Heyamola Hey
Tersane => Bakım => Konuyu başlatan: Bülent Büyükdağ - 21 Ocak 2017, 11:05:49
-
Ne motor, ne yelken. İşte çözemediğim problem; Portuçlar ve depolama alanları! Bir tekne sahibini delirtmeye yetecek ne ararsanız bulacağınız her şey tam burada.
Sorun, teknesinde bol zaman geçirenlerin ellerine ne geçirirse bir yere tıkmalarından, hiç bir şeyi atmamalarından mı kaynaklanıyor bilemiyorum.
Masal'ı 4 yıl önce aldığımızda, 10*20 cmlik bir alet çantası vardı. Bir kaç parça da halat. Teknede başka bir şey yok. Hayat çok güzeldi o zamanlar.
Küreydi, filtreydi motor yağıydı yedek vinç kolları filan harita masasının altındaki dolapta, sancak portuçta yakıt bidonları, iskelede halatlar ve yedek demir. Neyi arasam pat, elimin altında.
Sonra, 30*50'lik bir alet çantası, bir takım çantası.... yeni halatlar... can salı.... bir alet çantası daha... yer var... sorun yok... Bir kısmı koltuk altında bir kısmı portuçlarda... hayat gayet güzel.... Bu sistemle 3 kış iki yaz geçti.
Ortakla da sorun yaşamıyoruz. Kimse özel eşyasını teknede bırakmıyor, dolaplar genellikle boş o nedenle. Gayet iyi. Hayat güzel.
Sonra Ortakla anlaşmalı boşandık. O kendine yeni bir tekne aldı, gitti.Şimdi Merve'sinde mutlu.
Ortakla boşandıktan kısa bir süre Esay haşmetiyle geldi. "Dışarı çık" dedi. Çıktım. 15 dakika sonra, "gel" dedi. Gittim. Şunu şuradan al, bunu buradan al, harita masası altındakileri boşalt orası kap kacak yeri, bunu buradan çıkart, sebze meyve için, buraya ağ as, şuraya bunu yap, şu...
Havuzluk ağzına kadar doldu. Yığınla ama yığınla malzeme. Bir cigara yaktım. Evet ya dedim, ben evliydim. Derin bir nefes çektim,"Kurala uy Bülent! Sihirli kurala uy ve tamam de, başka bir şey deme!".
Önümde bir yığın, koca koca alet çantalarını, bidonları Masalcığımın iki tane küçük portucuna tıkmaya çalışıyorum. Alet çantaları bidonlar bir tarafa, yedek tüp demir, halatlar, motor yağları, güvenlik ekipmanları, yeke meke artık aklınıza ne gelirse öteki tarafa. Portuçlar zor bela kapandı.
Elimde en son, Masal'ın 10*20'lik ilk takım çantası kaldı. "Esaycım dedim, bunu masanın altına koysak. Hani bir pense bir tornavida" Uzun uzun düşündü. "Mümkün" dedi. Mümkün!? Ah... minnettarım!
Bu "düzen"den sonra, en küçük bir yapıştırıcı, kablo artık her neyse almak için bir sürü ritüel. Hadi yaptın ritüeli,bir daha yerine koymak ikinci bir ritüel...
Soru şu; bu bir sorun mu? Teknede düzen nasıl olmalı? Bütün tekneciler için asgari müşterekler var mı, bulunabilir mi?
-
Tabi bütün bu ritüellerden, Masal'ı Bay Te'ye hediye ederek kurtulmak ta mümkün.
Canın sıkıldıkça Bay Te ye ziyarete gidersin. ;D
-
Bu soruna çözüm bulunamaz.
Çünkü teknelerin hayatımızda şöyle farklı bir rolü daha var.
Özellikleri kışları, onlardan uzak olduğumuzda, okuduğumuz ve izlediğimiz videolardan edindiğimiz bazı bilgileri kafamızda yaşıyoruz. Ve bu alet de yanımızda olmalı gibi varsayımlar kurup, alıyoruz.
Mesela bu şekilde aldığım ve bir portuçun yarısını işgal eden, o zamanki West Marine'den aldığım, şu sırtlıklı minderler var. Alma sebebim, Yunan adalarına gittiğimizde, plajlarda rahat oturma seçeneği olmadığı için. Ama bunu kullanıyoruz.ü nispeten.
