Heyamola Hey
Bahriye Mektebi => Navigasyon => Konuyu başlatan: Ersin Böke - 08 Ekim 2017, 14:46:49
-
Efendim bir raslantı eseri, Marin Traffic in Atina daki temsilcisi ile bir telefon görüşmesi yaptım.
O'na Özgür ' lük yapıp, " On Course " telefon uygulaması ile ilgili çeşitli sorular sordum. Özellikle doğruluğu ile ilgili ve Türk kıyılarındaki doğruluğu ile ilgili sorular sordum. Özellikle telefon aplikasyonu övdü ve detaylı bilgi için hafta içi mail atacağını söyledi. Gelsin.. Paylaşırım. Hepimizin kullandığı on course ile ilgili merak ettiğiniz sorular varsa buyrun efendim..
-
Yaw Ersin, Marine traffic'e konu olan lenduha gemiler yanında bizimkiler cin karnında habbe gibinler.
Üstelik Ege dediğin avuç içi kadar bi deniz. Çoğu zaman ufku bile göremeyecek kadan da adalar, daşlıklar felan var.
Yani demek istediğim okyanus değil, kocca Akdeniz değil.
Marine traffic de neymiş? Hem sonracıma bundan bir asır önce o adını söylediğin daha keşfolmadığı için üzakgörür ve mürettebatın gözü güçlü olanları ifa etmişler onun işini. ;D ;D
-
Ya arkadaş, Türkiye'deki ilk istasyonlarını ben kurdum, muhtemelen o dönemki en geniş istasyon ağı ve kapsama alanını (izmit körfezi + tüm marmara) ben işlettim, Türkiye'deki diğer istasyonların çoğunun kurulmasına ön ayak oldum destek verdim, o dönem kıyı emniyeti ve ido benim datalarımı kullanıyordu, önemli bir kaza için Yunan ve Türk makamlarının veremediği dataları sağladım, İTÜ nün uluslararası boğazdaki hava kirliliği projesine bir yıl data sağladım, denizcilik müsteşarlığı ile bu işin amatörce geliştirilmesi için yazıştım ve üstüne daha yasakçı bir yönetmeliğin yazılmasına sebep oldum diyorum, yahu kitabını yazdım, "baskılar" nedeniyle baskıya veremedim diyorum adam halen başka kaynak arıyor! :D
Kimle görüştün, Lekkas mı?
öZgür (tapatalk)
-
Bak bunları ilk defa yazıyorsun mesela. 😀
-
Özgür kasma,
Mesela bir gün Ersin karşımıza söyle çıkacak.
“Arkadaşlar, dün yıkanırken elimden şampuan düştü. Baktım batmıyor, aksine suyun üstünde yüzüyor. Demek ki suyun kaldırma kuvveti var. Bundan faydalanmamız lazım”
Bu arada evde “evreka, evreka” diye bağırsığı da rivayet edilir.
-
Bak bunları ilk defa yazıyorsun mesela. 😀
Ben biliyodum, Zafer Abinin düzenlediği sunumlarda ,Özgür'ün sunumu izlemiştim. Mütevazi olduğuna bakmayın Özgür Reisin, kullandığımız uygulamanın Türkiye'deki kurucusu olur kendileri.
-
Özgür, vericilerin çalışıp çalışmadığı ile ilgili son durumu bilmediğini, çok güvenilmemesi gerektiğini yazmıştı önceden.
Benim teknem aşağıda durmuyor. Marin Traffic internet uygulaması benim için önemli. Seyir sırasında kullanıyorum. Özellikle boğaz geçişlerinde , Marmara da çok işe yarıyor.
Hazır adamını bulmuşken sormasamıydım ne yapasaydım anlamadım ki?
-
Ama alınacaksan biz nasıl rahat yazarız ki...
Takılma.
Devam.
-
Özgür kasma,
Mesela bir gün Ersin karşımıza söyle çıkacak.
“Arkadaşlar, dün yıkanırken elimden şampuan düştü. Baktım batmıyor, aksine suyun üstünde yüzüyor. Demek ki suyun kaldırma kuvveti var. Bundan faydalanmamız lazım”
Bu arada evde “evreka, evreka” diye bağırsığı da rivayet edilir.
