Gönderen: Aygün Özçer - 28 Eylül 2017, 06:50:29
Bülent Büyükdağ kardeşimin duyurduğu gibi, bir geziye başladık, umarım kazasız belasız gerçekleştiririz. Hakkı Algın abi gibi devamlı yazabileceğimi sanmıyorum ama ara ara gezimiz hakkında bilgi vermeğe çalışacağız. Özel bir program yok, Yunan adaları, Korint,Messina Boğazı, Korsika Sardunya arası, Balear lar ve İspanya, Sonrasına Cebelitarık, Kanarya, Capo Verde ve Atlantik geçişi. Umarım beceririz, veya bir yerlerde buraya kadar deyip, sonrasına devam ederiz, yine deneriz. Sonuçta gezmeğe gidiyoruz.
Dün sabah 10.00 gibi planladığımız Selimiye den çıkış son anda Cansalını vardevelaya montaj etme kararımızla saat 11.20 gibi oldu. Sağolsun Necdet İnağ kardeşim yetişti,Melih Özdemir,Turhan Çiftçi kardeşlerimin de yardımlarıyla bitirip çıkabildik.
Kurucabük e kadar tam batı-kuzeybatı dan gelen 20 knot esen rüzgar daha sonra 30-35 arasına oturdu, karşıdan gelen kaba dalgalar Datça ya kadar devam etti. Saat 15.15 sularında limana bağlandık.
Sağlıcakla kalın
Sema - Aygün Özçer
S/Y Albatros
Albatros şu anda nerede:
http://www.marinetraffic.com/en/ais/home/shipid:5065226
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 28 Eylül 2017, 07:55:28
Selametle.
Gönderen: Ersin Böke - 28 Eylül 2017, 08:53:13
Sizi yormayacak şekilde anılarınızı , deniz rüzgar ve özellikle akıntılar hakkında bilgilendirebilirseniz çok sevinirim.
İyi seyirler diliyorum..
Gönderen: O.Utku Uçkan - 28 Eylül 2017, 09:08:26
Gönderen: Kemal Gündüz - 28 Eylül 2017, 09:19:45
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Kemal Tesbihci - 28 Eylül 2017, 09:30:48
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 28 Eylül 2017, 09:32:00
Gönderen: Öcal Turan - 28 Eylül 2017, 10:02:59
Bu sene Ege de seyir yapanlar , kafadan 30-35 knot rüzgarlara alıştık ,terbiye olduk. :)
Gönderen: nuri_kongur - 28 Eylül 2017, 16:19:52
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Eyüp Oğan - 28 Eylül 2017, 20:58:02
Her şey gönlünüzce olsun, iyi seyirler dilerim..
Selametle..
Gönderen: Cevat İpekçi - 28 Eylül 2017, 22:32:59
ödülü büyük. Yeni yerler görmek, farklı insanlarla tanışmak, bilgi edinmek.
Selametle gidin gelin. Gönlümüz sizinle.
Gönderen: Kenan Biçen - 29 Eylül 2017, 15:30:59
Selametler diliyorum Aygün reis.
İlgi ve keyifle okuyacağımız yazılarınızı bekliyoruz.
Yolunuz her daim açık, her şey kolayınıza olsun.
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 30 Eylül 2017, 10:10:54
Gönderen: Aygün Özçer - 03 Ekim 2017, 15:20:42
Nisyros Pali de bir gece kaldık, küçük bir liman sabah 07.00 de Astipelia ya doğru yola çıktık, Mandraki yi geçip Nisiros'u iskele bordamızda bırakırken küçük bir Yunan Sahil Güvenlik botu hızla
yanımıza geldi ve rotamızı sordu Astipelia dedik, bu rotadan gidemezsiniz, iskeleye dönüp gübeye gitmemizi ve Nisyros on güneybatı ucundan dönüp oradan gidin dedi, biraz az önce Türk radyo Secürite raporu vermekteydi, güney ege de tatbikat gibi birşeyler söyledi ama tam anlayamadık. Zaten en zoru verilen koordinatları not edip haritaya işlemek, bir türlü yapamıyorum. Sanırım bu sebepten izin vermediler
Mecburen güneye inince bizim sancak kontradan aldığımız rüzgar, 20 derecelere gelmeğe başladı, bir iki tramoladan sonra dalgaların çok büyümesi üzerine, bir an önce varalım diye anayelken ve motorla yola devam ettik. Rüzgar 20 knot civarında olmasına rağmen gelen büyük dalgalar (nedeniyle bir ara otopilotu bile devreden çıkarmak zorunda kaldık. Saat başı Olimpia radyo hava için Securite raporu yayınladı.
Sezon geçtiğinden galiba 6 saatlik yolda hiç tekne görmedik,sadece bir tane tanker gördük.
Astipelia ya 13.15 de demirledik, 5 tekne olduk, zaten liman 7-8 tekne olunca doluyor,
ertesi sabah yanımdaki İsveçliler Amorgas a gidince oların yerine iskeleye aborda olduk, daha sonra hava bastırmağa başladı, gün sonunda liman doldu, cumaya kadar buradayız.
Sağanaklarda limana dağdan sert civarnalar iniyor, tekneler birbirine giriryor, bizim yerimiz çok iyi,
herkes havanın düzelmesini bekliyor, güneye inecekler sabah erken kaçıyorlar.
Astipelia da sezon bitmiş hemen heryer kapalı, bir kaç turist ve yelkenciler var.
Geldiğimiz ilk gece Yunan düğününe şahit olduk, saat 20.00 sularında belki 40 araba, 20 motorsiklet, kornalar, gaz vermeler, eskiden atom dediğimiz patlayıcılarla sökün ettiler, patlayıcılar öyle ses çıkarıyordu ki yan teknedekiler tam siper oldu. Küçük meydan gibi yerde toplandılar sonrada kiliseye gitmişler, akşam boyunca patlamalar devam etti, Teksas gibi dedik.
Burada Burak adlı çok büyük bir Türk tur teknesini alıkoymuşlar, 100 000€ ceza kesmişler, personel teknede, uğrayıp halhatır sorup bir ihtiyaçları olup olmadığını sorduk.
Burada akşamları Şebnem Hn. ın yerine gidiyoruz, tüm tanıdıklara selamı var.
Cuma günü Amargos ertesi günü de Naxos yapmayı planlıyoruz.
Selam ve sevgilerimizle
Sema -Aygün Özçer
S/Y Albatros
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 03 Ekim 2017, 16:52:48
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 03 Ekim 2017, 22:42:49
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 05 Ekim 2017, 09:59:04
Gönderen: Sedat Oztekin - 05 Ekim 2017, 13:13:32
Gönderen: Atilla Serdar Erdoğan - 05 Ekim 2017, 14:14:09
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 05 Ekim 2017, 21:07:02
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 05 Ekim 2017, 21:09:31
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 05 Ekim 2017, 21:26:16
Gönderen: Zafer Dedeoğlu - 06 Ekim 2017, 00:07:16
Pruvanız neta olsun
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 07 Ekim 2017, 00:09:12
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 10 Ekim 2017, 09:34:27
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 12 Ekim 2017, 16:12:21
Gönderen: Mustafa Ertör - 14 Ekim 2017, 23:30:01
Gönderen: Zafer Türkmen - 15 Ekim 2017, 09:23:22
Belgin-Zafer Türkmen
SY Petunia
Gönderen: Kenan Biçen - 17 Ekim 2017, 13:01:20
Aygün ve Sema reisler esenliktemidirler?Onları nasıl takip edebilirim?
Mustafa reisim;
Tekne adı ALBATROS( us. bayraklı)Çok fazla Albatros olduğu için bazen marinetraffic de gözükmüyor.MMSI numarası 338199022,bununla daha kolay bulursunuz.
En son Egina Ada'sından çıktılar .Korent kanalına gidiyorlar.
Marintrafficde favorilerime kaydederseniz benim gibi her gün bakarsınız :)
Uzun yola çıkanları takip etmek ayrı bir keyif.
Selamlar.
Gönderen: Mustafa Ertör - 17 Ekim 2017, 16:55:40
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 18 Ekim 2017, 17:04:37
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 18 Ekim 2017, 22:38:35
Korint'ten karşıya geçtiler.
Epey yol aldılar şanslarına hava sert gidiyor.
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 01 Kasım 2017, 00:04:28
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 01 Kasım 2017, 11:58:34
Gönderen: Mustafa Ertör - 01 Kasım 2017, 13:50:24
Birkaç sene sonra ben de belki...?
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 01 Kasım 2017, 15:19:30
Ne güzel keyif keyif geziyorlar .Yetişmek zorunda oldukları bir yer yok.Belki birlikte
Birkaç sene sonra ben de belki...?
Gönderen: Kemal Tesbihci - 01 Kasım 2017, 16:27:21
Ne güzel, gerçekleşmesi dileği ile...Ne güzel keyif keyif geziyorlar .Yetişmek zorunda oldukları bir yer yok.Belki birlikte
Birkaç sene sonra ben de belki...?
Gönderen: Mustafa Ertör - 01 Kasım 2017, 17:46:24
Gönderen: Öcal Turan - 01 Kasım 2017, 23:20:20
Gönderen: Suat Zeybek - 02 Kasım 2017, 08:58:23
Tüm yelkenci dostlarıma nasib olur umarım uçsuz bucaksız sulara yelken açmak...
SM-N910C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 02 Kasım 2017, 10:39:02
Gönderen: Suat Zeybek - 02 Kasım 2017, 11:02:41
SM-N910C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Aygün Özçer - 08 Kasım 2017, 16:50:52
Sizlere Ankara dan yazıyorum. Albatros, İtalya nın Roccella İonica kasabasındaki Marina Del Grazie limanında bağlı, bizler hasrete ve ısrarlara dayanamayıp bir süre için ara verdik, baharın ilk ayında yola devam.
