Gönderen: Doğan Erbahar - 17 Temmuz 2019, 10:01:28
Bu yetenekli delikanlı ile geçen hafta tanışma fırsatı bulduğum için sevinçliyim. Tercihleri konusunda görüş almaya gelmişti, fizik okumak isteyenlere bu günlerde fazla rastlanmadığı için ilgimi çekti ve uzun uzun konuştuk. Bugün sonucu benimle de paylaştı sağolsun. Sınavının iyi geçtiğini söylemişti ama bu kadar iyi olabileceğini tahmin etmemistim açıkçası. Kendisini ve böyle bir evlat yetiştiren Hulusi Reisi tebrik ederim. Ne kadar gurur duysalar azdır.
Şu anda nereyi yazarsa kazanabilecek konumda olan bu yetenekli delikanlının nereyi yazarsa yazsın parlak bir geleceği olacağı muhakkak... :)xx :)xx :)xx
Gönderen: Mustafa Ertör - 17 Temmuz 2019, 10:17:32
Gönderen: Hüseyin Tayfun Durmaz - 17 Temmuz 2019, 10:39:30
Gönderen: Hakan Tiryaki - 17 Temmuz 2019, 10:48:05
SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Ahmet Kabaalioğlu - 17 Temmuz 2019, 11:08:13
Gönderen: Necip Bulut - 17 Temmuz 2019, 11:35:11
Yolu, bahtı açık olsun.
Gönderen: Ziya GÜNEŞ - 17 Temmuz 2019, 12:25:52
Ne güzel duygudur bu, ne güzel gururdur
Gönderen: Mücahit Karabaş - 17 Temmuz 2019, 13:22:59
Türkiye altmış dördüncüsü olan bir tayfaya da teknede iş beğendirmek zor. :)
Gönderen: Mehmet Atay - 17 Temmuz 2019, 14:10:10
Uzun mutlu sağlıklı bir hayatı olsun.
Başarılarının keyfini yaşasın
Gönderen: Eyüp Oğan - 17 Temmuz 2019, 14:52:19
Yolu bahtı açık olsun..
Hulusi Reisim, sizi ve eşinizi de kutlarım..
Gönderen: nuri_kongur - 17 Temmuz 2019, 17:17:30
Gönderen: Kemal Gündüz - 17 Temmuz 2019, 17:27:40
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Mustafa Erol - 17 Temmuz 2019, 19:18:39
ASUS_X00DD cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gönderen: Hulusi Gülen - 18 Temmuz 2019, 00:46:03
Birkaç gündür sonuçların açıklanacağı güne şafak sayıyorum; bakıyorum delikanlı oralı değil, "Baba sonuçlar açıklanacak, olacak bitecek" diyor. Bir gün öncesinden açıklandı, sabah öğrendik; biz kutlayalım, cıvıklı yiyelim filan diyoruz; o, "Abartmaya gerek yok baba" deyip geçiştiriyor.
Arkadaş, devir değişiyor da bu kadar mı değişiyor yav; bu nesil bizim duyduğumuz heyecanı neden duymaz?
Gönderen: Hasan Toparlak - 18 Temmuz 2019, 01:55:06
Sevdiği mesleğin seçiminde kolaylıklar ve devamında huzur ve esenlikler dilerim.
En zor ve önemli karar.
Gönderen: Doğan Erbahar - 18 Temmuz 2019, 12:58:22
Çok güzel tavsiyeleri var, özellikle bölüm değil üniversite seçin, meslek değil disiplin seçin tespitlerine katılıyorum. Ancak nedense değinmediği bir mevzu var ki biz Türkler açısından çok önemli ve elzem: İNGİLİZCE !
Kesinlikle yaş ilerlememişken halledilmesi gereken bir mesele. Bölüm tercihinde, üniversite-kampüs ortamında buna bakmak lazım. Bu devirde bu dili akıcı konuşmuyorsan dünyada yoksun, 3-0 geriden başlıyorsun herşeye...
Gönderen: Hulusi Gülen - 18 Temmuz 2019, 23:51:13
Bu formülü tuttum.