Şampuan ahşap kutudaydı sanırım. Plastik olsa batardı zira :).
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
-
Ama fiber tekneler batmıyor...
Şimdi bunu da çözmek lazım.
Doğal olmayan ve tek başına batan birşeyden nasıl yani !
-
:)
-
Ama alınacaksan biz nasıl rahat yazarız ki...
Takılma.
Devam.
Vurun vurun! Hep beraber yüklenirsek indiririz bu liberali! :D
-
Özgür, vericilerin çalışıp çalışmadığı ile ilgili son durumu bilmediğini, çok güvenilmemesi gerektiğini yazmıştı önceden.
Bu sistemin en büyük riski tüm altyapının, alıcı istasyonların amatörler tarafından, kendi amatör imkanları ile, gönüllülük esasına göre kurulması ve işletilmesidir. (Gerçi bu amatör gönüllü çalışmaları adamlar gayet güzel satıp iyi para kazanıyor ya, bu da başka mesela..)
İstasyonların bazıları marintraffic'in sağladığı profesyonel AIS receiver kullanıyor, bir kısmı kendi temin ettiği daha basit receiverları, bazıları VHF telsizden modifikasyon (Discriminator) ile yapılmış receiver ve bazıları da DVB-T USB alıcı ile bilgisayar destekli SDRSharp yöntemini kullanıyor.
Alıcı dışında anten konfigürasyonları da benim tüm Marmarayı kapsamak için özel olarak imal ettiğim yüksek kazançlı-yönlü MOXON veya pro YAGI antenlerden, standart tekne tipi VHF antenlere ve hatta basit tel-çubuk antenlere kadar değişiyor.
Tüm bu farklılıklar en iyi kombinasyonda kapsadığı bölgedeki AIS sinyallerinin max %90'ını alırken kombinasyona göre bu verim %10 'a (yüzde on) kadar düşüyor. (Yani o bölgedeki 100 gemiden sadece 10'u görünüyor gibi düşün.)
İlk günlerden bu güne alıcı istasyon işletmek ile ilgili yaşadığım sorunları, olayları, sonuçları değerlendirdiğimde bu altyapı üzerinden alınan datalara güvenerek seyir yapılmaması gerektiğini her fırsatta altını çizerek belirtiyorum.
Bir istasyon hiç çalışmıyor, düşük verimle, hatalı, kesintili çalışıyor veya normal performansında çalışıyor olabilir.
Bunun bir kontrolü, denetimi, verimi arttırmayı sağlayacak zorlayıcı bir sistem yok.
Tamamiyle istasyonu işleten gönüllü kişinin keyfi, ilgisi, merakı, becerisi, ekonomik imkanlarına göre değişiyor.
Kısaca, sistemdeki sinyaller EKSİK, GECİKMELİ ve HATALI olabilir. Oluyor. Olacak.
Benim teknem aşağıda durmuyor. Marin Traffic internet uygulaması benim için önemli. Seyir sırasında kullanıyorum. Özellikle boğaz geçişlerinde , Marmara da çok işe yarıyor.
Elbette, en kötü halinde bile bu sistem inanılmaz faydalı, önemli.
Böyle olmasa günlerimi, aylarımı harcamaz, kendimi ihbar etmek pahasına idare ile açık açık yazışmazdım.
Bahsettiğim tehlike bu sisteme güvenmekle ilgili. Güvenip rahatlamakla ilgili.
Bilmediğin bir koya karanlıkta sadece chartplotterdaki haritaya bakarak girmek kadar tehlikeli.
-
Özgür, bu durumda gönüllülük ilkesi ile çalışan bu vericiler aslında işin kalbi. Gerisi hikaye. Dur ben sana bir telefon edeyim merak ettim bu işin büroktatik detaylarını..
-
Gizlim saklım kalmadı, buradan da cevaplarım her soruyu! :)
-
Ersin gaza getirdin beni!