Bizi yola devam etmekten alıkoyan diğer birkaç husus daha var. Birincisi Shengen, vizelerimiz 5 er yıllık ancak altı ayda 90 gün Shengen ülkelerinde kalabilme zorunluluğu, bizi zamanı iyi kullanmaya zorluyor. Önümüzdeki yol bizi devamlı yol yapmaya mecbur kılacak, biz de bunu hiç ama hiç istemiyoruz, biz gezelim diye çıktık. Diğeri daha tali bir unsur, havalar, malum kış geldi, yol yapmak için sabah erken çıkalım diyoruz, sabah saat 08.00 de aydınlanıyor ve 17.00 gibi de karanlık basıyor, bilmediğimiz limanlara gece karanlığında girmekten de çekiniyoruz. Mesela bu sene update edilmiş Chartplotter da bir şey gözükmez iken Roccella girişinde tehlikeli hemen su altında batık gemi var. Her limana girerken Navionics HD kullanıyorum. Hatta bizim Chartplotter yine Trizonia civarında sapıttı, bizi karaya çıkmış gibi gösterdi, ona uyup gitsek sığlığa çıkacağız, dalga ve rüzgar birleşince denizin derinliği gözle pek belli olmuyor, yine Navonics HD imdada yetişti,(reklam gibi oldu ama haketti), whatsapp tan sordum, orayı burayı kurcaladım, GPS in yanında madeni bir şey varmı diye baktık, sonunda Ekber reis (Bişeyle oynamayın, orada hep olur düzelir dedi), 15 mil sonra kendiliğinden düzeldi. Yani tavsiyem karaya yakın yerlerde lütfen yedek bir harita sisteminiz olsun.
Havalar oralarda da iyice soğudu, ortalıkta ne tekne ne insan filan kalmamış, gittiğimiz yerlerin hemen hepsi yazlık, lokantalar, marketler, cafeler vs. kapanmış, bir kaçı açık. Gerçi herkesin yer bulamadığı, Trizonia, Argostoli vs gibi yerlere biz aborda oluyorduk, rahat oluyordu ama yine de insan insan görmek istiyor. Hava güzelse, keyifli oluyor, gezmesi filan iyi de hava kötü ise insan sıkılıyor, bir ara rüzgar ve yağmur dan Argostoli de teknenin kışlık kapatmasını yarım kapattım ki, dışarıda oturabilelim, tekne içine hapsolmayalım.
Elimde, Yunan adaları kitabından başka, kayınbiraderim Rıza Aycan ın hediye ettiği Rod Heikel ın 2017-2018 Mediterranean Almanac ı da var, tüm Akdeniz deki önemli noktaların marinaların bilgilerini içeriyor, buralarda satıldığını görmedim, Almanya da fuardan almış, çok faydası oluyor, uzun yol yapanların edinmesinde fayda var. Ayrıca Mediterranean Weather for Sailors kitabı var, iyice okudum ve artık öyle Posedion, sail grib la seyahat etmiyorum. Mezo scale denen detaylı haritalara ulaşım frekanslarını ve adreslerini veriyor, tavsiye ederim. Yolunuz 1 dereceden (60 mil) fazla ise genel değil daha dar ölçekli haritalara ihtiyaç oluyor. Yani genel haritada 12 knot diye geçiştirilen bir yolda 30 knot a kadar hava oluyor. Ekber reisin dediği gibi devamlı hazır olmalısınız.
Geçen bir arkadaşım, yahu 2-3 metre dalga vardı dediğim yer için "atma ben baktım 1,2 m gösteriyordu" demişti, bizi en çok dalga yordu, yine bir arkadaş ne güzel rüzgar hep apaz diyordu, biz ise apaz rüzgar olunca yolumuz uzayacak diye hayıflanıyorduk, çünkü rüzgar 25-30 knot civarında ve apaz ise dalga da apaz geliyordu ve büyük dalgaları bordadan yememek için rüzgara değil dalgaya göre gitmek zorunda kalıyorduk. Son olarak İon denizi geçişinde dalga haritasında hiç dalga yönü göstermeyen ama 1,5 m dalga gösteren , İtalya nın tam taban boşluğuna gelen bir yeri gördük, çamaşır makinesinde yol yapmak öyle birşey olmalı, sadece çalkalanıyorsunuz, bunu meşhur gezginlerin kitaplarında okuyordum, biz küçük ölçekte bir tanesini gördük.
Pilot kitapları iyice okumanın bir yararını da Kefolanya ya yaklaşırken gördük, Heikell şöyle rüzgar olur,5-6 bofor eser vs diye bir dolu dikkat çekiyordu, tüm adaların en yüksek dağı olan bu dağın eteklerinin çok rüzgarlı olduğundan bahsediyordu, biz rahat bir yelken seyriyle tam arma adaya yaklaştık, dağ kuzeyde rüzgar güney, güney batı, diyoruz ki rüzgarı dağın diğer tarafındakiler düşünsün, ama yine de ana yelkeni 3. camadana genoa yı 2. camadana indirdik, adanın altına doğru yol alıyoruz, ilerden rüzgarın geldiğini görünce kitapta yazılanlardan dolayı korkudan genoa yı kapattım, ama hala güney esiyor, biraz sonra 30 knot ı aşan önce batı sonra kuzeybatıya dönen bir rüzgarla karşılaştık ve sonraki 12 mil hep böyle idi Argostoliye girene kadar da 25 ten aşağı düşmedi.
Şimdilik bu kadar, bunlar bizim bu seyahetten edindiğimiz derslerden bir kaçı, daha bir dolu var, gezdiğimiz yerlere yönelik uyarıcı noktaları kendimce yazmaya çalışıyorum, fırsat buldukça yine yazarım.
Kalın sağlıcakla
Aygün Özçer
S/Y Albatros
Gönderen: Öcal Turan - 08 Kasım 2017, 17:23:14
Gönderen: Eyüp Oğan - 08 Kasım 2017, 17:49:53
Notlarınızı dikkatle okuyorum.
Keşke daha sık yazsanız..
Selam ve sevgiler..
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 08 Kasım 2017, 23:09:00
Gönderen: Suat Zeybek - 08 Kasım 2017, 23:35:09
Selametle.
SM-N910C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Halil Ergür - 09 Kasım 2017, 00:53:21
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 09 Kasım 2017, 10:42:01
Gönderen: O.Utku Uçkan - 09 Kasım 2017, 11:41:13
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 01 Mayıs 2018, 08:48:57
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 01 Mayıs 2018, 10:22:53
Gönderen: Serkan Güvenen - 01 Mayıs 2018, 10:32:19
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 01 Mayıs 2018, 17:29:29
Gönderen: Necip Bulut - 01 Mayıs 2018, 18:13:34
Gönderen: Kemal Gündüz - 01 Mayıs 2018, 21:47:01
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Aygün Özçer - 14 Mayıs 2018, 10:09:52
Sizleri epey ihmal ettim. Yazı yazma özürlü olduğumu şimdi daha çok farkediyorum.
22 Nisan da Sicilya Katanya ya indik, 2 gün Katanya,Siraküza, civarda meşhur olduğunu duyduğumuz Marzameni gibi yazlık köyleri gezdikten sonra, kiraladığımız araba ile Messina, Reggio Calabria şehirlerini geçerek teknenin bağlı olduğu Roccella Ionica ya geldik. Bu arda Katanya ve Siraküza gezilmesi ve görülmesi gereken şehirler diye düşünüyorum. Messina ve R. Calabria gayet çirkin şehirler.
7 gün sıkı sıkı çalışıp tekneyi yola hazırladık, Allahtan önemli bir sorun olmamış,marinacıları dedğine göre bu sene kış çok sert geçmiş yani orada sadece rüzgar var. Bir küçük ponton da batmış, pontona bağlı olan Alman son anda teknesini kurtarmış, iyi ki de içinde imiş. Ana direğe Harken Batcar sistemi monte ettim, umarım işe yarayacak, geçen sene gece yarısı rüzgardan yelkeni kapatamadığımdan kendi kendime söz vermiştim. devam edecek...
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 14 Mayıs 2018, 10:26:06
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 14 Mayıs 2018, 11:15:56
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 14 Mayıs 2018, 14:11:33
Gönderen: Eyüp Oğan - 14 Mayıs 2018, 14:20:46
Sevgili Heyamola cılar merhaba,Aygün Reis size de merhaba,
......................................................
Ana direğe Harken Batcar sistemi monte ettim, umarım işe yarayacak, geçen sene gece yarısı rüzgardan yelkeni kapatamadığımdan kendi kendime söz vermiştim.
devam edecek...
Harken Battcar sistemin maliyeti nedir?
Kullanmaya başladıysanız, deneyiminizi paylaşır mısınız?
İyi seyirler dilerim..
Gönderen: Aygün Özçer - 14 Mayıs 2018, 15:46:54
Selam ve sevgilerimizle Sema Aygün Özçer
SM-J510FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Tan Kaan Özkan - 14 Mayıs 2018, 15:49:29
Gönderen: Aygün Özçer - 14 Mayıs 2018, 16:26:32
İtalya nın güney bölgeleri ve Sicilya hakikaten fakir bölgeler, hele Calabria bölgesi dökülüyor, yıkık binalar, harap seralar, köhne ve çirkin şehirler,.
Biz sözleşmemizin bittiği gün olan 1 Mayıs günü Roccella Ionica dan avara olduk, Marina ve personeli gayet güzel ve uyumlu yalnız güvenlik diye birşey yok, tüm Roccella halkı yürüyüş için gelip marinayı tavaf edip gidiyorlar. Marina da kışı geçiren 10-15 tekne sahibi var onlar devamlı orada. Marinanın pizzacısı ise çok meşhur, metre hesabı pizza yapıyorlar ve daha kaliteli ve lezzetlisini halen görmedik. Sabah 04.30 da vara olup Messina boğazını geçerek Milazzo da Nettuna marinaya bağladık. Messina Boğazı için Il Stretto Messina gibi akıntıyı gösteren siteler var, ama sizin saatlerinize uyması şansa kalmış, Okuduklarıma göre Cebeli Tarık tan akıntı olursa4,5 saate buraya geliyor ve Kuzeyli bir akıntı başlıyor. Cebeli Tarıktaki okyanusa akıntı başlamadan önce de buradan yukarı akıntı başlıyormuş, kıyıya yakın seyrederek zorlanmadan geçtik, akşam saat 19.00 da bizim çağrılarımıza tek yanıt veren Nettuno marinaya mecburen bağlandık. Nettuno lar genelde şehrin göbeğinde oluyorlar ve çok pahalılar. (88 € artı elek. su parası kesildik.)