Sonra Merem'in bloğunu okuya, okuya "ulen bir sırtı çekelim peşimizden, belki kılıç ya da orkinos yakalarız" aldığım, balık takımı ve haliyle çantası, çıkrık makineli kamış, onun tutucusu filan...
Sonra, " yahu teknede hiç et filan alamıyoruz yanımıza, hep dışarıda yiiyoruz, hem belki çocuklar için de dondurma koyarız" diyerek Taner'den aldığım Igloo buzluk
Sonra, "aman kıçtan demir atmak gerekir filan, ya da ırgat bozulur elle demir atmak gerekirse diye aldığım, Fortress çapa; üstüne baş demiri değiştirip Spade aldıktan sonra oradan çıkan pulluk demiri çift demir atmak gerekirse diye tutmak.
Aynen herkes gibi yedek mazot, yedek benzin, filan
Üstüne tekne iç temizliği için Vileda, dış temizliği için fırça, 3 kakıç- ikisi şu ipi dolayabilenlerden,
Halatlar tabii ki; hadi uzun bağlamalar tamam. Ama eskiyen tüm bağlama ve ıskota halatları da, "lazım olursa" diyerek...
En son "yau teknede mangal güzel olmaz mı, bir koydayken" diye aldığım ikinci el mangal,
Çocuklar eğlenir diye aldığım "subwing"
Tabii bunların bir kısmı tekne içinde. Ama ne kadarı gerçekten lazım, ne kadarı kullanıldı?
Ama bunların neredeyse tamamı kışın alndı.
-
Yengeç'te irice bir kamyonu doldurmaya yetecek kadar malzeme var. Gerçi kendi de irice. İlk başlarda hiç bir şeyi ellemedim. Kullandıkça şekillenmeye başladı. İlk yaptığım şey malzeme düzenini değiştirmek oldu. Şöyle ki;
Bir komple set makine dairesinde ve dışarı çıkması yasak.
Bir kallavi set, her an el altında,
Bir kallavi set de sancak kamaradaki yatağın altındaki dolapta.
Yedek parçaları kullanım alanlarına göre ayırdım. Makine ile ilgili tüm yedek parçalar; impeller, kayış, filtre vs makine dairesinde, plastik kaplar içerisinde. Teknenin içindeki portuç, dolap vs ne varsa edebimle geri çekilerek hatun kişiye bıraktım, ama havuzluktaki portuçlara çöktüm. Elektrik malzemeleri, yedek makara krom vs aksam, ve binlerce ıvır zıvır havuzlukta. Ayrıca iki portuç tamamen elektrikli el aletlerine ayrılmış vaziyette. Halatlar yazlık, kışlık ve gündelik olarak ayrılıyor ve kışlıklar baş gemici kamarasının sintinesinde istifli. Gemici kamarasında ayrıca çanta tipi 1,1 kw jeneratör, dalış ekipmanları, deterjan, yağlar, bir ton ahşap vs daha yüzlerce kalem malzeme var. Bir ara envanter çıkartmaya kalkmıştım ama sıkılıp vazgeçtim.
Yengeç'in en eğlenceli kısmı mutfak sanırım. Biri düdüklü olmak üzere 13 tencere vardı, 5'e düşürdüm bu yaz. 18 kişiye yemek verebilecek kadar mutfak malzemesi, 60 kadar rakı bardağı falan var :) Ne olur, ne olmaz :) Buzdolabı 330 litre. Bildiğin kasap dolabı gibi bir şey.
Bir kerede aklıma gelenleri yazarken sıkıldım valla. Yani anlayacağın, beterin beteri var :)
-
Sadece portuç olarak bakmamak lazım bence. Yedek demir, yeke, hortum vb portuç malzemeleri haricinde içeride de dar alanlarda yaratıcı çözümler üretmek gerekli olabiliyor özellikle küçük alanlı teknelerde. İçeride yer açılması demek bazı malzemelerin yer bulabilmesi demek.
Üstelik eşler geldiğinde şu duruma düşmek bir çok erkeğin kaderi ;D ;D ;D
(http://i.hizliresim.com/l3Xqnp.jpg) (http://hizliresim.com/l3Xqnp)
Bir kaç fotoğraf koyacağım, belki belirli bir alanı daha uygun şekilde kullanmak adına fikir verebilir.
