Çok teşekkür ederim. Sağolasın..
Dertlendiğim, içinden çıkmakta zorlandığım her konuyu soruyorum işte. Sağolsun bilgisi olanlar paylaşıyor öğreniyorum.
Bunu yazınca aklıma geldi. Öcal reis "Hiçbir şeyi atma" demişti. Atmıyorum ama anlam veremediğim neye yaradığını kestiremediğim malzemeler olunca dağılıyorum.
İki ayrı plastik kavanozda iki ayrı toz. Alçı gibi bir şey, "neye yarıyor acaba?" diye soruşturup merak ederken öğreniyorum. Biri fiber tozu mu demeliyim. Toz cam elyaf. Daha alçıya benzeyen şey de "kaymaz kumu" imiş. Çevrede duyuyordum. Güverteye sürülecek kaymaz PU boyaya "kum" katılırmış. Ben bildiğimiz deniz kumunun tuzu arıtılıp katıldığını sanıyordum. meğer o toz "kaymaz kumu" imiş. Öğrendik
Bir tane eski manika var. Atacağım. Şimdilik duruyor. Çünkü teknede manika yeri yok. Bir de soba borusu kalınlığında 30 cm kadar plastik boru ve ortasında fan var. Bir yere hava vermek veya bir yerin havasını almak-değiştirmek için alınmış ama bağlanacak yer yok. yeni, öyle duruyor.
Daha bunlar gibi onlarca şey.. Neye yaradığını bilmiyorum. Black Decker marka bir akü besleyici olduğunu fark ettiğim 220 V ile beslenen 12 V çıkışlı ve starter aküye değil, doğrudan marşa bağlanmış alet var. Tam öğrenmem lazım ne olduğunu..
Bir de mutfağa deniz suyu bağlantısı niye kurmamış ya da kurmuş da içerideki o plastik boru ve vana kalabalığında fark etmediğim şeyler içinde mi bilemediğim şeyler..
Tabii sağa sola sıkıştırılmış mazot filtresi, yağ filtresi gibi sarf malzemeleri.. Botu herhalde ayakla şişirmeye yarayan hortumu arızalı dandik pompa. Atsam mı tutsam mı bilemiyorum. Sahi bot sağlam mı acaba? Bir boş zamanda şişirip kontrol etsem nereye oyacağım. Deli sorular...
Böyle yazarken akla daha neler neler geliyor. Henüz açmadığım bir tomar harita...
Tanıdıkça seveceğime inanıyorum. Başedebildikçe de beni mutlu edecek kanısındayım.
Ama
"du bakali nolcek" de aklımdan çıkmıyor