Gönderen: Aygün Özçer - 14 Mayıs 2018, 21:48:27
Ertesi gün yaklaşık 30 saat yol, 195 mil, Sardunya Villasimius a vardık. Uzun yol olunca havanın iyice kalmasını bekliyoruz, bu bize mazot parası olarak yansıyor ama daha az yoruluyoruz, 2. kaptan mutlu oluyor dolayısıyla ben. İon denizi geçişimiz bayağı kötü bir havada olmuştu. Gece yarısı 4 saat kuvvetli rüzgarda tekne kullanmak zorunda kalmıştım. Dalgalar da yandan hem karışık ve hem büyük olunca otopilottan çıkmak zorunda kalmıştık. Sorunsuz, yolun yarısında yelkenler açık son yarısı rüzgar kafadan geldiğinden motorla olmak üzere keyifli bir yolculuk yaptık. Villasimius ta alargada iki gün yorgunluk çıkardık. Villasimius da deniz mevsimini de açtım ama sadece 30 saniyeliğine. Deniz benim için hala çok soğuk, ama yan teknedeki 80 lik fransız hiç üşümemiş gibiydi. Villasimius tan Cagliari ye geldik, pazarlıkla 240€ ya 10 gün kalacağız, araba kiraladık, Sardunya ve Korsika yı karadan geziyoruz, şu an Korsika Calvi deyiz. Selam ve sevgilerimizle Sema Aygün Özçer S/Y Albatros
SM-J510FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Aygün Özçer - 14 Mayıs 2018, 21:50:33
m
SM-J510FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 14 Mayıs 2018, 21:52:53
Cep telefonundan yazıyorum, harf ve imla hataları için özür dileri
m
SM-J510FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Bu kadar güzel bir seyir anısında imlanın ne önemi var. Vakit ayırıp bizimle paylaşmanız bile büyük incelik. Keyifle takipteyiz. Selametle.
Gönderen: Ece Astunç Karabaş - 14 Mayıs 2018, 23:00:28
Yolunuz açık olsun,
Selametle... :)
Gönderen: Özgür Ökten - 14 Mayıs 2018, 23:23:12
Şarj sisteminiz ile ilgili ciddi bir sorun var gibi, nereden kaynaklı olduğunu anlamak için hem alternatör hem redresörün akülere verdiği voltajı ayrı ayrı ölçmek gerek.
Birinden biri aşırı voltaj verip (daha doğrusu şarj akımını akü dolunca kesmeyerek) aküleri kaynatmış (aşırı şarj etmiş)
Uzaktan tahminim suçlunun redresör değil alternatör veya onun bağlantılarında (uyartım ucu) olabileceği yönünde.
Uzaktan tarif etmek zor ama elektrikçi (veya eliniz avometre tutuyorsa siz elbette) aküler iki kaynaktan da ayrı ayrı şarj olurken ölçüm yaparsa kusuru bulur.
öZgür (tapatalk)
Gönderen: Aygün Özçer - 15 Mayıs 2018, 10:07:58
SM-J510FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Özgür Ökten - 15 Mayıs 2018, 11:31:17
Alternatörün sökülüp içindeki devre veya diyotların tamiri gerekir.
Marin elektrikçi bulamazsanız kendiniz söküp bir oto elektrikçisine de götürseniz yaparlar.
(http://www.brise.co.uk/dev/images/D/ALT-5020 Wiring.JPG)
öZgür (tapatalk)
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 15 Mayıs 2018, 11:38:29
Gönderen: Özgür Ökten - 15 Mayıs 2018, 11:43:31
öZgür (tapatalk)
Gönderen: Aygün Özçer - 15 Mayıs 2018, 23:21:05
Selam ve sevgilerimle
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 12 Haziran 2018, 11:09:15
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 12 Haziran 2018, 16:35:01
İspanya'dalar.
Allah Selamet Versin.
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 21 Haziran 2018, 21:25:49
Gönderen: O.Utku Uçkan - 21 Haziran 2018, 22:14:02
Gönderen: erdal duran - 22 Haziran 2018, 01:27:38
Gönderen: Kenan Biçen - 22 Haziran 2018, 13:37:47
SM-G900FQ cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 22 Haziran 2018, 13:59:56
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 22 Haziran 2018, 14:17:01
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 23 Haziran 2018, 21:11:47
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 26 Haziran 2018, 09:52:39
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 26 Haziran 2018, 13:35:21
ablacım dedim nasıl bir duygu Okyanusta olmak?
Şu yanıtı aldım; İzniyle paylaşıyorum.
İnanılmaz güzel: bir nokta kadarsın, ama varsın. Yalnızsın ama çok kalabalıksın, yorulurken çoğalıyorsun, bir iyilik duygusu ki .. Yeni bir dosta sarılır gibi
Gönderen: Serkan Güvenen - 26 Haziran 2018, 14:27:27
Az önce yazıştık;
ablacım dedim nasıl bir duygu Okyanusta olmak?
Şu yanıtı aldım; İzniyle paylaşıyorum.
İnanılmaz güzel: bir nokta kadarsın, ama varsın. Yalnızsın ama çok kalabalıksın, yorulurken çoğalıyorsun, bir iyilik duygusu ki .. Yeni bir dosta sarılır gibi
Çok güzel anlatılmış , bize de bir gün nasip olur inşallah .
Selametle .
Gönderen: Eyüp Oğan - 26 Haziran 2018, 16:20:54
İnanılmaz güzel: bir nokta kadarsın, ama varsın. Yalnızsın ama çok kalabalıksın, yorulurken çoğalıyorsun, bir iyilik duygusu ki .. Yeni bir dosta sarılır gibi
Şu yoğun seçim atmosferinden sonra çok iyi geldi..
Selametle..
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 26 Haziran 2018, 16:23:03
bir iyilik duygusu ki .. Yeni bir dosta sarılır gibi
Gönderen: Erman Yerman - 27 Haziran 2018, 00:01:13
Ben en çok şurayı sevdim;Ne güzel söylemişler çok etkilendim..
bir iyilik duygusu ki .. Yeni bir dosta sarılır gibi
Sanki o dost hep orada kollarını açmış beklermiş de biz bir türlü sarılamıyoruz gibi bazen de...
SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 20 Kasım 2018, 09:53:54
Gönderen: Kemal Gündüz - 20 Kasım 2018, 10:12:13
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 20 Kasım 2018, 10:41:54
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 24 Kasım 2018, 14:53:48
Perşembe sabah TSİ 09:00'da demir almışlardı.
Gönderen: Özgür Ökten - 24 Kasım 2018, 16:21:27
(https://i.hizliresim.com/y6nV77.png)
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 24 Kasım 2018, 17:05:52
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 25 Kasım 2018, 01:25:45
Gönderen: Murat Ayduk - 26 Kasım 2018, 16:38:19
Allah selamet versin...
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 27 Kasım 2018, 08:08:21
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 30 Kasım 2018, 23:05:52
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 30 Kasım 2018, 23:48:41
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 04 Aralık 2018, 10:05:31
Bu vesile ile, herkese selam ilettiler. Teşekkür ettiler.
15-20 arası bir hava ile salına salına gideceklermiş gibi görünüyor.
Allah Selamet Versin.
Gönderen: Özgür Ökten - 04 Aralık 2018, 15:03:43
(https://i.hizliresim.com/4jDV8Q.png)
Bundan sonra karasal AIS sistemlerinin dışını çıktıkları için ancak Satellite (uydu) AIS takip sistemlerinden takip mümkün.. ücretli olunca 6 saatlik aralıklarla konum takip edilebiliyor, ücretsizde 24-48 saat gecikmeli olarak harita üzerinden yaklaşık nerede olduklarını (koordinat bilgisi olmadan) görebileceğiniz.
Gönderen: Özgür Ökten - 04 Aralık 2018, 15:09:59
Bayramda Göcek koyları gibi değil mi!? :D
(https://i.hizliresim.com/jgLN3n.png)
(düzeltme: Bunlar tamamı değil.. sadece gerçek bir AIS vericisi olan veya onCourse yazılımı ile uydu internet bağlantısı ile Self-Reporting yapanlar.. AIS cihazı olmayan maceracılar görünmüyor burada..)
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 04 Aralık 2018, 16:09:43
Bunlar da şu an Atlantik geçişi yapan ÖZEL teknelerin tamamı!
Bayramda Göcek koyları gibi değil mi!? :D
[/i]
Bunun üzerine konuşulmalı.
Gönderen: Özgür Ökten - 04 Aralık 2018, 22:43:44
Atlantik geçmek de bir tüketim modası oldu sanırım..Bunlar da şu an Atlantik geçişi yapan ÖZEL teknelerin tamamı!
Bayramda Göcek koyları gibi değil mi!? :D
[/i]
Bunun üzerine konuşulmalı.
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 04 Aralık 2018, 22:46:33
Gönderen: Ece Astunç Karabaş - 04 Aralık 2018, 23:09:01
Gönderen: Erman Yerman - 04 Aralık 2018, 23:23:37
Konu açılınca marine traffic'ten 1000 km ölçekte Atlantik ve Akdeniz havzası özel tekne yoğunluğunu karşılaştırdım.Atlantik geçmek de bir tüketim modası oldu sanırım..Bunlar da şu an Atlantik geçişi yapan ÖZEL teknelerin tamamı!
Bayramda Göcek koyları gibi değil mi!? :D
[/i]
Bunun üzerine konuşulmalı.
Atlantik bildiğiniz anababa günü hakkaten de..
Böyle bakınca pek bir kolaymış gibi geldi. Sanki herkes orada...
SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 14 Aralık 2018, 09:28:23
Gönderen: Erman Yerman - 14 Aralık 2018, 09:44:54
Yolu da yarılamışlar.. selamette olsunlar..
SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Zafer Dedeoğlu - 14 Aralık 2018, 12:29:23
Kanarya adalarında da Ocak ayında benzer karnaval yapılıyor. Sırf bu yüzden Ulaş Rüşvanoğlu Atlantik geçişini 1 sene erteleyip karnavalı izleyip, sonra da ayda 40 dolar harcamayla( !O__ vs dahil) Gambia da uzun süre kaldıktan sonra tek başına Atlantiği geçmişti :)xx :)xx
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 14 Aralık 2018, 13:30:09
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 15 Aralık 2018, 11:31:10
Sabaha karşı geldi bu koordinat. Günde iki defa geliyor. Bence hiç fena gitmiyorlar. 7-8 güne Barbados'ta olurlar sanki.
Dün gece uydu telefonuyla konuştuk. Herkese selamları var.
Deniz biraz hırçınmış. Suat Reis hava durumunu inceledi. Pazar günü hava kalıyor görünüyor. Eğer sabredemeyeceklerse, 1 derece kadar daha güneye inmeleri gerektiğini söyledik. Birazdan koordinatlar gelir, ne yaptıklarını görürüm.
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 21 Aralık 2018, 16:29:58
Artık buradalar
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 21 Aralık 2018, 17:06:38
http://<a href="https://hizliresim.com/Gm5PMv"><img src="https://i.hizliresim.com/Gm5PMv.jpg"></a>
Artık buradalar
Barbados, geçiş bitmek üzere, tebrikler .
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 21 Aralık 2018, 18:01:14
Gönderen: Erman Yerman - 21 Aralık 2018, 18:07:04
17. gün. hiç fena değil.İdeal süre abi... 16-17 gün.. Tebrik ediyorum.. güzel haberlerini almaya devam ederiz umarım...
SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 21 Aralık 2018, 21:43:30
Gönderen: Kaan Erdem - 21 Aralık 2018, 22:15:10
Darısı bundan sonraki etaplara.
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 21 Aralık 2018, 23:02:07
Gönderen: Kemal Gündüz - 22 Aralık 2018, 08:27:34
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Murat Ayduk - 24 Aralık 2018, 16:02:37
Darısı başımıza...
Gönderen: Mehmet Sürücü - 04 Ocak 2019, 10:31:23
Heyamola hey, Burası "akılçelen" bir yer. Kargayı dalgıç, balığı astronot yapar mı, diye düşünüyorum birkaç gündür.
Dağları ormanları bıraktırır mı gezenti, ayaklarının altındaki toprağı yalınayak duyumsayana?
Bir öykü vardı; Ferit Edgü'nündü sanırım, Çığlık adlı kitapta, “Yusuf’un Utkusu’ adlı öykü şöyle başlıyordu;
“Yusuf’un tutkusu uçmaktı.” bir çeşit Hezarfen Ahmet Çelebi öyküsü. Yıllarca denemeler yapıyor Yusuf. Derilerden, keten kumaşlardan, zar gibi ince tüllerden kanatlar yapıyor, tellerle, ince çıtalarla, balmumuna batırılmış iplerle sağlamlayıp yüksek yerlerden kendini boşluğa bırakıyor. Gerçeğin, doğanın “romantik” olmadığını en iyi deneyenler bilir. Yusuf da defalarca yere çakılmış, orasını burasını kırmış, genç yaşta sağlam kemikciklerini kıra büke eğri büğrü bir beden taşır olmuş. Ne gam! Umurunda mı. Onun bir tutkusu var. Gece demez gündüz demez uğraşır didinir bunun için. Sonunda başarır da. Karısı, Yusuf ufukta kaybolurken şöyle der;
"Her zaman inandım Yusuf'uma, Bir gün başaracağına inanıyordum. Dile kolay, yirmi yıl. Bununla, yalnız bununla uğraştı. Şimdi . . . Böyle yükselmişken, bir daha geri döner mi bilemiyorum. Sanırım onu aşan bir şeydi bu. Ne bulacağını bilmiyordu. Göklerde demek istiyorum. Şu anda ne buldu, bilmiyorum. Bilmem anlatabiliyor muyum? Eğer benim bildiğim Yusuf'sa uçabildiğince uçacaktır. Onun utkusu bana yeter."
Selam olsun denizdeki TUTKULU Yusuf’lara.
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 31 Ocak 2019, 23:19:24
Zevkle devam.
Martiniğe doğru yükseliyorlar. Artık Karayiplerin keyfini sürüyorlardır umarım. Selametle
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 01 Şubat 2019, 09:09:49
Zevkle devam.
Martiniğe doğru yükseliyorlar. Artık Karayiplerin keyfini sürüyorlardır umarım. Selametle
Tam öyle yapıyorlar; "o ada senin bu ada benim, yelkovan kuşlarının peşi sıra."
Gönderen: Eyüp Oğan - 13 Nisan 2019, 22:41:28
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 14 Nisan 2019, 17:13:22
Gönderen: Aygün Özçer - 22 Nisan 2019, 16:46:17
Öncelikle, yazma özürlü olduğumdan destek veren, soran, tebrik eden tüm dostlara zamanında yanıt veremediğim için özür dileyerek başlayayım. Bu yolculukta bu yörelerde gezmeyi düşünen dostlara kendimce, neler yaşadığımızı ve kendime çıkardığım dersleri de yazmak istiyorum
Albatros şu anda Venezuela kuzeyindeki Hollanda Antillerinin Curaçao adasındaki bir çekek yerinde, biz de hem sorumluluklardan dolayı hem de seçime yetişelim diye bu seyahatimize erken ara verdik.
Son yazımdan sonra neler yaptık, tekneyi, Şengen in 6 ayda 90 günlük kısıtlaması nedeniyle 24 Temmuz 2018 de Kanarya adalarının Lanzarote adasının başşehri olan Arrecife nin Lanzarote Marina sına bırakmıştık. 7 Kasımda tekrar gelerek hazırlıklara başladık. Lanzarote Marinanın Kanarya adalarının en emniyetli marinası olduğu söyleniyor, buralarda devamlı 15-25 knor kuzeyli rüzgarlar var, arada bir güneyden çok sert rüzgar geldiği söyleniyor, adalardaki marinalar hep kuzeyli rüzgarlara göre yapıldığından, mendirekleri aşan dalgalar bazı marinalarda tekneleri batırıyormuş. Finger (Parmak) pontonlar olduğundan marina içindeki 3 m lik gelgit tekneleri zorlamıyor sadece iskeleden karaya çıkmak bağlantı köprüsünün eğiminde dolayı zorlaşıyor. Marina Las Palmas gibi büyük bir şehirin yanında olmadığından deniz malzemesi bulmak Las Palmas kadar kolay değil ama yine de hemen herşey var.Buradan düzenlenen bir RORC yarışı var. Lanzarote Grenada arası. Ama pek fazla katılım sağlayamıyorlar.
Büyük bir süpriz olarak, bir dolu kitabın yazarı, ARC nin kurucusu, Cornell Oddesy yarışlarının da kurucusu Jimmy Cornell 3 gün için 3 adet konferansla buraya gelmişti. Konular: Atlantik geçişi ve sonrası,Pasifik; Climate Change ve Q&A (Soru cevap), toplam 8 saat hem kendisini dinledik, sorular sorduk, kitaplar imzalattık. Büyük deneyim sahibi bir denizci.
15 günlük bir hazırlıktan sonra yola çıktık, Lanzarote den Cape Verde, Mindelo 1000 mil, yani Las Palmas tan 200 mil fazla.
İlk gün çok yağmurlu idi, yağmur iki gün devam etti, önümüzde giden şimşekli bir boradan kaçmak içinde ayrıca bir dolu zigzag yaptık, bu adaların etrafında kuzeyden gelen rüzgarın adaya çarpmasıyla oluşan ve mevcut rüzgarla birleştiğinde 40 knotlara çıkan Acceleration zone denen bölgeler var, bir kaç mil akıntıda olunca bayağı tehlikeli durumlar oluşabiliyor, adadan 2-3 mil açıkta başlayıp 10 milden sonra bir şey kalmıyor. Yeterince açıldık artık bitti derken bir tanesine tam arma yakalandık az daha broç yaşacaktık. (Kıssadan hisse: Pilot kitaplar çok önemli , yeni yerleri gezenlerde mutlaka olmalı ve satır satır da okunmalı).
Rüzgar tahminleri sadece tahmin, bu geçişte rüzgar tam pupanın her iki tarafında 30 derecelerde geldi, ana dalga 8 sn de bir sancak kıç omuzluktan diğer dalga ise iskele kıç omuzluktan 12-13 sn de bir ve daha yüksek geldi, dalgalar genelde 2 m (Orta yüksekliği) ama iskeleden gelen bazen 3 m yi buldu, bazen üstüste çakışıyorlar ve o zaman tekne savruluyor, 30-35 derece yatıyor ve otopilot düzeltene kadar iki S çizip kendine geliyor, bu arada tersten dolan anayelken tekrar düzeldiğinde büyük bir patlama yaşanıyor, geceleri bu patlamalar insanı irkiltiyor. Önceleri Cenoa yı gönderle açtığımız ve kavança yumuşatıcımıza (Ben de Walder Bumba var) güvenerek ayı bacağında gidiyorduk. Bazı denizciler preventer kavança önleyici olarak bumbayı başından en öne koç boynuzuna bağlayarak arkaya getiriyorlar, ben de öyle yaptım ama sert bir rüzgarda kilidi kırınca vaz geçtim. Bazı denizciler de bumbayı 2-3 yerden bağlayın diyor ama tehlike anında hemen açılması gerekebileceğinden bana çok uygun gelmiyor. Nasıl gidip çözeceksin veya her birine ayrı makara sistemi yapmak lazım.