(http://i.hizliresim.com/g2gr1N.jpg) (http://hizliresim.com/g2gr1N)
(http://i.hizliresim.com/qj0dzq.jpg) (http://hizliresim.com/qj0dzq)
(http://i.hizliresim.com/MoQVj9.jpg) (http://hizliresim.com/MoQVj9)
(http://i.hizliresim.com/Qv5Ljg.jpg) (http://hizliresim.com/Qv5Ljg)
(http://i.hizliresim.com/X9GMZD.jpg) (http://hizliresim.com/X9GMZD)
(http://i.hizliresim.com/bk1VPj.jpg) (http://hizliresim.com/bk1VPj)
(http://i.hizliresim.com/5L0ajd.jpg) (http://hizliresim.com/5L0ajd)
(http://i.hizliresim.com/AnVDjq.jpg) (http://hizliresim.com/AnVDjq)
(http://i.hizliresim.com/0lXR3L.jpg) (http://hizliresim.com/0lXR3L)
(http://i.hizliresim.com/41AjNq.jpg) (http://hizliresim.com/41AjNq)
(http://i.hizliresim.com/WgzqmP.jpg) (http://hizliresim.com/WgzqmP)
(http://i.hizliresim.com/3v56Q5.jpg) (http://hizliresim.com/3v56Q5)
(http://i.hizliresim.com/R1Ar2Z.jpg) (http://hizliresim.com/R1Ar2Z)
(http://i.hizliresim.com/pXAblJ.jpg) (http://hizliresim.com/pXAblJ)
(http://i.hizliresim.com/kGQ9my.jpg) (http://hizliresim.com/kGQ9my)
-
Ne yaparsanız yapın teknede yer yetersizdir ve düzen olmaz. Çünkü tekne durağan değildir ve tekneciler biriktiricidir.
-
Hadi portucta veya dolaplarda yer buldun.
Koyduğunu bulmakta ayrı problem .
;) ;) ;) ;)
-
Hadi portucta veya dolaplarda yer buldun.
Koyduğunu bulmakta ayrı problem .
;) ;) ;) ;)
Halil Abi bu tam benim durumum işte. Liste yaptım ben.
-
Hadi portucta veya dolaplarda yer buldun.
Koyduğunu bulmakta ayrı problem .
;) ;) ;) ;)
Halil Abi bu tam benim durumum işte. Liste yaptım ben.
Yapılması gereken aynen bu Ahmet reisim.
Ben teknenin bir iç planını (Çöp ali çezer gibi :) ) çizdim ve her bir dolaba ,portuc a,çekmeceye bir numara verdim.
Sonra da her bir bölmenin içerisinde ne olduğunun dökümünü yazdım. Hem bir envanter listem oldu hem aradığımı daha rahat bulabiliyorum.
Haa bu arada makul boyda bir en çok kullandığım malzemeler çantam var. İçerisinde 1 takım uç kutusu ile pilli matkabım ,ufaklı büyüklü 2 Yıldız ve 2 Düz uç tornavida , 1 kalem havya ve lehim ,1 pense,1 kargaburun, 1 yan keski , 9-11,13-15,14-17 ve 19-21 açık ağız anahtarlar ve alyan takımı var. O çanta hep orta da nereyi bulursa orayı gezer. :).
-
Bu konu benim için de önemli.
Biliyorsunuz Shima'yı eylül başı Serdar'dan aldım ve ekim de Bodrum'a getirdim.
Tam üç ay sürdü teknenin içine kendi düzenimi getirme operasyonu.
Sevgili Bülent öncelikle teknenin içini hanım ile paylaşacaksın.Karşılıkşı tavizlerle olur bu.Hele benim hanım gibi tekneye gelen ve denize çıkmayı seven bir kadınla isen bu paylaşma kaçınılmaz.
Bizde şöyle;
Baş kamara ve tuvalet tüm dolapları ile birlikte hanıma ait.Tek istisna yatağın altı benim.
İskelede tüm mutfak ve dolaplar hanıma ait.İkinci tuvalet dolapları hanıma ait.
Sancaktaki dolapların biri hariç tamamı hanıma ait.Sancak kıç kamara dolapları hanıma ait.
Masanın koltuk altlarının iskele tarafı hanımın sancak tarafı benim.
Harita masası ve yanındaki dolap ve altı benim.
İskele kıç kamara dolapları ile benim.
Farşların altı tamamen benim.
Havuzluk ambarlarının tamamı benim.
Bu minval üzeri tekneyi aldığımdan bu güne her yerini tek tek boşaltıp yeniden yerleştirdik.İşime yaramayacak hele bir dursun mantığıyla saklanmış herşeyden kurtuldum.