Selçuk Şirin'in yazısından çok istifade ettim; teşekkürler Doğan Reis.
Gönderen: Özhan Sezgin - 19 Temmuz 2019, 00:14:11
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Aziz Eryavuz - 19 Temmuz 2019, 09:32:04
Gönderen: O.Utku Uçkan - 19 Temmuz 2019, 10:17:07
Gönderen: Bülent Büyükdağ - 19 Temmuz 2019, 12:24:40
Gönderen: Deniz Akaltan - 19 Temmuz 2019, 16:19:47
Gönderen: Kemal Tesbihci - 19 Temmuz 2019, 17:04:31
Gönderen: Oğuzhan Oğuz - 29 Temmuz 2019, 10:51:15
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Gönderen: Hulusi Gülen - 01 Ağustos 2019, 20:48:38
Koç Üniversitesi genel sunum anfisinde köşede bir tepegöz dikkatimi çekti; sunumdaki hocaya "1980'lerde kullandığımız bu cihaz nostalji için mi burada, yoksa kullanılıyor mu?" diye sordum; hocalardan biri kullanıyormuş meğer. Yüksek lisansta bir hocamız pantolonuna askılık takar, cep telefonu kullanmazdı. Vardır böyle eksantirik hocalarımız.
Mehmet Akif bu süreçte, "Okuyacaksam, temel bilimlerden birini okurum" derken; iki cümle fikrini değiştirdi.
Birincisi, bir Abisinin, Mühendisliği, temel bilimlerin uygulama hayatına dökülmüş halidir; dolayısıyla, Mühendislik de bir bakıma temel bilimdir, diye tarif etmesi.
İkincisi de, Mühendislik seçip, Fiziği (Çift Ana Dal Programı (ÇAP) olarak seçmenin daha mantıklı olduğu.
Hülasa, M.Akif dört tercih yaptı; Boğaziçi ve Koç Elektrik-Elektronik Mühendisliği ile Boğaziçi ve Koç Fizik. Allah, zihnini açık eylesin; en önemli temennim, bu Vatana hizmet etsin; beyin göçü vermeyelim.
Bu vesile ile tebrik eden tüm Denizci Dostlarıma tekrar teşekkür ediyorum; Allah cümlemizin çocuklarına başarılar nasip eylesin; Vatanına, Milletine, İnsanlığa hizmet etsinler.
Gönderen: Doğan Erbahar - 02 Ağustos 2019, 00:41:21
Burada önemli olan ne istediğini bilmek ve kararından emin olmak. İşte bu noktada 18 yaşında bir genç ile 20 yaşında bir genç arasında ciddi farklar olabiliyor. Geçen Ahmet Reisle de benzer bir bağlamda konuştuk. O yüzden gerçekten emin olana kadar opsiyonları en geniş şekilde tutacak tercihler çok mantıklı. İçindeki fizik sevgisi nispeten yeni filizlenmiş, bunun nasıl şekilleneceğini zaman gösterecek. Zaten ilk iki sene neredeyse bütün dersleri aynı iki bölümün de...
Boğaziçi mi Koç mu meselesi şu anki aklımla bile karar vermesi güç bir mesele, aynı ikilemi yaşamışsınız. Ancak dediğiniz gibi marka değeri bir başkadır. Yakinda 40 yaşıma gireceğim, mezun olalı 15 sene olmuş hâlâ "Boğaziçili çocuk" titrinin işe yaradığı yerler oluyor profesyonel yaşamımda... Benim kendisine Koç'u işaret etmemin sebebi aktif bilimsel araştırmanın içine doğrudan girecekse avantajlı olabilecek tarafları olması idi. Bundan yıllar önce aynı konumda kalmışken ben Koç'u başa yazmiştım mesela hem de nispeten yeni bir üniversite olmasına rağmen o zamanlar, puanım yetmedi giremedim, iyiki de yetmemiş de Boğaziçi'ye girmişim diyorum yıllar sonra bakınca...