Zaten sondan bir önceki gece, yine sert rüzgar olduğu bir zaman saat 02.00 gibi önden gelen bir kırılma sesiyle irkildik, baktığımızda gönderin bir ucunun boşta sallandığını ve cenoa nın ters sarılarak balon yaptığını gördük, kafa lambasını takarak emekleyerek öne gittiğimde direkteki gönder rayının bir parçasının kırılmış olduğunu gördüm, bağlantıları çözüp gönderi güverteye yatırdım her iki ucundan bağlayarak emniyete aldım, yine emekleyerek havuzluğa gidip cenoanın iskota halatlarını çözüp toplayarak başa geldim bunları istiralyanın önünden 7-8 tur döndürüp furlingi gererek cenoanın yaptığı balonu açtım yine emekleyerek gelip iskotaları bağlayıp gerdik. Cenoa iskotalarım 3-4 tur fazla olduğu halde , genoa yı sarınca yine de tam olarak kapanmıyor, çok gerekirse iple sarıp kapayacağım. Dalgalı denizde istiralya önünde çalışmak hem tehlikeli hem yorucu idi. Bu arada emekleyerek havuzluğa gelirken, kafa ışığıma geldiğini sandığım ve tekne yanında yüzen koca koca kalamarların kırmızı gözlerinin seni takip etmesi de epeyi korkutucu idi. (KH: Kafa ışığım şarjlı ve büyük işimi gördü size de iyisinden birkaç tane bulundurmanızı tavsiye ederim, ayrıca mutlaka bir çift dizlik alıp havuzlukta kolay ulaşabileceğim bir yere koyacağım,)
Bu geçişte günde ortalama 136 mil yapmışız, geceleri mutlaka hava iyi olsun olmasın, ana yelken 2. Camadan ve cenoa 5 tur sarılı oluyor, geceleri İngilizlerin gale veya daha serti squall dedikleri sağanak ve boraları göremiyoruz, gündüz görüp yelkenleri küçültüyoruz ama gece eğer hava kapalıysa ki genelde öyleydi, göremiyoruz, radar açınca bunları görüyoruz ama çok amper çektiğinden sadece hava çok kötü olduğunda radarı açtık.
Aldığımız hava tahminlerine göre, 90 millik yolumuzun kaldığı Mindelo ya varmadan önce, son gün , sakin bir hava olacaktı bizde yevaş gidip yolda oyalanırız diyorduk ama çok sert rüzgarlarla karşılaştık ve çok hızlı gitmeye başladık, cenoa yı sarsakta tam kapanmadığından 1,5 m açık kaldı, ana yelkeni kapadık ama akıntıyla beraber bu vaziyette bile saatte 5 mil yol yapmağa başladık ve gece yarısı vardığımız Mindelo açıklarında 5 saat bir doğu bir batıya giderek sabahın olmasını bekledik.
Cape Verde Mindelo marina bir kaç iskeleden oluşan basit bir marina, burda Atlantik geçecekler ve bu amaçla gelip buraya çakılanlar var. Cabo Verde (asıl adı) Mindelo hakkında Noonsite ta yazılanlarla bir alakası yok, girişte hiçbir problem yaşanmıyor, tekne evrakları ve pasaport yeterli gereisini orada hallediyorsunuz, 5 € giriş bedeli, en önemlisi adalara giriş yapılacak yerler belli ve mutlaka oralardan girilmeli (Port of Entry), deniz yüzünden başka bir ada veya koydan gelseniz bile söylenmemeli, bu konuda çok hassaslar. Marinada kazıkçı bir deniz dükkanı var, gönderimin koptuğunda kaybolan 8 cm lik pimini 240 TL ye yaptı. Şehirde ki marketlerde ancak temel ihtiyaç maddeleri var, alışveriş işi Kanaryalarda bitirilmeli. Halk fakir ve onurlu, satıclar askıntı olmuyor, hırsızlık vs duymadık, Noonsite da bu konudaki yazılanların hiçbirine ne şahit olduk ne de duyduk.
Burada hergün 3-5 tekne geçişe başlıyor, arkadaşları korna ve düdüklerle uğurluyorlar, bazıları da sessiz sedasız gidiyor.
Biz, Fransız Teo Katamaranı (Özlem Hn., eşi Jan ve oğulları Teo) ve İzlandalı Lara Croft teknesiyle beraber geçişe başlayacağız, hepimizde uydu telefonu var ve her sabah 10 da birbirimize konum atacağız.
Hergün yazmaya çalışacağım.
Selam sevgiler
Aygün Özçer
Sema-Aygün Özçer
S/Y ALBATROS
Gönderen: Enes Save - 22 Nisan 2019, 17:35:45
Gönderen: Oğuzhan Oğuz - 22 Nisan 2019, 20:16:34
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 23 Nisan 2019, 13:17:32
Gönderen: Kenan Biçen - 23 Nisan 2019, 13:57:10
Hoşgeldiniz.
Gönderen: Aygün Özçer - 23 Nisan 2019, 15:55:33
Hoşgeldin dileklerine teşekkür ederiz. Siteye resim, video yüklemeyi bilmiyorum, öğreneceğim, Bülent Büyükdağ kardeşimden yardım isterim, bir de o işlere eşim bakıyor, ben resim çekenlerden de değilim, ondan rica edeceğim.
Devam edeyim, Mindelo da 4 gün hazırlıktan sonra öğleden sonra 15.30 gibi yola çıktık, aldığımız hava raporlarına göre 2. Ve 3. Gün hava kalacak, gerçekten de öyle oldu, sağolsun Bülent ve Suat Kaptan bu geçişte hava durumu konusunda beni yalnız bırakmadılar, onların tavsiyesiyle kuzeyde oluşan havanın etkisinden kaçmak için güneye 2 derece indik, daha uygun havalarla karşılaştık; asimetrik balon ve cenoayı gönderle beraber açtık, bir ara o da yetmedi motorla yol aldık.
Otopilot, AIS, chartplotter, radyo, buzdolabı ve göstergeler devamlı açık, böyle olunca 560 W güneş panelleri ve rüzgar türbinim gündüzleri yetiyor (yaklaşık 20 amper devamlı sarfiyat var, dalga çoğalınca otopilota daha çok iş düşüyor ve 25 amperleri buluyor) ama gece olunca aküler bunlara yetişemiyor, gündüz de hava kapalı olunca yine yetmiyor, gerçi rüzgar türbinim, rüzgarın devamlı ve çok olmasından dolayı hayatının amperini verdi ama yine de her gece ya jeneratörü, hava iyice kalmışsa da motoru 1200 devirde 3-4 saat çalıştırmak zorunda kaldık. Yine de ikisi Milazzo da kaynayan Bosch akülerin diğer ikisi yol bitiminde kaynayıp sıfırladılar.(Bir daha Bosch a bulaşmam).
Atlantik geçişinde de, aynı Cabo Verde geçişi gibi, hem 160 dereceden hem de 110 dereceden iki ayrı dalga vardı, 1000 mil yani yolun yarısına gelene kadar çok konforlu bir geçiş olmadı, yandan gelen yüksek dalgalar havuzlukta bile devamlı bağlanmamızı ve dikkatli oturmamızı gerektirdi. Tekne devamlı ard arda iki S çizdi. Yola beraber çıktığımız teknelerden katamaran olanı kuzeye doğru çıktı ve çok hava yedi, Mindelo da konuştuğumuzda çok rahat ayıbacağı (yabancılar papillion-kelebek diyor) yaptığını söylüyordu ben de yelken terslemiyor mu diye soruyordum, o da “o kadar olur” diyordu, 6. Gün sonunda, sert gelen bir rüzgar sonunda yelken terslemiş ve istemsiz kavança sonunda bumbayı tutan pimi kırılmış, bumba neyseki güverteye bir yerleri kırmadan düşmüş epey sıkıntı çekmişler, artık sadece genoa ile gittikleri haberini aldık, biz de ana yelkenin terslemesine dayanamayıp, 5 günde ana yelkeni kapamıştık, yeterli rüzgar olduğundan sadece cenoayı açıyoruz. Bu arada 2 sene önce Astipelya da karşılaştığımız Ekber Levent reise geçişlerde en çok ne kırılıyor diye sorduğumda bumba pimi demişti, ben de 6 adet bu pimden yedeklemiştim, buna rağmen ana yelkenin patlama sesine dayanamadık, iki yerden preventer bağladım yine de tersledi.
Beraber yola çıktığımız İzlandalı kardeşler 5. Günün sonunda bizden 200 mil uzaktaydılar, diğeri ise 100 mil uzaktaydı, yani ne kadar beraber çıksanız da teknelerin tipleri, büyüklükleri ve tercihlerinden dolayı hemen herkes bir yerlere dağılıyor. 6. Günün gece yarısı tam önümüze çıkan Japon açık deniz balıkçı teknesi haricinde bazen 3-4 gün AIS, hiçbir gemi ekosu göstermedi (100 mil etrafı gösteriyor), balıkçı teknesi balık avladığından telsiz çağrılarımıza da yanıt vermedi, dümen kırarak 3 mil açığından geçtik, iyi ki her saat başı kalkıp etrafı gözlüyoruz.
Açık denizde fazla uyaran olmadığından, insan hemen taş devri ayarlarına dönüyor, ışık açınca etrafı görmek zor olduğunda hava aydınlıkken, saat 6 gibi, karanlık olmadan akşam yemeğini yiyorduk ve saat 19.30 da hemen uykumuz geliyor ve birimiz genelde ben uyumağa çalışıyorduk, hiç kamarada yatamadık, yatanlara da hayret ediyorum, bu iş için ayarladığımız sancak arka kamara, arkasında devamlı çalışan otopilotun sesi, teknenin her yerinde gelen gıcırtı sesleri ve yandan vuran dalganın sesiyle bence uyunabilecek bir yer değil, ikimiz de hep güvertede yattık. İlk on gün Kanaryalardan gelen soğuk akıntının da etkisiyle kazak, polar vs daha sonra sadece kazakla uyuduk. Sabahta gün doğmadan kalkıyorduk, gece saat 24 e kadar Sema, sonra ben nöbet tutuyordum, bu düzen yol boyunca böyle devam etti. Zorlanan olursa diğerini kaldırıyordu. Biraz yorucu ama rutine binince, alışılıyor. Okyanusun dalgaları ve gün batımları harika. Denizci arkadaşımız Gülin Bozkurt “Okyanus alışkanlık yapar” diyordu, hala özlüyoruz.
