[Doğan Erbahar]

Demin youtube'da gezinirken çok meşhur bir yabancı kanal sahibinin hayat hikayesini anlattığı 11 dakikalık bir videosuna denk geldim. Adam küçüklüğünden beri film yapımcısı olmak istemiş, ama mühendisliğe, fene, matematiğe de çok yetenekli, mühendislik okuyor, fizik doktorası yaparken bir yandan gerçekten ne yapmak istediğini filan düşünürken youtube "işine" giriyor. İlk videolar çok amatör, ondan sonra öyle bir alıyor yürüyor ki 6 küsür milyon abone olunca artık diğer bütün işleri bırakıp hayatını bundan kazanmaya başlıyor. Youtube'a ilk eklediği videoya baktım bundan 9 yıl önce eklenmiş.

Benim youtube'a ilk eklediğim video 11 yıl önce idi.  (Altta yorumlardan bir tanesinde elemanın biri yazmış zaten, muhtemelen youtube'un ilk videolarından biri, ilk 1000'e girer diye...  )

11 yıldır hobi olarak kaldı, ne bir kuruş para kazandım, ne kazanmak aklıma geldi, ne de bu yönde bir teşebbüsüm oldu. Tam açıklayamıyorum ama acaip itici geldi herşeyden önce bu fikir. Eğitim materyali seyrederken insanlara reklam seyrettirmek... Bilmiyorum...

Zaten youtube'un kendisinin evrildiği nokta itibarı ile giderek itici bir hale geldiğini ve ömrünün de fazla kalmadığını öngörüyorum.

İşin etiğini benimle tartışabilirsiniz (bu tartışma argüman açısından muhtemelen benim kaybedeceğim bir tartışma olacaktır, onun da farkındayım.) Ama yaş 40'a geldi sağda solda tanımadığım insanlar X konusunu en iyi benden filan öğrendiklerini söylemeye başladıklarını sıkca işitir oldum. Aptal aptal yüzlerine bakıp tanımaya çalıştığımı anladıklarında kanalınızdan diyorlar gülümseyerek. (Bahsettikleri ders videoları da eski kurumumdan genç bir asistan arkadaşın gönüllü işi ve emeği...)

Övgüden sıkılmıyorum elbette ama "youtuber" imajından biraz rahatsız olmaya başladım. Eskiden vaktim olmadığında gönül rahatlığıyla söylerdim o mevzuyu şurada anlattım bak filan diye şimdi işin ticari boyutunu ve  "imajını" gördükçe bu imajın yapışma riski beni rahatsız ettiğinden bundan tereddüt eder oldum...

Nereden esti şimdi filan diyebilirsiniz, ayrıca bir sürü güzel denizcilik kanal sahibi olan reisleri de rencide etme riski var. Amacım kesinlikle bu değil, tam tersine gayet meşru bir kazanç olduğunu düşünüyorum yapan için. Ben olayın biraz daha eğitim yönünde olduğum için ve hem yeni çıkan teknolojileri ilk takip etmeye çalışıp hem de onlara kafama göre bir etiğe oturtmaya kalkacak kadar "antika" bir tip olduğum için olsa gerek...

Ne biliyim öylesine şeyettim işte...

[O.Utku Uçkan]

Doğan hocam aynı hisleri paylaştığımızı yazmak istedim.
Günümüzde her kes  bir yerlerden çorba çıkarma peşinde maalesef.

[Eyüp Oğan]

Youtuber'lik günümüzde bir iş..

16-17 yaşında bir kadın var. Adı Kendall Jenner, Takipçi sayısı 119.804.109, bu rakam bu şekilde sanki anlam ifade etmiyor. Akla ziyan 119 milyon insan bu kadını Instagram da takip ediyor. Yani tek başına en çok satan ve izlenen bir medya, televizyon kanalı gibi düşünün..

Dünya ticareti satış ve pazarlama üzerinden döndüğü düşünülürse ne büyük bir pazarlama gücü olduğu anlaşılır.

Kadın bir bere takıyor markası bilmem ne.. ve 120 milyon insan tıklıyor.. hangi reklam şirketi bu rakama ulaşır..

Ben de benim çocuklardan öğreniyorum bunları..

Diyeceğim o ki; biz artık yaşlandık ve bu durumları anlayacak ve ayak uydurabilecek durumumuz yok..

Doğan Hocam seni anlıyorum ve hak veriyorum. Ama durum bu..

[Hasan Toparlak]

Eyüp Reisim bir kanal kurup, bir horoz ötüşü koyup, bu sayılara birkaç haftada ulaşabiliriz. Yeterki bir miktar pazarlama bütçemiz olsun. Bazı siteler var, 20 dolar veriyorsunuz 20,000 tıklanma, 200 yorum yaptırıveriyor. Bizim Popçular bunu kullanıyorlardı, geçenlerde nereden tıklanmışlar araştırmasında foyaları ortaya çıktı.

İşin diğer önemli yanı, tüm sosyal medyanın, haber, pazarlama, satış vs. gibi sektörlerin birkaç dev tarafından yönetiliyor olması. Google, Amazon, Microsoft, Apple .

Elimizde birer telefon adını verdiğimiz alet ile bu sisteme sürekli bilgi akıtıyoruz.

Bilgi, ses, görüntü aldığımız her alet diğer tarafa da aynı şeyleri iletiyor.

Burada (ABD) kritik projelerde çalışan bazı memleketli gençlerden haber alıyorum, sipariş çocuk dönemi başlıyor. Sizin spermleriniz ve yumurtalarınızla, istediğiniz saç, göz, ten renginde ve istediğiniz özelliklerde... (Kim tutar Musk'ı).

Sanırım bu teknolojik gelişmelerden bizim ihtiyarlık dönemlerimizde bize de birşeyler düşer.

[Mehmet Erem]

Bi dakka ya...
Bu işlerde para filan vardıysa Taner Özer'e diiim "benim paralar nerde?" diyee... )))

[Bülent Büyükdağ]

Bi dakka ya...
Bu işlerde para filan vardıysa Taner Özer'e diiim "benim paralar nerde?" diyee... )))

Taner arada Adana'ya geliyor, bu kadarını söyleyeyim.

[Taner Özer]

Bi dakka ya...
Bu işlerde para filan vardıysa Taner Özer'e diiim "benim paralar nerde?" diyee... )))

Doktor'cum, Adana'da çok güzel çıtır çıtır yeniyor bütün kazanılanlar.
Bir gün seni de götüreyim. 
Bülent'e de uğrarız. 

TANER

[Mehmet Erem]

Vayyy... !!!

[Doğan Erbahar]

Evet sonunda yaptılar... Beklediğim mail maalesef geldi. Youtube'da amatör ruh ölmüştür artık...

https://www.youtube.com/watch?v=L1c9zr5qqno&lc=UgyBMYLbIb-isrxohpZ4AaABAg