Şöyle basit bi şema çizeyim, öyle anlatayım nasıl işliyor sistem diye, açtım painti, bişeyler çizdim, çirkin oldu, beceremedim, hadi dedim düzgün olsun, açtım photoshopu güzel güzel çizdim.. sonra baktım, çok güzel oldu! :)
Bu böyle kuru kuru gitmez, bi de yazı yazmak lazım, oturdum onu da yazdım, sonra baktım ee bunu bu kadar yazdım sadece foruma mı koyacağım, web siteme de koyayım vatandaş yararlansın dedim, sonuç burada efenim;
INTERNET TABANLI AIS GEMİ TAKİP SİSTEMLERİ GÜVENLİ Mİ?
(http://www.gemitrafik.com/wptest/wp-content/uploads/2017/10/ais-gemitrafik-com.png)
Internet tabanlı (Marintraffic, GemiTrafik, Fleetmon, mAIS, OnCourse vb) AIS takip sistemleri özellikle amatör denizciler, yatçılar ve özel tekneler tarafından yoğun olarak kullanılmakta, seyir güvenliği yardımcısı olarak tercih edilmektedir.
Gerçek bir AIS receiver (alıcı) veya AIS transponder (verici-alıcı) sahibi olmanın yüksek ekonomik maliyetleri nedeni ile gerçek AIS cihazı kullanma mecburiyeti olmayan özel teknelerde kullanımı her geçen gün artan bu internet tabanlı sistemlerin gerçek AIS sistemlerine göre farklarını, avantaj ve dezavantajlarını bu yazıda ele almak istedik.
En özet haliyle aşağıdaki şemada görüldüğü gibi Internet tabanlı AIS gemi takip sistemleri gemiden çıkan ilk sinyalin telefon tablet veya bilgisayarınızdaki ekranda görülmesine kadar arada pek çok aşamadan geçer, bu aşamaların en önemlisi “Amatör Alıcı İstasyon (Amateur Receiving Station)” dur. (Bknz: Bir AIS istasyonu kurmak (http://www.gemitrafik.com/ais-sistemleri/ais-istasyonu-kurmak/))
(http://www.gemitrafik.com/wptest/wp-content/uploads/2017/10/ais-internet-calisma-semasi.png)
Amatör alıcı istasyonlar, adından da anlaşılacağı üzere bulundukları bölgedeki gemilerden yayınlanan gerçek AIS sinyallerini kendi imkanları dahilinde alıp, duruma göre işleyip (veri birleştirme, ayıklama vb.) internet üzerinden veri işleme merkezine ileten, çok büyük kısmı tamamı ile gönüllülük esasına göre çalışan, yaptıkları bu hizmet karşılığı para kazanmayan, daha çok telsizcilik ve denizcilikle ilgili amatör kişilerdir.
(http://www.gemitrafik.com/images/istanbulkapsamaharitasi.jpg)
Bu istasyonların bulundukları bölgedeki (kapsama alanı) gemilerden yayınlanan AIS sinyallerini doğru, eksiksiz ve gecikmesiz olarak veri işleme merkezi iletmeleri kullandıkları anten, kablo, AIS alıcısı (receiver), varsa kullandıkları bilgisayar sistemleri ve arabirimler ve internet cihazlarının kalitesi ve işletme özelliklerine göre ciddi olarak değişmektedir.
İstatistik ve tecrübeler göstermektedir ki bu istasyonların sinyal alma verimleri %90 ile %10 arasında değişmektedir. Yani en kötü ihtimalde bulundukları bölgedeki örneğin 10 gemiden 9 tanesini görememe/gösterememe ihtimali vardır.
Ayrıca yine aradaki sinyal işleme ve internet üzerinden aktarma işlemleri nedeni ile gecikme veya silinmeler olabilmektedir.
Amatör alıcı istasyonların çok büyük bölümü gönüllü telsiz ve deniz meraklıları tarafından işletildiğinde hangi istasyonun nasıl bir altyapıya ve verimliliğe sahip olduğunu bilmek mümkün değildir. (Verimliliği göstermese de sistem üzerinden istasyonların kapsama alanı, çalışma saatleri ve aldıkları sinyal istatistikleri görülebilir.)
Bu nedenlerle hiçbir zaman Internet tabanlı AIS gemi takip sistemleri %100 güvenli bir seyir yardımcısı olarak görülmemeli, bu sisteme güvenerek rahat davranılmamalı, gerçek insan gözü ile yapılan seyrüsefer (navigasyon) ‘in önüne geçmemelidir.