9. günün gecesi yine ters bir rüzgarla gönder rayımızdan 30 cm lik bir parça daha koptu yine aynı şekilde emekleyerek git, gönderi neta et gel, bu sefer cenoa balon yapmadı, ona sevindik, hepte gece oluyor, dalga çok olduğundan bu sefer çift emniyet kemeri ile gittim. Bu arada, benim can halatlarımın (Jackline) bir ucu mataforamın ortaya yakın bölümüne diğer ucu önde staysailin ayağına bağlı yani her ikisi de teknenin ortasına yakın bir yerde, eskiden ben de arka ucu koçboynuzlarına bağlıyordum ama okuduklarımdan ve gördüğüm videolardan, denize düşenlerin tekneye bağlı olsalar bile teknenin yol almasından dolayı kafalarının suya girmesiyle boğulma ve yine aynı şekilde teknenin yol alması dolayısıyla sürtünmeden dolayı oluşan büyük güçlerce kemer karabinalarının açıldığını öğrendim, hatırlarsanız iki sene önce, Pasifikte Dünya yarışında tekneden düşen İngiliz bir denizci 36 dakikada sudan çıkarıldığı halde boğulmuştu, bu kişi emniyet kemeri ile bağlı olduğu halde kemerinin karabinasındaki yassı çeliğin, koç boynuzuna takılmasıyla oluşan güce dayanamayıp, eğilip, açılmasıyla tekneden uzaklaşmış, hemen farkedilip, hepsi profosyonel olan ekip tarafından, dönülüp alınmasına rağmen boğulmuştu. . Öncelikle düşmeyi önlemek lazım, zaten dalgalı bir gecede denize düşen birini bulmak ve denizden çıkarmak imkansıza yakın. Epey tecrübeli bir denizci arkadaşım herkes yana bağlıyor diye buna karşı çıktı ama benim fikrimce benim sistemimin daha güvenli olduğunu savunuyorum. Ayrıca bu gidişimde yassı olan jackline ları da artık yanda olmadığından ve üstüne basılmadığından, havada gittiğinden normal halata çevireceğim, çünkü emniyet kemerlerinin karabinaları yandan çekildiğinde kolay çalışmıyor, yani sen başa veya arkaya giderken senle beraber gelmiyor devamlı çekiştirmek gerekiyor, emniyet kemerine de normal yuvarlak çelikten karabina koyacağım. (Lütfen bunu ayakta yürüyerek giderken denemeyin iyice eğilmiş veya emekleyerek giderken çekmeyi deneyin).
Bu yola gideceklere bir tavsiye de tekne içinde hemen her yere tutamak koyun, ben tekne içine her yere paslanmaz çelik çeşitli uzunlukta tutamaklar monte ettim, masa kenarı, dolap yanı, master kabin içi vs . sallanan bir teknede bunlar elzem, bir de tüm dolaplara, kilidi sağlam olup olmasın, sürgü kilit taktım, buzdolabı, harita masası gibi yatay olanlara bile. Farş tahtalarını da kendimce emniyete aldım. Yani tekne içinde oraya buraya uçacak birşey kalmadı. Depo olarak kullandığımız iskele kamarada da malzemeleri ve yedek yelkenleri ağlarla emniyete aldım.
Okyanus kendi bulutunu kendi yaratıyor, yani bulutlar burdaki gibi bir yerden gelip bir yere doğru gitmiyorlar, sabah bulut yok birden heryer bulut olup rüzgarla batıya gitmeğe başlıyorlar.
Devam edeceğim
Selam sevgiler
Aygün Özçer
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 23 Nisan 2019, 17:03:05
Yalnız okyanus için değil bizim gibiler için de lazım bilgiler.
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 23 Nisan 2019, 17:37:44
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 23 Nisan 2019, 17:39:22
Gönderen: Kemal Tesbihci - 23 Nisan 2019, 19:04:59
Gönderen: Serkan Güvenen - 24 Nisan 2019, 08:13:32
Paylaşımınız için ayrıca teşekkür ederim , sabırsızlıkla devamını bekliyor olacağım .
Gönderen: nuri_kongur - 24 Nisan 2019, 13:22:40
Gönderen: Hulusi Gülen - 25 Nisan 2019, 08:59:05
Gönderen: Eyüp Oğan - 25 Nisan 2019, 21:32:17
...................
Devam edeceğim
Selam sevgiler
Aygün Özçer
Aygün Reisim, yazılarınızı tekrar görmek harika, devamını merakla bekliyorum..
Sema hanıma selamlar..
Selametle..
Gönderen: Erman Yerman - 26 Nisan 2019, 13:24:11
Çok değerli paylaşımlar çok sağolunuz. Okyanus şimdiden alışkanlık yaptı, heyecanla devamını bekliyoruz..
Gönderen: Aygün Özçer - 26 Nisan 2019, 16:37:31
Farkettiğiniz gibi sadece bence önemli olan ve kendimce bilinmesinde yarar olan şeyleri yazmağa çalışıyorum, bunlar sadece benim fikirlerim ve deneyimlerim , bazı önerilerim herkese doğru gelmeyebilir belki de yanlış yorumlamışımdır.
Yine, bir kere başıma gelen bir olayı anlatayım, daha yeni olan denizci kardeşlerime de yardımcı olabilir. Normalde, eskiden beri, genelde tek başıma seyir yaptığımdan cenoa nın furling halatını, kilidi açıp, önceden ipin üzerine çizdiğim işaretlere gelene kadar bir miktar öne doğru boşaltıp, kilidi kapatıp, eldivenle halatı gererek tutup, sonra diğer elimle iskotayı çekiyordum, ama bu uygulamam, okyanusta rüzgar devamlı 15-25 knot estiğinden, çok kötü sonuçlandı, ilk günlerde yine böyle yaparken cenoa iskotasını çektiğimde hızlıca dolan cenoa yüzünden furling halatı sıkıca tuttuğum ve eldivenim olduğu halde elimi yakıp gerildi, bir süre sonra rüzgar çoğalınca küçülteyim dedim furlingi halatını çektim fakat halat gelmedi ve bende şafak attı, gidip baktım hızlıca dolanan furling halatı üstüste binmiş, yelkendeki güçle de açılır gibi değil, zaten pupaya yakın 160 derece gidiyoruz yani en kolay cenoa kapama açısı ama kımıldamıyor, denizci bıçağının düğüm çözme parçasıyla bir saatlik uğraş sonunda furling in halatını sıkıştığı durumdan çözebildim. Şimdi furling halatını hava sert olsun olmasın vinçten çevirmeden ve germeden bırakmıyorum, bir de denizci bıçağı lazım.
Balık tutmayı hayatım boyunca sevemedim, sağolsun İzmir li bir arkadaşım tüm takımları düzüp vermişti, sakin havalarda oltayı attım ama 3 tane kaşık kestirince, kaşıktan sonra tel takınca okyanusun en küçük mahi mahi sini tuttum, tam porsiyonluk, tuttum denir mi bilmiyorum çünkü olta zavallının gözüne girmişti, yani geçerken takılmış. Daha sonraki denememde de misina ortadan kopup tüm takımla gitti, bir daha da atmadı, belki bu geçişimde yine atarım. Bu arada eşimin tutarsan kendin temizler kendin pişirirsin sözleri de etkili oldu. Dalga da içeride iş yapmak kolay değil, hem deniz tutuyor hem ortalık dağılıyor. Karayiplerde ise Ciguatera hastalığı var diye atmadık.
Atlantik i 16,5 günde geçtik son gece Atlantik bize güle güle diyerek 5-6 borasını yolladı, tüm gece, devamlı, radarla, büyüklerinden kaçmağa çalıştık. 21 Aralık 2018 tam öğle saatinde Barbados un St.Port Charles giriş iskelesine ulaştık, gümrük,vs herşey 50 m ilerideki binada, görevliler güler yüzlü ve çok yardımcı oluyorlar. Los Angeles ta master yapan kızımız da buraya geleceğinden Barbados bizim varış adamız oldu. Birçok kişi, bu geçişte, rüzgar durumuna en uygun olan adaya dümen kırıyor. Bu ada diğerlerine göre biraz doğuda olduğundan Karayipleri gezenlerin normal güzergahlarında değil. Halkı temiz, onurlu, hırsızlık vs. yok, sadece zengin Amerikalı turistler var, oteller çok pahalı (bazılarının gecesi 1500-2000 $ imiş), konuştuğumuz Barbados luların birçoğu hayatın çok pahalı olduğundan yakınıyordu. Buralarda bizim ki gibi koylar yok, koy diye adlandırılanlar da çok geniş girintiler, akıntı çok hepsi solugan alıyor, uyumak mesele, başşehirleri olan Bridgetown ın önündeki Carlisle koyu da böyle bir yer, burada da kıyıda, gece 4 e kadar süren diskolar var, müzik değil ama disjokeylerin bitmek bilmeyen konuşmaları ve çığlıkları asap bozucu. Akülerimin ikisi iflas ettiğinden, akü montajı kolay olur diye, şehir içinde açılan bir köprüyle girdiğimiz kanalda 4 gün kaldık, hem şehir içi olduğundan hem disko sesi gelmediğinden rahat ettik. Deniz malzemesi yok denecek kadar az, marine akü ve servis aküsü diye bir mefhum yok, hep start aküleri var, 6 adet 6 voltluk deep cycle amerikan malı golf arabası aküsü aldım.
Bir vukuatta burada oldu, gece yemekten döndüğümüzde, gelgit ve artan dalgalar , iskeleye bırakıp iki tarafından bağladığımız botumuzun, halatın bağlandığı yeri koparmış, bot su almış ve motor iskele altına girerek kolu kırılmış, gece vakti suyu boşaltıp kolunu düzeltmek ve kürek çekerek tekneye gitmek bayağı yorucu idi, ilk defa gelgitin gücünü gördük, buralarda suyun yüksek mi alçak mı olduğunu devamlı kontrol etmeniz lazım, sular çekilince dalgalar büyüyor, ayrıca eğer gelgit çok ise botu burnundan iskeleye asmanız lazım, patlamaması için iskeleye değen kısmını da iyice korumanız lazım; yoksa iskele altına girip patlıyor veya bizim ki gibi biryerleri kırılıyor, bu ilk deneyimimizdi.