"Içindeki fizik sevgisi yeni filizlenmiş" mevzusunu biraz açayım izninizle. Ben 13-14 yaşında iken koydum bu mesleği kafama mesela. O yaşlardan beri istiyor olsaydı zaten fiziği başa yazmakta ısrar edebilirdi. :) gerçi derece yapmak da nasıl bir baskı yaratıyor insanın üzerinde az çok tahmin edebiliyorum.
Geçen bir asistan sınavında fizike karşı özel bir yeteneği olduğu belli olan bir kız geldi. Bizim sözlü sınavların bir "racon" u vardır tabir-i caizse. Baktık ki her soruya cevap veriyor, içimizi bir merak kaplar acaba nereye kadar gidebiliyor diye sordukça sorarız. Bu adayın da o yüzden sözlüsü biraz uzun sürdü. En sonunda dayanamayıp sordum: kaç yaşından beri fizikçi olmak istiyorsun diye... Çok şaşırdı, sanki "nerden biliyorsun bu özel sırrımı" der gibi mahcup bir gülümseme ile "sekiz" dedi... belli oluyor, çıkabilirsiniz dedim ben de gülümseyerek... :)
-----------
Hazır çenem düşmüşken tepegöz meselesine de birşeyler yazayım... Genç öğretim üyesi arkadaşları eleştirdiğim bir husus dersi powerpoint slaytlarından anlatmaları... Şimdi çalıştığım yere başladığımda vereceğim Modern fizik dersini ilk defa vereceğimi duyanlar slaytların hazır mı dediler. Ne slaydı yahu mis gibi aşağı yukarı kayabilen amfi tipi karatahtalarınız var dedim ve kendime birkaç farklı renk tebeşir dışında bişey almadım. Dönem başladıktan bir buçuk ay geçmeden dekan hocamız "süper geri dönüşler alıyorum öğrencilerden ders hakkında teşekkürler" diye aradı, çok mutlu oldum. Boğaziçi'nde Amerikan ekolünü gördüğümüz kadar Gebze’deki Azeri hocalardan Sovyet ekolünü de görmüştüm zira... Bu hocalar derse sadece kalem ile girerlerdi ve not bile kullanmazlardı. 3 saat boyunca 8 - 10 defa doldurup sildikleri tahtada koca bir teoriyi kafadan kurarak adeta sanat yaparlardı. Derste dinlediklerinizi unutsanız da lezzetini unutmazdınız. Yani demem o ki ben de o "egzantrik" tiplerden sayılabilirim :)
--------
Son olarak bir küçük tavsiye. Mehmet Akif bu önemli başarısını zaten hayatı boyunca taşıyacak ve haklı gururunu yaşayacak. Bunu zor zamanlarında onu motive edecek bir yardımcı olarak cebine koysun, bir baskı unsuru olarak ayağına dolaşmasına izin vermesin. Lise hayatı bitti artık, üniversite bambaşka bir atmosfer, özellikle de Boğaziçi. Türk gencinin hayatındaki en sıkıntılı dönemi geride bıraktı, hem de alnının akıyla, sonrası için sıfırdan tertemiz bir sayfa açsın... nice başarıları ile gurur duymak ümidiyle... :) :) :)
Gönderen: Hulusi Gülen - 02 Ağustos 2019, 11:44:37
Eksantirik/Egzantrik için bakın ekşisözlükte (https://eksisozluk.com/eksantrik--86427) neler yazılmış. Bir düşündüm de, biz amatör denizciler de epey eksantirik adamlarız yahu :)
"acayip, akılalmaz, alışılmadık, anormal, aşırı, ayrı, ayrıksı, benzersiz, doğaüstü, değişik, ender, eşsiz, fahiş, farklı, fevkalade, fevkalbeşer, garip, gayrıtabii, görülmedik, harika, ilginç, inanılmaz, kuraldışı, mucizevi, olağandışı, olağanüstü, özgün, şaşılacak, şaşılası, tuhaf, yabansı, yadırganacak..."
"kısaca kaçık demek en doğrusu. merkezden kaçık. eksenden kaçık. ortalamadan kaçık. her türlü kaçık anlamında kullanılıyor işte..."