Diğer yandan gerçek bir AIS cihazı (receiver veya transponder) ile bulunduğunuz deniz aracının anten ve kablo-konnektörlerin kalitesine bağlı olarak %90-99 verimle çevrenizdeki gemileri takip edebilirsiniz. (Tek kanallı AIS receiverlerde verim %50-75 ‘e düşebilir.)
(http://www.gemitrafik.com/wptest/wp-content/uploads/2017/10/ais-transponder-calisma-semasi.png)
Ayrıca bu sistemin en büyük avantajı olan sizin gemileri görmeniz değil karşınızdaki gemilerin sizi görmesini sağlamak için AIS Transponder (verici+alıcı) cihazı sahibi olmanız seyir güvenliğinizi en yüksek seviyeye taşıyacaktır.
Daha önceki RADAR REFLEKTÖRLERİ (http://www.gemitrafik.com/radar-reflektorleri/) yazımızda ahşap, fiber ve küçük teknelerde kullanılan RADAR Reflektörlerinin aslında büyük gemilerin bizi görmesi için yetersiz olduğunu grafiklerle anlatmıştık. Bu nedenle ticari gemi trafiği yoğun yerlerde (Marmara, Boğazlar vb.) seyir yapanlar için AIS Transponder sahibi olmalarını önemle tavsiye ederiz.
Kaynak: http://www.gemitrafik.com/internet-tabanli-ais-gemi-takip-sistemleri-guvenli-mi/ (http://www.gemitrafik.com/internet-tabanli-ais-gemi-takip-sistemleri-guvenli-mi/)
-
Özgür Reis ,
Eline sağlık bir türlü kafamda oturmuyordu şimdi oldu ;D
-
Eline sağlık, da ben mesela bu işi neden bıraktığını merak ediyorum. İlerleme ne durumda onu merak ediyorum. ?
-
Özgür Reis,
Internete bağlı isek ve Oncourse, HFTS gibi sistemleri kullanıyorsak, Amatör Alıcı İstasyon'a gerek yok bildiğim kadarı ile. Direk internet bağlantımızdan Data İşleme Merkezine gönderiyoruz konum bilgisini.
Not :%100 güvenli olmadığı fikrine katılıyorum...
-
Internete bağlı isek ve Oncourse, HFTS gibi sistemleri kullanıyorsak, Amatör Alıcı İstasyon'a gerek yok bildiğim kadarı ile. Direk internet bağlantımızdan Data İşleme Merkezine gönderiyoruz konum bilgisini.
Şemada (ve kafalarda) karışıklık olmasın diye OnCourse-mAIS (veya herhangi bir başka self-reporting yöntemi) kullananlarda bahsetmedim, sadece gemilerden çıkan gerçek AIS sinyallerinin internetten takip edilmesini anlattım.
Evet, self-reporting yapanlar herhangi bir fiziksel alıcı istasyona girmeden direk internet üzerinden kendi bilgilerini veri işleme merkezine gönderiyor.
Self-reporting yapanlar genelde gerçek AIS transponder sahibi olmayan küçük özel tekneler olduğundan takip edenler açısından çok büyük risk grubu değil. Önemli olan büyük ticari gemileri doğru-gecikmesiz-eksiksiz takip edebilme ihtiyacı.
-
Internete bağlı isek ve Oncourse, HFTS gibi sistemleri kullanıyorsak, Amatör Alıcı İstasyon'a gerek yok bildiğim kadarı ile. Direk internet bağlantımızdan Data İşleme Merkezine gönderiyoruz konum bilgisini.
Şemada (ve kafalarda) karışıklık olmasın diye OnCourse-mAIS (veya herhangi bir başka self-reporting yöntemi) kullananlarda bahsetmedim, sadece gemilerden çıkan gerçek AIS sinyallerinin internetten takip edilmesini anlattım.
Evet, self-reporting yapanlar herhangi bir fiziksel alıcı istasyona girmeden direk internet üzerinden kendi bilgilerini veri işleme merkezine gönderiyor.