Mevcudu ve kendi aldığım yeni birkaç şey ile birlikte tam bir Alman disiplini ile yeniden sınıflandırdım ve sindirerek ve guruplayarak yerlerine yerleştirdim.
Şu anda nerde ne var hepsi aklımda ve ulaşma planları da mevcut.
Fazladan hanımın yerleştirdiği dolapların da içini net olarak bilirim.
Ancak bu hiçbir zaman yerleşme işinin bittiği anlamına gelmiyor.Sürekli elin üzerinde olacak ve her aldığını yerine koyacaksın.Dur şunu şuraya sokuşturayım sonra düzeltirim dediğin anda kaos başlar.
Alman disiplini iyidir.
Tapatalk kullanarak iPad aracılığıyla gönderildi
-
Portuç sorunsalı evrenseldir, bir o kadar da bireyseldir. Benim teknenin kıç iskele ve sancak portuçları var , altta birleşik genel bir alan oluşturuyor, oldukça geniş . Gören de ohooo abi herbir şeyi tık buraya filan diyor. Bir sorun var tabii, HErim gibi olmamakla beraber ben de 100 kg civarında narin yapılı bir adamım ve iskele portuç içine zorlanarak giriyorum , sancak tarafına asla ilerleyemiyorum orta bölümde can salını filan durduğu ayrı dış dolabın geri uzantısı var, şansım yaver giderse aradığımı bulup , önce onu dışarı çıkartıyorum sonra kendimi dışarı zor atıyorum. Araç gereçle çıkmam imkansız uzak doğulunun maymun tuzağındaki gibi kısılıveririm. Sancak arka portuça zayıf ufak tefek bir arkadaşımı sokuyorum işleri o hallediyor, genellikle malzemelere ince halat bağladım inmeden ulaşabileyim diye. Vebastoyu takan arkadaş da sağolsun tek giriş yerim olan iskele portuç duvarına biçimsiz bir şekilde monte etmiş. Cihazı kırmayalım diye iniş sırasında ızdırap döktürüyoruz.
Koca tekneye böyle bir depolama alanı yapmak hangi akla hizmet anlamadım gitti bir de Avrupalı akıllı fikirli geçinirler.
Tekne içi alan bana yeterli geliyor , tekne işine ailemi bulaştırmamak gibi bir prensibim var , geldiklerinde de kullanacakları alanları belirledim zaten denizi pek seven bir takım değiller, arada bir mayolarını havlularını alıp gelebilirler sorun yok :)
-
Biriktiricilik, hastalikmis :)
Ben kendi hastaligimi buldum...
"Obsesif Kompulsif Bozukluk" diyor hekimler 😎
Amerikan Psikiyatri Birliği, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı’nda (DSM-5) “Biriktiricilik Bozukluğu” adı altında bu bozukluğun özellikleri kısaca şöyle tanımlanmış:
◊ Kişi, gerçek değeri ne olursa olsun, sahip olduklarını elden çıkaramaz.
◊ Kişinin yaşadığı bu güçlük, söz konusu nesneleri saklamanın gerekliliği algısından kaynaklanır.
◊ Kişinin sahip olduklarını elden çıkarma güçlüğü, bu nesnelerin birikmesi ile sonuçlanır. Biriken nesneler yaşam alanlarını kaplar, ortalığa yığılır.
◊ Biriken nesneler kişinin yaşam alanlarında bir yığıntıya neden olmamışsa bu diğer kişilerin girişimleriyle sağlanmıştır.
◊ Biriktiricilik, klinik açıdan belirgin bir sıkıntıya ya da toplumsal, işle ilgili ya da önemli diğer işlevsellik alanlarında işlevsillikte bozulmaya neden olur.
-
Bizde kural basit; Kayığın içinde sadece iskele kıç kamara bana ait tüm yedek parça ve tekne malzemelerini burada saklayabiliyorum, tekne içinde başka hiçbir yerde alet,edevat parça bulunduramıyorum, bununla birlikte teknenin dışındaki depolama alanları tamamen benim kontrolümde, :)
-
Biriktiricilik, hastalikmis :)
Ben kendi hastaligimi buldum...