İkinci ada olarak biraz kuzeydeki St.Lucia sına geçtik, bu sefer Noosite da yazılanların doğru olduğuna şahit olduk, hırsızlık çok oluyormuş, Welcome to Paradise diyerek gelen botlardakilerin yarısı haydut tipli adamlardı, istemesenizde bota gelip yanaşıp tutunarak konuşmaya başlıyorlardı, ilk baktıkları botumuz, motorumuz ve iplerimiz oluyordu. Bu tipler epeyce de askıntılar, yok altını temizleyelim, yok gezdirelim vs. epey rahatsız olduk, gece hırsızlığa caydırıcı olsun diye Türkiye den getirdiğim hırsız alarmını taktım, kırmızı ışığı sağa sola yanıp duruyor. Piton lar çok güzel vahşi güzelliği olan bir yer ama sakın gece kalayım demeyin, burası tabii park ve demir atmak yasak, ilk gittiğimizde bir dolu şamandıra vardı (günlük 20$), 3 ay sonra dönüşte yarıya düşmüştü, ne oldu dediğimizde, balıkçılar kesti dediler, ama tamamı yalan, yeterli ağırlıkta bağlantıları olmadığından ve halatları eski olduğundan, tekneler, yandaki yüksek tepelerden gelen kuvvetli civarnalarla, tonozların kopmasıyla ya kıyıya çıkmışlar, ya da şanslı olanlar tonoz halatı kopunca açığa kaçmışlar, benim adetim zaten dalıp halatına bakmadığım şamandıraya bağlanmıyorum, bağlansamda kısa süreli oluyor, burası şnorkel yapılacak , yüzme molası verilecek bir yer. Marigot koyunu tercih edin ama orada da bu askıntı tipler var. Biz ilk sefer bağlanmıştık bütün gece tonoz, değişen kuvvetli rüzgarlarla, devamlı tekneye çarpıp uyutmadı. Kuzeydeki Rodney Bay marina eksik tamamlanacak bir yer biz beğendik. Buralarda hep botumuzu mataforaya çektik, motorumuzu kilitledik, güvertedeki kıymetli iplerimizi de kaldırdık, güvertede gece birşey bırakmadık. Centerkokpit olan tekneler de botlarını iki usturmaça ile yan tarafa asıyorlar.
Martinik ve Guadalupe özel statülü Fransız adası, sakın buralar için Kanaryalarda satılan bayrakları almayın, onlar uyduruk bayraklar, Fransız bayrağı kullanılıyor, giriş ve çıkışı kendi başınıza her marina ve koyda bulunan kafelerde yapabilirsiniz, sadece beyana bağlı, 2-5€ verip hallediyorsunuz. Önemli not: Martinik ve Guadalupe için Fransız elçiliğinden ayrı vize veya damga gerekiyor, Shengen burada geçerli değil. Veya bizim gibi kaçak geziyorsunuz ama bir problem çıkarsa sorun olabilir. Bizim de özel vizemiz olmadığından, burada marinanın karşısında dükkanı olan (Elit Kebab) Levent in ikazıyla devamlı iskele gönderde duran Türk bayrağımı indirmek zorunda kaldım. Gümrük (Duane) botu arada geziyormuş. Bu iki adada denizcilik ve market olarak herşey var ama çok pahalıMartinik de güneydeki St.Anne koyu 400-500 tekneye evsahipliği yapıyor, herkes alargada, çoğu Kanadalı emekliler kışları burada yazları Kanada da yaşıyorlarmış. Bu adalarda kışın yağmur çok az ve sıcaklık gece 24 gündüz 30 derece arasında değişiyor, arkası okayanus ve çok akıntı olduğundan deniz yüzülebilir durumda, su ve yakıt da teknelerle getiriliyor veya Le marin şehri (ARC nin varış limanı) ve marinası 2,5 mil ve yakıt iskelesi var. O marinada da pontonlar ve şamandıralarda bin kusür tekne var, 200 civarında da alargada, ama deniz temiz değil.
Deniz malzemesi alacağım zaman Türkiye ile fiyatları karşılaştırıyorum, halen çok daha ucuzuz, yedek vs. ne var ise Türkiye den alın. Hele Karayipler daha da pahalı, nakliyeyi düşününce biraz hak veriyorum.
Selam sevgiler
Aygün Özçer
Sema-Aygün Özçer
S/Y ALBATROS
Gönderen: Aygün Özçer - 16 Mayıs 2019, 13:57:35
Karayipler hakkında , daha detaylı yazan bir dolu denizci arkadaş ve kitapları var, ben sadece farklı neler var onları yazmaya çalışıyorum.
Antigua adası zengin İngiliz ve Amerikalı dolu, pahalı bir ada. Burada sadece Atlanticchallenge ın bitiş noktası olması bence önemli, kano ile tek,ikili,üçlü ve dörtlü kürekle Atlantik geçişi yapılıyor. Portekiz in Maderia adasından direkt Antigua ya geliyorlar., yaklaşık 3000 mil.(https://www.taliskerwhiskyatlanticchallenge.com),çok zor bir etap, Atlantik i düşününce inanılır gibi değil , her bir kürekçi 2 saat kürek çekip 2 saat uyuyor imiş, herbiri yarış sonunda ortalama 12 kg veriyorlarmış, (biz yeni varan 4 kişiyi gördük bir tanesinin zayıflıktan kemikleri çıkmıştı, diğerleri iyi durumdaydı). 22. olarak bitirenlerin, Antigua nın Engilish Harbour girişlerinde tebrik için botumuzla eşlik ettik, 1. gelen 34 günde gelmişti bunlar 9 gün sonra geliyorlardı. 2016 da ki yarışta tek başına gelen yarışçı 96 günde gelebilmiş. Enes Save reis e bu tekneler konusunda araştırma yapmasını söylemiştim, kıyıya çekilmiş eski bir yarış teknesi incelenebiliyor, hakikaten sağlam bir tekne , bazen 6 m dalga olabiliyor, dayanması lazım. Ayrıca üstünde GPS, solar paneller vs herşey bulunuyor. 2013 teki birinci olan tekneye saldıran bir kılıç balığı tekneyi delmiş o vaziyette varmışlar.
Herkesin hemfikir olduğu bir şeyde , gezilmesi gereken tek ada Dominika. Kasırgalardan en çok etkilenen, en fakir, havaalanı bile olmayan tek ada, ama en vahşi güzelliği olan ada da bu ada. İrma buraları darmaduman etmiş hala heryerde yıkıntılar görüyorsunuz, halkın %10 u göç etmiş.
Bazı arkadaşlar yerliler ile resim çektir diyor, yerliler sadece Dominika da ufak bir yerde varlar, onlardan sonraki en eski yerliler aslında beyazlar, zenciler ve diğerleri çok sonradan gelmiş.
Diğer adaların hepsi turistik olmuş, her adaya düzenli Cruise gemileri var ve herbirinden 2-3000 Amerikalı turist inip akşaüstmü gemiler gidene kadar heryeri işgal ediyorlar.
Grenada da stay sail (trinket) yaptırdık ve 455 millik Grenada Curaçao yolunu tam pupadan gelen rüzgarla çok rahat bir şekilde 3 günde geçtik. Genoa yı iskele tarafından 4 tur sardık, ikinci çizgiye denk geliyor, stay sail i de sancaktan tam açtık , ikiz yelken gibi oldu. Stay sail'im 27,5m2 biraz büyük ama hem furling taktırdım hem de orsa yakasına sarılabilsin diye halat diktirdim yani küçültebiliyorum. Teknem orsaya hiç gelmiyordu, iyice apaza kaçmadan yol alamıyordum o da yolu çok uzatıyordu, bu stay sail ile gidebilirim artık diye düşünüyorum.
Greneda dan Hollanda Atillerinden Curaçao ya olan yolumuzda, Venezuela kıyılarını , korsan tehlikesi nedeniyle kuzeye doğru geniş bir yay çizerek geçtik. Grenada Curaçao yolunun son gecesi, Bonaire adasını kuzeyden bordaladığımızda, hava çok bozdu ve arka arkaya gale denen yağmurlu sert rüzgarlarla karşılaştık, Chartplottera yeni CF kart almadığımızdan base mapla gidiyoruz, yolumuza tablet ve İpad den bakıyoruz, chartplotter ı AIS ve radar için kullanıyoruz, chartplotter da adaları görüyorduk ama yağmurdan dolayı görüş mesafesi çok düştüğünden fenerleri göremiyoruz. Curaçao kıyılarına geldik ama haritalara göre Bonaire de çakması gereken fenerler çakmıyordu, ara ara çok uzaktaki fenerleri bir görüp kaybediyorduk ve bu çakan ışığın gemimi fener mi hangisi olduğunu karıştırmamıza neden oluyordu. Sonunda radar kullanarak yerimizi tam tesbit edebildik.
Ama yine de yanması gereken fenerler yanmıyor idi. Yani çok denizci milletlerin bile bazen kıyı fenerleri yanmayabiliyor.
Teknemizi kasırga kuşağı dışında olan Curaçao da şehre yakınlığından dolayı Curaçao Marine de karaya çektik, mevsim uygun olduğunda eylül-ekim gibi dönüp, eksiklerimizi tamamlayıp yola devam etmeyi düşünüyoruz.
Galiba Pasifik geçişinde 3-4 türk teknesi olacağız. Kısmet.