Self-reporting yapanlar genelde gerçek AIS transponder sahibi olmayan küçük özel tekneler olduğundan takip edenler açısından çok büyük risk grubu değil. Önemli olan büyük ticari gemileri doğru-gecikmesiz-eksiksiz takip edebilme ihtiyacı.
İlk bölümde yaptığınız açıklamayı biraz daha açık yazmak daha doğru olabilir kanısındayım. Yani internet kapsama alanı içindeki bir gemi eğer gerçek AIS yerine telefon tablet ile oncourse, traccar vs. kullanıyorsa, konum bilgisini Amatör Alıcı İstasyona gerek duymadan Data İşleme Merkezine sorunsuz gönderirken, aynı bölgede gerçek AIS transpondera sahip bir geminin varlığını eğer düzgün çalışan bir Amatör Alıcı İstasyon yoksa Marine Traffic vs gibi bir sistemde göremez ve kendisini de diğer gemi AIS ekranında gösteremez..
Aslında telefon ve tablet üzerinden bu sistem sadece dostlar beni görsün amacı ile kullanılmalı, yoksa seyir güvenliği anlamında belirttiğiniz gibi en yakın Amatör Alıcı İstasyonun internet paketine kalmış güvenliğiniz.
-
Eline sağlık, da ben mesela bu işi neden bıraktığını merak ediyorum. İlerleme ne durumda onu merak ediyorum. ?
İlerleme olmadı, bitti gitti! :)
Müsteşarlıkla görüşme yaptığım ve yönetmeliğin yeni yasaklarla güncellendiği dönemde İstanbul Boğazında, Üsküdar Sahilinde ve İzmit Körfezinde 3 tane büyük istasyonum vardı. İstanbul boğazının tamamı, Çanakkale girişine kadar tüm Marmara ve Darıcaya kadar tüm İzmit körfezini kapsama alanıma almıştım.
(http://www.gemitrafik.com/images/izmitkapsamaharitasi.jpg)(http://www.gemitrafik.com/images/istanbulkapsamaharitasi.jpg)(https://i.hizliresim.com/Dy2GQ3.jpg)
İzmit'teki kendi evimde, boğazdaki ailemin evinin çatısında (ev boğazda değil, Kavacıkta!) ve Üsküdardaki arkadaşımın terasında idi ve gayet dikkat çekici, özel olarak yaptığım yüksek kazançlı kocaman antenler ve bir sürü receiver-modem-converter vb. donanım vardı.
(http://wowturkey.com/tr380/k_ookten_moxon_anten.jpg)(http://www.gemitrafik.com/images/anten.jpg)
Aynı zamanda İstanbul boğazının tamamı için tüm simplex VHF telsiz kanallarını Internet üzerinden canlı yayınlıyordum.
Özel soğutuculu (çatı arası çok sıcak oluyordu!) VHF telsiz canlı yayın sunucusu;
(https://i.hizliresim.com/QpBymy.jpg)
Aynı dönem forumlarda aktif olarak yazıyor, anlatıyor, herkese destek veriyor, ateşli olarak bu işin ne kadar faydalı olduğunu anlatıyordum. O kadar göz önündeydim ki avukatlar ve sigorta şirketleri batan veya kaçan gemilerin AIS kayıtlarını istemek için beni arıyor (ki yine her zamanki gibi adımı, telefon numaramı sakınmadan yazıyordum her yere), yurtdışında gemi trafik hizmetleri altyapısı kurmak için benden teklif istiyorlardı! :D
Kongo Bandundu-Kinshasa arası 175NM kablosuz-güneş enerjili AIS tabanlı gemi takip sistemi projesi;
(https://i.hizliresim.com/o63yJb.jpg)
velhasıl, bunca istasyonu işletmenin hem mali hem manevi yükü çok geldi. Üstüne idari ceza ihtimali, müsteşarlıkla dalaşma ihtimali filan.. korktum.
Mali yükü için sponsor, reklam filan aradım ama işin arka tarafı yasal olmadığı için kimse adını-logosunu önüne koymak istemedi.
üstüne bir de İzmit'de Fethiye'ye göçme işi ortaya çıkınca, tüm istasyonları kapattım, cihazları sattım-dağıttım, kendime tek bir tane receiver bırakıp Fethiye'ye geldim.