"Obsesif Kompulsif Bozukluk" diyor hekimler 😎
Amerikan Psikiyatri Birliği, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı’nda (DSM-5) “Biriktiricilik Bozukluğu” adı altında bu bozukluğun özellikleri kısaca şöyle tanımlanmış:
◊ Kişi, gerçek değeri ne olursa olsun, sahip olduklarını elden çıkaramaz.
◊ Kişinin yaşadığı bu güçlük, söz konusu nesneleri saklamanın gerekliliği algısından kaynaklanır.
◊ Kişinin sahip olduklarını elden çıkarma güçlüğü, bu nesnelerin birikmesi ile sonuçlanır. Biriken nesneler yaşam alanlarını kaplar, ortalığa yığılır.
◊ Biriken nesneler kişinin yaşam alanlarında bir yığıntıya neden olmamışsa bu diğer kişilerin girişimleriyle sağlanmıştır.
◊ Biriktiricilik, klinik açıdan belirgin bir sıkıntıya ya da toplumsal, işle ilgili ya da önemli diğer işlevsellik alanlarında işlevsillikte bozulmaya neden olur.
Kesinlikle katılıyorum. Ancak tekneci biriktiricilerin karadakilerden farkı, denizde bir şey olursa yakınınızda hemen ulaşabileceğiniz ve sorunu çözebileceğiniz bir durum olmayabilir. Bu nedenle en lüzumsuz görünen bir şey bile hayati önem taşıyabilir. Yani, deniz biriktiricileri biraz da zorunluluktan iki kez "Biriktiricilik Bozukluğu"na sahiptir. :)
-
Bozuklugu olmayanin denizde ne isi var zaten :)
-
Bozuklugu olmayanin denizde ne isi var zaten :)
Doğru ;D. Yakında çöp evler gibi çöp teknelerde bulunmaya başlarsa şaşmam ;D.
-
Gittikçe şu tekne işi benden uzaklaşıyor. :-\ Tuvalet başlıbaşına bir sorunken, bu başlık sayesinde şimdi de portuç sorununun farkına vardım. Bir haftalığına tatile irili ufaklı 12 parça ile giden eşimle mümkün değil biz bir tekneye sığamayız demek ki... ?0-?
-
Gittikçe şu tekne işi benden uzaklaşıyor. :-\ Tuvalet başlıbaşına bir sorunken, bu başlık sayesinde şimdi de portuç sorununun farkına vardım. Bir haftalığına tatile irili ufaklı 12 parça ile giden eşimle mümkün değil biz bir tekneye sığamayız demek ki... ?0-?
Kaç çift ayakkabı geliyor? İlla sığıyor, merak etme. Yaşadım, biliyorum.
-
Gittikçe şu tekne işi benden uzaklaşıyor. :-\ Tuvalet başlıbaşına bir sorunken, bu başlık sayesinde şimdi de portuç sorununun farkına vardım. Bir haftalığına tatile irili ufaklı 12 parça ile giden eşimle mümkün değil biz bir tekneye sığamayız demek ki... ?0-?
Kaç çift ayakkabı geliyor? İlla sığıyor, merak etme. Yaşadım, biliyorum.
Sığmayan eşyaları teknenin kıçına bağlı olan dingye koymak gibi bir kural getirilirse hanımlar fazla eşya getirmez sanırım :) yine de Bülent reisin tecrübesini cebime koydum.
-
Dün gece uykum kaçınca bu konuyu düşündüm.
Hani hep derler ya, herkesin teknesi 1 metre küçüktür diye ...
Büyük ihtimalle arkasında yatan gerekçe bu. Aldığımızda yeten, kullandığımızda yetmiyor.
Evde de hep konuşuyoruz, "tekneyi büyütelim, yenileyelim" filan diye, sonra "yahu bunun için 100bin Euro fark ödenir mi? Ne gerek var" deyip vazgeçiyoruz.
Üniversitede marjinal fayda diye çok hoşuma giden bir konu işlemiştik. Hani kişinin 1. kazağı ile, 5. kazağının arasında farkla genelde örneklenen.
Tekne için de aynı şey geçerli aslında... 10 yaşında bir 40ft tekne ile yeni bir 40 ft tekne arasında en az 100bin Euro fiyat farkı var. Bugünün parası ile 400bin TL. Gerçekten ev alınır o paraya.
Ve bu maliyet farkına değmeyecek bir marjinal fayda sonucu ortaya çıkıyor.
O nedenle, dediğim gibi, dün gece kaçan uykumda ben şu kararı aldım: teknedeki fazlalıkları azaltacağım.
