On elinde on marifet olan ve bunlardan bahsetmekten de pek hoşlanmayan, forumumuzun da üyesi olan Sevgili Aali beyciğimizin marifetleri arasında çevirmenlik de vardır. Almanca 'dan Türkçe'ye çevirdiği denizcilik konulu kitapların bir yenisi Daksar yararına satılmak üzere basılmış bulunmakta.
Kitabın adı : Son Emir Batırın!
Tanıtım yazısı da aşağıdadır. Döküman eksikliği yaşadığımız Türk Denizciliği ile ilgili yeni kaynaklar yaratan Sevgili Aali San beyefendiye teşekkür ederiz.
TANITIM
II. Dünya Savaşı’nda Naziler doğu cephesinde Sovyet donanmasına üstünlük
kurmak için kara ve nehir yoluyla binlerce kilometre taşıyarak Baltık Denizi’nden
Karadeniz’e bir denizaltı filosu (altı U-Boot) getirir. Karadeniz’e açılan altı U-
Boot, Ekim 1942- Eylül 1944 arasında 57 çatışmaya katılır, üçü savaş dışı kalır.
Romanya’nın düşmesiyle denizaltıların üslenecekleri yer kalmaz. Denizaltıları
Karadeniz’den çıkarabilmek amacıyla Türkiye’ye yapılan teklifler de kabul
görmeyince Nazi donanma komutanlığı kalan üç U-Boot’un Türkiye sahillerinde
batırılıp mürettebatın Ege adalarındaki Alman birliklerine ulaşması emrini verir.
Ancak karaya çıkan tüm denizaltı personeli Türkiye’de yakalanarak enterne
edilir (1944-1946).
Yıllar geçmesine rağmen kara ve deniz sınırlarımızda gelişen ve ülkemizde
devam eden bu ilginç olaylar zinciri, zamanında haber olarak gazetelerde
kısmen yer alsa da uzun yıllar yöresel anlatı/söylenti olarak kalır. Batırılan
denizaltıların yeri bulundukça (U-20 1994’te, U-23 2019’da bulundu. U 19 hâlâ
bulunamadı, keşfedilmeyi bekliyor.) konu kamuoyu gündemine gelse de
ayrıntıları pek bilinmez.
Bu konuda çıkan haberlerin temel kaynaklardan biri Rudolf Arendt’in elinizdeki
kitabıdır. II. Dünya Savaşı’nda atandığı sırada Nazilerin en genç U-Boot
komutanı olan Rudolf Arendt, savaş sırasında tuttuğu günlüğüne ve arşiv
belgelerine dayanarak yaklaşık yarım asır sonra (1998) anılarını kaleme alır.
Arendt çocukluğundan, gençliğinde aldığı nasyonalist eğitimden, donanmaya
katılıp U-Boot komutanı olma sürecine, Karadeniz’de yapılan U-Boot
operasyonlarını, verilen emir üzerine Türkiye kıyılarında komutanı olduğu U23’ü
10 Eylül 1944’te tahrip kalıplarıyla batırarak karaya çıkınca yakalanışlarıyla
başlayan esaret sürecini ve sonrasını anlatır. 1956’da yeniden kurulan Alman
deniz kuvvetlerine katılan ve 1983’te tümamirallikten emekli olan Arendt
kitabında Nazi döneminde neyi nasıl gördüğünü, güçlü Nazi propagandasının
etkisiyle haklı bir savaş sürdürdüklerine inandığını, olan-bitenden habersiz
olduklarını ve yıllar sonra askeri ve politik olarak durumu nasıl değerlendirdiğini
de analiz eder: “İşgal edilmiş Avrupa topraklarında Yahudilere uygulanan
soykırımla ilgili tüm gerçeği 1947 yılında peyderpey öğrenecektim.” diye yazar.
Türkiye’nin savaş dışında kalma çabalarını da değerlendirir. Savaş dışında
kalmanın II. Dünya Savaşı döneminde Türk vatandaşının en büyük refah kazancı
olduğu söylenebilir.
Sınırlarımıza dayanan II. Dünya Savaşı’nın az bilinen yönlerinden birine ışık
tutan önemli bir kaynak kitap Son Emir: Batırın.
Gönderen