan 1/15 Ölçekte modelini yaptım. Sanki kayığı bitirmiş gibi sevindim. Gerekli ağaç malzemeyi,kontraplakları İstanbul Keresteciler sitesinden temin edebileceğimi, epoksi reçineler, mikrofiber toz, epoksi macunlar, boyalar, vernikleri Teknomarin firmasından ve biaksiyal elyaf kumaş teminini Tuzla'dan sağlayabileceğimi,omurgaya yerleştirilecek 50 kg.civarında kurşun döküm salmayı Dökümcüler sitesinde döktürebileceğimi, saplamaları, vida, somun,civatalar ve diğer paslanmazları Karaköy Perşembe pazarından temin edebileceğimi,yelkenleri Unkapanı manifaturacılar çarşısı civarındaki brandacılarda yine oralardan temin edeceğim su tutmayan duş perdesi kumaşlarından plana göre diktirebileceğimi hesapladım. Atölye tersane nasıl oluşturulur diye arayışa girdim. Haftada 2 gün çalışabileceğim bazen hiç çalışamayacağım için atölye kirası ucuz olmalıydı. Ama Bakırköy civarında eve yakın yer bulamadım.
O sıralar yahoo gruplar çok yaygındı. Gerçek Tekneciler isimli bir guruba üyeydim. Bu grupta üyeler kendi teknelerini inşa ediyorlardı. Mehmet Ali isimli bir arkadaş da 6 m.civarında yelkenli tekne imal ediyordu. Rahmetli Habib Atınç'ın yaptığı Aşina2 isimli teknenin aynısını Sefaköy'de daracık bir atölyede yapmak için uğraşıyordu. Bana da ilham veren pozitif düşüncede,pratik çözümleri olan biriydi. (Teknesini bitirdi ,çok güzel oldu ve Küçükçekmece gölünde deneme seyri bile yaptık.) Mehmet Ali sayesinde bir apartmanın molozlar ve atıklarla dolu, bahçeye açılan kapısı olan (kayığı çıkartabileceğim genişlikte)bir bodrum katını atölye olarak kiraladım. Elektriğini bağlattım ,temizliğini yaptım ve çalışmaya başladım. Önce omurgayı yapmakla başladım. Her bölümün çizimini milimetrik kağıda geçirmiştim. Milimetrik kağıttan gerçek ölçülerde karton istampalar haline getirip istampalarla defalarca keresteciler sitesine gidip uygun meşe kalaslardan satın alıp oradaki kesim atölyelerinde parçaları kestirdim.
Elimde bazı alet ve küçük makinalar vardı. Matkap, şarjlı tornavida ,dekupaj, motorlu planya, tank zımpara, orbital zımpara, el taşlama motoru, işkenceler, tornavida, pense, mengene vs..vardı. Bunlar ihtiyaç oldukça aldığım yavaş yavaş oluşan alet birikimimdi. Bu açıdan zorluk çekmedim.önce omurgayı kestirdiğim ağaçları epoksi ile yapıştırarak yaptım.Sonra her istasyonu meşe ağacından kestirdiğim parçaları birleştirerek posta haline getirdimi Halbuki bu yanlış bir işlemmiş. İstasyonlar genişliği belirleyen ölçülermiş. Suntadan kesilip omurgaya yerleştirilmeli ve gövde sargısı buna göre yapılıp bitince çıkarılmalıymış. Ama ben boşuna her istasyonu posta haline getirip 5 tane olması gereken posta sayısını 12 tane yapmışım. Çok sağlam ama daha ağır bir kayığım oldu böylece. Yaptığım postaları omurgaya paslanmaz metal L parçalarla sabitledim.
Bütün bunlar kış boyunca hafta sonları çalışırak yapıldı. Tekne meydana çıkmaya başlamıştı. Bir gün geç vakitte çalışırken bodrumu kiralayan adam yarı sarhoş çıkageldi.Kiraya zam yaptığını 4 kat fazlasını istediğini vermezsem polis zoruyla boşaltacağını zaten kontratımında olmadığını söylediği zammı yapmamı söyleyip defolup gitti.Moralim çok bozuldu.Kontrat yapmadık çünkü apartmanın ortak mülküydü. Adam da yöneticiydi. Baktı kayık ortaya çıkmaya başladı nasıl olsa taşıyamaz istediğim parayı verir.Apartmana anlaştığımız parayı verip kalan parayı cebe atarım diye düşündü. Planını anladım ama elimden ne gelir diye düşünmeye başladım.Çağırdım atölyeye çıkmayacağımı,artırım yapmayacağımı yanlış birşey yaparsa karşılık vereceğimi kesin ve kısa sözlerle söyledim.Sesini çıkarmadan gitti.Çünkü ayıktı ve cesareti yoktu.Ama akşam içip gene geleceği kesindi. Birşey olacağından değil ama tadım kaçmasın diye erken döndüm eve.
Togan isimli bir arkadaşım vardı. Marangoz yanında çalışan becerikli bir genç adam. Akşam onu aradım. Bana yardım etmesini ,işimi bitirip biran önce çıkmam gerektiğini anlattım. Sağ olsun kabul etti. Ben de mecburi işler dışında işe gitmeyip Togan'la beraber tekneyi en azından kamyona yüklenebilir hale getirebilmek için 1 ay hergün çalıştım. Bir ayın sonunda sargı bitmiş elyafı çekilmiş ama küpeşteler tulaniler farşlar oturaklar ıskarmoz yatakları motor bıraket yeri dümen palası yekesi direği bumbası velhasıl eltutan vakit isteyen birçok eksiğiyle kamyona yükleyip Tirilye'ye götürdüm. Tirilyede de 20 gün civarında marangoz atölyesinde Ali usta ile eksiklerini tamamlayıp denize indirdik. Deneme seyrimizde çok iyi yelken yaptığını ama kürek çekmenin çok güç olduğu u farkettim. Dizayn ile ilgili bir durum olduğunu düşündüm. Yelkenli kayıktı ve yelken yapabilmesi yeterliydi. Önemsemedim. Motor braketini yaptığım halde motor takmıyordum. 6Hp Mercury uzun şaftlı dıştan takma motor satın almıştım. 25kg. taşımak takıp çıkartmak çok ağırdı zor geliyordu. Rüzgarla gidiyor ve dönüyordum ama rüzgar kesilipte sadece kürekle dönmek mümkün olmadığı için hep arkadaşlarımı beni çekmeleri için çağırıyordum. Baktım olmuyor elektrikli dıştan takma motor aldım. Aküsü ve gövdesi ayrılabiliyordu ve toplam ağırlık 12 kg civarında idi. Taşıma ve takıp çıkartma kolaylaşmıştı. Ama bu seferde akü bitip sıkıntı çekince. Nasıl kürekle de kullanabilirim? Norveç'te bu teknelerin fiyortlarda yelken kürek kullanıldığını biliyorum fark ne? diye düşünmeye başladım. Sonra istasyonlar ve fazladan yapılmış postalar gibi yanlış yorumlama yapıp draft hesabında omurga yüksekliğini düşmediğimi yaklaşık 18 cm.salma derinliğini fazla yaparak draftı artırdığımı tespit ettim.
Bu yıl bu yanlışlığı da düzelttirip tekneyi denedim.Başarılı bir iş oldu çok rahat kürek çekiliyor. Yelkende de çok başarılı. Küçük kayığın hikayesi böyle.
Ha, bu arada belirtmeliyim. Duş perdesi kumaşından yelken yaptırdım ama berbat bir uygulama oldu. Sonrasında 2 takım yeni yelken yaptırdım.