Ya atacağım, ya satacağım. Ama azaltacağım ve o tekneyi büyük hale getirmeye çalışacağım.
Bakalım ne olacak?
-
Gittikçe şu tekne işi benden uzaklaşıyor. :-\ Tuvalet başlıbaşına bir sorunken, bu başlık sayesinde şimdi de portuç sorununun farkına vardım. Bir haftalığına tatile irili ufaklı 12 parça ile giden eşimle mümkün değil biz bir tekneye sığamayız demek ki... ?0-?
Kaç çift ayakkabı geliyor? İlla sığıyor, merak etme. Yaşadım, biliyorum.
Sığmayan eşyaları teknenin kıçına bağlı olan dingye koymak gibi bir kural getirilirse hanımlar fazla eşya getirmez sanırım :) yine de Bülent reisin tecrübesini cebime koydum.
Abi siz benimkini bilmiyorsunuz. Yıllar önce bu eşya yüzünden tatilin ortasında hem de yol üzerinde eşyaları bagajdan yere atmışlığım ve boşanmanın eşiğinden dönmüşlüğüm bile var benim. ;D
-
Gittikçe şu tekne işi benden uzaklaşıyor. :-\ Tuvalet başlıbaşına bir sorunken, bu başlık sayesinde şimdi de portuç sorununun farkına vardım. Bir haftalığına tatile irili ufaklı 12 parça ile giden eşimle mümkün değil biz bir tekneye sığamayız demek ki... ?0-?
Kaç çift ayakkabı geliyor? İlla sığıyor, merak etme. Yaşadım, biliyorum.
:) Ben de eşimin koyduğu kurallara kendisinin de uyması gerektiğini hatırlatıyorum. 5 çift ayakkabıyla gittiğimiz tatilde sadece 2 çift ayakkabı giymişti ve ben de getirdiklerimizin hangilerini gerçekten kullandığımıza çok dikkat etmiştim. ;D artık 2 çift ayakkabı yetiyor tatillerde 8)
Sığmayan eşyaları teknenin kıçına bağlı olan dingye koymak gibi bir kural getirilirse hanımlar fazla eşya getirmez sanırım :) yine de Bülent reisin tecrübesini cebime koydum.
Abi siz benimkini bilmiyorsunuz. Yıllar önce bu eşya yüzünden tatilin ortasında hem de yol üzerinde eşyaları bagajdan yere atmışlığım ve boşanmanın eşiğinden dönmüşlüğüm bile var benim. ;D
-
O nedenle, dediğim gibi, dün gece kaçan uykumda ben şu kararı aldım: teknedeki fazlalıkları azaltacağım.
Müthiş isabetli bir karar Matay kaptanım.
Kuşkusuz tekne daha büyümeyecek ama yarattığın alanlarda istediğin düzenlemeyi yapınca çok mutlu olacaksın.
Denedim , yaptım o bakımdan söylüyorum.
-
O nedenle, dediğim gibi, dün gece kaçan uykumda ben şu kararı aldım: teknedeki fazlalıkları azaltacağım.
Müthiş isabetli bir karar Matay kaptanım.
Kuşkusuz tekne daha büyümeyecek ama yarattığın alanlarda istediğin düzenlemeyi yapınca çok mutlu olacaksın.
Denedim , yaptım o bakımdan söylüyorum.
İşte bu, hep teknede kadın olmasının yararları. Onların çok eşyası olmasa, teknenin lüzumsuz eşyasının kim farkına varacak?
-
Merhaba,
Teknem yeni, ve ben de denizcilikte yeniyim. Portuçlarımın neredeyse yarısı boş şu an. Diğer yandan eşime denizi sevdirmeye çalışıyorum. Yaşam alanlarının tefrişatı ve idamesi "yetkisini" ona bıraktım. Tekneye 3 defa geldi ve şu an mutfak dolaplarında yer kalmadı. İhtiyacımız olan bir takım başka mutfak ekipmanı için çalışmalarını sürdürüyor. Ceviz kıracağı, zeytin çekirdeği çıkartma aleti vs. :)
Aslında gerek bizim evde, gerekse arkadaşlarımızın evlerinde tüketim çılgınlığının yarattığı sıkışıklıkları gözlüyorum. Yeni evlendiğinizde çekmeceler, büfelerin içi, üstü genelde boş oluyor. Dünyanın bilmem neresinden alınmış ikinci sınıf hatıra eşyalar önce büfelerin üstünde, sonra çekmecelerin içinde kendilerine yer buluyor. Bir kaç yıl içinde gelen hediyeler, asla vazgeçemeyeceğiniz çeşitli ekipman (mikser, mutfak robotu, ekmek yapma makinesi, yoğurt yapma makinesi, boya fırçaları, matkap, şarjlı tornavida, avuç içi taşlama, dekupaj, .....) bir yerleri doldurmaya başlıyor. Yoğurt yapma makinesini 5 yılda bir kez kullandık. Ekmek ise ya 2 ya 3 kez yapıldı. Dekupajı hiç kullanmadım. Genelde de sorun biraz daha büyük bir yer edinmekle çözülüyor.