Biliyorum ki Türkiye'de iyi şeyler cezasız kalmaz..
Şimdi kafam rahat..
-
Bu arada bu gemileri amatörce takip etme işinin idarece neden istenilmediği hakkında fikir vermesi için ek bilgi;
Boğaz Gemi Trafik Hizmetleri için 1 adet VTS istasyonu kurulumu : 5 Milyon USD
(Elbette sadece AIS değil, CCTV, RADAR, telsiz ve çeşitli meteorolojik - oşinografik ölçüm cihazları da var, ama trafik yönetimi için %90 AIS'den yararlanılıyor, tüm sistemin temeli AIS üstüne kurulmuştur.)
Bu istasyonlardan İstanbul, Çanakkale, Kocaeli, İzmir ve Mersin-İskenderun olmak üzere toplamda 100 civarı mevcuttur ve yenileri sürekli ekleniyor. Ayrıca Ankara'da bir yönetim merkezi var. Tahminim toplamda milyar dolara varmıştır yatırım.
Elbette bu süper projelerin yandaş firmalara verildiği, neredeyse hiçbir cihazın yerli üretim olmadığı, hem ithalat hem pazarlamadan birilerinin devletin kasasını boşalttığını tahmin edebilirsiniz.
Sırf ticari teknelere zorunlu olarak yerli üretim (!) AIS transponder takılma zorunluluğu yüzlerce milyon dolarlık bir sektör oluşturdu. Bunun yönetmeliğini kim yazdı? Malum yandaşlar..
Amatör AIS alıcı istasyonu maliyeti : Max. 1000 (bin) USD
Hadi buna RADAR, VHF, CCTV, Meteoroloji vb. fonksiyonları da ekleyelim bir istasyon olsun 50 bin USD
Hadi bir de tamamiyle wireless çalışsın, elektriğe ihtiyacı olmasın güneş-rüzgardan alsın, özel kulelerde olsun diyelim olsun 100 bin USD
Hadi bunun standartlarını yazalım, isteyen istediği fonksiyonlarda bu standartlara uygun kıyı bölgelerinden kendi istasyonlarını kursun, sisteme entegre etsin, verileri paylaşsın, tüm denizlerimiz görünür olsun, güvenli olsun.. Devlet bunu desteklesin, gençleri eğitsin, teknoloji üretsin, fikir geliştirsin, tüm dünyaya bu sistemleri ve bunu yapabilen insanları pazarlayalım.
Hoop!.. YASSAG HEMŞERİM!
-
yazık.. Peki benim anlamdığım şey şu; iki yıl içinde altı kez çanakkale boğazından geçtim. Her seferinde. Oncourse uygulamasında gemilerin konumu , hızı ve zamanlaması doğru çıktı. Madem sen kapattın, nasıl oluyor da oluyor ben gemileri doğru konumlarında görüyorum?
-
yazık.. Peki benim anlamdığım şey şu; iki yıl içinde altı kez çanakkale boğazından geçtim. Her seferinde. Oncourse uygulamasında gemilerin konumu , hızı ve zamanlaması doğru çıktı. Madem sen kapattın, nasıl oluyor da oluyor ben gemileri doğru konumlarında görüyorum?
Yeni istasyonlar kuruldu. (ama artık kimse adını ve gerçek koordinatını yazmıyor istasyon açıklamasına)
Ayrıca gemilerdeki internet olanakları arttıkça gemi telsiz zabitleri ilgi gösterdi, boş zaman hobisi olarak gezici istasyon işletiyorlar.
Genelde bu sistemde olacak hata eksik sinyaldir. Yani çoğunlukla gördüğün gemileri doğru görürsün ama arada görmediklerin olabilir.
Riski şöyle değerlendir;
- bu gördüğüm geminin koordinatı, hızı, rotası farklı ise ne olur?
- bu gördüklerim arasında görmediğim daha büyük, daha hızlı başka gemi(ler) varsa ne olur?
Dediğim gibi, bilmediğin bir koya gece chartplottera güvenerek girmek kadar güvenli.
öZgür (tapatalk)