Kalın sağlıcakla
Selam ve sevgiler
Aygün Özçer
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 16 Mayıs 2019, 14:18:18
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 17 Mayıs 2019, 23:40:55
Gönderen: Aygün Özçer - 18 Mayıs 2019, 11:42:59
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 18 Aralık 2019, 18:15:28
22 Aralık'ta geçecekler.
Burak Doneray Reis'in isteği ile geçiş fiyatlarını öğrendik;
800 Dolar geçiş ücreti; palamlar ve acenta ile 1684 dolar ödemişler.
Ancak 2020'de geçiş ücreti 1.600 dolar oluyormuş.
Herkese selamları var.
Gönderen: Eyüp Oğan - 18 Aralık 2019, 18:31:42
Albatros yelkenlisi; Panama kanalı ağzında geçiş sırasını bekliyor.
22 Aralık'ta geçecekler.
..............................
Herkese selamları var.
Selametle..
Gönderen: Burak Doneray - 18 Aralık 2019, 19:02:55
Gönderen: Zafer Dedeoğlu - 18 Aralık 2019, 19:52:53
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 18 Aralık 2019, 21:39:30
Gönderen: Kemal Gündüz - 18 Aralık 2019, 21:59:04
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Erman Yerman - 18 Aralık 2019, 22:21:32
SM-G920F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 19 Aralık 2019, 14:02:47
Gönderen: O.Utku Uçkan - 20 Aralık 2019, 16:13:16
Biz de gideceğiz önünde sonunda.
Geçen gün televizyon izleyen toruna ''dünya turu yapacağız değil mi '' diye bulaşıyordum. :)
Cevabı biraz koydu ''Tabii de, ben büyüyene kadar sen ölürsün''. :o
Büyük dedenin vefatı oğlana ölümü öğretmiş. !O__
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 20 Aralık 2019, 16:21:41
Biz de gideceğiz önünde sonunda.
Geçen gün televizyon izleyen toruna ''dünya turu yapacağız değil mi '' diye bulaşıyordum. :)
Cevabı biraz koydu ''Tabii de, ben büyüyene kadar sen ölürsün''. :o
Büyük dedenin vefatı oğlana ölümü öğretmiş. !O__
Abi fena gol!
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 24 Aralık 2019, 15:58:40
Belki de ilk kez iki Türk yelkenlisi aynı anda bu geçişi yapmıştır.
Her ikisinin de yolu bahtı açık olsun.
Darısı başımıza.
Gönderen: Serkan Güvenen - 24 Aralık 2019, 16:06:19
TSİ bu sabaha karşı Albatros yelkenlisi ile Can Sürekli kaptanın idaresindeki "Kısmet Güzelim" yelkenlisi, birlikte Panama Kanalını geçtiler.
Belki de ilk kez iki Türk yelkenlisi aynı anda bu geçişi yapmıştır.
Her ikisinin de yolu bahtı açık olsun.
Darısı başımıza.
(https://i.hizliresim.com/Lvm7Lo.jpg) (https://hizliresim.com/Lvm7Lo)
Gönderen: Eyüp Oğan - 24 Aralık 2019, 16:11:14
TSİ bu sabaha karşı Albatros yelkenlisi ile Can Sürekli kaptanın idaresindeki "Kısmet Güzelim" yelkenlisi, birlikte Panama Kanalını geçtiler.
Belki de ilk kez iki Türk yelkenlisi aynı anda bu geçişi yapmıştır.
Her ikisinin de yolu bahtı açık olsun.
Darısı başımıza.
Pasifik önlerinde artık desene...
Sağlıcakla devam etsinler..
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 24 Aralık 2019, 16:19:02
Gönderen: Eyüp Oğan - 24 Aralık 2019, 16:44:15
Kıskançlıktan çatlıyorum Eyüp abi.
"Kıskanma" değil de "gıpta etmek" diyelim.. :)
Neyse senin de az kaldı zaten..
Selamlar..
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 24 Aralık 2019, 17:13:35
Kıskançlıktan çatlıyorum Eyüp abi.
"Kıskanma" değil de "gıpta etmek" diyelim.. :)
Neyse senin de az kaldı zaten..
Selamlar..
Azıcık da kıskanalım abi. nazar etmeden.
Gönderen: Kaan Erdem - 24 Aralık 2019, 20:04:14
Gönderen: Eyüp Oğan - 06 Şubat 2020, 00:28:20
Gönderen: Aygün Özçer - 06 Şubat 2020, 12:45:49
Öncelikle iyi dileklerinize zamanında yanıt veremediğim için özür dilerim.
Şu anda Türkiye deyiz, büyüklerimiz daha uzun gezilere müsaade etmiyorlar, ne zaman arasak ne zaman geliyorsunuz? diye soruyorlar, biz de mecburen geri dönüyoruz. Tekneyi Panama City nin 90 km. kuzeyindeki Vistamar Marinada karaya çektik.
Kısmetse Mart sonu, nisan başında Pasifik i geçmek üzere yola çıkacağız. Burası tekneyi tamir, gerekli malzeme bulma vs. son yer diye düşünüyoruz. Gerçi tekne tamiri ve problemler hiç bitmiyor. Eşim bu konuda çok karamsar, iş yapmadığımız birgün olacak mı? diye sorup duruyor.
Curaçao dan 22 Kasımda çıktık, önce 70 mil yol gidip Aruba nın batısında bir koya ancak gece 21.00 gibi varabildik. Bu arada belki biliyorsunuz, bu seyahate , Curaçao daki çekek yerinde işletmenin tesadüfen yanımıza çektikleri Kısmet Güzelim teknesi ile beraber devam ediyoruz. Can Sürekli ve eşi Çiğdem ile güzel bir arkadaşlığımız oldu ve iki ay beraber dolaştık.
Curaçao - Panama arası dünyanın sayılı zor geçişlerinden biri diye bahsediliyor. Jimmy Cornell in kitabına göre en iyi tarih kasım ayı imiş, bizde kasımda geçtik ancak aldığımız tüm hava tahminlerine göre uygun hava olacak diye gördüğümüz halde 4 günlük geçişin iki günü epey zorlandık. Sarıla sarıla ufacık kalmış Cenova ve 3. camadandaki ana yelkenle bile 10,5 knotlara ulaştık. Dalgalar çok yüksek ve akıntı çok fazlaydı, oralarda derinlik 3-4000 m den birden 200 m lere çıkıyor, bu da denizde yüksek çalkantıya sebep oluyor. Hatta bir gece ayrı yönden gelen iki yüksek dalga tam arkamda çarpıştı ve yükselen su tüm havuzluğu doldurarak 25 cm yüksekliğindeki giriş kapısını da aşarak salona girdi, tabii farşların altındaki tüm malzeme sırılsıklam oldu. Artık dalga yüksekse kapıyı kapatıyorum.
Grenada da tekneye stay sail (trinket) yaptırdım. Pupa gidişlerde çok yardımı oluyor, ayı bacağını bir türlü beceremiyorum, Walder bumba kavança önleyicim olduğu halde ana yelkenin patlamalarına bumbanın sağa sola savrulmasına dayanamıyorum. Preventer denilen bumbayı bağlama işi de gözüme çok emniyetli gözükmüyor. Tek bir yerden bağlamak savrulmayı önlemiyor, ani bir durumda açması boşlaması bana zor gözüküyor. Bir de öyle bir bağlamanız lazım ki gerektiğinde kopsun bir yerlere zarar vermesin, güvertede çapariz vermesi de cabası. Bence bu tip Pupa Yelken gidilecek yola çıkanların stay sail taktırmasında yarar var, açması kapaması kolay, ayrıca orsa da gidebiliyorsunuz.
Panama Kanalı nı 2019 da geçmemiz için Kolombiya ya uğramaktan vaz geçtik.
Panama Kolombiya sınırından Panama ya girdik.
Panama ülkesi gördüğüm en yağmurlu yer, günde birkaç kere bir kaç saat süren aşırı yağış var, tabii bu yağış ne kadar dere var ise hepsinin ağaç, kütük vs denize taşımasına neden oluyor, yolda devamlı ağaç gözlüyorsunuz. Bir de yerlilerin çıtra dedikleri hayalet sinekler, bu görünmez sinekler nereye ayak bassak başımıza bela oldular, balık temizlemek için bile kıyıya çıkamaz olduk. Heryerimizi ısırıp yara yaptılar.
San Blas lar, kartpostallık manzaraları, Kuna Yala yerlileri, timsah korkusu, balıkları ve istakozları ile ilginç bir yer. Binlerce ada var, yerliler nerede yaşıyor ise oralara gitmekte yarar var, eğer ada boş ise sinek var demek bence. Yerliler ana karada değil kıyıdan 5-10 mil açıktaki bu adalara yerleşmişler. Ana kara tam bir jungle. Yol da yok ulaşım hep denizden. Turistik olan adalar zaten belli oluyor, yerlilerin sazdan kulübelerinde bir ocak ve kişi sayısı kadar hamaktan başka eşya yok, herkes gülüyor, mutlu görünüyordu.
Can Sürekli arkadaşım Naviga da daha detaylı ve güzel anlatıyor.
Panama nın Atlantik kıyısındaki köy, kasaba ve şehirleri dökülüyor ve çok fakir, oysa Pasifik kıyısındakiler sanki küçük Amerika Panama şehrinde belki iki yüz gökdelen var ve bayağıda büyükler. Geniş sahalara yayılmış golf sahaları etrafı duvar ve elektrikli tel ile çevrilmiş siteler hemen her yerde; arabalar son model. Oysa Atlantik teki Colon şehri Karayiplerdeki suç oranının en yüksek olduğu şehirlerden deniyor. Gerçi orada da sanayisinde Jeneratörün su pompasının keçesini aradım ama arka sokakları gözüm yemedi.
Ara ara bence şu ana kadar önemli olduğunu düşündüğüm bilgileri paylaşacağım, belki bu yola çıkacakların bir yerlerde işine yarar.
Ayrıca Jimmy Cornell in 200 000 miles diye yeni bir kitabı var, bu zaman kadar başından geçmiş önemli olayları ve kendince önemli noktaları "tips" diye paylaşmış, okumanızı öneririm, bulamayanlar için bir kaçını paylaşacağım.
Sağlıcakla kalın
Aygün Özçer
S/Y Albatros