Teknede depolama alanlarını kodladım. Her birinin içindeki malzemeleri kayda geçiriyorum. Aradığımda tek tek her yeri açıp bakmak yerine doğrudan adrese gitmeyi istiyorum. Bir diğer iyi tarafı ise aynı matkap ucundan farklı tarihlerde 5 tane almamak. Umarım bu düzeni sürdürebilirim. Ha, tekneye ikinci bir dekupaj aleti almamak için kendimi zor tutuyorum o da ayrı mesele.....
-
Biriktirici ;D
Ya lazım olursa :P
(http://i.hizliresim.com/yNObyy.jpg) (http://hizliresim.com/yNObyy)
-
Beterin beteri var. :)
-
Portuç portuç diyorsunuz ya , bende merak ettim benim kayık ne alemde diye. Uzaktan bakınca benim kayığın iskeleye yatık olma sebebini de öğrenmiş oldum. Benim kayıkta portuç tek ve oda iskele tarafta.
-
Su tankın da boş herhalde Ahmet Reis \>>
-
Tayo Mar'ın portuçlarında neler var.?
Havuzlukta üç adet portuç var. İskele tarafında , seyir sırasında vana kazaları için ahşap tıkaçlar, Motor seyri sırasında ufak tefek tamiratlar için zımpara ve ahşap için kullanılan yağ, Kova, faraş ve süpürge. Yedek çapa.
Kıç portuçta, mazot bidonu, bu bidondan rahat bir şekilde mazot doldurmak için aparat, huni ve boru, yedek halatlar ve koltuk halatları.
sancak portuçta Motor yağı, gözlük, iki adet şnorkel, palet. (burada manuel pompa ve gaz kolu tertibatı ve otopiot girişleri olduğundan kullanımı sınırlı.
Mutfak tezgahı altında, bir adet dolap, dolapta kuru gıdalar, ve mutfak aletleri, ocak ve soba yakıtları, Lavabo üzerinde açık raflarda , su , her türlü içecek, bardaklar , Yan raflarda yine gerekli mutfak gereçleri. Ocağın altındaki çekmecede, kahve, çay ,şeker, tuz, vb.
Tuvalet kapğının altında, temizlik deterjanları (denize uyumlu) tuvalet ağıtları ,ıslak mendil, koku gidericiler
Harita masasının altındaki portuçta seyir sırasında gerekli olacak alet edevat. Çekiç,şarjlı matkap, bunun uçları , Testere, motor için gerekli olan anahtarlar, iki adet İngiliz anahtarı, iki adet pense, iki adet tel kesici , kargabrun, çeşitli ebatlarda vidalar, elektrik kutusu , lambalar, kablolar ve kablo bağlantıları. Ayrıca çeşitli boy ve miktarlarda cırt. Prinç tel, bakır tel. Voltmetre
Harita masasının yanındaki raflarda , iki adet kutu içerisinde , fener, başa takılan fener, çakmaktaşı, çeşitli su geçirmez, pratik kullanımlı olan ekipman ve cihazlar. Diğer kutuda , otopilot bağlantıları , hortum yırtılmaları için iki adet özel bant, çeşitli yapıştırıcılar. Rüzgar kurdeleleri , benzer bir iki parça ürün. yeterli sayıda ve çeşitli boylarda pil, ayrıca, pasaport, translog, cüzdan, cep telefonu ve şarj bankası , ayna küçük bir feneri ve çakıyı barındıran su geçirmez, silikon çanta.
Harita masası yan portuçunda, otopilot , yeke dümen uzantısı, selfi çubuğu , seyir feneri kandilleri, Önemli dökümanlar, seyir sırasında sıklıkla kullanılacak, başlık, şapka, bandana, gözlük, eldiven ve polar kar maskeleri. Acil durumlarda gerekecek çeşitli kilitler, karabinaların olduğu kutu.
İskele ve sancak tarafı döşekleri yanında uzanan raflarda, sancak tarafında ve en önde , ilk yardım çantası,iki adet yangın söndürücü, kendiliğinden şişen can yeleği, el ve yüz havluları, açılmamış oltalar.
İskele tarafında, en önde büyük çelik tel kesme makası, hemen önünde üçüncü yangın söndürücü.
İskele ve sancak döşek altı portuçları, sancak tarafında , yedek kıyafetler, üç adet su geçirmez yağmurluk, çarşaf ve yastık kılıfları , battaniyeler, balıkçı muşambası.Hemen önde tek bir torba içinde yedek iki adet impeller, iki adet yedek kayışlar, aküye bağlanan lamba)
İskele döşek altı portuçunda 6 adet can yeleği , bir adet çocuk can yeleği. İki adet su geçirmez yelken torbası içerisinde yedek makara ve babalar. diğer torbada liftin ve çelik halatlar. Son portuçta, karanfil yelken ve torbası. Başaltı portuçunda marina elektirk bağlantı kabloları, uzatma kablosu.
Başaltı zincirlik altı boşlukta 2m. şişme bot, iki adet ayak pompası , kürekleri , Zincirlik kapağı üzerine asılı nal şeklinde olan can simidi . Yüzer halatı dışarıda asılı.
Farş tahtaları altında, kullanılmamış üsütbü, silikon tabancası, seyyar 220 volt ile çalışan lamba. iki adet uzatma kablosu.
Farş tahtaları altında diğer iki adet portuç tamamen boş.
Sıkıcı oldu biliyorum. Ancak, Tayo Mar 'da işe yaramayan hiç bir alet edevata yer yok. ancak bundan daha önemlisi yerini bilmediğim aklımda olmayan hiçbir malzeme de yok. Bunları kafamdan evde bilgisayar başında yazıyorum.
Tek başına seyrin en önemli ancak çok dikkat edilmeyen şartı budur. Ne nerede bileceksiniz. Hepsini.. ezbere.
Üstelik yerleri öncelik sırasına göre , en kolay ulaşılması gereken yerlerde olacak. Ayrıca bu en kritik malzemeler, tekneye yeni gelmiş, ancak acil bir durumda bu malzemeleri hemen görebileceği ve ulaşabileceği yerlerde olacak.
İşe yaramayan , bulunsun lazım olur tarzında hiç bir malzeme teknede olmayacak. Her şeyin bir yedeği yeterli.
ancak tüm bu malzemelerden başka özellikle 40 yaş üstü denizciler için en önemli yedeklenmesi gereken şey yakın gözlüğü. Eğer böyle bir derdiniz varsa tabii. Üstelik yarım numara daha daha büyük olursa daha iyi olur.
Malum , Tayo MAr, bir iş teknesi , depo alan çok.. ;)
-
Tayo Mar'ın portuçlarında neler var.?
-Mutfak tezgahı altında, ocak ve soba yakıtları,
İskele tarafında, en önde büyük çelik tel kesme makası, hemen önünde üçüncü yangın söndürücü.
Üstelik yerleri öncelik sırasına göre , en kolay ulaşılması gereken yerlerde olacak. Ayrıca bu en kritik malzemeler, tekneye yeni gelmiş, ancak acil bir durumda bu malzemeleri hemen görebileceği ve ulaşabileceği yerlerde olacak.
Ersin reisim , ben senin yerinde olsam bir adet yangın tüpünü mutfak ve makina dairesine yakın monte eder , mutfak dolabı altındaki yanıcılarla tel kesme makasını (Allah korusun bir direk kırılması anında tekneye zarar vermemek için çok seri kullanılması gerekiyor) havuzluğa transfer ederdim.
Bu malzemelere ek olarak sağlak isen eline aldığında sol taraf yanağı keskinleştirilmiş , solak isen sağ taraf yanak ucu keskinleştirilmiş (diğer taraf düz olacak) bir kısa sap balta ani halat kesmeler (veya büyük balık yakaladığında çabucak öldürmek :) ) için çok faydalı olacaktır.
Selametle.
-
Abi, her iki öneri de matıklı.. Hem balta, hem tel makası.. Teşekkürler..